Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/376 E. 2022/257 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/376 Esas – 2022/257
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/376
KARAR NO : 2022/257

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/09/2022
DAVA:
Davacı vekili 14/12/2021 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarıyla özetle; müvekkili şirketin …” ibareli tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa müvekkillerden …’nın babası …’nın 22.10.1992 tarihinde … GIDA SAN. VE TİC. VE A.Ş.’yi bir aile şirketi olarak kurduğunu, dava dışı söz konusu şirketin kurulduğu sırada, müvekkilinin soyadı olan “…” ibaresi ön plana çıkarılarak ticari faaliyetlere başlandığını, 09.10.1995 tarihinde, … GIDA adına 95/011414 başvuru numaralı “… bulgur” markasının tescil edildiğini, sonrasında şirketin bulgur sektöründeki faaliyetlerine devam ettiğini, “…” markasının 1992 yılından beri “Ğ” olmadan ve aynı oval suretteki tasarımlı logo ve amblemin kullanıldığını, davalının üç yıldır “…” ibareli marka başvuruları yaptıklarını, davalının kötü niyetli olarak 2018/52094 başvuru numaralı “… … bakliyat” ve 2019/75337 başvuru numaralı “yeşilsaygıbakliyat” ibareli haksız marka başvurularına da müvekkilleri tarafından itiraz edildiğini, yapılan itirazlar sonucunda “yeşilsaygıbakliyat” ibareli marka başvurusunun red edildiğini, “… … bakliyat” ibareli markaya yapılan itirazıise kısmi kabul edildiğini, 2011 yılında müvekkili …’nın aile şirketi olan dava dışı … GIDA tarafından davalı … GIDA firmasına ürün verilmiş olup müvekkilinin muhasebe kayıtlarında yer aldığını, ancak davalı firmanın ticari ahlaka aykırı eylemleri nedeniyle ticari ilişkilerine son verildiğini akabinde de davalı şirketin müvekkillerinin “…” ibareli markasının başına veya sonuna ibareler ekleyerek markalarını taklit etmeye çalıştıklarını, davalı şirketin “…” kelimesini büyütüp “…” kelimesini de olabildiğince küçültüp müvekkillerinin marka hakkına tecavüz eylemlerine devam ettiğini, davalı şirketin kötü niyetli bir tacir olarak “…” markasını ön plana çıkarıp tüketicileri yanıltarak piyasada yer edinmek istediğini, müvekkilleri … ve … …’nın kendi soyadları üzerinde münhasır marka hakkına sahiptir olduklarını, markayı kendi alanında belli bir tanınmışlığa ulaştırdığını, müvekkillerinin 29 ve 30. sınıfta tescilli “…” ibareli “… adına; 2016/80546 numaralı “… şekil”, 2016/90304 numaralı “…”, 2017/106483 numaralı “…”, 2020 38988 numaralı “by …”, … … adına; 2014/81325 numaralı “…”, 2015/16615 numaralı “s.y.g …”, 2016/100010 numaralı “…”, 2019/28665 numaralı “saygıkünefe”, … Gıda Tic. Ve San. A.Ş. adına; 2013/51576 numaralı “halil … bulgur” ibareli markalarının bulunduğunu, davalının “…” ibareli marka başvurusunun müvekkilleri adına tescilli “…” ibareli markalar ile ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunu, başvurunun tescil edilmesinin halk nezdinde iltibasa yol açacağını, davalı markasında müvekkilinin markalarının esas unsurunu oluşturan … kelimesinin aynen yer aldığını, davaya konu markanın müvekkili markaları ile aynı emtialarda tescil edilmek istendiğini, davalının her ne kadar … kelimesini gizlemek adına … şeklinde birleşik kodlamış olsa da, markada yer alan her kelimenin ayrı ayrı anlamı olması nedeniyle davaya konu markanın … … şeklinde ayrı ayrı algılandığını, davaya konu başvurunun müvekkili markasının serisi olarak algılanacağını, müvekkillerinin piyasada … markası ile tanındığını, markaların tüketiciler nezdinde karışıklığa neden olacağını bir biri yerine tercih edileceğini, müvekkillerine ait “…” esas ibareli markaların Türkiye’de bulgur ve bakliyat sektörünün öncü ve tanınmış markalarının sahibi olduğunu, davalı marka başvurusunun kötü niyetli bir başvuru olduğunu, davalının 2011 yılında müvekkili ile ticari ilişki içerisinde bulunduğunu, müvekkillerinin uzun yıllardır faaliyet gösterdikleri “…” markasından haberdar olduğunu, davalının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, … … ibareli marka başvurusu ile müvekkilinin ününden yararlanmak istediğini, Müvekkilinin, davaya konu “…” ibareli marka başvurusu akabinde Beyoğlu 42. Noterliği’nin 06280 Yevmiye Numaralı 22.06.2020 Tarihli İhtarname gönderdiklerini, “…” markasının aynı zamanda müvekkillerin soyadı olup söz konusu ibarenin 6769 sayılı SMK M. 6/6 hükmüne göre korunması gerektiğini belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı kararının iptaline ve … sayılı “…” ibareli markanın tescil edilmiş olması halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; verilen kurum kararının yerinde olduğunu, Davalının markası ile davacının redde mesnet markalarını karşılaştırdığımızda ortalama tüketici nezdinde markalar arasında görsel, işitsel, kavramsal düzeyde ilişkilendirilme ihtimali de dâhil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzerlik bulunmadığını, davacıya ait markaların bıraktığı intiba ile aynı olmadığını, her iki markanını aynı firmanın markası gibi algılanabilecek nitelikte olmadığı gibi, markaların karıştırılma ihtimallerinin bulunmadığını, Davaya konu başvurunun tescilinin 6769 Sayılı SMK’nın 6/5 maddesi hükmünde belirtilen koşulların oluşmasına yol açacağı yönünde de bir kanaat oluşmadığını, 6769 s. SMK’nın 6/6 kapsamındaki hak sahipliği yönünde de yeterli kanaate ulaşılmadığını, Dava konusu başvurunun kötü niyetli bir başvuru olmadığını, başvurunun kötü niyetli olarak gerçekleştirildiği yönünde davacı yanca itiraz aşamasında yeterli delil sunulmadığını ve kötü niyet iddiasının da kötü niyetin varlığı için tek başına yeterli bir sebep olmayacağını, YİDK’ in işbu kararının usule ve yasaya uygun olduğunu beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, müvekkili şirketin kötü niyetli olmadığını, davacı markasından haksız yarar sağlamadığını, 2011 yılında aralarında bir ticari ilişki olduğundan ve ahlaka aykırı eylemlerden dolayı ticari ilişkiyi bitirdiklerini belirtildiğini, ancak müvekkilinin yapmış olduğu başvuruların söz konusu olayla alakası olmadığını ve müvekkilinin davacı markalarını taklit etme amacının bulunmadığını, davacının “…” ibaresinin soyadları olduğundan ve münhasır marka hakkına sahip olduklarından bahsettiklerini ancak soyadları olmasının başka bir firmanın kesin olarak aynı ibareyi kullanamayacağı sonucunu doğurmayacağını, tüketicinin markaları karıştırmayacağını, markalarının … … ibaresinden oluştuğunu, sadece … ibaresi kullanılarak oluşturulmadığını, piyasada pek çok markanın ve benzer ibare ile oluşturulduğunu ve bu durumun tüketiciyi yanıltmadığını, tüketicinin tek bir sözcüğe bağlı kalarak yanılgı yaşamayacağını, ürünü ambalajına baktıklarında farklı iki marka karşısında görebileceklerini belirterek, davanın reddini istemiştir.

YARGILAMA VE DELİLLER :
Tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, TÜRKPATENT’den davalı şirkete ait … sayılı marka başvurusu işlem dosyası ile itiraza dayanak marka tescil belgesi getirtilmiş, sunulan deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor dosyadaki kanıtlarla tutarlı, delillerin değerlendirilmesi aracı olarak denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava, davalı başvurusu olan … sayılı marka başvurusu ile ilgili olarak TÜRKPATENT tarafından alınan … sayılı kararın iptali ve hükümsüzlük isteminden ibarettir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 21/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 14/12/2021 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 21/06/2022 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…Dava konusu … sayılı başvuru kapsamında yer alan 29.30. sınıflarda yer alan tüm mallar ve 35/05.alt grupta yer alan “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yeni lebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” sınıf hizmetler ile davacı yanın önceki tarihli markaları kapsamında yer alan mal/hizmetlerin aynı, aynı tür ya da yüksek düzeyde benzer olduğu, ayrıca taraf markarını oluşturan ibareler arasında, görsel, işitsel ve kavramsal unsurlar bakımından, ilgili tüketici nezdinde meydana gelen bütünsel algılar itibariyle, ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimalinin meydana gelebileceği, davacı yanın hak sahipliği iddiası yönünden taraf markaları zaten karıştırılma ihtimali uyarınca benzer görüldüğünden bu durumun sonuca bir etkisinin de bulunmadığı, dosya kapsamına sunulan sınırlı sayıdaki delilin, davacı markalarının tanınmışlığına kanaat getirilmesi için yeterli olmadığı, bu delillerin nihai takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu, başvurunun kötü niyetli bir başvuru olduğu değerlendirmesinde bulunulamadığı, bu hususta değerlendirmenin hukuki bir nitelendirme olması sebebiyle takdiri Sayın Mahkeme’ye aittir…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun “…” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 29, 30, 35.sınıftaki “29.sınıf: Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. 30.sınıf: Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez 35.sınıf: Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yeni lebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise “… şekil”, “…”, “…”, “by …”, “…”, “s.y.g …”, “…”, “saygıkünefe”, “halil … bulgur” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 29, 30, 43.sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede,taraf markaları 29, 30 ve 35.05 Sınıf (29. ve 30. Sınıfta yer alan aynı malların satışı hizmetlerinde birebir) mallar ile 43. “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri.” Alt grubunda yer alan aynı mal ve hizmetleri kapsamaktadır. Her ne kadar davacı markaları kapsamında 35. 05 alt grubunda yer alan hizmetler doğrudan yer almamakta ise de mal üreten işletmenin karineten ürettiği malı satışa konu edeceği kabul edildiğinden ve davaya konu marka kapsamındaki 35. sınıf 05 alt grubunda satışa konu edileceği belirtilmiş mallar arasında 29. ve 30. Sınıflarda yer alan tüm mallar da yer almakta olduğundan taraf markaları arasında anılan mal ve malın satışına özgülenmiş hizmetler açısından da benzerlik düzeyinde bir ilişki tespit ve kabul edilmiştir
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markaların standart karekterle yazılı “…” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Bu. genel ilkeler doğrultusunda dava konusu marka incelendiğinde, “…” şeklindeki başvurunun figüratif hiçbir unsur taşımayan bir sözcük markası olduğu, anılan ibarenin dilimizde “Kendisine … gösterilmeye …, muhterem.” anlama haiz olduğunu, kelimenin “… …” olarak telaffuz edileceği, bununla birlikte markanın bir bütün olarak algılanacağı, başka bir ifadeyle tüketicinin anılan markayı unsurlarına bölerek algılamasına neden hiçbir durumun mevcut olmadığı, markanın esas unsurunun bu ibarenin bütününden oluştuğu değerlendirilmektedir.
Davacı yanın markalarının ise .. şeklindeki markalar olup anılan markalarının tamamının “…” ibaresini esas unsur olarak münhasıran, hiçbir stilize yazım karakteri olmaksızın içerecek şekilde veyahut stilize olarak yazılmak suretiyle yada ürün ambalajı görseli olacak şekilde ve yine ek olarak “….künefe” gibi tali konumda ibarelerin kullanılması ile oluşturulmuş oldukları görülmektedir. Bu bağlamda davacı yanın “…” ibaresinin sabit kılmak koşuluyla yarattığı birden fazla markasının, uyuşmazlık konusu emtialarda uzun yıllardır tescilli olduğu ve bu sayede oluşturulmuş bir seri marka ailesinin mevcut olduğu sonucuna varılmıştır.
… kelimesi “Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram:” anlamına gelmektedir. Bu çerçevede somut uyuşmazlık bakımından değerlendirilmesi gereken temel husus ortalama bir tüketicinin, davacının önceki tarihli “…” markalarının varlığı karşısında, dava konusu markada olduğu haliyle “…” ibaresinin kullanımını içerir bir marka başvurusu ile karşı karşıya kaldığında, taraf markaları arasında herhangi bir nedenle doğrudan veya çağrışımsal bir ilişki kurup kurmayacağı ve buna bağlı olarak yanılgıya düşme ihtimali bulunup bulunmadığıdır.
Somut uyuşmazlık kapsamında tartışıldığı gibi kendisinden önce tescil edilmiş bir markadaki ibare ile birlikte kendi unsurlarını içerisinde barındıran birleşik bir markanın önceki marka ile iltibas oluşturup oluşturmadığına karar verilebilmesi için önceki markanın kendi başına uyuşmazlık konusu mal ve hizmetlerde bağımsız bir ayırt edici karakterinin olup olmadığının ve bu ibarenin sonraki markada da dominant bir etkiye sahip olmadığının incelenmesi gerekmektedir. Zira önceki markanın tek ve baskın unsurunun, bir bütün olarak sonraki markada da yer alması halinde, işaretlerin kısmen aynı oldukları ve ilgili tüketicide bu doğrultuda bir etki bırakacağı kabul edilmektedir. Keza yine bir markanın önceki markaya eklenmiş bir diğer kelimeden oluşması iki markanın benzer markalar olduğu yönünde bir göstergedir. Taraf markaları bu kapsamda karşılaştırıldıklarında ortak olarak “…+ ek kelime/ikinci hece” kombinasyonunu her iki markanın da içerdiği noktasında bir tereddüt bulunmamaktadır.
“…” ibaresi ülkemiz tüketicisi açısından somut kavramsal karşılığı olan bir sözcüktür. “…” kelimesinin uyuşmazlık konusu mal ve hizmetler açısından ayırt edici vasfı bulunan bir kelime olduğu sonucuna varılmıştır. Davacı yan “…” kelimesini tek başına koruduğu gibi bu kelimenin bağımsız ayırt edici karakterini korumak suretiyle, kelimenin sonuna muhtelif ek sözcükler ekleyerek de çok sayıda marka yaratmıştır. Tüketicinin, davacı yanca yaratılmış çok sayıda markanın bulunduğu ilgili pazarda (uyuşmazlık konusu mallarda) davacı yan markaları ile benzer bir sistematikte (…) yaratıldığı görülen dava konusu markayı da davacı yanın seri markalarından biri olarak algılama ihtimali son derece kuvvetli olacaktır. Zira dava konusu marka oluşturuluşu itibariyle davacı markaları ile aynı kombinasyonu kullanmakta olup “…” kelimesinin bu bütün içerisinde yine bağımsız ayırt ediciliğini koruduğu, markanın ön sesi/esas unsuru olarak kullanıldığı ve en önemlisi oluşan bütünün kavramsal olarak somut bir kavrama işaret eder bir algıya sebebiyet vermediği görülmektedir. Dolayısıyla “…,” gibi davacı markaları varken “…” şeklindeki markanın da, taraf markalarının kapsamlarının örtüştüğü emtialar açısından davacı tarafça meydana getirilmiş yeni bir marka olduğu şeklinde algılanacak olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraf markalarını anlamsal olarak incelendiğinde … kelimesinin “Kendisine … gösterilmeye …, muhterem.” anlama haiz olduğunu, … kelimesinin ise “Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram:” anlamlarına geldiği anlamsal olarak da birbirinden çok uzak olmayan kelimeler olduğu kanaatine varılmıştır.
Kaldı ki dava konusu markanın son sesini oluşturan “…” ibaresi … kelimesini anlamsal olarak pekiştiren kullanım şekli yönünde algı oluşturan bir karşılığı olduğu, dolayısıyla davacı yanın “…” markası ile dava konusu “…” ibaresinin esasen birebir aynı anlamı içermeseler de yakın anlamlara sahip oldukları kanaatine varılmıştır.
Özellikle kelimeden oluşan markaların ilk hece veya hecelerinin benzerliği, başlı başına karıştırma ihtimalini yaratan bir unsur olabilir. Zira tüketici kelimeyi soldan başlayarak okuyup algılayacaktır. Dolayısıyla, somut olayda işaretlerde yer alan ortak …heceleri kulakta bıraktığı tını ve işitsel algı itibariyle de benzer olduğu kanaatine varılmıştır.
Başka bir ifadeyle daha evvel, davacıya ait markaları görmüş, davacı markalarının tescilli olduğu mallardan yararlanmış bir tüketicinin, işbu dava konusu sonraki markayı da birebir aynı emtialarda gördüğünde, önceki deneyimlediği marka ile arasında iktisadi – idari bir bağ bulunduğu yanılgısına düşme ihtimali kaçınılmaz olacaktır. Zira tüketicinin, iki markayı her durumda yan yana görme ihtimali bulunmadığından önceki markanın zihninde bıraktığı görsel algının kendisini yönlendirmesi ile sonraki marka ile önceki marka arasında ilişki kurması muhtemeldir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun da bir kararında ifade ettiği üzere “tescilli marka ile kullanılan işaret arasında görsel ve sesçil (fonetik) yönden benzerlik bulunmasa, hatta genel görünüş (umumi intiba) açısından ayniyet veya benzerlik bulunmasa dahi, halk bunlar arasında herhangi bir şekilde bir bağlantı kuruyorsa karıştırılma ihtimalinin mevcudiyeti kabul olunacaktır.”
Her iki taraf markasının da birebir aynı, aynı tür ya da yüksek düzeyli benzerlik taşıyan mal ve hizmetlerde ticari mevkie çıkartılacağı göz önüne alındığında, ortalama bir tüketicinin, aynı satış noktalarında satılacak bu ürünleri bir arada gördüğünde veyahut her iki taraf markası ile ayrı zamanlarda karşı karşıya kaldığında, önceden deneyimlediği marka ile yüksek düzeyli benzerlik gösteren sonraki markayı birbirine karıştırabileceği ve sonraki markayı, önceki deneyiminin hafızasında kalan izlenimi doğrultusunda o markaymış gibi tercih edebileceği değerlendirilmektedir.
Neticesinde taraf markaları arasındaki emtia benzerliği gözetildiğinde, emtialar arasındaki bu yakınlık düzeyinde işaretlerin birbirlerinden daha somut bir şekilde uzaklaşmış olmalarının gerektiği, halbuki uyuşmazlık kapsamında karşılaştırılan markaların bu kriteri sağlamaktan oldukça uzak ve benzerlik düzeyleri son derece yüksek işaretlerden oluştuğu, davacı yanın seri marka yaratma alışkanlığının varlığı gözetildiğinde, dava konusu markanın da bu serinin devamı olarak algılanma ihtimalinin son derece kuvvetli olacağı, “…” ibaresi içerir sair tescillerin varlığının, anılan ibarenin zayıf ayırt edici bir unsur olarak yorumlanması sonucunu doğurmadığı gibi somut olay açısından taraf markaları arasında tespit edilen ilişkiyi ortadan kaldırmadığı, 29.30. Sınıf gıda malların günlük tüketime konu, hızlı tüketilen mallar olduğu ve bu mallar üzerinde tüketicinin dikkat düzeyinin görece düşük olduğu hususu dikkate alındığında aradaki son hece farkının markaları birbirinden yeterince ayrıştırmadığı ve markalar arasında karıştırılma olasılığı bulunduğu markaların birbirleri ile ilişkilendirilme ihtimalinin mevcut olacağı, tüketicinin aynı satış kanalları ile aynı raflarda, aynı dolaplarda, yan yana satılma ihtimali bulunan bu markaları birbirleri ile ilişkilendirmesinin kaçınılmaz olacağı, bu durumun ise tüketicinin iki marka arasında iktisadi ya da idari bir bağlantı olduğu yanılgısına kapılmasına neden olabileceği, karıştırılma ihtimalinin temelinde, makul orandaki ortalama tüketicilerin bu iki işaret arasında herhangi bir şekilde, herhangi bir sebeple bir bağlantı kurmasının yeterli olduğu, bu haliyle başvuru ile davacı markaları arasında başvuru kapsamındaki tüm emtialar açısından benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin mevcut olacağı görüş ve kanaatlerine varılmıştır.
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır.
Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, Somut uyuşmazlıkta davacı yanın “…” markasının tanınırlığı iddiasını destekler/somutlaştırır delilleri işlem ya da dava dosyasına sunmadığı, dosya içerisinde sadece “…” markasının tescilli markalarının sunulduğu ancak bunun tek başına yeterli olmadığı, davacı markalarının tanınır olup olmadığı ve SMK m. 6/5 düzenlemesindeki koşulların somut olayda meydana gelme ihtimali bulunup bulunmadığı konusunda bir kanaate varılmasının mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
Somut olayda, davalı şirket tarafından yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamakla ve markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şirketin kötü niyetli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, Davanın Kısmen Kabulüne, Türkpatent YİDK nın … sayılı kararının 29 ve 30.sınıftaki emtiaların tamamı ile 35. sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için. Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) ” emtialar yönünden kısmen İPTALİNE, … sayılı markanın 29 ve 30.sınıftaki emtiaların tamamı ile 35. sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için. Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” emtialar yönünden kısmen HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE VE SİCİLDEN TERKİNİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine,, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
2-Türkpatent YİDK nın … sayılı kararının 29 ve 30.sınıftaki emtiaların tamamı ile 35. sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için. Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) ” emtialar yönünden kısmen İPTALİNE,
3-… sayılı markanın 29 ve 30.sınıftaki emtiaların tamamı ile 35. sınıf “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için. Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” emtialar yönünden kısmen HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE VE SİCİLDEN TERKİNİNE,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın düşümü ile bakiye 21,40 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiği için AAÜT uyarınca 15.000,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine
7-Reddedilen kısım itibariyle davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiği içi AAÜT uyarınca 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Kabul ret oranının takdiren 1/2 olarak belirlenmesine, davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 2.588,58 TL yargılama giderinden payına düşen 1.294,29 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına
9-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine
Dair verilen karar, davacı vekili ve davalı kurum vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/09/2022