Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/344 E. 2022/212 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/344
KARAR NO : 2022/212

DAVA : Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini
DAVA TARİHİ : 02/05/2019
KARAR TARİHİ : 21/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/06/2022
Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E, … Karar sayılı dosyasında verilen görevsizlik kararı üzerine; dosya mahkememize tevzii edilmiş olup yukarıdaki esasa kaydı yapıldı.
DAVA:
Davacı vekili 02/05/2019 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; Davacıların 11.11.2017 tarihinde … isimli … salonunda evlendiklerini, davacılara demo … çekimi yapılacağının söylendiğini, demo düğünün gelin ve damadın gerçek düğününden sonra çekilen kısaltılmış … versiyonu olduğunu, bu çekimin yalnızca davalı tarafta kalacağını düşünerek iyi niyetli olarak kabul ettiklerini, ancak bu demoda olan ve gerçek düğünde olan görüntülerin birkaç ay sonra davacıların izni olmaksızın tamamen reklam amacı ile kullanıldığını, davacıların görüntülerinin Ankara’nın birçok yerinde billboardlarda afiş yapıldığını, www…com alan adlı internet sitesine gönderildiğini, … dergisine verilen reklamın asıl yüzleri olduklarını, davalıya ait sosyal medya hesaplarında videoların yayınlandığını, davacıların fotoğraflarının ticari amaçla kullanıldığını, görüntüler yayınlandıktan birkaç ay sonra bu görüntüleri gören tanıdık kişilerin haber vermesi ile öğrendiklerini, davacıların bu durumu öğrenmesinden sonra durumu yönetime bildirmesine rağmen reklamların kaldırılmadığını, bu görüntülerin Ankara’nın çeşitli yerlerinde billboardlarda, internet sitelerinde, dergilerde ve youtube.com alan adlı video paylaşım sitesinde kullanıldığının Ankara …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İŞ sayılı dosyası ile tespit edildiğini, davalının davacıya ait görüntüleri izinsiz olarak kullanmak suretiyle maddi olarak pasif kazanç elde ettiğini, davacılardan …’ın ODTÜ Teknokent’te uzman yardımcısı olduğunu, diğer davacı …’ın ise Noterler Birliği’nde idari işler sorumlusu olduğunu, söz konusu billboardlardan birisinin ailenin ikamet ettiği evin çok yakınında bulunması nedeniyle, çok yakın verilmesini, çevresinin de bu görüntüleri görmüş olması nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü, söz konusu eylemin 5846 sayılı Kanuna açıkça aykırı olduğunu, davacılara karşı gerçekleştirilen haksız eylemin onur, şeref ve saygınlığının zedelenmesine sebep olduğunu, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin emsal içtihatlarının bulunduğunu, davalının haksız eylemi nedeniyle davacıların maddi ve manevi zarara uğradığını, uğranılan zarar nedeniyle şimdilik 100,00 TL Maddi tazminat, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiş, 19/04/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile 100 TL olan maddi tazminat miktarını her iki davacı açısından 4.000,00 TL ye yükseltmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacıların iddiasının aksine kendilerinin … Ankara’nın yüzü olmadıklarını, davacıların muvafakati olmadan çekim yapılmadığını, en başından beri demo düğünün hangi amaçla çekildiğini bildiklerini, davacılar tarafından paylaşımların kaldırılması için herhangi bir ihtar gönderilmediğini, açılan davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı …’ın davalı iş yerinden husumetle ayrılan bir … sanatçısı olduğunu, davacıların iddia ettiği gibi yalnızca düğününü … Ankara’da gerçekleştiren bir çift olmadığını, davacı …’a kendisiyle çalışmaya devam edilemeyeceğinin bildirilmesi üzerine … Ankara’dan husumetle ayrıldığını ve haksız kazanç sağlamak amacıyla – böyle bir yol izlediğini, Demo düğünün gelin ve damadın gerçek düğünden sonra çekilen kısaltılmış … versiyonu olmadığını, zaten gerçekleşmiş olan bir düğünün daha kısa versiyonun asıl düğünden daha sonra çekilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, Davacıların 11.11.2017 tarihinde … Ankara’da … organizasyonlarını gerçekleştirdiklerini, ardından 14 Şubat 2018 tarihinde 2018 yılında evlenecek çiftlerin davet edildiği ve … Ankara’daki düğünlerinin canlı tanıtımının yapıldığı demo bir … organizasyon gerçekleştirildiğini ve davacı …’ın zaten … Ankara’da sahne alıyor olması sebebiyle aradaki kişisel ilişki dolayısıyla çiftin düğünde gelin ve damadı canlandırdıklarını, sadece davacıların kendilerinde kalacağını düşündükleri ve düğünlerinin kısaltılmış bir versiyonu olan ikinci bir … çekimi yapılmadığını, davacı …’ın neredeyse her gün … Ankara’da sahne alarak organizasyon ekibinin içerisinde yer alması, yapılan bütün tanıtımlara dahil olması ve bütün tanıtımlardan haberdar olması sebebiyle davacıların gerek çekimlerden gerekse yapılan paylaşımlardan zaten haberdar olup çok daha sonra “tanıdıkları aracılığıyla yapılan paylaşımlardan haberdar oldukları” iddialarının haksız ve kötü niyetli olduğunu, tarafların … fotoğraf ve videolarıın YOUTUBE, INSTAGRAM gibi sosyal medya hesaplarında paylaşılmasına en baştan muvafakat ettikleri gibi demo düğünün hangi amaçla gerçekleştiği konusunda da bilgi sahibi olduklarını, bu durumun davacıların sosyal medya paylaşımları ile davalı tarafından paylaşılan videoya yapmış oldukları yorum ile sabit olduğunu, ayrıca davacının instagram profili incelendiğinde … Ankara’nın ve diğer çiftlerin fotoğraflarını paylaştığı, halen … Ankara’da sahne almasa da bu içerikleri ve davalının ismini kullanarak kazanç elde ettiğinin görüleceğini, davalının davacılar sayesinde hiçbir kazanç elde etmediğini, bu nedenle davacıların maddi tazminat isteminin hukuki hiçbir dayanağı bulunmadığını, davacıların kişilik haklarının ihlal edilmediğini, manevi tazminat talebinin haksız olduğunu, davacıların talep ettiği manevi tazminat miktarının iddia edilen manevi değerlerdeki eksilmeyi karşılamaktan ziyade taraflarda zenginleşmeye yol açacak miktarda olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
YARGILAMA VE DELİLLER:
Mahkememizce dosyanın BAM kararı doğrultusunda verilen görevsizlik kararı sonrası gelen dosyada tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, delilleri toplanmış; konunun teknik yönlerine ilişki bilirkişi görevsizlik kararı öncesi alınan rapor itirazları karşılayan ek rapor yeterli görülmüş, raporlarda ortaya konulan görüşlerin teknik yönünden mahkememizin aşağıda açıklanacak kısmı kabulü doğrultusunda yararlanılmıştır.
GEREKÇE:
A-Uyuşmazlığın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler
Dava, davacıların olay tarihinde fotoğraflarının davalı … tarafından tanıtımlarında yer alan reklamlarında izinsiz kullanıldığı iddiasına dayalı, maddi ve manevi tazminat isteminden ibarettir.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 21.02.2001 tarih ve 4630 sayılı kanunla değişik 1/B-a maddesi “eseri” “sahibinin hususiyetlerini taşıyan ve ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri” olarak tanımlamıştır. Yasaya göre, bir fikir veya sanat ürününün “eser” sayılabilmesi için aranması gereken birinci unsur “sahibinin özelliklerini taşımasıdır. Böylece yasa, uluslararası sözleşmelerde olduğu gibi bireysel özelliği yani orijinalliği ön planda tutmuştur.
“Eser” den söz edebilmek için, söz konusu ürünün öncelikle sahibinin hususiyetini taşıması gerekir. Öğretide, bu unsur, bireysel üslup, yaratıcı gücün yansıması, var olanlardan farklı olanı ortaya koymak, herkes tarafından meydana getirilemeyeni yaratmak, yeni bir özelliğe sahip olmak gibi değişik terim ve nitelemelerle anılmaktadır.
Bir fikri ürünün eser olarak kabul edilebilmesi için gerekli bir diğer unsur ise kanunda sayılan eser kategorilerinden birine dahil olmasıdır. 5846 sayılı Kanunda eser türleri; ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri, sinema eserleri olarak sayılmıştır.
Bir fotoğrafın eser olması halinde bu eserin sahibi fotoğrafı çeken gerçek kişi olacaktır. Bu durumda eser sahibinin izni olmadan mali ve manevi hakların kullanılması mümkün değildir. Bununla birlikte 5846 sayılı kanunun 86. Maddesi uyarınca; “ eser mahiyetinde olmasalar bile, resim ve portreler tasvir edilenin, tasvir edilen ölmüşse 19. Maddenin 1. Fıkrasında sayılanların muvafakati olmadan tasvir edilenin ölümünden 10 yıl geçmedikçe teşhir veya diğer suretlerle umuma arz edilemez. Birinci fıkradaki muvafakatin alınması:
1. Memleketin siyasi ve içtimai hayatında rol oynayan kimselerin resimleri;
2. Tasvir edilen kimselerin iştirak ettiği geçit resmi veya resmi tören yahut genel toplantıları gösteren resimler;
3. Günlük hadiselere mütaallik resimlerle radyo ve filim haberleri; için şart değildir.
Dosyaya sunulan fotoğraflar ve belgeler uyarınca; Dava konusu fotoğraflar, görüntüler ve AnkaraLife isimli dergide yer alan fotoğrafların içerik olarak; davalıya ait kurumun/… isimli firmanın tanıtımının yapıldığı ve yeni müşterilere firmayı tanıtması ve hizmet almayı teşvik etmesi nedeniyle ticari kar amacı taşıdığı, Davacılara ait görüntülerin kullanılması hususunda davacılardan izin alındığına ilişkin herhangi bir belgenin dosya içerisinde yer almadığı, bu nedenle davacılara ait görüntülerin izinsiz yayınlandığı anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belgelerden; davacıların … isimli işyerine ait mekanda … töreni yaptığı, başka bir deyişle davacıların … isimli firmadan hizmet alan müşterilerden olduğu, Tespit edilmiştir.
5486 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 86. maddesi, eser niteliğinde olmasalar dahi, resim ve portrelerin, tasvir edilen kişilerin muvafakati alınmaksızın teşhir veya başka şekillerde umuma arz edilemeyeceğini öngörmektedir. Bu hükümdeki “resim ve portreler ibaresi; fotoğrafları, çeşitli tekniklerle yapılmış portreleri, tek başına veya topluluk içinde bulunurken çekilmiş resimleri ifade etmektedir. Bütün bunların, izinsiz olarak teşhiri veya umuma arz edilmesi ya da örneğin bir ilanda, vitrinde vs. kullanılması, anılan hükümle yasaklanmıştır. Belirtilmelidir ki, Kanunun bu hükmüyle korunan şey; resim, portre veya fotoğrafın “eser niteliği değil, bunlarda tasvir olunan kimsenin kişilik hakkıdır. (Ünal Tekinalp, Fikri Mülkiyet Hukuku,…Bası, 2012, sayfa:289 ) Dolayısıyla, bu yasağa aykırı nitelikteki eylemler, kişilik haklarına saldırı oluşturur ve B.K.’nun 49. maddesi çerçevesinde manevi tazminat yükümlülüğü doğurur.
Dava konusu fotoğraflarda gelin ve damadın … töreninde çekilen görüntülerin yer aldığı anlaşılmış , dosya kapsamındaki belgeler uyarınca, davacıların görüntülerinin çeşitli sosyal medya hesaplarında ve AnkaraLife isimli yayın kuruluşunda yayınlandığı tespit edilmiştir.
Davacıya ait görüntüler dava konusu reklam afişlerinde ve çeşitli sosyal medya hesaplarında kullanılmış ve umuma arz edilmiş olup; 5846 sayılı Kanunun 86. Maddesi uyarınca; “ eser mahiyetinde olmasalar bile, resim ve portreler tasvir edilenin, muvafakati olmadan teşhir veya diğer suretlerle umuma arz edilemez.
Davacılar adı geçen firmadan hizmet satın alarak … töreni yapmış olup; dosya kapsamında davacıların görüntülerinin çekilmesine muvafakat verdiğine ilişkin herhangi bir belge bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle; davacılara ait görüntüler davacıların izni olmaksızın, ticari amaçla kullanılmış ve umuma arz edilmiştir.
Davacılar toplumca tanınan kişiler olmadığı gibi, ünlü oyuncular da değildir. Dava konusu görüntülerin yayınlanması hususunda, yapılan piyasa araştırma neticesinde; emsal nitelikteki reklam filmi için kullanılacak yüzün sözleşme değeri, reklamı yapılacak ürün ya da hizmetin niteliği, kullanım ve yayınlanma mecrası (alanı) dikkate alındığında, emsal nitelikte bir reklam için kişiye/oyuncuya ödenecek ücretin 1.500- 2.000 TL aralığında olacağı değerlendirilmiştir.
Davalı vekili tarafından söz konusu görüntülerin yayınlanması, umuma arz edilmesi, reklamlarda kullanılması hususunda davacıların muvafakati olduğunu, demo düğünün hangi amaçla gerçekleştiği konusunda da bilgi sahibi olduklarını, bu durumun davacıların sosyal medya paylaşımları ile davalı tarafından paylaşılan videoya yapmış oldukları yorum ile sabit olduğunu, açılan davanın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu beyan etmişse de kötü niyete dair bir kanaat oluşmamıştır.
Netice itibariyle dosya kapsamındaki belgeler uyarınca, davacıların görüntülerinin çeşitli sosyal medya hesaplarında ve AnkaraLife isimli yayın kuruluşunda yayınlandığı, Bu görüntülerin davalı şirkete ait … salonunun tanıtımını yapmak amacıyla reklam saikiyle yayınlandığı, dolayısıyla ticari kar amacı taşıdığı ve umuma arz edildiği, davacıların görüntülerinin izinsiz kullanıldığı ve umuma arz edildiği, reklam amacıyla kullanılan görüntüler nedeniyle davacıların hukuken korunmaya değer hakkının söz konusu olduğu, dava konusu görüntülerin yayınlanması hususunda, yapılan piyasa araştırma neticesinde; emsal nitelikteki reklam için kullanılacak yüzün sözleşme değeri, reklamı yapılacak ürün ya da hizmetin niteliği, kullanım ve yayınlanma mecrası (alanı) dikkate alındığında her bir davacı için ayrı ayrı maddi ve manevi tazminatın takdiren 1.500 er TL olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerde, davanın kısmen kabulüne, her bir davacı için ayrı ayrı 1.500,00’er TL maddi ve ayrı ayrı 1.500,00’er TL manevi tazminatın ihlal tarihi olan dergide yayınlanma tarihi dikkate alınarak 31.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya dair istemlerin reddine,
karar vermek gerekmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-Her bir davacı için ayrı ayrı 1.500,00’er TL maddi ve ayrı ayrı 1.500,00’er TL manevi tazminatın ihlal tarihi olan dergide yayınlanma tarihi dikkate alınarak 31.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
3-Fazlaya dair istemlerin reddine,
4-Alınması gereken 409,86 TL harçtan peşin alınan 343,26 TL ve ıslah ile alınan 66,60 harç olmak üzere toplam 409,86 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5- Davacılar için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarıca kabul edilen maddi tazminat yönünden 3.000,00 TL; manevi tazminat yönünden 3.000,00 TL olmak üzere toplam 6.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Reddedilen manevi tazminat yönünden 3.000,00 TL, reddedilen maddi tazminat yönünden 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Kabul red oranının takdiren 1/4 olarak tayinine ve aşağıda dökümü gösterilen ve davacı tarafından yapılan 3.229,16 TL yargılama giderinden payına düşen 807,29 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanının üzerinde bırakılmasına,
8-Kabul red oranına göre davalı tarafından yapılan 78,60 TL yargılama giderinden payına düşen 58,95 TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
9-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/06/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.

Davacı Masraf Dökümü:
İlk Masraf 394,06.-TL
Posta Masrafı 518,50.-TL
Bilirkişi Masrafı 2.250,00.-TL
Islah 66,60.-TL
Toplam 3.229,16.-TL