Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/360 E. 2022/190 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/360 Esas – 2022/190
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/360
KARAR NO : 2022/190

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2019
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/06/2022
DAVA:
Davacı vekili 01.02.2019 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin …”. ibareli tanınmış markanın sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “… ORTAK” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa müvekkili şirketin itiraza mesnet markaları ile davalı şirket başvurusunun ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, bu benzerliğin iltibasa sebep olduğunu, müvekkili tarafından yoğun emek ve etkin tanıtım faaliyetleri sonucu tüketiciler nezdinde adeta müvekkiliyle özdeşleşen markalardan en önemlisinin “…” kök ibareli markalar olduğunu, davalı tarafça başvurusu yapılan söz konusu … başvuru numaralı “… ortak” ibareli markanın müvekkiline ait markaların ticari itibar ve getirisinden faydalanmak amacı ile başvurulmuş bir marka ismi olduğunu, böylelikle davalı markanın müvekkilinin “…” ibareli seri markalarının yeni bir versiyonu izlenimi yarattığını, davalı markasının müvekkili markanın gücünün ve etkileme alanının zayıflamasına neden olacağını, marka hakkına tecavüz belirlenirken tüketicinin genel alışveriş alışkanlıklarının ve eğilimlerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini, bu açıklamalarla itiraza konu marka ve müvekkiline ait markalar değerlendirildiğinde karıştırılma ihtimalinin çok yüksek olduğunun görüldüğünü, davalının kötü niyetli olduğunu, “… Ortak” ibaresinin başvuru kapsamındaki mal ve hizmet sınıflarının 09. (doğrusu 35. Sınıf olmalı) ve 42. Sınıflar olduğu da göz önüne alındığında söz konusu ibarenin tanımlayıcı ibare olması nedeniyle tescili olmayan bir marka olduğunun açık olduğunu, “… ortak” ibareli markanın 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 5/1-(b), (c) ve (d) (doğrusu ç olmalı) maddeleri uyarınca herhangi bir ayırt edici niteliğe sahip işaret olmadığını, bu ibarenin oldukça geniş bir anlam ifade etmesi nedeniyle günümüzde … pazarlama, … reklamcılık gibi birçok sektörün adı haline geldiğini, dolayısıyla “…” ibaresinin tüketiciler nezdinde marka olarak algılanmayabileceği belirterek, 22.11.2018 tarihli … sayılı YİDK kararının iptaline, 04.08.2017 tarih ve … başvuru numarası ile tescil başvurusu yapılan “… ORTAK” markasının tescilinin iptaline, tescili halinde hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; YİDK kararında belirtildiği gibi söz konusu markalar arasında iltibas ihtimali bulunmadığını, SMK 6/1 hükmü kapsamında tescil engelinden söz edebilmek için başvuru aşaması açısından tarihsel öncelik sonralık ilişkisinin varlığı, markaların aynı veya benzer mal ve hizmetlerin listesinde bulunuyor olması, başvuruya konu işaret ile iddialara mesnet markaların aynı veya benzer olması, markalar arasında karıştırılma (iltibas) ihtimali bulunması unsurlarının tamamının kümülatif olarak varlığının gerektiğini, başvuruya konu işaret ile iddialara mesnet markalar arasında ayniyet veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunması gerektiğine ilişkin koşulun sağlanmadığını, davacının itiraza mesnet markalarında yer alan ibarenin ayırt ediciliğinin düşük olduğunu, herkesin sık kullanımına açık vasıf bildirici isimlerde ve herkes tarafından sunulan hizmetin niteliği konusunda bilgilendirme yaptığı açık bir ibarenin bir kişinin tekelinde bırakılmasının bir markanın tanınmışlığından daha önemli olduğunu, davacı tarafça davalının kötü niyetli olduğu iddiasının ispatlanamadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete usulune uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiş ve yargılamaya katılmamıştır.
ANKARA BAM 20.HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI KARARI:
Mahkememizin 08/11/2019 tarih ve 2019/52 esas, 2019/439 karar sayılı davanın reddine dair verilen kararı, Ankara BAM 20.Hukuk Dairesinin … karar sayılı ilamıyla ve özetle;
“…Dava, YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı taraf, davalı Şirketin marka başvurusuna 6769 sayılı SMK’nın 5./1-b-c ve d bentleri uyarınca ve aynı Yasa’nın 6/1 ve 6/9 maddelerine dayalı olarak yaptığı itirazlarının YİDK tarafından reddedilmesi üzerine YİDK kararının iptali ve dava konusu başvurunun tescili halinde hükümsüzlüğünü talep etmiş, ilk derece mahkemesince de alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda taraf markaları arasında ortak olarak yer alan “…” ibaresinin ayırt ediciliğinin düşük bulunduğu uyuşmazlık konusu mal ve hizmetlerin hitap ettiği tüketici kitlesi de nzara alındığından ayırt ediciliği düşük olan anılan ibarenin taraf markalarında ortak olarak yer almasının iltibasa neden olmayacağı belirtilerek sonuç olarak taraf markaları arasında SMK’nın 5/1-b-c-d ve 6/1 maddeleri uyarınca ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığı, aynı nedenlerle SMK’nın Yasa’nın 6/5 maddesindeki koşulların oluşmadığı ve davalı şirketin kötüniyetli bulunmadığı bildirmiştir. Mahkemece de bilirkişi raporu aynen benimsenmek sureiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Görüldüğü üzere mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda davacının SMK’nın 5/1-b-c ve d maddelerine dayalı iddiaları bakımından herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır. Davacının bilirkişi raporuna karşı bu yönde itirazda bulunmasına rağmen ilk derece mahkemesince davacının bu yöndeki itirazları karşılanmadığı gibi bu hususlarda gerekçeli kararda da herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır.
HMK’nın 341. vd. maddelerinde bir kanun yolu olarak düzenlenen istinafın amacı, ilk derece mahkemesince verilen kararın denetlenmesi ve kararın yerinde görülmemesi halinde yeniden yargılama yapılarak hüküm kurulmasıdır. Burada, temyizden farklı olarak ilk derece mahkemesi kararı yalnızca hukuka uygunluk yönünden değil maddi yönden de denetlenmektedir. İlk derece mahkemesi kararı yerinde değilse kural olarak istinaf mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin kararını kaldırması ve ilk derece mahkemesi yerine gerekirse yeniden yargılama da yaparak karar vermesi gerekir. Ancak, HMK’nın 353/1-a. maddesinde düzenlenen yargılamaya ilişkin bazı temel usul hatalarının bulunması halinde ise istinaf incelemesi sonunda yeniden karar verilmesi söz konusu olmayıp, kararın kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması hali de düzenlenmiştir. Gerçekten de ilk derece mahkemesince, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin hiç toplanmadan veya değerlendirilmeden karar verilmesi ve delillerin ilk defa istinaf aşamasında değerlendirilmesi halinde taraflar, maddi vakıa denetimi yönünden iki dereceli incelemeden mahrum kalacak ve adil yargılanma hakkının unsurlarından olan hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilecektir. Somut olaya bu açıdan bakıldığında, davacının, yukarıda belirtilen iddiaları bakımından mahkemece hiçbir inceleme ve değerlendirme yapılmadığından davacının bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmüştür.
Öte yandan, Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12 ve 13., Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin, davalı şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese TK’nun 21/1. maddesine ya da koşullarının yerine getirilmesi halinde aynı Kanunun 35/4. maddesine göre tebligatın yapılması gerekir.
Somut olayda, mahkemece davalı şirketin dava dilekçesinde bildirilen “. … adresine dava dilekçesinin tebliğe çıkarıldığı, tebligatın bila tebliğ dönmesi üzerine davalı şirketin Uyap sistemindeki kayıtlı mersis adresi de aynı adres olduğundan Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebligat çıkarıldığı, bu tebligatın da belirtilen adreste “No 49 yoktur. T.K 35 uygulanamadı” şerhiyle iade edildiği, bunun üzerine Adana Ticaret Sicil Müdürlüğünden davalı şirketin yetkililerinin ve adreslerinin sorulduğu, gelen yazı cevabı doğrultusunda davalı şirket adına yapılacak tebligatın davalı şirket yetkililerinin ikametgah adreslerine tebliğe çıkarılmak suretiyle taraf teşkilinin sağlandığı, yargılama aşamasında da davalı şirket adına yapılacak tüm tebligatların belirtilen şekilde davalı şirket yetkililerine tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Ancak Tebligat Kanunu’nun 12, 13 ve 35. maddeleri ile Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20, 21 ve 57. maddesi hükümleri dikkate alındığında, mahkemece davalı şirket adına olan tebligatların yetkililerinin ikametgâh adresine tebliğe çıkarılması usule uygun olmadığından (YGHK’nın 2017/14-1744 esas 2021/821 karar sayılı ilamı) mahkemece taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilmesi de doğru olmamıştır. Her ne kadar istinaf isteminde bulunan davacı tarafça bu yönde bir istinaf itirazı ileri sürülmemişse de kamu düzeninden olan bu hususun Dairemizce resen incelenmesi gerekmiştir.
Bu durum karşısında ilk derece mahkemesince yapılacak iş, dosya kapsamında yer alan Adana Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yazı cevabından davalı şirketin ticaret sicilindeki kayıtlı adresinin “….Adana” olduğu anlaşıldığından, belirtilen adreste 49 numaranın bulunup bulunmadığının usulünce tespit ettirilmesi, numaranın bulunmadığının tespiti halinde ilgili kurumdan anılan adreste numara değişikliğinin yapılıp yapılmadığının sorulması, gerektiğinde davalı şirketin adresinin, dosyada kimlik ve adres bilgileri bulunan davalı şirket yetkilerinden sorularak tespit edilmesi ve buna göre davalı şirketin tespit edilecek adresine Tebligat Kanunu’nun 12.13,35 ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20 ve 57 madde hükümlerine uygun olarak dava dilekçesinin tebliğe çıkarılıp taraf teşkilinin sağlanarak işin esasına girilmesi ve yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde inceleme ve değerlendirme yapılmasından ibarettir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan hususlar gözden kaçırılarak, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile HMK’nın 353/1-a-6. maddesi gereğince yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine, kararın niteliğine göre davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir…..” şeklinde karar verilmiştir.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, TÜRKPATENT’den davalı şirkete ait … sayılı marka başvurusu işlem dosyası ile itiraza dayanak marka tescil belgesi getirtilmiş, sunulan deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor dosyadaki kanıtlarla tutarlı, delillerin değerlendirilmesi aracı olarak denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava Türk Patent YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şirkete ait … sayılı, “… ORTAK” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 03.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, 01.02.2019 tarihinde açılan davanın, SMK’nun 172.maddesi atfıyla 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 23.08.2019 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “Davalı …/… İletişim Ltd. Şti.’nin “… başvuru numaralı “… ortak” ibareli marka başvurusunun 35. sınıf ve 42. sınıf mal ve hizmetleri kapsadığı; davacı … A.Ş.’nin marka tescilleri yapılmış ….” markaları arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik/aynılık bulunmadığı; kullanıcısı bilinçli olmak durumunda bulunan tüketicilerin, davalının markasını davacı firmaya ait markalarla ilişkilendirme veya karıştırma ihtimalinin bulunmadığı; ‘…’ sözcüğünün günümüz teknolojisinde ‘sayısal’ anlamına gelen bir sıfat olduğu ve herkesin kullanımına açık bir hizmet ibaresi olduğu; bu itibarla 6769 sayılı SMK’nın 5/1/b-c-d ve 6/1 maddeleri çerçevesinde taraf markaları arasında benzerlik bulunmaması sebebiyle markalar arasında iltibas oluşmadığı ve dolayısıyla davalı markasının hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, Korunan tanınmış marka niteliğinin “…” ismine ait olduğu; davacı … A.Ş.’ye ait “… check up, … skor, … endeks skor, … girişim puanı, … dönüşüm zirvesi, … dönüşüm kredisi” adındaki markalarının ise tanınmış marka kriterlerine sahip olmadığı; bu itibarla, davacının “…” ibareli markalarının tanınmış marka olmaması ve tarafların ‘…’ ibareli markaları arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik/aynılık olmaması nedenleriyle davacı … A.Ş.’nin “…” ibareli markalarının tanınmışlık yönünden SMK 6/5 maddesi uyarınca korunmasını gerektiren bir durumun meydana gelmediği, Davalı “… ortak” marka sahibinin kötü niyetli bir eyleminin olduğuna yönelik bir delilin mevcut olmaması nedeniyle SMK 6/9 maddesi uyarınca davalı …/… İletişim Ltd. Şti.’nin markasını kötü niyetli kullandığına dair bir delil ve emare bulunmadığı, bu konudaki nihai takdirin Mahkemeye ait olduğu, Yapılan bu tespitler sonucunda, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) tarafından verilen 22.11.2018 tarih ve … sayılı YİDK kararının iptali için gerekli şartların oluşmadığı…” ifade edilmiştir.
Mahkememizce BAM kararı uyarınca SMK 5/1-b-c ve d maddelerini değerlendiren ek rapor tanzim edilmesi için dosyan aynı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 20/04/2022 havale tarihli ek raporda özetle; “…Heyetimize verilen görev çerçevesinde dava konusu markanın SMK’nın 5/1/b-c-d bentleri uyarınca incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; davalı … /… İletişim Hiz. Turizm Özel Eğitim Öğretim San. ve Tic. Ltd.Şti. “… ortak” ibareli marka başvurusunun, ‘ortak’ ibaresini de içerdiği göz önüne alındığında SMK’nın 5/1/b uyarınca ayırt edici nitelikte olduğu; SMK’nın 5/1/c ve d bentleri uyarınca ise bu ibarenin ticaret alanında belli bir ürün veya meslek grubunu ayırt etmeye yarayan esas unsur belirtir bir ibare olmadığı aksine herkesin kullanımına açık bir ibare haline geldiği; dolayısıyla 21.08.2019 tarihli Bilirkişi Kök Raporunda varılan sonuçları değiştirici bir durumun meydana gelmediği…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun “… ORTAK” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 35, 42.sınıftaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme ( başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Sanayide, bilim sahasında, fotoğrafçılıkta, tarım, bahçecilik ve ormancılıkta kullanılan kimyasallar. Gübreler ve topraklar. İşlenmemiş suni reçineler ve işlenmemiş plastikler. Yangın söndürücü maddeler. Kırtasiye, tıbbi ve ev içi kullanım amaçlı olanlar hariç yapıştırıcılar. Boyalar, vernikler, laklar, pas önleyiciler, ahşabı koruyucu maddeler, boyalar için bağlayıcı ve inceltici maddeler, boya pigmentleri, metali koruyucu maddeler, ayakkabı boyaları; matbaa boyaları ve mürekkepleri, tonerler (dolu halde toner kartuşları dahil); besin maddelerini, ispençiyari ürünleri ve içecekleri boyamaya mahsus maddeler. İşlenmemiş doğal reçineler. Boyacılar, dekoratörler, matbaacılar ve sanatçılar için metal levhalar ve toz halde metaller. Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç). Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları. Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar. Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks. Sınai amaçlı yağlar, gresler, kesme sıvıları, toz emici-ıslatıcı ve bağlayıcı maddeler. Katı yakıtlar: kömürler, odun. Sıvı ve gaz yakıtlar: benzin, mazot, sıvılaştırılmış petrol gazı, doğal gaz, fueloil ile bunların kimyasal olmayan katkıları. Aydınlanma amaçlı mumlar, fitiller, yarı mamul vakslar, balmumları (vakslar), parafinler. Elektrik enerjisi. İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal reaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler; diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. Değerli olmayan maden cevherleri. Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamulleri: inşaat demirleri; inşaatlar için adi metalden hasır ve etriyeler; levha, kütük, çubuk, profil, tabaka, sac halinde adi metaller. Barınma, saklama, muhafaza etme, kaplama, sarma, çevreleme, depolama, yerleştirme amaçlı metalden malzemeler ve araçlar: metalden mamul yapılar, metalden inşaat iskeletleri ve dikmeleri, metal kutular, metal ambalajlar, alüminyum folyo, metalden çitler, korkuluklar, metalden tüpler, metal kaplar, madeni depolar, metal nakliye sandıkları, metal portatif merdivenler. Eleme, filtreleme ve benzeri amaçlar için yapılmış metalden malzemeler. Metalden mamul kapılar ve pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları. Elektrik için olmayan madeni kablolar, teller. Metalden hırdavatçı (nalburiye) eşyası: vidalar, çiviler, cıvatalar, somunlar, pimler, pullar, dağcılar için metal pitonlar, zincirler, metal mobilya bağlantıları ve tekerlekleri, sanayide kullanılan metal tekerlekler, kapı ve pencere kolları, metal menteşeler, ispanyoletler, metal kilitler, kilit anahtarları, metalden anahtar taşıma halkaları, metalden makaralar. Metalden havalandırma, ısıtma, kanalizasyon, telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma kanalları, menfezler, menfez kapakları, bacalar, baca şapkaları, menhol (baca) kapakları, ızgaralar. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler: tabelalar, panolar, plakalar, metalden ışıksız trafik yönlendirme işaretleri. Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular, sondaj boruları ve bunların bağlantı parçaları: metalden vanalar, manşonlar, dirsekler, klipsler, uzatmalar. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri: raylar, ray bağlantıları, makaslar. Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından yapılmış sanat eserleri; adi metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Metalden mamul kapaklar, şişe kapakları. Madeni direkler, madeni dikmeler, madeni inşaat iskeleleri, madeni kazıklar, madeni kuleler. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler. Araç tekerlekleri için metal takozlar. Taşıtlar için metalden mamul profil çıtalar (dekorasyon amaçlı). Ahşap, metal, cam ve plastik malzemelerin ve madenlerin işlenmesi, bunlara şekil verilmesi için makineler, takım tezgahları ve bu amaçla kullanılan endüstriyel robotlar, üç boyutlu yazıcılar. İş makineleri: dozerler, kepçeler, ekskavatörler, yol yapım ve kaplama makinaları, sondaj makinaları, kaya delme makinaları, süpürme makinaları ve aynı işleve sahip robotik mekanizmalar. Kaldırma, taşıma ve iletme makineleri: asansörler, yürüyen merdivenler, vinçler, aynı işleve sahip robotik mekanizmalar. Tarım, hayvancılık, ziraat sektörlerinde ve tahıl/meyve/sebze/gıda işlenmesinde kullanılan makineler ve robotik mekanizmalar, içecek yapım ve işleme makineleri. Kara taşıtları için olanlar hariç motorlar, elektrikli motorlar, bunların parçaları ve tertibatları: hidrolik, pnömatik kontroller, kara taşıtları için olanlar hariç frenler, balatalar, krank milleri, dişliler, silindirler, pistonlar, türbinler, filtreler; kara taşıtlarında kullanılan ve bu sınıfta yer alan parçalar: taşıtlar için yağ, yakıt ve hava filtreleri, egzozlar, egzoz manifoldları, silindirler, silindir başları, pistonlar, karbüratörler, yakıt dönüşüm cihazları, enjektörler, yakıt tasarruf cihazları, pompalar, valfler, marşlar, dinamolar, bujiler Rulmanlar, bilyalı veya masuralı yataklar. Lastik sökme ve takma makineleri. Alternatörler, jeneratörler, elektrik jeneratörleri, güneş enerjisi ile çalışan jeneratörler. Boya makineleri, otomatik boya püskürtme tabancaları, elektrikli, hidrolik ve pnömatik zımbalama makineleri ve tabancaları, elektrikli yapıştırıcı tabancalar, basınçlı hava veya sıvı püskürtücü makineler için tabancalar, elektrikli el matkapları, motorlu el testereleri, dekupaj makineleri, spiral makineler, basınçlı hava üreticiler, kompresörler, araç yıkama makineleri ve yukarıda sayılan makine ve araçlarla aynı işleve sahip robotlar. Elektrikli ve gazlı kaynak makineleri, elektrikli ark kaynak cihazları, elektrikli lehim cihazları, elektrikli ark kesme cihazları, elektrikli kaynak makine elektrotları ve bunlarla aynı işleve sahip robotlar. Matbaa makineleri. Ambalajlama makineleri, doldurma-tapalama ve kapatma makineleri, etiketleme makineleri, tasnifleme makineleri ve yukarıda sayılan makinelerle aynı işleve sahip robotlar ve robotik mekanizmalar (elektrikli plastik kapama/mühürleme cihazları [paketleme] dahil). Tekstil makineleri, dikiş makineleri ve bunlarla aynı işleve sahip endüstriyel robotlar. Makine veya motor parçası olmayan pompalar (akaryakıt dolum ve dağıtım pompaları ve bunların tabancaları dahil). Doğrama, öğütme, ezme, çırpma ve ufalama için mutfakta kullanılan elektrikli aletler; yıkama makineleri (çamaşır/bulaşık yıkama makineleri, ısıtmalı olmayan santrifüjlü çamaşır kurutma makineleri dahil); zemin, halı veya döşeme temizleme amaçlı elektrikli makineler, elektrikli süpürgeler ve bunların parçaları. Otomatik satış makineleri. Galvanizle kaplama ve elektroliz (akımla kaplama) makineleri. Elektrikli açma kapama mekanizmaları. Makine ve motorlar için silindir contaları. Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri. Kesici ve dürtücü silahlar. Güzellik amaçlı ve kişisel bakım için kullanılan bu sınıfa dahil aletler: tıraş, epilasyon, manikür, pedikür aletleri, saç düzleştirme ve kıvırma amaçlı el aletleri, makaslar. Makine, cihaz ve taşıt onarımı, inşaat, ziraat, bahçecilik ve ormancılıkla ilgili elle çalışan (elektrikli olmayan ve motorsuz) aletler. Elektrikli-elektriksiz, buharlı ütüler. Her türlü malzemeden mamul alet sapları. Bilim, denizcilik, topoğrafya, meteoroloji, sanayide ve laboratuvarda kullanım amaçlı olanlar dahil ölçme aletleri, cihazları: tıbbi amaçlı olmayan termometreler, barometreler, ampermetreler, voltmetreler, nem ölçerler, test cihazları, teleskoplar, periskoplar, pusulalar; taşıt göstergeleri; laboratuvarlarda kullanılan malzemeler: mikroskoplar, büyüteçler, dürbünler, deney malzeme ve cihazları. Ses ve görüntünün kaydı, nakli veya yeniden meydana getirilmesi (reprodüksiyonu) için cihazlar: kameralar, fotoğraf makineleri, televizyonlar, videolar, cd-dvd kayıt ve oynatıcı cihazlar, mp3 çalar, bilgisayarlar, masa üstü-tablet bilgisayarlar, giyilebilir teknolojik cihazlar (akıllı saatler, bileklikler, başa takılan cihazlar), mikrofonlar, hoparlörler, kulaklıklar; haberleşme ve çoğaltma amaçlı cihazlar ve bilgisayar çevre donanımları: cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makineleri. Manyetik, optik kayıt taşıyıcılar ve bunlara kaydedilmiş bilgisayar programları ve yazılımları; bilgisayar ağları vasıtasıyla indirilebilen ve manyetik ve optik ortamlara kayıt edilebilen elektronik yayınlar; manyetik/optik okuyuculu kartlar, manyetik, optik ve elektronik ortamlara kaydedilmiş çekilmiş sinema filmleri, diziler ve video müzik klipleri. Antenler, uydu antenler, yükselticiler ve bunların parçaları. Bilet otomatları, nakit para çekme makineleri. Makine ve cihazların elektroniğinde kullanılan elemanlar: yarı iletkenler, elektronik devreler, entegreler, yongalar (çipler), diyotlar, transistörler, manyetik kafalar, saptırıcılar; elektronik kilitler, fotoseller, elektronik açma kapama mekanizmaları, algılayıcılar (sensörler). Birim zamandaki tüketim miktarını ölçen sayaçlar ve zaman ayarlayıcıları. Koruyucu giysiler, koruma ve can kurtarma amaçlı donanımlar. Gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları. Elektrik enerjisini iletim, dönüştürme, depolama kontrol cihazları ve araçları: fişler, buatlar, anahtarlar, şalterler, sigortalar, balastlar, starterler, elektrik panoları, rezistanslar, soketler, transformatörler, adaptörler, şarj cihazları, elektrik, elektronikte kullanılan kablolar, piller, aküler, elektrik enerjisi üretimi için güneş panelleri. Ana fonksiyonu uyarı ve alarm olan cihazlar (taşıt alarmları hariç), elektrikli ziller. Trafikte kullanım amaçlı sinyalizasyon, işaretle bildirme cihazları ve araçları. Yangın söndürme amaçlı taşıtlar dahil yangın söndürme aletleri ve cihazları (yangın söndürme hortumları ve yangın söndürme vanaları dahil). Radarlar, denizaltı radarları (sonarlar), gece görüşü sağlayıcı veya arttırıcı aletler ve cihazlar. Dekoratif mıknatıslar. Metronomlar. Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet, cihaz ve mobilyalar. Yapay organlar ve protezler. Tıbbi ortopedik malzemeler: tıbbi kor seler, ortopedik ayakkabılar, elastiki ve destekleyici bandajlar. Ameliyathane giysileri ve steril örtüler. Cinsel amaçlı aletler ve malzemeler. Prezervatifler (kondom/kaput). Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar. Tıbbi amaçlı bilezikler ve yüzükler, romatizma önleyici bileklikler ve yüzükler. Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli ısıtma amaçlı cihazlar: kombiler, boylerler, kaloriferler petekleri, eşanjörler, sobalar, kuzineler; güneş enerjisi kollektörleri. Buhar, gaz ve sis (duman) üreteçleri (jeneratörleri): buhar jeneratörleri (kazanları), asetilen jeneratörleri, oksijen jeneratörleri, nitrojen jeneratörleri. İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar: fırınlar, elektrikli tencereler, elektrikli su kaynatıcıları, mangallar, barbeküler, elektrikli çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları. Sıhhi tesisat ürünleri: musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş kabinleri, küvetler, klozetler, evyeler, lavabolar, musluklar için contalar, salmastralar (musluk iç takımı). Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar), elektrik ısıtmalı çoraplar. Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler. Motorlu kara taşıtları (motosikletler, mobilet dahil) ve bu taşıtlar için motorlar, kavramalar ve transmisyon bağlantıları, transmisyon kayışları ve zincirleri, dişliler, frenler, fren disk ve balataları, şasiler, kaportalar, süspansiyonlar, darbe emiciler, şanzımanlar, direksiyonlar, jantlar. Bisikletler ve bunların gövdeleri, gidonları, çamurlukları. Taşıt kasaları, damperli kasalar, traktör römorkları, frigorifik kasalar, römork bağlantıları. Taşıt koltukları, koltuklar için baş dayanakları, emniyetli çocuk koltukları, koltuk kılıfları, araç örtüleri (aracın şeklini almış), güneşlikler. Sinyaller ve yön sinyalleri için kollar, taşıt camları için silecekler, silecek kolları. Taşıtlar için iç ve dış lastikler, tubles lastikler, lastik tamir takımları, taşıt lastikleri için yamalar, kaynak yamalar, taşıt lastikleri için supaplar. Taşıt camları, emniyetli taşıt camları, taşıtlar için dikiz aynaları ve yan aynalar. Patinaj zincirleri. Taşıtlar için portbagajlar, bisiklet ve kayak taşıyıcıları, seleler. Lastik şişirme pompaları. Taşıtlar için hırsız alarmları, kornalar. Yolcular için emniyet kemerleri, havalı yastıklar. Bebek arabaları, tekerlekli sandalyeler, pusetler. El arabaları, pazar arabaları, tek veya çok tekerlekli el arabaları, market arabaları, ev eşyaları için tekerlekli taşıyıcılar. Raylı taşıtlar: Lokomotifler, trenler, tramvaylar, vagonlar, teleferikler, telesiyejler. Deniz taşıtları ve parçaları (motorları hariç). Hava taşıtları ve parçaları (motorları hariç). Ateşli, havalı, yaylı silahlar ile bunlara ait kılıf ve askı kayışları. Ağır silahlar, havanlar, roketler. Havai fişekler. Kişisel kullanım için koruyucu gazlar. Kuyumculuk eşyaları (taklitleri dahil); altınlar, mücevherler, kıymetli taşlar ve bunlardan mamul takılar, kol düğmeleri, kravat iğneleri ve heykeller, biblolar. Saatler ve zaman ölçme cihazları (kronometreler ve parçaları, saat kordonları dahil). Değerli metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Tespihler. Müzik aletleri ve kutuları Kağıt, karton (mukavva); kağıt veya karton malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri, karton kutular; kağıttan yapılmış tek seferlik kullanıma mahsus ürünler (kırtasiye amaçlı ürünler hariç): kağıt havlu lar, tuvalet kağıtları, kağıt peçeteler. Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, pullar. Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar. Kauçuk, gütaperka, lastik, amyant (asbest), mika veya bunlardan mamul toz, levha, çubuk ve folyo halinde yarı mamul sentetik malzemeler. Yalıtım, dolgu ve tıkama malzemeleri: yalıtım amaçlı kullanılan boyalar, yalıtım için kumaşlar, yalıtım amaçlı bantlar, yalıtım için örtüler, derz dolguları, contalar, o-ringler (motor, silindir contaları ve musluklar için contalar hariç). Lastikten, plastikten veya kauçuktan mamul bükülebilir borular, hortumlar (taşıtlar için kullanılanlar dahil), boru kılıf ve rakorları; tekstilden hortumlar, madeni olmayan boru kılıfları ve rakorları, hortum rakorları, taşıtlar için radyatör hortumları (yangın hortumları hariç). Taşıtlar için sentetik malzemelerden mamul profil çıtalar (dekorasyon amaçlı). İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar. Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları. Bu sınıfa dahil biçimlendirilmemiş halde malzemeler: kum, çakıl, mıcır, asfalt, zift, çimento, kireç, alçı, sıva, beton, blok mermer. Beton, alçı, toprak, kil, taş, mermer, ahşap, plastik veya sentetik malzemelerden imal edilmiş ve şekil almış yapı/inşaat/yol yapımı ve benzer amaçlı malzemeler: metalden olmayan binalar/yapılar, yapı elemanları, direkler, bariyerler, tabii veya sentetik ısı ile yapıştırılabilen kaplamalar, çatılar için ziftli kartonlar, ziftli kaplamalar, ahşap ve sentetik malzemeden kapı ve pencereler. Yollar için metal, mekanik ve aydınlatmalı olmayan trafik işaretleri. Beton, taş veya mermerden yapılmış anıtlar, heykeller. İnşaatlar için cam ürünleri. Metalden olmayan prefabrik yüzme havuzları. Akvaryum kumları. Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmaksızın mobilyalar. Yatak şilteleri, yastıklar, tıbbi amaçlı olmayan havalı yataklar ve yastıklar, deniz yatakları (kampçılar için uyku tulumları hariç). Aynalar. Arı kovanları, suni petekler ve petek çıtaları. Bebekler için ana kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek beşikleri, yürüteçler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler, isimlikler, etiketler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul ambalaj, nakliye ve depolama amaçlı variller, fıçılar, bidonlar, hazneler (depolar), kutular, ambalaj kapları, nakliye amaçlı konteynerler, sandıklar, taşıma paletleri, bunlarla birlikte kullanılan kapaklar. Ahşap veya sentetik malzemelerden mamul hırdavat (nalburiye) eşyası, mobilya bağlantıları, açma kapama tertibatları. Tahta, mantar, kamış, bambu, hasır, boynuz, kemik, fildişi, balina kemiği, istiridye kabuğu, kehribar, sedef, lületaşı, balmumu, plastik veya alçıdan mamul bu sınıfa dahil süs ve dekorasyon eşyaları: biblolar, duvara asılan süsler, heykeller ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Sepetler, balıkçı sepetleri. Ev hayvanları için kulübeler, yuvalar, yataklar. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul portatif merdivenler, hareketli merdivenler. Bambu perdeler, stor perdeler (iç mekan), şerit perdeler, dekorasyon amaçlı boncuklu perdeler; perde kopçaları, perde halkaları, perde kancaları, perde çubukları. Araç tekerlekleri için metalden olmayan takozlar. Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan). Halatlar, ipler, ip merdivenler, hamaklar, balık ağları. Çadırlar, tenteler, brandalar, yelkenler, araç örtüleri (araç şeklini almamış olanlar). Tekstilden mamul ambalaj torbaları. Kauçuk ve sentetik olmayan döşeme doldurma malzemeleri (yün, pamuk dahil). Tekstil amaçlı sentetik elyaflar, işlenmemiş büküm elyafları, cam elyaflar. Tekstil amaçlı büküm iplikleri; dikiş, nakış ve örgü iplikleri, tireler, esnek iplikler. Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular. Tekstilden bayraklar, flamalar, etiketler. Bebekler için kundak örtüleri. Kampçılar için uyku tulumları. Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler. Danteller ve nakışlar (aplikeler), güpürler, fistolar, dar dokumalar, şeritler ve kurdeleler, ekstraforlar, fitiller, giysiler için kumaştan yapılmış hazır harfler ve rakamlar, armalar, rütbe işaretleri, vatkalar. Giysiler için düğmeler, kopçalar, halkalar, fermuarlar, ayakkabı ve kemer tokaları, perçinler, yapışkan bantlar, bağlar, toplu iğneler, iğneler, dikiş iğneleri, dikiş makinesi iğneleri, tığlar ve örgü şişleri, iğne kutuları ve iğnelikler. Yapma çiçekler, yapma meyveler. Saç tokaları, saçı bağlamak için halkalar, taçlar, değerli metalden olmayan saç süsleri, takma saçlar, postişler, elektrikli veya elektriksiz bigudiler. Halılar, kilimler, yolluklar. Seccadeler. Muşambalar, yapay çimen, döşemelik mantarlı muşamba (linolyum). Spor amaçlı minderler. Tekstilden olmayan duvar kaplamaları, duvar kağıtları. Oyunlar ve oyuncaklar. Salonda oynanan oyunlar; harici ekran ya da monitör ile bağlanıp oynanabilen oyunlar için aletler, makineler ve cihazlar (jetonla çalışanlar dahil). Hayvanlar için oyuncaklar. Çocuk bahçeleri, parklar ve oyun parkları için oyuncaklar. Bu sınıfa dahil jimnastik ve spor aletleri; olta takımları, yapay balık yemleri, avcılık ve balıkçılık için tuzaklar. Suni yılbaşı ağaçları ve b unlar için süsler, suni karlar, çıngıraklar, parti ve benzeri eğlenceler için malzemeler, kağıttan parti şapkaları. Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar. Ormancılık ürünleri. Canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil). Canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar. Hayvan yemleri. Malt (insan tüketimi için olmayan). Evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu. Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri. Alkollü içecekler (biralar hariç): Şaraplar, rakılar, viskiler, likörler, alkol içeren kokteyller. Tütün, çiğneme tütünleri, sigaralar, purolar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, tütün içenlere mahsus malzemeler: pipolar, puro ve sigara ağızlıkları, küllükler, tütün kutuları, sigara sarmak için aletleri, sigara kağıtları, nargileler, çakmaktaşları, çakmaklar, elektronik sigaralar ve bunlarla kullanılan kartuşlar. Kibritler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri (reklam amaçlı tasarım ve peyzaj tasarımı hariç). Sanat eserleri orijinallik onay hizmetleri.” mallarının bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise “… check-up”, “dijitalleşme endeksi”, “… skor”, “… gösterge”, “… ekstre”, “… endeks skor”, “… gelişim puanı”, “… veri merkezi”, “… dönüşüm zirvesi”, “… dönüşüm kredisi” ibaresinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 09, 35, 36, 38, 41, 42. sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, başvuru kapsamındaki 35, 42.sınıftaki malların ve hizmetlerin, itiraza dayanak markaların kapsamındaki mal ve hizmetlerle aynı/benzer oldukları tespit ve kabul edilmiştir.
İltibas tehlikesi araştırılırken markaların ayırt edici gücünün de dikkate alınması gerekmektedir. Somut olayda ‘…’ ibaresi günlük dilimizde çok farklı kategoriler için kullanılan bir kavram haline gelmiştir. Yabancı dil kökenli ‘…’ kelimesinin Türkçe anlamsal karşılığını ‘sayısal’ olarak çevirmek gerekir. ‘Sayısal’ olarak çevireceğimiz bu kavramın ana çıkış noktası ise elektronik sektörü olmuştur. Örneğin; … elektronik, … saat, … baskı, … pazarlama vb. gibi. Dolayısıyla … denirken, elektronik temelli sayısal işlemlerin, ilgili diğer sektörlere uygulanması demek istenmektedir. Zira daha soyut bir çağrışım yapan … pazarlamada bilgisayar ve internet teknolojisinin altyapısı olan matematiksel işlemlerin araç olarak kullanıldığı durumu belirtir. ‘…’ sözcüğü geçen sektörün matematiksel kavramlarla ifade edildiğini ve sayıların baş rol oynadığını belirtmek gerekir. Örneğin ‘analog’ denilirken sonsuz, ucu açık noktaların bir veri akışında olması kastedilmektedir. ‘…’ ise gelen verileri analog gibi akışkan alamaz, her birini sayılara çevirmek durumunda kalır. … elektronik ise yoğun verilerin sayısala çevrildiği elektronik çipler üzerinden daha hızlı ve güvenli yürütülmesi anlamını taşır. Bununla birlikte ‘…’ sözcüğünü daha çok matematik ve elektroniğin birleştiği her iş sektörü için anlamak daha yerinde olacaktır. ‘…’ kelimesinin Türkçe açıklamalı karşılığı Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde; farklı anlamlarda olabileceği ve çeşitli sözcük türlerinde kullanılabileceği şeklinde belirtilmiştir. Bunlar; sıfat olarak sayısal ve isim olarak verilerin bir ekran üzerinde elektronik olarak gösterilmesi anlamlarıdır. Artık günümüzde bu kavram çok geniş bir anlamda kullanılmaktadır. Hayatın her alanında her şekilde duyulabilecek ve kullanılabilecek bir anlam ifade etmektedir. Cep telefonlarından, ev aletlerine, kişisel programlardan, ulusal yazılımlara kadar her alanda bu kelimeyi duymak mümkün olmuştur. Açıklandığı üzere, “…” kelimesi teknoloji ve iletişim konularını doğrudan doğruya tanımlayan, bu yolla sunulan hizmetleri ise yoğun biçimde çağrıştıran bir sözcüktür. Bu bakımdan da “…” kelimesinin teknolojik araçlara ilişkin mal ve hizmetler üzerinde kullanımı herkese açıktır. Teknolojinin geldiği noktada artık telefon operatör firmalarının tümünün ürünleri, gündelik hayattaki pek çok iletişim hizmetinin sunulduğu veya bu hizmetlere erişimin mümkün olduğu “…” bir platform halini almıştır. Dolayısıyla günümüzde özellikle akıllı cep telefonlarının, bilgisayarların yaygınlığı ve kullanım alanının genişlemesi sebebiyle, bu ürünlerde sağlanan hizmetlerin çokluğu ve yaygınlığı nedeniyle ‘…’ kelimesini içeren markaların belli kişi/firmalara ait olma gücünün çok zayıfladığı ve yoğun talep içeren bir işaret haline geldiği değerlendirilmektedir. Artık ortalama bir tüketici ‘…’ kelimesini içeren bir marka gördüğünde, bu markanın, ait olduğu firmadan bağımsız olarak teknoloji makineleri aracılığıyla erişilebilen bir hizmete ilişkin olduğunu kolaylıkla anlayabilmektedir. Bu tür bir hizmet alımı ise istisnai değil, artık yaygın ve genel bir tüketim alışkanlığıdır. Bu sebeple de günümüzde ‘…’ sözcüğüne bir başka sözcük ya da harf eklenerek; cep telefonu ya da bilgisayar ve diğer elektronik ortamlar/platformlar aracılığıyla erişilebilen yeni hizmet markaları üretilmesi oldukça yaygın bir uygulamadır. ‘…’ ibaresi pek çok sektördeki yoğun, yaygın ve eylemli kullanım sonucu ticaret hayatında herkesin kullanımına açık hale gelmiş bir ibaredir. ‘…’ ibaresi taşıyan markalar ile ilgili olarak Yargıtay 11. HD.’nin verdiği …. K. sayılı kararında “…Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, … kelimesinin sayısal ortama işaret ettiği, … kelimesinin de fayans, tuğla, seramik anlamlarına geldiği, bu ürünler için tanımlayıcı nitelikte olduğu, kelimelerin ayırt ediciliklerinin bulunmadığı, davacının … ibareli markalarının …/sayısal seramik, … markasının sayısal yazdırma anlamına geldiği, … ibaresinin bir markada yer alması durumunda anılan marka ile sunulacak mal ve hizmetlerin ortalama alıcıları nazarında işaretin, ürün ve hizmetin niteliği, üretim biçimi ve sunum şekline ilişkin bilgilendirme vazifesi gördüğü, bu anlamda çok zayif bir ayırt ediciliğinin bulunduğu, zaten davacının da bu ibareyi diğer bir takım şekillerle tescil ettirdiği, bu nedenle tanımlayıcı kullanımı daha baskın olan markalara karşı engelleme olanağının düşük olduğu, dava konusu başvurunun farklı sözcükler de içerdiği, başvuruda … ibaresinin asıl ve ayırt edici unsur, … ibaresinin ürün ve hizmetlerin niteliğini gösteren yardımcı unsur olduğu, işaretin bütün olarak ayırt ediciliğinin bulunduğu, zayıf markalar için iltibas tehlikesinin küçük bir değişiklikle bertaraf edilebileceği, davacı markasındaki …ibaresiyle davalı işaretindeki … ibarelerinin ortak olup tanımlayıcılıklarının yüksek seviyede oldukları, başvurudaki … ibaresinin farklılaştırmayı sağladığı, işletmesel köken olarak ayrıştırdığı, taraf markaları arasında ortalama tüketiciyi iltibasa düşürecek derecede bir benzerliğin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir….” ve Yargıtay 11. HD.’nin verdiği … K. sayılı kararında “…Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, başvuruya konu işaretin çoklu görüntü anlamını taşıdığı, “… kameralar, video kameralar, kameralar, akıllı telefonlar, cep telefonları, MP3 çalarlar ve /veya telefonlar, diz üstü bilgisayarlar, bilgisayarlar, bilgisayarlar için monitörler, PDA’lar yani kişisel … ajandalar, televizyon alıcıları, bilgisayarlar için yazıcılar, faks makineleri, yazar kasalar, video telefonlar, telefonlar, DVD oynatıcılar, MP3 oynatıcılar, taşınabilir mültimedya oynatıcılar, film projektörleri, video kaydediciler, video disk çalarlar, televizyon alıcılarından oluşan ev tiyatro sistemleri, DVD çalarlar ürünleri bakımından ürün adından ziyade anılan ürünlerin sunduğu bir fonksiyona işaret ettiği, herkesin kullanımına açık olduğu, vasıf bildirdiği, sair mallar açısından ayırt ediciliğe haiz olduğu, anılan işaretin bir kısım ülkelerde tescilli olmasının Paris Sözleşmesi ile TRİPS hükümleri uyarınca ülkemiz açısından bağlayıcılığının bulunmadığı, ayırt edicilik kazandırıldığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne..” şeklindeki kararlarında, ‘…’ ibareli markaların, herkese açık, genel, vasıf ve özellik bildirici olduğu, münhasıran belli kişi ve firmalara ait olmadığı belirtilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Davalı şirketin … numaralı “… ORTAK” marka örneğinde siyah çerçeve içerisine beyaz zemin üzerine siyah renkte büyük harflerle “… ORTAK” ibaresinin yer aldığı; davacıya ait olan ve 35. ve 42. Sınıf mal ve hizmetlerde de marka marka koruması bulunan markalarda ise davacı firmaya ait, ve vb. marka örneklerinden beyaz zemin üzerine siyah renk ilk harfleri büyük olacak şekilde “…” ibarelerini taşıyan marka adlarının yer aldığı görülmüştür. Böylece davacı … A.Ş. adına kayıtlı markalar incelendiğinde “…” ibaresinin yanına getirilen bazı ibareler ile seri markalar yaratıldığı görülmüştür.
Diğer yandan, davacı … A.Ş.’nin 16.07.2019 tarihli delil dilekçesi ekinde sunduğu 2015 yılı içinde basında yer alan “… ‘… Dönüşüm’le veri gelirini yüzde 73 artırdı.”, “… … dönüşümün liderlerini buluşturdu.”, “…’dan ‘… Dönüşüm’ hareketi”, “…, … Dönüşüm Hareketi kapsamında bir yılda 5 milyonu aşkın kişiyi dijitalleştirdiğini açıkladı.”, “… …” vb. tescilli markalarıyla ‘…’ kelimesi bakımından ortak, ayırt edici yönleri bakımından farklı olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklandığı üzere, “…” ibaresi sıfat olarak sayısal ve isim olarak verilerin bir ekran üzerinde elektronik olarak gösterilmesi anlamlarına gelen ve teknoloji ve iletişim konularını doğrudan doğruya tanımlayan, bu yolla sunulan hizmetleri ise yoğun biçimde çağrıştıran bir sözcük olduğundan herkesin kullanımına açık bir marka işaretidir. Davacı markaları ile davalı markasındaki salt bu sözcüğün ortaklığı markaların benzer olduğunu kabule yeterli değildir. Somut olayda dava konusu marka kapsamında yer alan mal ve hizmetler açısından tek başına “…” ibarelerinin markasal ayırt edicilik niteliği çok zayıf olduğundan, yukarıda atıf yapılan Yargı kararlarında benimsenen görüşler de dikkatle alındığında, davalı …/… İletişim Ltd. Şti.’nin uyuşmazlığa konu … başvuru numaralı marka tescil başvurusu gerçekleştirilen “… ortak” markasının görsel, işitsel ve anlamsal açılardan davacının seri markalarından biri olarak çağrışım yapmayacağı düşünülmektedir. Keza dava konusu marka başvurusu kapsamında yer alan 35 ve 42. sınıf hizmetlerin hitap ettiği tüketicilerin “bilinçli tüketici” olduğu, markalar karşılaştırılırken ilgili halk (tüketici) kesiminin dikkat ve özeninin dikkate alınacağı, bu sınıflardaki sektörlerle ilgili tüketicilerin “…” ibaresini ortak olarak içeren tüm markalar ile sağlanacak hizmetlerin aynı ticari kaynağa veya ticari ekonomik yönden birbiriyle bağlı firmalara ait olduğunu düşünmeyecek kadar makul düzeyde bilgili, gözlemci ve dikkatli olduğu göz önüne alınmalıdır.
Bu itibarla tüketicilerin dava konusu markanın davacı markaları ile benzer olmadığını anlayabilecek nitelikte bilinçli tüketiciler oldukları da göz önüne alınarak, “… ortak” ibareli davalı …/… İletişim Ltd. Şti.’nin marka başvurusu ile “…” ibareli davacı … A.Ş.’nin markaları arasında SMK’nın 6/1 maddeleri uyarınca ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olmadığı, ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, dolayısıyla iltibas ihtimalinin mevcut olmadığı, bu itibarla dava konusu “… ortak” ibareli markanın hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dava konusu markanın smk 5/1/b-c-d bentleri yönünden incelenmesi:
SMK’nın 5. Maddesinin 1. Fıkrasında düzenlenen mutlak ret nedenleri arasında sayılan b, c ve d bentleri “b) Herhangi bir ayırt edici niteliğe sahip olmayan işaretler. c) Ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer, coğrafi kaynak belirten veya malların üretildiği, hizmetlerin sunulduğu zamanı gösteren veya malların ya da hizmetlerin diğer özelliklerini belirten işaret veya adlandırmaları münhasıran ya da esas unsur olarak içeren işaretler. d) Ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaret veya adlandırmaları münhasıran ya da esas unsur olarak içeren işaretler.” şeklindedir.
Yargıtay, markaların ayırt edicilik değerlendirmesinde bazı kriterler getirmiştir. Buna göre markalar incelenirken; Markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları, görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlik, çağrıştırma, bir bütün olarak markaların uyandırdığı toplu kanaat, Malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu, Markayı taşıyan mal veya hizmetin değeri ve alıcının bu mal ve hizmeti almaya ayırdığı zaman kriterleri ele alınmalıdır. Yargıtay’ca bu hususta belirlenen, somut uyuşmazlık yönünden de uygulama alanı bulan diğer ilkeler aşağıda maddeler halinde sunulmuştur:
• Asıl unsuru markanın bütünü itibarıyla bıraktığı izlenim, tümüne hakim olan görünüş ve ayrıcalığını vurgulayan imajda aramak lazımdır.
• Tespit edilen asıl unsur sözcükten ibaret ise markalarda ortak olarak kullanılan kök kelime ve başvuru sahibinin varsa ilave ettiği ekler belirlenmelidir.
• Son olarak başvuru sahibinin markasındaki mevcut eklentinin başlı başına ayırt edicilik vasfının olup olmadığı üzerinde durulmalıdır.
Tasviri işaretler olarak adlandırılan cins, vasıf bildiren ibareler de markalarda tek başlarına veya esas unsur olarak bulunamazlar. Bunlar tüm toplumun kullanımına açık olduğundan kullanımına açıktır.
SMK 5/1/b bendindeki ayırt edici olup olmadığı; c bendindeki tasviri nitelikte olup olmadığı; d bendindeki belli bir meslek grubuna ait olma hususları yukarıda verilen açıklamalar ışığında dava konusu marka başvurusu incelenmiş ve SMK 5/1/b-c-d maddesi anlamında ayırt edicilik bulunup bulunmadığı ve tasviri işaret olup olmadığı değerlendirilmiştir:
Somut olayda ‘…’ ibaresi günlük dilimizde çok farklı kategoriler için kullanılan bir kavram haline gelmiştir. Yabancı dil kökenli ‘…’ kelimesinin Türkçe anlamsal karşılığını ‘sayısal’ olarak çevirmek gerekir. ‘Sayısal’ olarak çevireceğimiz bu kavramın ana çıkış noktası ise elektronik sektörü olmuştur. Örneğin; … elektronik, … saat, … baskı, … pazarlama vb.gibi birçok tamlamada yer alan bir sıfattır. Dolayısıyla … denirken, elektronik temelli sayısal işlemlerin, ilgili diğer sektörlere uygulanması demek istenmektedir. Zira daha soyut bir çağrışım yapan … pazarlamada bilgisayar ve internet teknolojisinin altyapısı olan matematiksel işlemlerin araç olarak kullanıldığı durumu belirtir. ‘…’ sözcüğü geçen sektörün matematiksel kavramlarla ifade edildiğini ve sayıların baş rol oynadığını belirtmek gerekir. Örneğin ‘analog’ denilirken sonsuz, ucu açık noktaların bir veri akışında olması kastedilmektedir. ‘…’ ise gelen verileri analog gibi akışkan alamaz, her birini sayılara çevirmek durumunda kalır. … elektronik ise yoğun verilerin sayısala çevrildiği elektronik çipler üzerinden daha hızlı ve güvenli yürütülmesi anlamını taşır. Bununla birlikte ‘…’ sözcüğünü daha çok matematik ve elektroniğin birleştiği her iş sektörü için anlamak daha yerinde olacaktır. ‘…’ kelimesinin Türkçe açıklamalı karşılığı Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde; farklı anlamlarda olabileceği ve çeşitli sözcük türlerinde kullanılabileceği şeklinde belirtilmiştir. Bunlar; sıfat olarak sayısal ve isim olarak verilerin bir ekran üzerinde elektronik olarak gösterilmesi anlamlarıdır. Artık günümüzde bu kavram çok geniş bir anlamda kullanılmaktadır. Hayatın her alanında her şekilde duyulabilecek ve kullanılabilecek bir anlam ifade etmektedir. Cep telefonlarından, ev aletlerine, kişisel programlardan, ulusal yazılımlara kadar her alanda bu kelimeyi duymak mümkün olmuştur. Açıklandığı üzere, “…” kelimesi teknoloji ve iletişim konularını doğrudan doğruya tanımlayan, bu yolla sunulan hizmetleri ise yoğun biçimde çağrıştıran bir sözcüktür. Bu bakımdan da “…” kelimesinin teknolojik araçlara ilişkin mal ve hizmetler üzerinde kullanımı herkese açıktır. Teknolojinin geldiği noktada artık telefon operatör firmalarının tümünün ürünleri, gündelik hayattaki pek çok iletişim hizmetinin sunulduğu veya bu hizmetlere erişimin mümkün olduğu “…” bir platform halini almıştır. Dolayısıyla günümüzde özellikle akıllı cep telefonlarının, bilgisayarların yaygınlığı ve kullanım alanının genişlemesi sebebiyle, bu ürünlerde sağlanan hizmetlerin çokluğu ve yaygınlığı nedeniyle ‘…’ kelimesini içeren markaların belli kişi/firmalara ait olma gücünün çok zayıfladığı ve yoğun talep içeren bir işaret haline geldiği değerlendirilmektedir. Artık ortalama bir tüketici ‘…’ kelimesini içeren bir marka gördüğünde, bu markanın, ait olduğu firmadan bağımsız olarak teknoloji makineleri aracılığıyla erişilebilen bir hizmete ilişkin olduğunu kolaylıkla anlayabilmektedir. Bu tür bir hizmet alımı ise istisnai değil, artık yaygın ve genel bir tüketim alışkanlığıdır. Bu sebeple de günümüzde ‘…’ sözcüğüne bir başka sözcük ya da harf eklenerek; cep telefonu ya da bilgisayar ve diğer elektronik ortamlar/platformlar aracılığıyla erişilebilen yeni hizmet markaları üretilmesi oldukça yaygın bir uygulamadır. ‘…’ ibaresi pek çok sektördeki yoğun, yaygın ve eylemli kullanım sonucu belli bir ürün ve meslek grubuna ait esas unsur olmaktan ziyade ticaret hayatında herkesin kullanımına açık hale gelmiş bir ibaredir. Tüketicilerin de “…” ibaresini ortak olarak içeren tüm markalar ile sağlanacak hizmetlerin aynı ticari kaynağa veya ticari ekonomik yönden birbiriyle bağlı firmalara ait olduğunu düşünmeyecek kadar makul düzeyde bilgili, gözlemci ve dikkatli olduğu göz önüne alınmalıdır.
Bu bakımdan da “…” kelimesinin teknolojik araçlara ilişkin mal ve hizmetler üzerinde kullanımı herkese açıktır. Markaların belli kişi/firmalara ait olma gücünün çok zayıfladığı ve yoğun talep içeren bir işaret haline geldiği değerlendirilmektedir. Ortalama bir tüketici ‘…’ kelimesini içeren bir marka gördüğünde ise bu markanın, ait olduğu firmadan bağımsız olarak teknoloji aracılığıyla erişilebilen bir hizmete ilişkin olduğunu kolaylıkla anlayabilecektir. Bu sebeple günümüzde ‘…’ sözcüğüne bir başka sözcük ya da harf eklenerek; yeni hizmet markaları üretilmesi oldukça yaygın bir uygulamadır. “…” ibaresi pek çok sektördeki yoğun, yaygın ve eylemli kullanım sonucu ticaret hayatında herkesin kullanımına açık hale gelmiş bir ibaredir.
Dava konusu olan ” … ortak ” markasının diğer kelimesi ise ortak kelimesidir. Türkçe olan bu kelimenin anlamı TDK’ya göre “Birlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri, şerik, hissedar, partner.” anlamındadır. Başvuruya konu olan 35 / 42 / sınıflarda bütüncül değerlendirme gereği “… Ortak” markasının tanımlayıcı olmadığı başvuruya konu sınıflarda ayrıştırıcı niteliğe haiz olduğu değerlendirilmektedir.
Tüm bu açıklamalar neticesinde karıştırılma ihtimali, karşılaştırılan iki işaretin içerdiği unsurlardan birinin, bir kaçının veya hepsinin benzerliğinin varlığı ile ortaya çıkabilecek bir kavram olup benzer işareti gören ve duyan tüketiciler daha önce tanıdıkları markaların bıraktığı intibaı hatırlayarak, yeni markanın daha önce görmüş oldukları markanın bir başka versiyonu, serisi, uzantısı olduğunu veyahut da bildikleri marka sahibi tarafından verilmiş bir lisans ile söz konusu ürünün üretildiğini düşünmelerinin oluşmayacağı, tüketicilerin dava konusu markanın davacı markaları ile benzer olmadığını anlayabilecek oldukları da göz önüne alınarak, “digital ortak” ibareli davalı marka başvurusu ile “…” ibareli davacı … AŞ’nin markaları arasında SMK’nın 5/1-c ve d maddeleri uyarınca da ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olmadığı, ilişkilendirme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, dolayısıyla iltibas ihtimalinin mevcut olmadığı değerlendirilmiştir.
Sonuç itibariyle; davalı … /… İletişim Hiz. Turizm Özel Eğitim Öğretim San. ve Tic. Ltd. Şti. “… ortak” ibareli marka başvurusunun, ‘ortak’ ibaresini de içerdiği göz önüne alındığında SMK’nın 5/1/b uyarınca ayırt edici nitelikte olduğu; SMK’nın 5/1/c ve d bentleri uyarınca ise bu ibarenin ticaret alanında belli bir ürün veya meslek grubunu ayırt etmeye yarayan esas unsur belirtir bir ibare olmadığı aksine herkesin kullanımına açık bir ibare haline geldiği sonucuna varılmıştır.

Bir hizmet ya da ticaret markasının tanınmışlığından söz edilebilmesi için; toplumun ilgili sektöründe tanınmış olması, başka bir anlatımla o marka telaffuz edildiğinde ilgili sektördekilerin hiç düşünmeden refleks halinde hatırlamaları gerekmektedir. Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda,  tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır. 
Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, somut olay açısından ise davalının başvurusunun, davacı markaları açısından tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği kanaatine varılamadığından, dosya içeriği itibari ile 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde yer alan koşulların oluşmadığı gibi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi olmadığı ve dolayısıyla tanınmışlığın bu duruma bir etkisinin olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Kötü niyetli marka başvurusu, SMK 6/9 ve 25/1 maddelerinde hem bağımsız bir nispi red nedeni hem de hükümsüzlük nedeni olarak düzenlenmektedir. Marka tescil başvurusunun kötü niyetli olup olmadığı hususunun belirlenmesinde genel geçer kriterler bulunmamakta, konunun her somut olay bazında değerlendirilmesi gerekmektedir. Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyi niyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde, kötü niyetli marka tescilinden bahsedilir. Tescil başvurusunda bulunan kişinin kötü niyetli olduğuna emare teşkil edebilecek olgu ve olayların varlığı, kötü niyetli marka başvurusunun kabulü için yeterli sayılmaktadır. Buna karşılık başvuru sahibinin, hakkını kötüye kullanma niyeti taşıması veya başkalarını engelleme amacına sahip olması gibi sübjektif durumlar kural olarak tespit edilmeye çalışılmamalıdır. Zaten kişinin içsel durumunu ifade eden sübjektif unsurlara doğrudan ulaşmak veya nüfuz etmek mümkün de değildir. Ancak, somut olayda başvuru sahibinin içsel durumunu ifade eden bilme, kast, niyet gibi hususların anlaşılabileceği veya ortaya çıkarılabileceğine dair ciddi belirtilerin varlığı halinde, bunlar araştırılarak, kötü niyetli tescilin varlığı sonucuna ulaşmada yardımcı unsur olarak kullanılabilir . Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde ancak kötü niyetli marka tescilinden bahsedilebilecektir.
Somut olayda, davalı şirket tarafından yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamakla ve markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şirketin kötü niyetli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davalı TÜRKPATENT için AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine
4- Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/06/2022