Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/222 E. 2021/419 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/222 Esas – 2021/419
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/222
KARAR NO : 2021/419

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 28/07/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/12/2021
DAVA:
Davacı vekili 28/07/2021 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … Sayılı ve “….com”, “….com türkiye’nin en büyük online alışveriş merkezi şekil”, “…”, “…”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “…”, “….com her şey ayağına gelsin”, “gelecek burada”, “….com tek tıkla güvenli alışveriş”, “… hepsi moda”, “….basics”, “hepsikredi …”, “hepsifinans …”, “hepsitaksit …”, “…”, “…”, “türkiye’nin …’sı”, “keşfet….” ibareli tanınmış markalarının sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “esyam burada.com” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa müvekkilinin 1998 yılından beri e-online alışveriş pazarında yer aldığını, sektöründe lider firma olduğunu, dava konusu markanın müvekkili markasına benzer şekilde oluşturulduğunu, bu şekilde bir seri marka izlenimi yaratılmaya çalışıldığını, dava konusu markada kullanılan şekil unsurunun bir ayırt ediciliğinin bulunmadığını, bu nedenle değerlendirmenin kelimeler üzerinden yapılması gerektiğini, müvekkil ile özdeşleşmiş BURADA.COM ibaresini birebir içeren dava konusu markanın, müvekkiline ait ….com markalarını y ıllardır bilen tüketiciler için müvekkil markalarının devamı gibi algılanacağını, müvekkilinin “…” markalarına dayalı olarak daha evvel sair markarlara karşı gerçekleştirdiği itirazların kurum tarafından kısmen ya da tamamen kabul edilerek başvuruların reddine karar verildiğini, dava konusu EŞYAM BURADA.COM marka başvurusu ile müvekkil adına tescilli ….COM VE … markasının piyasadaki konumundan haksız yarar elde etmesinin kaçınılmaz olduğunu, taraf markalarının birebir aynı mal ve hizmetleri kapsadıklarını, başvurunun 35, 36 ve 42. Sınıf mal ve hizmetlerde tescil edilmek istenildiğini, davalının www.esyamburada.com web sitesi üzerinden müvekkili gibi online satış faaliyetlerinde bulunduğunu, müvekkiline ait markaların … sayı ile tanınmış marka statüsünde olduğunu, müvekkili markasının bu nedenle daha geniş bir korumadan yararlanması gerektiğini, dava konusu markanın müvekkili markasının ayırt edici karakterine zarar verebilecek nitelikte olduğunu, davalının bu ibareyi tesadüfi bir şekilde tercih ettiği yorumunda bulunulamayacağını, başvurunun kötü niyetli olduğunu, dava konusu markanın tescilinin aynı zamanda haksız rekabete de sebebiyet verdiğini belirterek, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararın iptali ile dava konusu … başvuru numaralı “esyam burada.com” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu YİDK kararının yerinde olduğunu beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin şirket mağazasında yaptığı satışlarını aynı zamanda esyamburada.com internet sitesi üzerinden de sattığını, müvekkilinin aynı zamanda üçüncü kişi tacirlere de alt yapı ve platform sağladığını, müvekkilinin yıllardır … Yetkili servisi olarak hizmet verdiğini, müvekkilinin esyamburada.com web sitesinde mağazadaki ürünlerinin satışını yaptığını, bu satışlar sonrasında yalnzıca … ürünlerinin satışını yapacağını, taraf markaları arasında karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmadığını, taraf markaları arasında kelime kombinasyonlarından kaynaklı bir benzerlik kurulmasının mümkün olmadığını, markalarda sadece “burada” kelimelerinn ortak olduğunu, bunun dışında markaların başlangıç seslerinin birbirlerinden farklı olduklarını, burada kelimesinin tek başına bir benzerlik yaratmadığını, bu şekilde oluşturulmuş çok sayıda internet sitesinin bulunduğunu, dolayısıyla davacının “burada” kelimesi üzerinde bir hak sahibi olmadığını, anılan ibarenin ayırt edici olmadığını, davacı yanın “burada” ibaresini içerir başvurularının tamamının 2021 yılına ait olduğunu, davacı yanın tanınmışlığına müvekkili markasının zarar verme ihtimali bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler,Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şirkete ait … sayılı “esyam burada.com” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 28/05/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 28/07/2021 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 07/12/2021 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…Dava konusu … sayılı başvuru kapsamında yer alan emtiaların tamamının, davacı yanın önceki tarihli markaları kapsamında yer alan emtialar ile aynı ya da aynı türde emtialar oldukları, bununla birlikte taraf markaları arasındaki ortak unsur olan “burada” ibaresinin, ayırt edici gücü yüksek olmayan, özgünlüğü ve orijinalliği bulunmayan, ticaret hayatında yaygın kullanımı bulunan, pek çok hak sahibi adına başvuru konusu edilmiş/tescil edilmiş veya fiilen kullanılan bir ibare olduğu, dolayısıyla tüketicinin anılan ibareye güçlü bir markasal önem atfemeyeceği bir durumda salt bu ibarenin ortaklığından kaynaklı olarak taraf markaları arasında ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimaline yol açacak bir benzerlik ilişkisi kurmayacağı, davacı yanın e-ticaret ve online pazaryeri hizmetlerinde tanınır olduğu ancak dava konusu markanın tescilinin 6/5 maddesinde aranılan kriterlerin meydana gelmesi sonucunu doğuracağı yönünde bir kanaate varılamadığı…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun … sayılı “esyam burada.com” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 35, 36, 41. sınıftaki “35.sınıf: Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Doğrama, öğütme, ezme, çırpma ve ufalama için mutfakta kullanılan elektrikli aletler; yıkama makineleri (çamaşır/bulaşık yıkama makineleri, ısıtmalı olmayan santrifüjlü çamaşır kurutma makineleri dahil); zemin, halı veya döşeme temizleme amaçlı elektrikli makineler, elektrikli süpürgeler ve bunların parçaları.İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular.Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar: fırınlar, elektrikli tencereler, elektrikli su kaynatıcıları, mangallar, barbeküler, elektrikli çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları.Sıhhi tesisat ürünleri: musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş kabinleri, küvetler, klozetler, evyeler, lavabolar, musluklar için contalar, salmastralar (musluk iç takımı).Müzik aletleri ve kutuları Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri.Matbaa ve ciltleme malzemeleri.Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları.Büro makineleri. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) 36.sınıf: Sigorta hizmetleri. Finansal ve parasal hizmetler. Gayrimenkul komisyonculuğu, müşavirliği ve idaresi hizmetleri. Gümrük müşavirliği hizmetleri. 42.sınıf: Bilimsel ve sınai inceleme, araştırma hizmetleri; mühendislik hizmetleri, mühendislik ve mimari tasarım hizmetleri, kalite ve standart belgelendirme amaçlı mal/hizmetlerin test edilmesi. Bilgisayar hizmetleri: bilgisayar programlama, bilgisayarı virüse karşı koruma, bilgisayar sistem tasarımı, başkaları adına web sitelerinin tasarlanması, bakımı ve güncelleştirilmesi, yazılım tasarımı, kiralanması ve güncelleştirilmesi, internet arama motoru sağlama, hosting, bilgisayar donanımları alanında danışmanlık, bilgisayar donanımlarının kiralanması hizmetleri. Bu sınıfa dahil olup mühendislik, mimarlık, bilgisayar hizmetleri kapsamına girmeyen her türlü tasarım hizmetleri; grafik sanat tasarım hizmetleri (reklam amaçlı tasarım ve peyzaj tasarımı hariç). Sanat eserleri orijinallik onay hizmetler” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise … Sayılı ve “….com”, “….com türkiye’nin en büyük online alışveriş merkezi şekil”, “…”, “…”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “…”, “….com her şey ayağına gelsin”, “gelecek burada”, “….com tek tıkla güvenli alışveriş”, “… hepsi moda”, “….basics”, “hepsikredi …”, “hepsifinans …”, “hepsitaksit …”, “…”, “…”, “türkiye’nin …’sı”, “keşfet….” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamında 35, 42. Sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, başvuru kapsamında yer alan 35, 36 ve 42. Sınıf hizmetlerin tamamı, davacı yanın sair markaları kapsamında aynı sınıflarda yer alan hizmetler ile aynı – aynı tür hizmetler olup taraf markalarının benzer tüketici kitlelerne hitap eden, benzer ihtiyaçları karşılamaya yönelik, benzer sunum ve satış kanalları olan, birbirleri ile doğrudan rekabeti bulunan, birbirleri yerine tercih edilebilir mahiyetteki hizmetleri kapsadıkları tespit ve kabul edilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “esyam burada.com” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markanın standart karekterle yazılı “….com”, “….com türkiye’nin en büyük online alışveriş merkezi şekil”, “…”, “…”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “….com”, “…”, “….com her şey ayağına gelsin”, “gelecek burada”, “….com tek tıkla güvenli alışveriş”, “… hepsi moda”, “….basics”, “hepsikredi …”, “hepsifinans …”, “hepsitaksit …”, “…”, “…”, “türkiye’nin …’sı”, “keşfet….” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Markalar karşılaştırılırken görsel, sesçil ve kavramsal açılardan taraf markalarını oluşturan işaretlerin benzer olup olmadıkları hususunun bütünsel bir bakış açısıyla ele alınması ve yine markalar kapsamındaki mallar/hizmetler yönünden markaların benzer olup olmadıkları konularının bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde tespit edilebilir bir durumdur. Buna göre işaretler arasında görsel benzerlik karşılaştırması yapılırken markalara konu yazı ve işaretlerin konumlandırılma şekilleri ile harf sırası, yazım karakterleri gibi göze çarpan özellikleri dikkate alınmalıdır. Sesçil benzerlikte esas alınması gereken husus ise markaların ortalama tüketici kitlesi tarafından kendi lisanlarındaki okunuş şekli olup, sesçil benzerlikte de önemli hususun markaların başlangıç kısımları olup fonetik açıdan benzer sesler çıkarılarak okunuş şekli dikkate alınmalıdır. Markaların kavramsal açıdan benzerliklerinin karşılaştırılmasında da, markalara konu sözcüklerin tescil kapsamındaki ortalama tüketici kitlesinin bakış açışı ve o sözcüklere kendi lisanlarında bir anlam verip veremeyecekleri hususu dikkate alınmalıdır.
Bu çerçevede dava konusu marka incelendiğinde başvurunun “eşyamburada.com” sözcük unsurlarından oluştuğu, “.com” uzantısının ticari nitelikte alan adları için kullanılan jenerik bir kısaltma olduğu, marka içerisinde “eşyam” ibaresinin baskın ve markanın hakim unsuru olarak, logonun üst bölümünde kullanıldığı, “ş” harfinin uzantısının “üçgen” şeklinde bir figür ile tasvirlendiği, markanın sağ alt kısmında ise “eşyam” sözcüğüne nazaran daha küçük olarak “burada” kelimesine yer verildiği, markada başkaca bir ek unsurun yer almadığı, tüketici tarafından markanın esyamburada.com şeklinde bir bütün olarak algılanacağı sonucuna varılmıştır.
Davacı yan markalarına bakıldığında ise temel anlamda “…” şeklindeki markası üzerinden türetilmiş “….com türkiye’nin en büyük online alışveriş merkezi şekil”, “….basics”, “….com”, “… hepsi moda”, “hepsifinans”, “hepsikredi” vb. şekillerde “…” ibaresinin esas unsur olarak içerir şekilde oluşturulmuş ve fakat neredeyse tamamında bu kalıbın bütün olarak korunduğu markalarının bulunduğu, davacı yana ait markalardan yalnızca “gelecek burada” markasında “burada” ikincil sesinin “gelecek” ön sesiyle birlikte kullanıldığı görülmektedir. Davacı yanın, dava konusu markanın başvuru tarihinden evvel “burada” sözcüğü etrafında yarattığı başkaca bir markasının mevcut olmadığı, dolayısıyla davacının “burada” kelime kökünü korumak suretiyle yarattığı alternatif bir marka serisinin bulunmadığı görülmektedir. Davacı yanın dayanak yaptığı markaların her biri aynı sistematik ile oluşturulmuş olup bu şekilde ciddi bir seri marka ailesi yaratılmış ve her bir marka bütünsel olarak “…” ibaresi köken alınarak oluşturulduğu sonucuna varılmıştır.
Bu çerçevede tespiti gereken husus, dava konusu başvurunun da davacı yana ait önceki tarihli bu markaların serisi, devamı gibi algılanıp algılanmayacağı ve netice olarak taraf markaları arasında karıştırılma ihtimalinin meydana gelip gelmeyeceğidir. Somut uyuşmazlık kapsamında tartışıldığı gibi kendisinden önce tescil edilmiş bir markadaki ibare ile birlikte kendi unsurlarını içerisinde barındıran birleşik bir markanın önceki marka ile iltibas oluşturup oluşturmadığına karar verilebilmesi için önceki markanın kendi başına uyuşmazlık konusu mal ve hizmetlerde bağımsız bir ayırt edici karakterinin olup olmadığının ve bu ibarenin sonraki markada da dominant bir etkiye sahip olmadığının incelenmesi gerekmektedir.
“Önceki markanın tek ve baskın unsurunun, bir bütün olarak sonraki markada da yer alması halinde, işaretlerin kısmen aynı oldukları ve ilgili tüketicide bu doğrultuda bir etki bırakacağı kabul edilmektedir.” Dolayısıyla iltibas ihtimalinin varlığı için önemli olan, önceki markanın, sonraki marka içerisindeki kullanımında bağımsız ayırt edici karakterini koruyup korumadığı ve önceki markanın ayırt edici gücünün ne denli kuvvetli olduğudur. Somut olayda davacı yan markalarının “…” veya “….com” şeklinde bir bütün oldukları görülmektedir. Dava konusu marka ise “esyamburada.com” şeklinde oluşturulmuştur. Uyuşmazlığın temelini oluşturan “burada” ibaresi “bu yerde” şeklinde sözlük anlamı bulunan bir ibaredir. Tüketicinin “esyamburada.com” şeklinde bir marka ile karşı karşıya kaldığında bu ibareyi muhtelif eşyalar satın alabileceği bir e-ticaret sitesinin adı olarak ilk anda algılama ihtimali son derece kuvvetlidir. Davacı yan markaları ise “….com” şeklinde yine “akla gelebilecek ne varsa satın alınabileceği, her şeyin satıldığı” bir e-ticaret sitesi algısı yarattığı sonucuna varılmıştır.
Taraf markaları arasında işitsel olarak “burada” sözcüğünden kaynaklı bir benzerlik mevcut ise de “burada” ibaresi kavram kökensel olarak ayırt ediciliği güçlü, özgün ya da yaratılmış bir ibare değildir. Böyle bir ibarenin ortaklığından kaynaklı olarak tüketicinin karşılaştırdığı iki işaret arasında bağlantı kurabilmesi için, işaretler arasında ortak olarak yer alan bu ibare dışında genel algıyı birbirine yakınlaştırır mahiyette (sözgelimi benzer şekil unsuru, benzer renk kombinasyonu gibi) ortak özelliklerin de bulunması veyahut önceki marka sahibinin bu ibare etrafında yarattığı bir seri markasının bulunduğunu ve bu serinin de kendi iktisadi kaynağı ile tereddütsüz olarak örtüştüğünü ispatlaması gerekeceği düşünülmektedir. Somut uyuşmazlıkta her iki duruma ilişkin koşulların da oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraf markaları görsel anlamda birbirleri ile herhangi bir yakınlaşma içerisinde değillerdir. Belirtildiği üzere “burada” kelimesinin doğası gereği ayırt edici gücü zaten yüksek olmayıp salt bu ibareden kaynaklı bir benzerliğin ortalama dikkat ve zeka seviyesine sahip tüketiciler açısından bir yanılgı durumu ortaya koymayacağı düşünülmektedir. Nitekim “burada” ibaresi içerir şekilde TÜRKPATENT sicil kayıtlarında dahi çok sayıda markanın evvelden beri uyuşmazlık konusu hizmetleri de kapsayacak şekilde başvuru konusu edildiği, birçoğunun tescilli olduğu ayrıca yine ticaret hayatında da bu ibareyi içerir şekilde çok sayıda internet sitesinin mevcut olduğu görülmektedir. Dolayısıyla “burada” ibaresinin tüketici nezdinde yarattığı algı, ticaret hayatında herkesin kullanımına açık olan işaretler ile eşdeğer düzeyde olacak olup tüketicinin salt bu ibare nedeniyle taraf markaları arasında iktisadi – idari ilişkilendirme ihtimali dahil bir benzerlik kurmasının beklenmesi mümkün değildir. Başka bir ifadeyle taraf markaları, bütünsel olarak bıraktıkları nihai izlenimleri itibariyle ele alındıklarında, “burada” ibaresinin oluşturduğu benzerliğin, işaretlerin aynı iktisadi ya da idari kökenini gösterir işaretler olarak algılanmaları sonucunu doğuracak düzeyde olmadıkları, tek tek unsurlar bakımından ortaya çıkan benzerliğin, bütünsel değerlendirme ilkesi çerçevesindeki son algılarda, tüketicinin iki ayrı marka karşısında olduğunu algılaması gerçeğini ortadan kaldırmayacağı kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak taraf markaları arasında aynı – aynı tür hizmet sınıfları bulunmakla birlikte markalardaki ortak unsur konumunda olan “burada” ibaresinin ayırt edici niteliğinin zayıflığı, ticaret hayatında oldukça yaygın kullanımının mevcut oluşu, markalar arasında bütünsel algıları birbirine yakınlaştıracak başkaca hiçbir benzer unsurun yer almaması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirildiklerinde bu tür kelimeler üzerinden yaratılan markaların anılan ibare üzerinde önceki marka sahibine her koşulda mutlak bir hak ve koruma sağlamayacağı, davacının seri markalarının “burada” ibaresi üzerinden değil “hepsi” kelime kökü üzerinden mevcut olduğu, tüm bu nedenlerle dosya kapsamında belirlenen ilgili tüketiciler nezdinde taraf markaları arasında iktisadi – idari anlamda ilişkilendirme ihtimali dahil karıştırılma ihtimalinin ortaya çıkmayacağı kanaatine varılmıştır.
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır.
Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, somut olay açısından ise davalının başvurusunun, davacı markaları açısından tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği kanaatine varılamadığından, dosya içeriği itibari ile 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde yer alan koşulların oluşmadığı gibi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi olmadığı ve dolayısıyla tanınmışlığın bu duruma bir etkisinin olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Hükümsüzlük talebi açısından; taraf markalarının benzer olmaması ve 6769 sayılı SMK’nın 6/1 bendi anlamında iltibas tehlikesinin mevcut olmaması nedeniyle hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Somut olayda, davalı şirket tarafından yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamakla ve markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şirketin kötü niyetli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1- Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalılar için AAÜT uyarınca 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4- Davacın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/12/2021