Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/267 E. 2022/147 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/280 Esas – 2022/146
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/280
KARAR NO : 2022/146
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ : 12/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2022
DAVA:
Davacı vekili 27/09/2021 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin 2013/91876 sayılı ve “… panel” ibareli tanınmış markalarının sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “… asma tavan panelleri” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, itirazın kısmen reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin nihai olarak YİDK tarafından kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 06. Sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerin başvuru kapsamından çıkartıldığını, oysa dava konusu markanın müvekkili tarafından yapılan itirazlar sonucunda çıkarılan emtialar haricinde kalan mallar yönünden de karıştırılma ihtimali yaratacağını, kurul tarafından verilen bu kararın davalı şirket ile müvekkili şirket arasındaki marka benzerliğinden kaynaklanabilecek iltibası ve karışıklığı çözmediğini, taraf markalarının coğrafi faaliyet alanlarının iki marka için ortak olduğunu, müvekkili şirketin Konya ilinde faaliyet göstermekte iken, davalı şirketin Ankara ilinde faaliyet gösterdiğini, her iki şirketinde İç Anadolu bölgesinde neredeyse aynı ticari faaliyetleri gösterdiğini, davaya konu marka ile müvekkili markasının iltibas yarattığını, … ile … arasındaki tek farkın x harfi olduğunu, okunuşu itibari ile de … kelimesinin müvekkili şirketin markası olan …’ı çağrıştırdığını, müvekkili şirketin ülke genelinde faaliyet gösteren, hem İç Anadolu bölgesinde hem de ülkenin genelinde belirli tanınırlığa sahip olan, başarılı bir şirket olduğunu, itiraza konu markanın ticari hayatta atacağı her adımın aralarındaki büyük benzerlik sebebiyle müvekkili şirketin markasını da etkileyeceğini, davalının internet sitesinde … PANEL yeni ürün başlığıyla ürünlerini tanıtmaya başladığını, bu durumun müvekkili şirkete zarar verdiğini belirterek, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararın iptali ile dava konusu … başvuru numaralı “… asma tavan panelleri” ibareli markanın tüm emtialar yönünden hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu “… asma tavan panelleri” marka başvurusunun bütünü itibariyle bırakılan izlenim açısından dikkate alındığında, davacıya ait “… panel” ibareli itiraz markası ile kısmen benzerlik gösterse de, çıkarılan mal/hizmetlere bakıldığında, iltibas kapsamında olduğu düşünülen mal/hizmetlerin “SINIF 6: Metalden mamul kapılar ve pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları. Madeni direkler, madeni dikmeler, madeni inşaat iskeleleri, madeni kazıklar, madeni kuleler.” başvuru markasının kapsamından çıkarıldığını, geriye kalan mal/hizmetler yönünden ise iltibas tehlikesi oluşturmadığını, verilen kurum kararının yerinde olduğunu beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildiren tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiş yargılamaya katılmamıştır.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler,Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şirkete ait … başvuru numaralı “… asma tavan panelleri” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 30/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 27/09/2021 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 09/03/2022 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…Davacının TÜRKPATENT nezdinde sunduğu kullanım ispatı delilleri esas alınarak yapılan değerlendirme neticesinde; … sayılı ibareli “… asma tavan panelleri” davalı marka başvurusu ile … PANEL ibareli davacı markasının düşük düzeyde benzer olduğu, ancak davalı marka başvurusu kapsamında yer alan (dava konusu) malların davacının kullanımı ispat edilen “çatı paneli, cephe paneli” emtiaları ile benzer OLMADIĞI bu nedenle de taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında “karıştırılma ihtimali” ve tescil engeli BULUNMADIĞI…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvurunun … başvuru numaralı “… asma tavan panelleri” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 06.sınıftaki “06.sınıf: Değerli olmayan maden cevherleri. Eleme, filtreleme ve benzeri amaçlar için yapılmış metalden malzemeler. Elektrik için olmayan madeni kablolar, teller. Metalden hırdavatçı (nalburiye) eşyası: vidalar, çiviler, cıvatalar, somunlar, pimler, pullar, dağcılar için metal pitonlar, zincirler, metal mobilya bağlantıları ve tekerlekleri, sanayide kullanılan metal tekerlekler, kapı ve pencere kolları, metal menteşeler, ispanyoletler, metal kilitler, kilit anahtarları, metalden anahtar taşıma halkaları, metalden makaralar. Metalden havalandırma, ısıtma, kanalizasyon, telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma kanalları, menfezler, menfez kapakları, bacalar, baca şapkaları, menhol (baca) kapakları, ızgaralar. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler: tabelalar, panolar, plakalar, metalden ışıksız trafik yönlendirme işaretleri. Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular, sondaj boruları ve bunların bağlantı parçaları: metalden vanalar, manşonlar, dirsekler, klipsler, uzatmalar. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri: raylar, ray bağlantıları, makaslar. Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından yapılmış sanat eserleri; adi metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Metalden mamul kapaklar, şişe kapakları. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler. Araç tekerlekleri için metal takozlar. Taşıtlar için metalden mamul profil çıtalar (dekorasyon amaçlı).” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markaların ise 2013/91876 sayılı ve “… panel” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamında 17, 19, 40.sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, davada çekişme konusu olan 06. “Değerli olmayan maden cevherleri. Eleme, filtreleme ve benzeri amaçlar için yapılmış metalden malzemeler. Elektrik için olmayan madeni kablolar, teller. Metalden hırdavatçı (nalburiye) eşyası: vidalar, çiviler, cıvatalar, somunlar, pimler, pullar, dağcılar için metal pitonlar, zincirler, metal mobilya bağlantıları ve tekerlekleri, sanayide kullanılan metal tekerlekler, kapı ve pencere kolları, metal menteşeler, ispanyoletler, metal kilitler, kilit anahtarları, metalden anahtar taşıma halkaları, metalden makaralar. Metalden havalandırma, ısıtma, kanalizasyon, telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma kanalları, menfezler, menfez kapakları, bacalar, baca şapkaları, menhol (baca) kapakları, ızgaralar. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler: tabelalar, panolar, plakalar, metalden ışıksız trafik yönlendirme işaretleri. Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular, sondaj boruları ve bunların bağlantı parçaları: metalden vanalar, manşonlar, dirsekler, klipsler, uzatmalar. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri: raylar, ray bağlantıları, makaslar. Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından yapılmış sanat eserleri; adi metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Metalden mamul kapaklar, şişe kapakları. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler. Araç tekerlekleri için metal takozlar. Taşıtlar için metalden mamul profil çıtalar (dekorasyon amaçlı). ”davalı marka başvurusunun kapsadığı emtiaları ile davacı markasının kapsadığı ve kullanımı ispatlanan “06. Sınıf; “çatı paneli, cephe paneli” emtiasının benzer/ilişkili mallar olmadığı tespit edilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “… asma tavan panelleri” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak ve dava dilekçesinde bahsi geçen markaların standart karekterle yazılı “… panel” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
YİDK İptali Yönünden Yapılan Değerlendirme:
Dava konusu marka başvurusu, 16/03/2020 tarihinde yapılmış olup; itiraz aşamasında başvuru sahibi davalı, davacının itirazına dayanak gösterdiği 2013 91876 sayılı markasına ilişkin kullanım ispatı istemiştir.
Bu kapsamda davalının itirazına mesnet gösterdiği 2013 91876 sayılı markalar, dava konusu marka başvurununun yapıldığı 16/03/2020 tarih itibariyle 5 yılı aşkın süredir tescilli olup, davalının iltibas iddiasına dayanak gösterdiği işbu markaları 06. Sınıflardaki mallar üzerinde kullandığını ispatlaması gerekmektedir.
SMK’nun 9. Maddesi uyarınca şu haller “markayı kullanma” olarak kabul edilir:
a) Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması.
b) Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması.
Ayrıca markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilmektedir. SMK 19/2 ve 25/7 maddeleri gereğince markanın kullanıldığını ispat yükü davacıya aittir. Bu konuda delil serbestisi geçerli olup marka sahibi markasını kullandığını kanaat verici ve denetlenebilir olması kaydıyla gazete ve dergilerdeki duyuru, tanıtım ve reklamları, üzerinde tarih bulunan ve piyasaya dağıtıldığı ortaya konulabilen ve baskı tarihi denetlenebilen katalog, broşür gibi tanıtım araçları, dijital ortama konulduğu tarih teknik olarak ispat edilebiliyorsa internet ortamındaki arşiv kayıtları, süpermarket insertlerindeki görseller, fatura ve benzeri her türlü delille ispat edebilir. Yargıtay 11. H.D.’nin 05.02.2014 T., 213/12512 E., 2014/1977 K. Sayılı “….” kararında belirtildiği gibi, hangi tarihte, nerede çekildiği belli olmayan fotoğraflar kullanımın ispatı için yeterli değildir. Zira bu gibi delillerin her zaman için oluşturulması mümkündür. Az sayıda ve düşük meblağlı faturaların da şüpheyi mucip olduğu açıktır. Sözgelimi gıda sektöründe tescilli bir markanın kullanmama nedeniyle hükümsüzlüğünün istendiği bir davada sadece 2 adet fatura markanın kullanıldığını ispata yeterli görülmemiştir. (11. H.D. 30.04.2014 T. 2014/2295 E., 2014/8122 K.) Bu nedenledir ki, kullanım delili olarak bu türden zayıf delillerin gösterilmesi durumunda, mahkemenin bu delillerin sağlığını ve güvenilirliğini, ciddi bir kullanımı gösterip göstermediğini araştırması gereklidir. (Çolak sy 988) Bununla birlikte, Yargıtay üzerinde tarih bulunmayan broşür, katalog gibi delillerin tek başına delil olma vasfını sırf tarih yokluğundan dolayı kaybetmeyeceklerini, mahkemece broşür veya katalogların nerede bastırıldığı, basımı yapan firmaların bunları hangi tarihte bastığı gibi hususlarının da araştırılmasını istemektedir. (11. H.D. 2009/14768 E. 2010/148 K.)
YİDK aşamasında Kullanım İspatı Yönünden Yapılan Değerlendirme: Davacı tarafça 2013 91876 sayılı “… PANEL” markasının kullanımını ispata yönelik olarak sunulan deliller incelenmiş ve verilen Markalar Dairesi Başkanlığı’nın ve YİDK kararlarında tespit edildiği üzere; 2013/91876 sayılı itiraz gerekçesi markanın “çatı paneli, cephe paneli” mallarında kullanımının ispatlandığı tespit edilmiştir.” denilmektedir. TÜRKPATENT tarafından yapılan “çatı paneli, cephe paneli”na ilişkin kullanım ispatı tespitinin, (davalı tarafça bu tespite yönelik açılmış bir dava bulunmadığından), davacı açısından “usuli kazanılmış hak” teşkil ettiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle de davacının itiraza mesnet gösterilen markası, huzurdaki davada YİDK karar iptali bakımından, “çatı paneli, cephe paneli” emtiası ile sınırlı şekilde iltibas değerlendirmesine esas alınmıştır.
Sonuç itibariyle, yidk karar iptali iddiası bakımından, yayıma itiraz aşamasında sunulan kullanım delilleri esas alınarak yapılan değerlendirme neticesinde; “…” şeklindeki davalı marka başvurusu, … ibaresi ile bu ibarenın altına, çok küçük boyutta eklenmiş “ASMA TAVAN PANELLERİ” kelimesinden oluşmaktadır. Marka lacivet zemin üzerine beyaz ve yeşil renkler kullanılarak tasarlanmıştır. Markadaki “ASMA TAVAN PANELLERİ” ibaresi gerek anlamı, gerekse konumlanışı itibariyle marka bütünü içinde tali unsur durumundadır. Bu bağlamda marka bütünü içinde vurgu ve ayırt edicilik … ibaresine yüklenmiştir. Markanın ayırt edici esaslı unsuru olan … ibaresinin dilimizde yada diğer dillerde bilinen bir bir anlamı ya da tanımlayıcılığı yoktur.
İtiraza mesnet gösterilen ve kullanım ispatı sunulan davacı markası ise “… PANEL” şeklinde olup; beyaz zemin üzerine mavi ve turuncu renkler kullanılarak tasarlanmıştır. … ibaresinde kelimelerin vurgularını göstermek adına … kelimesi lacivet ve PAN kelimesi turuncu olarak tasarlanmıştır. Markalarda yer alan “panel” ibaresi gerek anlamı, gerekse konumlanışı itibariyle marka bütünü içinde tali unsur konumundadır. Dava konusu marka başvurusunun … ve davacının itiraza konu markasının … esas unsurlarından oluştuğu görülmektedir.
Böyle bir durumda, harf değişikliği sonucu ortaya çıkan yeni ibarenin/kelimenin orijinal ibareden/kelimeden ne kadar farklılaştığı, yeni bir kelime haline gelip gelmediğine göre değerlendirme yapılacaktır. Redde mesnet davacı markasını oluşturan … kelimesi 6 harften iki heceden ibarettir. Dava konusu davalı markası … ise 6 harf ve iki heceden oluşmaktadır. Markaların ilk ike ve son üç harfi aynı olup, sadece davacı ve davalı markalarında ME harflerinden sonar gelen “K” ve “X” harflerinin farklı olduğu görülmektedir.
Davalı markasında, davacı markalarında bulunan … ibaresinin sescil olarak da benzeri olan MEX şeklinde kullanılması markaları birbirine yaklaştırmış ve markalar arasında dolayılı da olsa düşük benzerlik yaratarak, davalı markasının, davacı markalarının yeni bir versiyonu, serisi, devamı olduğu izlenimi oluşturmuştur. Zira markaların ayırt edici esaslı unsurları arasındaki tek fark “X” ve “K” harfidir. Bu kapsamda … markası, davacının … markasının yeni hali görünümündedir. Soldan sağa okuma prensibi gereği ortalama tüketici, kelimenin başlangıcına, diğer kısımlarına nazaran daha büyük dikkat vermektedir. Bu bağlamda markaların aynı/aynı tür veya benzer mal veya hizmetlerde kullanılmaları halinde halkın bu markalar arasında bağlantı kurması mümkündür.
Davalının “… ASMA TAVAN PANELLERİ” markasını gören bir tüketici, bu markayı, davacının ibareli markasının serisi yahut marka imajı güncellenmiş hali sanabilir. Tüketiciler bu bağlamda davalının yeni bir marka türettiğini yahut markanın kullanımı konusunda davacının, davalıya bir hak/lisans verdiğini düşünebilirler. Marka sahibi işletmelerin ilişkilendirilmesi de karıştırılma ihtimali kapsamındadır. Zira tüketiciler daha önce denedikleri markaların hafızalarında kalan kısımlarına dayanarak (imperfect collection) tekrar marka tercihi yapacakları için, markalardaki farklı unsurlardan ziyade ortak unsurlara odaklanacaklardır.
Somut olayda markalarda kullanılan sözcüklerin ve diğer unsurların detaylarındaki farklılıkları hatırda tutamayacak olan orta düzeydeki tüketiciler nezdinde markalar arasında bir irtibat kurulması ve davalı markasının, davacı markaları ile aynı seri içinde bir marka olarak algılanma tehlikesi dolayısıyla karıştırma ihtimali mevcuttur.
Açıklanan nedenlerle; … sayılı “… ASMA TAVAN PANELLERİ” ibareli davalı marka başvurusu ile “… PANEL” ibareli davacı markası kısa markalar olması sebebiyle de düşük düzeyli benzerlik oluştuğu, ancak davalı başvurusunun kapsadığı somut olayda YİDK karar iptali iddiası bakımından, karşılaştırılan markanın emtia listeleri çekişme konusu bakımından mal ve hizmet listelerinin aynı/aynı tür ve benzer olmadığı ve markalar arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırma ihtimali ve tescil engeli bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Hükümsüzlük İstemi Bakımından Değerlendirme:
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6/1 maddesi uyarınca; “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” Aynı kanunun 25/1 maddesi uyarınca ise; “5 inci veya 6 ncı maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir.”
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 25/7 maddesi ise; “6 ncı maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19 uncu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlar.” hükmünü içermektedir. Yani hükümsüzlüğe mesnet markalar bakımından kullanım ispatı istenmesi mümkündür.
Somut olayda davalı markası 21.10.2021 tarihinde Tescil ücreti bildirim yazısının tebliğ edildiği ancak tescil işlemlerinin tamamlanmadığı, görüldüğü üzere huzurdaki davada hükümsüzlüğe konu bir tescil mevcut olmadığından hükümsüzlüğe ilişkin değerlendirme yapılmasına gerek olmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın düşümü ile 21,40 TL bakiye karar harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalılar için AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/05/2022