Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/254 E. 2022/14 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/254
KARAR NO : 2022/14

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 02/09/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/01/2022
DAVA:
Davacı vekili 02/09/2021 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarıyla, müvekkilinin TÜRKPATENT nezdinde 2020/46488 sayılı “…” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun TÜRKPATENT resmi markalar bülteninde yayınlandığını; davalı şirketin ….” ibareleri markalarını gerekçe göstererek yaptığı itirazın kabulü ile başvurunun reddine karar verildiğini, bu ret kararına karşı müvekkilin yeniden inceleme taleplerinin bu kez TÜRKPATENT … sayılı YİDK kararı ile nihai olarak reddedilerek başvurunun reddedildiği, oysa davacı ve itiraz sahiplerinin markaları arasında benzerlik bulunmadığını, görsel ve işitsel farklılıklarının bulunduğunu, markalar arasında ortak olan nokta “…” kelimesi olup, “…” kelimesinin “…” kelimesinin İngilizce karşılığı olduğunu; söz konusu kelimenin marka olarak tek başına hüküm ifade etmeyeceğini; davacıya ait marka başvurusunun 32. sınıfta yer aldığını ve müvekkilin “…” markasının “…” ibaresi içeren markalar ile iltibas oluşturacağı iddia edilerek, dava konusu kararın verildiği; kurumun daha önce aynı ibareleri içeren marka başvuruları (2015/02471 başvuru numaralı “… ….”, 2021/029286 başvuru numaralı “… time” ) için tescil kararı verdiğini; davalı kurumun, dava konusu kararının, benzer başvurular hakkında verdiği kararlar ile çelişki oluşturduğunu; …” ve “…” ibarelerinin enerji içecekleri için tanımlayıcı bir özelliği olduğunu; davalı kurumun kararını ve aleyhe hususları kabul anlamına gelmemek kaydıyla, “…” ve “…” ibarelerinin “ENERJİ İÇECEKLERİ” için sektörü tanımlayan bir ifade olduğu konusunda kanaat ve toplumsal bilinç oluştuğunu; enerji içeceğinin doğası gereği amacı, mental ve fiziksel olarak yorulan vücuda destek verilmesi ve enerji artırılması için üretilmiş bir içecek olduğunu; bu doğrultuda yapılan reklam ve tanıtımlar ile enerji içeceği genellikle doğaüstü olaylara atıf yapılarak reklamlandırılmakta olup, ağırlıklı olarak yıldırım çarpmaları ile birlikte değerlendirildiğini; tüm enerji içecekleri ağırlıklı olarak “…” renklerini taşıdığını belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı kararının iptale karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kararın yerinde olduğunu; marka başvuru numarasının … olarak belirtildiğini; dava konusu … nolu YİDK kararının 2020/46488 nolu marka başvurusu ile ilgili tesis edildiğini, sehven bir hata olduğu değerlendirilerek, açıklamaların 2020/46488 nolu başvuru üzerinden yapılacağını; davacı tarafın 05/05/2020 tarihli ve 2020/46488 nolu “ …” ibareli markanın 32.sınıfta tescilini talep etmesi üzerine Markalar Dairesi Başkanlığınca yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda “Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar” başvurunun SMK’nın 5/1 f maddesi gereğince başvuru kapsamından resen çıkartıldığını, kalan kısım için aynı Kanun’un 16 ıncı maddesi uyarınca 12/06/2020 tarih ve 350 sayılı Resmi Marka Bülteni’nde yayın kararı verildiğini; Daire tarafından verilen yayın kararına karşı davalı tarafça itirazda bulunulduğunu; bu itiraz kabul edilerek başvurunun reddine karar verildiğini; somut olayda markalar arasında SMK 6/1 maddesi anlamında bir karıştırılma ihtimalinin doğacağının açık olduğunu; markalarda kullanılan “…” ibaresi ve düz … zemin üzerine beyaz renkli standart harfler kullanılarak oluşturulan yazı stili ayrıca üçüncü renk olarak kullanılan kırmızı renk markalar arasında karıştırılma ihtimali doğmasına sebep olabilecek düzeyde benzerlik meydana getirildiğini; dava konusu marka başvurusunun davalı tarafa ait markların serisi olarak algılanmaya müsait şekilde tertip edilmiş olup aynı kelime, aynı renkler ve aynı yazı stili kullanıldığını; taraf markalarında ortak olarak kullanılan unsurların benzerliği sebebiyle markalar arasında karıştırılma ihtimalinin yüksek olduğunu; markalar ilgili tüketici kitlesini yanılgıya sevk edecek derecede benzer olduğundan tüketici nezdinde mal veya hizmetin ticari kaynağında yanılma meydana gelme ihtimali bulunduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildiren tebligat yapıldığı halde davaya cevap vermemiş, yargılamaya katılmamıştır.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Mahkememizce tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, davaya konu TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararı ile davacıya ait 2020/46488 kod nolu marka başvuru dosyası ve davalı şirkete ait marka tescil belgeleri getirtilmiş, taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor dosyadaki kanıtlarla tutarlı, delillerin değerlendirilmesi aracı olarak denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava, Türk Patent YİDK’nun … sayılı kararının iptali ile 2020/46488 sayılı marka başvurusunun tescili istemine ilişkindir. YİDK kararının davacı başvuru sahibine 27/07/2021tarihinde tebliğ edildiği, 02/09/2021 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 08/12/2021 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…Dava konusu marka ve davalı şirket markalarının benzer olduğu; dava konusu marka ve davalı şirket markaları kapsamındaki malların aynı olduğu; dava konusu markanın, davalı şirket markaları ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu; dava konusu 26.07.2021 tarih ve … sayılı YİDK kararının iptali koşullarının oluşmadığı…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; Karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun “…” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 32.sınıftaki “32: Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” mal ve hizmetlerden meydana geldiği, davalı şirkete ait itiraza mesnet markaların …” ibarelerinden meydana geldiği koruma kapsamlarında 32.sınıflardaki bir kısım mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede,dava konusu marka kapsamındaki 32. sınıfta “Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” mallarının redde mesnet markalar kapsamında yer alan 32.sınıftaki “Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” malları ile aynı olduğu tespit edilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markaların standart karekterle yazılı “…” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Dava konusu marka başvurusu, koyu …/lacivert renkli bir zemin üzerine beyaz renkle dikey olarak yazılmış “… …” ibaresi ile kırmızı renkle yazılmış “TIME” ibaresinden oluştuğu görülmektedir. Marka başvurusu 32.sınıftaki mallar için yapılmış olup, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından verilen kısmi yayım kararı sonrası “Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri” malları için yayımlanmıştır. Bu durumda Türkçe “enerji içeçeği” anlamına gelen İngilizce kökenli “….” ibaresi, “Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri” malları açısından ayırt edici özelliğe sahip değildir. Somut olayda ve marka başvurusunda yer alan “enerji içeceği zamanı” ibaresindeki konseptte “…. zamanı” anlamına gelen İngilizce “Time” ibaresinin markasal ayırt ediciliği çok zayıftır. “Time” ibaresi “yeme zamanı, gezme zamanı, eğlenme zamanı, içme zamanı, tatil zamanı vb.” şekillerde çok yaygın olarak kullanılan bir kelime olduğundan, dava konusu olaydaki malların hitap ettiği tüketici kitlesinin görsel, işitsel ve kavramsal zihninde markasal bir algı ile iz bırakacağı düşünülmemektedir. Açıklanan nedenlerle, dava konusu markanın esas ve ayırt edici unsurlarının Türkçe “…” anlamına gelen İngilizce “…” ibaresi ve koyu …/lacivert zemin rengi olduğu sonucuna varılmıştır. İtiraza mesnet olan şirket markalarında da esas unsurun Türkçe “koyu …/lacivert” anlamına gelen ve beyaz renkle yazılmış İngilizce “dark …” ibaresi ile koyu …/lacivert zemin rengi olduğu görülmektedir. İtiraza mesnet markalarda yer alan “dark” ibaresi “koyu” anlamına gelmekte olup, “…” rengi niteleyen bir sıfattır.
Görsel benzerlik, kelime veya şekil markalarının görünüm olarak benzerlik içermeleri durumunda ortaya çıkar. Görsel benzerliğin tespiti, markaların benzer markalar olarak değerlendirilmeleri için, tek başına yeterli olarak kabul edilebilir. Bilindiği üzere, kelime markaları söz konusu olduğunda, kelimenin yazım şekli değil kelimenin kendisi korunmaktadır. Bu nedenle, kelimenin büyük ya da küçük harfle ya da farklı yazım karakterinde yazılmış olmasının incelemeye etkisi yoktur. Kelime markalarında görsel değerlendirme; kelimenin uzunluğu/kısalığı, harf sayısı, harflerin dizilimi, kelime sayısı ve işaretlerin yapısı gözetilerek yapılmalıdır. Görsel değerlendirmede, kelimenin ilk kısmında oluşan benzerlik ya da benzememe durumu kelimenin son kısmına göre daha büyük öneme sahiptir. Bununla birlikte, görsel algı önce dışta bulunan elemanları ayırt ettiği için, son harf, kelimenin iç kısımlarında yer alan harflere kıyasla, daha büyük etkiye sahip olacaktır. Kelime markalarında, kelime yazıldığından farklı şekilde okunmadığı sürece (yabancı dillerdeki markalar), görsel ve işitsel benzerlik genellikle aynı anda ortaya çıkar. Bununla birlikte, kısa zaman aralığında gerçekleşen işitsel algıya kıyasla, görsel algının daha kesin ve tekrarlanan algılama imkânı sağladığı dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, işaretler arasındaki görsel farklılıklar işitsel farklılıklara kıyasla daha fazla etkiye sahip olacaktır. Görsel açıdan taraf markaları karşılaştırıldığında, dava konusu marka başvurusunda görsel hafızada iz bırakacak unsurların beyaz renkle yazılmış “…” ibaresi ve koyu …/lacivert zemin rengi olduğu; redde mesnet markalarda da görsel hafızada iz bırakacak unsurların beyaz renkle yazılmış “DARK …” ibaresi ve koyu …/lacivert zemin rengi olduğu; “dark” ibaresinin renk tonu belirten bir sıfat olması ve koyu …/lacivert zemin rengi ile de uyumlu bir ibare olduğundan dava konusu marka başvurusu ile redde mesnet şirket markalarının görsel açıdan benzer olduğu sonucuna varılmıştır.
İşitsel benzerlik, kelime markaları telaffuz edilirken ortaya çıkan benzerlik halidir. İşitsel benzerliğin tespiti, bazı durumlarda tek başına markaların benzer markalar olarak değerlendirilmeleri için yeterli kabul edilebilir. Ancak, işitsel benzerliğin görsel benzerlikle yeterli düzeyde desteklenmemesi halinde markaların benzer markalar olarak değerlendirilmemesi de mümkündür. İşitsel açıdan dava konusu marka başvurusunda yer alan esas ve ayırt edici unsurlardan “…” sözcüğü Türkçe “blu” olarak seslendirilecektir. Redde mesnet markaların esas unsurlardan “dark …” ibaresi “dark blu” olarak seslendirilecektir. Taraf markaların işitsel olarak benzer olduğu sonucuna varılmıştır.
Kavramsal (anlamsal) benzerlik, kelime veya şekil markalarının karşılık geldikleri anlam veya kavramlar bakımından ayniyet veya benzerlik içermeleri durumunda ortaya çıkar. Kelime markalarının kavramsal (anlamsal) benzerliği, temel olarak, farklı şekilde yazılı kelimelerin aynı veya farklı dilde aynı/benzer kavramlara (anlamlara) karşılık gelmeleri durumunda ortaya çıkabilir. Şekil markalarının kavramsal (anlamsal) benzerliği ise temel olarak, markalarda yer alan şekil unsurlarının aynı kavramlara karşılık gelmeleri durumunda ortaya çıkabilir. Kavramsal açıdan dava konusu marka başvurusunda yer alan esas ve ayırt edici unsurlar olan “…” sözcüğü ve koyu … zemin rengi birbiri ile uyumlu, birbirini çağrıştıran ve destekleyen unsurlar olduğundan kavramsal hafızada birlikte iz bırakacaktır. Redde mesnet markalarda da koyu …/lacivert rengin aynı/benzer tonda ve “koyu …/lacivert” anlamına gelen “dark …” ibaresi ile birlikte kullanıldığı görülmektedir. Kavramsal olarak da taraf markalarının benzer olduğu sonucuna varılmıştır.
Sonuç itibariyle dava konusu marka ile itiraza mesnet markalar arasında iltibasa sebebiyet verecek derecede benzerlik olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL karar harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı TÜRK PATENT için AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/01/2022
Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.