Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/110 E. 2022/90 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/110
KARAR NO : 2022/90
DAVA : Haksız rekabetin tespiti, meni, maddi ve manevi tazminat ile ticaret unvanının terkini istemli
DAVA TARİHİ : 24/12/2021
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2022
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Karar sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı üzerine; dosya mahkememize tevzii edilmiş olup yukarıdaki esasa kaydı yapıldı.
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2013’te kurulan müvekkili şirketin rezistans ve muhtelif ısıtıcı ile elektrik malzemelerinin üretimi, tasarımı, satışı, yedek parça üretimi, bunların ithalatı ve ihracatı alanlarında faaliyet gösterdiğini, davalının, müvekkili şirket ortakları ile aralarındaki anlaşma gereğince müvekkili şirketin yıllarca kullandığı adresi işyeri olarak devraldığını, davalı şirket ile müvekkili şirketin iştigal alanının aynı olduğunu, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davalının müvekkilinin yıllardır oluşturmuş olduğu pazar ortamından faydalanma amacıyla müvekkil şirketin hem eski hem de yeni ticaret unvanına çok benzeyen ve özellikle müşteri çerçevesinde karışıklığa yol açabilecek bir ticaret unvanını seçmesinin haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, davacı vekili, davalının haksız rekabet oluşturan eylemlerinin tespitini, meni, davalı şirketin ticaret unvanından “…” ibaresinin terkinini, davalı şirketin dürüstlük kuralarına aykırı şekilde kullandığı ticaret unvanının kullanılmasının engellenmesi için tedbir kararı verilmesini ve TTK M. 56/1-e uyarınca haksız rekabet sonucunda davalının elde etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığı 10.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminata haksız rekabet eyleminin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacının TTK 54/2, 55/1 ve 56. maddeleri uyarınca haksız rekabetin tespiti ve meni ile TTK 52 maddesi uyarınca ticaret unvanının terkini talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. TTK’nın 4/1-a maddesi uyarınca “bu kanunda düzenlenen” davalar, mutlak ticari dava olup, TTK.’nın 5. maddesi uyarınca dava değerine bakılmaksızın asliye ticaret mahkemelerinin görevli bulunduğu düzenlemesi mevcuttur.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6769 sayılı SMK.’nın 156. maddesi uyarınca, “Bu Kanunda öngörülen davalarda görevli mahkeme, fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi ile fikri ve sınai haklar ceza mahkemesidir. Bu mahkemeler, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun hükümlerine göre belirlenir. Fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince; fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, o yerdeki asliye ceza mahkemesince bakılır.” hükmü mevcuttur.
Davacı tarafça 6769 sayılı SMK’dan kaynaklanan hakların ihlaline yönelik bir iddia ileri sürülmediği gibi, aynı zamanda tescilli bir sınai mülkiyet hakkına da dayanılmadığına göre, uyuşmazlıkta 5846 sayılı FSEK ve 6769 sayılı SMK’nın uygulama yeri bulunmadığından, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ihtisas mahkemesi olan “Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi”nin görevine girmediği kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesinin görev alanına giren bir olgunun varlığından söz edilemeyeceğinden uyuşmazlığın ticari dava olması nedeniyle Asliye ticaret Mahkemesi’nde görülmesi dava şartı olup, mahkememizin iş bu davayı görmesine kanuni engel bulunmaktadır. Belirtilen nedenlerle dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, karar verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Dava dilekçesinin görev yönünden usulden REDDİNE, mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
2-Kanun yoluna müracaat edilmeyerek kararın kesinleşmesi halinde ve taleple veya talep olmadığı takdirde re’sen mercii tayini için HMK 21/1-c ve 22/2 hükümleri gereğince dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi gereğince harç, masraf ve ücreti vekaletin görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair verilen karar, tarafların yokluğunda dosya üzerinden inceleme sonucu 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar verildi.29/03/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır