Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/62 E. 2021/385 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/62 Esas – 2021/385
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/62
KARAR NO : 2021/385

DAVA : Marka (Haksız Rekabetin Men’i ,Manevi Tazminat İstemli, )
DAVA TARİHİ : 25/02/2021
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2021
DAVA:
Davacı vekili 25/02/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının sağlık hizmeti veren özel bir kuruluş olduğunu, “ÖZEL … TIP MERKEZİ” ibareli markanın davacı şirket adına tescilli olduğunu, davalı şirket tarafından davacının marka ve isim hakkının izinsiz şekilde kullanıldığını, bu kullanımlara ilişkin görsellerin dosyaya sunulduğunu, her ne kadar davalı şirket kuruluş amaçlarını tüketici şikayetlerinin paylaşılması olarak gösterse de; faaliyetlerini kazanç ve menfaat temini amacı ile ifa ettiğini, davalı şirkete ait web sitesi içinde şikayet edilen ürün veya hizmeti alıp almadığının kontrol edilmediğini, sadece kötü geri bildirimlere yer verildiğini, eleştiri iddiası altında adeta karalama kampanyaları yürütüldüğünü, zarara uğrayan davacının söz konusu şikayet ve olumsuz yorumların tüketiciler tarafından mı yoksa gerçek dışı mı yazıldığını kontrol edemediğini, cevap haklarını kullanmak istediklerinde ise fahiş üyelik ücret taleplerine muhatap olduklarını, haksız bir şekilde gelir elde etmeye çalışan davalı şirketin haksız rekabet kapsamında gelir elde etme iradesi gösterdiğini belirterek, davalının hukuka, ticari ahlak ve rekabete aykırı davranışı sebebiyle içinde bulunduğu eylemlerin haksız rekabet ve tescilli marka hakkının tecavüzü olduğunun tespiti, tecavüzün ve haksız rekabetin menine 10.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, Davalı vekili cevap dilekçesinde ve sair beyanlarında özetle, davanın kötü niyetle açıldığını, davacı şirkete kumpas kurulmaya çalışıldığını, davacının sırf bu davayı açabilmek için dava dışı … isimli şahıs aracılığı ile aradığını, davalı şirkete ait www…..com alan adlı web sitesinin ürün ya da hizmet alımı esnasında sorun yaşadığına inanan tüketicilerin bu mağduriyetlerini dile getirdikleri, yazdıkları şikayetleri barındıran yer sağlayıcı pozisyonunda bir tüketici şikayet platformu olduğunu, onlarca çalışanı için gelir modeline ihtiyaç duyduğunu, kurumsal üye olan ve ücret ödeyen firmaların bir takım ek hizmetlerden faydalandığını, ancak bu hizmetlerin içinde cevap hakkının satılması ya da parayla kullandırılmasının kesinlikle bulunmadığını, davacının dilekçesinde sunduğu teklifin kurumsal üyelik tekliflerine verilen yanıt olduğunu, davalı şirket hakkında yapılan bir şikayet üzerine Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa gözetimi Genel Müdürlüğü tarafından yapılan inceleme neticesinde hazırlanan 14.07.2020 tarihli kararda, davalı firmaya ait web sitesinin tüketici dostu bir site olduğu, sunulan hizmetlerle firmaların itibarına zarar verme amacı güdülmediği yönünde karar verildiğini, davacı tarafın cevap hakkını ücretsiz kullandığını, buna ilişkin ekran görüntülerinin dosyaya sunulduğunu, davacının marka hakkına tecavüz iddiasının yasal dayanağının bulunmadığını, emsal kararlarda bu kullanımın ticari maksatla olmadığı ve dürüst kullanım ilkesi çerçevesinde olduğunun belirtildiğini, web sitesinde şikayet sahiplerinin şikayet yazabilmeleri için sisteme üye olmaları ve telefonlarına gönderilen doğrulama kodunu girmelerinin gerektiğini, bu nedenle şikayeti yapan kişilerin kim olduğunun tespit edilebildiğini, davacı firma hakkında yapılan şikayetlerin davacının itirazları doğrultusunda yayından kaldırıldığını, davacının iddialarının asılsız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlık ve Uygulanacak Hükümler, Kanıtların Değerlendirilmesi ve Kabul:
Dava, davalı eylemlerinin davacı adına tescilli markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile önlenmesi ve manevi tazminat istemlerinden ibarettir.
18.02.2021 Tarihli E-Mail Yazışması
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan elektronik posta yazışmasının incelenmesinde; …@….com e-mail adresinden …@…..com.tr adresine … Tıp Merkezi/… Kurumsal Üyelik konulu mail gönderildiği, Mail içeriğinde kurumsal üyeliğin avantajları konusunda yazılı bilgi verildiği, Kurumsal üyelik ile firmaya özel panel hazırlanacağı ve bu panel üzerinden; şikayet eden kişi iletişim bilgilerinin tamamının görüntülenebileceği, şikayetlere panel üzerinden cevap verilebileceği, şikayetler yayınlanmadan öncesinde firmanın haberdar edileceği vb. hususlarda avantajlı olunduğu, son 1 yılda gelen şikayet sayısına göre (11-25 şikayet aralığında) yıllık kurumsal üyelik bedelinin 3.750,00TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı Adına Tescilli Markalar
Dava dosyası ve Türk Patent ve Marka Kurumu marka sicil kayıtlarının incelenmesi sonucunda; davacı adına tescilli ve uyuşmazlığa mesnet gösterilen markaların … ve … sayılı “ÖZEL … TIP MERKEZİ+ şekil” ibareli markalar olduğu anlaşılmış olup; markalara ilişkin bilgiler aşağıdaki şekildedir. 31.12.2013 tarih ve … sayılı “ÖZEL … TIP MERKEZİ+şekil” ibareli markanın davacı adına tescilli olduğu, markanın kapsamında “SINIF KODU 44: Tıbbi hizmetler. Tarım, bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler. Veterinerlik ve hayvancılıkla ilgili hizmetler. Güzellik bakımı hizmetleri.“ nin yer aldığı, 14.11.2019 tarih ve … sayılı “ÖZEL … TIP MERKEZİ+şekil” ibareli markanın davacı adına tescilli olduğu, markanın kapsamında “SINIF KODU 44: Tıbbi hizmetler. Güzellik bakımı hizmetleri. Veterinerlik ve hayvan üretme, besicilik, nalbantlık ile ilgili hizmetler. Tarım, bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler; peyzaj tasarımı hizmetleri. İşyeri ve personel sağlığı ile ilgili danışmanlık hizmetleri..” nin bulunduğu tespit edilmiştir.
Marka Hakkının İhlali Açısından Değerlendirme
Dava konusu www…..com alan adlı web sitesinin incelenmesinde, tüketicilerin, satın almış oldukları mal ve hizmetlerle ilgili olumlu veya olumsuz düşüncelerini belirttikleri online bir platform olarak faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır. Davalıya ait www…..com alan adlı web sitesinde doğrudan bir mal veya hizmet sunumu ya da satışı yapılmamaktadır. Bu durumda, tüketicilerin/kullanıcıların şikayet ve görüşlerini ifade edebilmek için firma isimlerini ve ürünlerin markalarını kullanmalarının bir zorunluluk arz ettiği değerlendirilmektedir. Tescilli marka hakkı sahibi, üçüncü kişilerce dürüst ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi, malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması, özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım gayesinin belirtilmesinin şart olduğu durumlarda kullanılmasını engelleyememektedir. Dürüst kullanım ilkesi 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 7/5 maddesinde düzenlenme alanı bulmuştur. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 7/5 maddesi aşağıdaki şekilde olup; markadan doğan hakların istisnası başlığı altında sayılmıştır. (5) Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez: a) Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi. b) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması. c) Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.
Somut uyuşmazlıkta davalı şirket tarafından www…..com alan adlı web sitesinde davacı adına tescilli markanın, bir mal ve hizmet sunumu için ticari etki yaratacak şekilde kullanılmadığı, söz konusu kullanımın ticari hayatın olağan akışı içinde dürüst kullanım niteliğinde olduğu, davacının tescilli markasından doğan haklarının davalı tarafından ihlal edilmediği kanaatine varılmıştır.
Haksız Rekabet Açısından Değerlendirme
Huzurdaki uyuşmazlıkta incelenmesi gereken ikinci husus davalının marka kullanımlarının ve davalıya ait web sitesinde yer alan şikayetlerin davacıya ait tescilli markalar ile haksız rekabete yol açıp açmadığıdır. Bilindiği gibi hukukumuzda haksız rekabetin tanımı yapılmamış olmakla birlikte, TTK m. 54’de “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” biçiminde haksız rekabet oluşturan fiiller genel olarak belirtilmiştir. TTK m.55’de ise başlıca haksız rekabet halleri örnekseme metodu ile belirtilmiştir. Düzenlemede belirtilen başlıca haksız rekabet halleri; dürüstlük kurallarına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar (kötüleme, avantaj sağlama, hakkı olmayan unvanları, meslek, derece ve sembolleri kullanma, karıştırılmaya neden olma, karşılaştırma ya da üçüncü kişiyi benzer yollarla öne geçirme, tedarik fiyatının altında fiyatla satışa sunma yoluyla aldatma, gerçek değer hakkında yanıltma, karar verme özgürlüğünü sınırlama, nicelik ve nitelikte yanıltma, hukuki işlemlere ilişkin kamuya yapılan ilanın açık olmaması, tüketici kredilerine ilişkin açık beyanda bulunmamak, yanıltıcı sözleşme formüllerini kullanmak), sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek, başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanmak, üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek, iş şartlarına uymamak, dürüstlük kurallarına aykırı işlem şartlarını kullanmak olarak belirtilmiştir. Uyuşmazlık ile ilgili olan fiiller ise maddede ” dürüstlük kurallarına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ” biçiminde, haksız rekabet hali olarak düzenlenmiştir.
Somut olayın yukarıda belirtilen düzenlemeler ve ilkeler kapsamında incelenmesi neticesinde marka bölümünde ayrıntılı olarak belirtilen nedenlerle, marka hakkına tecavüz olarak değerlendirilemeyecek nitelikte davalının “… TIP MERKEZİ” şeklindeki marka kullanımlarının haksız rekabete de yol açmayacağı kanaatine varılmıştır. Davalı şirketin tüketici şikayetlerinin yayınlanması ve firmalarca yanıtlanması aşamasında yürüttüğü sürecin değerlendirilmesi neticesinde ise farklı bir kanaate ulaşılmıştır. Şöyle ki; davalıya ait www…..com alan adlı web sitesinin incelenmesinde; Web sitesi ana sayfasının 30.06.2021 tarihi itibariyle, ana sayfada yer alan ARA kısmına davacı şirketin unvanı olan … TIP MERKEZİ yazıldığında 30.06.2021 tarihi itibariyle şu bilgilere ulaşılmıştır:
Davalıya ait web sitesinin tüketicilerin, şikayetlerini internet üzerinden dile getirebilmelerini sağlayan bir web sitesi olduğu, davalının yer sağlayıcı olduğu ve tüketicilerin şikayetlerini barındıran ve yayınlayan bir platform işlettiği, Tüketiciler tarafından ….com’a üye olarak şikayet oluşturma sürecini başlatabildiği, web sitesi aracılığıyla SMS ile doğrulama kodu gönderilerek gerçek olmayan kişileri tespit eden sistem sayesinde var olmayan profillerin şikayet yazmasına engel olunduğu, Şikayetlerin tüketiciler tarafından yazıldığı şekilde yayınlanmadığı, çalışanlar tarafından redakte edildiği, Şikayetlere karşı firmalara sunulan cevap hakkının ücretsiz olduğu, Firmalara ücretsiz sunulan hizmetler olduğu gibi ücretli Kurumsal Üyelik paketlerinin de bulunduğu, sonucuna ulaşılmıştır.
Dosya içerisinde bulunan, ….com alan adlı web sitesi çalışanı tarafından davacı firmaya gönderilen 18.02.2021 tarihli e-mailde; Kurumsal üyelik ile firmaya özel panel hazırlanacağı ve bu panel üzerinden; şikayet eden kişi iletişim bilgilerinin tamamının görüntülenebileceği, şikayetlere panel üzerinden cevap verilebileceği, şikayetler yayınlanmadan öncesinde firmanın haberdar edileceği vb. hususlarda avantajlı olunduğu, son 1 yılda gelen şikayet sayısına göre (11-25 şikayet aralığında) yıllık kurumsal üyelik bedelinin 3.750,00TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır. Çok çeşitli nedenlerin etkisi altında tüketici, sözleşmenin karşı tarafındaki üretici, satıcı, imalatçı vs karşısında ekonomik bakımdan, bilgi bakımından, teknolojik bakımdan, maddi bakımdan güçsüz ve dirençsiz bir konumda bulunmaktadır. Bu nedenle tüketici her halde korunmaya muhtaçtır. Bu noktada tüketicinin şikayet, eleştiri hakkı anayasal bir haktır. Huzurdaki davada davalıya ait www…..com alan adlı web sitesinde davacı firma hakkında tüketici şikayetlerinin yayınlanmasının, firmalara ücretsiz cevap hakkı tanınması nedeniyle tek başına haksız rekabete yol açamayacağı kanaatine varılmıştır.
Bununla birlikte davalıya ait web sitesinde yer alan şikayetlere karşı firmaların cevap hakkının kullanması ya da şikayetçinin kimliği ve şikayet konusuna ulaşmaları konusunda; bireysel üye firmalar ile ücret ödeyen kurumsal üye firmalar arasında eşitsizlik olduğu, bu durumun iktisadi rekabetin kötüye kullanılmasına yol açtığı değerlendirilmiştir. Yukarıda belirtildiği üzere; davalı firma tarafından ücret ödeme yoluyla sahip olunan Kurumsal üyelikte firmalar ödediği ücret karşılığında şikayet henüz yayınlanmadan şikayetten haberdar olmaktadır. Bu durum henüz hizmet veya mal almamış potansiyel tüketicilerin bu şikayetten haberdar olmamasına neden olduğu gibi, ücret ödeyen Kurumsal üye lehine de açık avantaj sağlamaktadır. Bununla birlikte aynı hususta davalı firma hakkında verilen ve emsal nitelikte olan Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/3986E sayılı kararında “davalıların şikayetin yayınlanması aşamasında kurumsal üyelerine farklı davranması, kurumsal olmayan üyeler için bir haksızlığa sebep olmakta ve bu davranış modeli kurumsal üyeler için açık bir avantaj sağladığı, bu nedenlerle, davalılar … ve … Bilişim A.Ş. tarafından üye firmalara verilen öncelik hakkının haksız rekabete neden oluşturduğunun tespitine karar verilmiştir.
Açıklanan gerekçelerle; davalı şirketin, fiili uygulamada tüketici şikayetlerinin yayınlanması ve firmalarca yanıtlanması aşamasında ücretli kurumsal üye ve ücretsiz bireysel üyeler arasında farklılık bulunmadığı hususunda uygulamaya yönelik ekran görüntülerini ve davalı şirket hakkında yapılan bir şikayet üzerine Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü tarafından verilen 14 Temmuz 2020 tarih 299 sayılı kararını dosyaya sunmuş ise de, davacı vekili tarafından sunulan 18/02/2021 tarihli e-posta yazışmasında ücretli üye olunması halinde şikayetler yayınlanmadan haberdar olunabileceği, bu durumun ücretli üyeliğin avantajı olarak ifade edildiğine kanaat getirilmiştir.
İhlâl olunan hakkın mahiyeti, ihlalin etkileri, ihlalin ulaştığı kitle, fiilin ve kusurun ağırlığı, paranın satın alma gücü ibraz olunan belgeler ve eylemin gerçekleştirilme biçimi karşısında manevî tazminat miktarının 2.000,00.-TL olarak saptanmasının hakkaniyete uygun olacağı düşünülmüştür.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle,davanın kısmen kabulüne, davanın kısmen kabulüne, davalının: cevap hakkının kullanılması konusunda üye olan firma ile üye olmayan firmalar arasındaki eşitsizliğe sebep olan eylemlerin “haksız rekabet olduğunun tespiti ile bu haksız rekabetin men’ine, 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, www…..com” sitesinde tüketicilere bildirilen muhtelif şikayetlerin yayınlanmasının haksız rekabet olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığından anayasal bir hakkın kullanılması sınırını aşmayan şikayetlerin siteden kaldırılmasına yönelik talebin ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1- Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Davalının: cevap hakkının kullanılması konusunda üye olan firma ile üye olmayan firmalar arasındaki eşitsizliğe sebep olan eylemlerin “haksız rekabet” olduğunun tespiti ile bu haksız rekabetin men’ine,
3-2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-www…..com” sitesinde tüketicilere bildirilen muhtelif şikayetlerin yayınlanmasının haksız rekabet olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığından anayasal bir hakkın kullanılması sınırını aşmayan şikayetlerin siteden kaldırılmasına yönelik talebin ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine
5-Alınması gereken 136,62 TL harcın peşin alınan 238,58 TL den tahsili ile kalan 101,96 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
6-Davacı için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarıca kabul edilen manevi tazminat yönünden 2.000,00 TL, kabul edilen haksız rekabet yönünden 5.900,00 TL olmak üzere toplam 7.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Reddedilen manevi tazminat yönünden 2.000,00 TL, reddedilen markaya tecavüz ve haksız rekabet yönünden 5.900,00 TL olmak üzere toplam 7.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Kabul red oranına göre aşağıda dökümü gösterilen ve davacı tarafından yapılan 2.410,08 TL yargılama giderinden payına düşen 482,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/11/2021