Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/139 E. 2021/399 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/139
KARAR NO : 2021/399

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali, Marka Hükümsüzlüğü)
DAVA TARİHİ : 28/04/2021
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021
DAVA:
Davacı vekili 28/04/2021 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … sayılı “… yayinevi”, “… market”, “… kartı”, “… özel öğretm kursları şekil”, “…”, “… dershanesi”, “… dergisi dershaneleri”, “… koleji şekil”, “… okulları şekil”, “… şekil”, “… şekil”, “… akademisi”, “… eğitim kurumları”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “… akademi”, “… kök bilgi serisi”, “… dergisi”, “… dağıtım-pazarlama”, “… dergisi yayınları”, “… şehir liseleri”, “… başaranlar lisesi”, “büyük …”, “… akordiyon serisi”, “… liseleri”, “… akademi koleji”, “… etüt eğitim merkezleri”, “… ortaokulları”, “… kent okulları”, “… üniversitesi”, “…”, “… %100 hedef büyük düşün hedefini yüksek tut”, “…”, “… gerçek mekan gerçek …”, “… yeni nesil 8”, “o … bu …” ibareli tanınmış markalarının sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “mersin … merkezi msm” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddedildiğini, oysa müvekkilinin ülke çapında eğitim öğretim, yayın alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin bu markaları ve bilinirliği nedeniyle haksız kazanç ve kötü niyetli kişilerce tüketiciler nezdinde bir algı oluşturulmak ve sanki markalar arasında bir devamlılık veya ayniyet varmışçasına benzer markalar edinme çabalarının süreklilik arz ettiğini, birlikte hareket etme olarak algıladıkları müvekkili markaları ite iltibas yaratacak nitelikte olan … başvuru nolu “SAKARYA … MERKEZİ SSM”, “2015/24972 numara ile yapılan “Kocaeli … Merkezi KSM” ile ilgili daha önce açılan davaların kabul edildiğini, davalıya ait marka başvurusuna karşı yapılan itirazın reddedildiğini, Davalının, yurt çapında bilinen “…” kelime ve şekil markalarından haberdar olmamasının, başvurusunun tesadüfi olmadığını, … ibareli marka başvuruları yönünden pek çok dava açıldığını, davalarda müvekkilinin haklı bulunduğunu, başvuru markasında yapının … ibaresi üzerinde oluşturulduğunu, yanında yer alan eklemelerin müvekkili markalarının devamı /serisi izlenimi uyandırdığını, aralarında organik bir bağ bulunduğu, müvekkilinin Mersin şubesi olarak algılanabileceği, bu durumun anlamsal olarak da benzerliğe yol açtığını, markalar arasında karıştınima ihtimalinin bulunduğu, … Dergisi sayısının on milyon adedi geçtiğini, … markalı kitap sayısının beş milyon adedi geçtiğini, … markasının çeşitli kitaplarda kullanıldığını, ayrıca bu markanın Ulusal kanallarda yayınlanan film ve dizilerde sponsor olarak yer aldığını, … KOLEJİ markasının da hali hazırda 6 adet özel okulda kullanıldığını, müvekkilinin bir program dahilinde … PROMOSYON KATALOĞU oluşturarak balon, kalem, kalemlik, çanta, anahtarlık, takvim, bloknat, bardak ve bardak aktığı, tişört, sırt çantası, poşet çanta, test sunum dosyası gibi materyallerle bilinirliğini ve markasını tüm yurda ulaştırdığını, … okullarının ülke genelinde 146 şubeye ulaştığını belirterek, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararın iptali ile dava konusu … başvuru numaralı “mersin … merkezi msm” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; tescil engelinin varlığı için markaların benzer olması, kapsadıkları mal/hizmetlerin aynı/benzer olması ve iktibas yaratması koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerektiğini, davacıya ait … ibaresini taşıyarı itiraz konusu markaların ayırt edici niteliğinin düşük olduğunu, “…” ibaresi, bu anlamda herkesin kullanabileceği türden, tüketicilerin her sektörde maruz kaldıkları, fantezi-orijinal olmayan, ayrım gücü zayıf, basit bir ibare olduğunu, tanımlayıcı ve markasal bir orjinalitesinin bulunmadığını, davalı başvurusunun konusu olan işaretin, davacıya ait tescilli markalara -“toplu olarak bıraktığı umumi intiba” itibarıyla- ilk bakışta kolayca tefrik edilemeyecek şekilde benzediğinden ve bu suretle iltibasa sebebiyet vereceğinden söz edilemeyeceğini, markaların tertip tarzı, yazım stilleri, ihtiva ettikleri farklı şekil ve renk unsurları, markalar arasında karıştırılma ihtimalini ortadan kaldırdığını, Davalının “…” ibaresini, “MSM” logosu, Mersin” ve “Merkezi” ibaresi ile birlikte, ayrıca farklı renk ve şekil unsurlarıyla birlikte bambaşka bir kompozisyon ve içerikte kullandığını, tüketicilerin markayı bir bütün olarak algılayacağını, hitap edilen tüketicinin bilinçli tüketici olduğunu beyan ederek davanm reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şahıs cevap dilekçesinde özetle; Sakarya … Merkezi ve Kocaeli … Merkezi markalarının sahipleri ile birlikte hareket edildiği iddiasının iftira olduğunu, kendisinin girişimci bir ev hanımı olduğunu, söz konusu alanda hiçbir ticari faaliyeti olmadığını, başvurunun henüz tescil edilmediğini, tescil bildirimi yapılsa dahi ücretini ödeyip tescil ettirmeyeceğini, başvurudan vazgeçme işlemini Kurumun sisteminden yaptığını, davalı konumunda olmasının haksız olduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler,Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şahısa ait … sayılı “mersin … merkezi msm” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 05/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, 28/04/2021 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 15/11/2021 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…davalıya ait … numaralı marka başvurusu ile davacının … tescil numaralı mesnet markası arasında bütüncül değerlendirme sonucunda marka ve işaretler arasında 41. Sınıftaki “eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri, (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete vb. Gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları, yapım hizmetleri. Tercüme hizmetleri” yönünden iş bu hizmetleri aynı/ aynı tür olduğu; davacı markalarında 16. Sınıfta yer alan ” eğitim- öğretim için malzemeler” mallarının ve yine davalının başvuru markasında yer alan ” dergi, kitap, gazete vb. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler ( global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil).” hizmetlerinin ise ilişkili olduğu; bu mal ve hizmetler bakımından ilişkilendirme de dahil karıştırılma/ benzerlik ihtimalinin bulunduğu, Davacının 41. Sınıftaki eğitim- öğretim hizmetleri ile 16. Sınıftaki eğitim materyalleri, buna ilişkin dergiler ve kitaplar yönünden yoğun kullanımla ayırt edicilik arttığı ve bu hizmetler yönünden ilgili sektörde “…” ibareli markaları yönünden tanınmış bir marka haline geldiği, Davalı yönünden, davacıyı baskı altında tutma, ona şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olaya ilişkin delil bulunmadığından kötü niyetin ispat edilemediği ancak bu husus hukuki bir değerlendirmeyi gerektirdiğinden nihai takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu….” ifade edilmiştir.
Davada uyuşmazlığın özü, davacıya ait … sayılı “… yayinevi”, “… market”, “… kartı”, “… özel öğretm kursları şekil”, “…”, “… dershanesi”, “… dergisi dershaneleri”, “… koleji şekil”, “… okulları şekil”, “… şekil”, “… şekil”, “… akademisi”, “… eğitim kurumları”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “… akademi”, “… kök bilgi serisi”, “… dergisi”, “… dağıtım-pazarlama”, “… dergisi yayınları”, “… şehir liseleri”, “… başaranlar lisesi”, “büyük …”, “… akordiyon serisi”, “… liseleri”, “… akademi koleji”, “… etüt eğitim merkezleri”, “… ortaokulları”, “… kent okulları”, “… üniversitesi”, “…”, “… %100 hedef büyük düşün hedefini yüksek tut”, “…”, “… gerçek mekan gerçek …”, “… yeni nesil 8”, “o … bu …” ibareli markalarının davalıya ait … sayılı “mersin … merkezi msm” ibareli başvurusu yönünden SMK’nun 6/1, 6/5, 6/9 hükümleri çerçevesinde tescil engeli olup olmadığı ve sonucuna göre … sayılı YİDK kararının hukuka uygun bulunup bulunmadığına ilişkindir.
TÜRKPATENT’den getirtilen … sayılı marka başvuru işlem dosyası incelendiğinde, davalı şahsın 23/12/2019 tarihinde “mersin … merkezi msm” ibaresinin marka olarak tescili istemiyle davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğu, tescil kapsamında 41.sınıftaki bir kısım emtiaların yer aldığı, başvurunun Resmi Marka Bülteninde ilan edildiği, ilana davacının … sayılı “… yayinevi”, “… market”, “… kartı”, “… özel öğretm kursları şekil”, “…”, “… dershanesi”, “… dergisi dershaneleri”, “… koleji şekil”, “… okulları şekil”, “… şekil”, “… şekil”, “… akademisi”, “… eğitim kurumları”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “… akademi”, “… kök bilgi serisi”, “… dergisi”, “… dağıtım-pazarlama”, “… dergisi yayınları”, “… şehir liseleri”, “… başaranlar lisesi”, “büyük …”, “… akordiyon serisi”, “… liseleri”, “… akademi koleji”, “… etüt eğitim merkezleri”, “… ortaokulları”, “… kent okulları”, “… üniversitesi”, “…”, “… %100 hedef büyük düşün hedefini yüksek tut”, “…”, “… gerçek mekan gerçek …”, “… yeni nesil 8”, “o … bu …” ibareli markaları ile benzerlik arz ettiğinden ve tanınmışlık iddiasıyla itirazda bulunduğu, itirazın Markalar Dairesince reddi üzerine, yeniden inceleme isteminin YİDK’nun … sayılı kararı ile nihai olarak reddine karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle mahkememiz önündeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun … sayılı “mersin … merkezi msm” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 41.sınıftaki “41 Eğitim ve öğretim tizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğtence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, könser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahi). Film, televizyon: ve programları yapım hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise…. sayılı “… yayinevi”, “… market”, “… kartı”, “… özel öğretm kursları şekil”, “…”, “… dershanesi”, “… dergisi dershaneleri”, “… koleji şekil”, “… okulları şekil”, “… şekil”, “… şekil”, “… akademisi”, “… eğitim kurumları”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “… akademi”, “… kök bilgi serisi”, “… dergisi”, “… dağıtım-pazarlama”, “… dergisi yayınları”, “… şehir liseleri”, “… başaranlar lisesi”, “büyük …”, “… akordiyon serisi”, “… liseleri”, “… akademi koleji”, “… etüt eğitim merkezleri”, “… ortaokulları”, “… kent okulları”, “… üniversitesi”, “…”, “… %100 hedef büyük düşün hedefini yüksek tut”, “…”, “… gerçek mekan gerçek …”, “… yeni nesil 8”, “o … bu …” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamında 01, 02, 07, 08, 09, 14, 16, 20, 21, 24, 27, 35, 36, 37, 38, 40, 41, 42, 45.sınıftaki mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, davacı redde mesnet markalarında yer alan 41. Sınıf ile davalının başvuru markasında yer alan 41. Sınıftaki “Eğitim ve öğretir hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğlence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Tercüme hizmetleri”nin aynı/aynı tür olduğu tespit ve kabul edilmiştir.
Ayrıca davalının başvuru markasında 41. Sınıfta yer alan “eğitim ve öğretim hizmetleri” ile davacı markalarında (şemada koyu renk ile gösterilen) 16. Sınıfta yer alan “eğitim— öğretim için malzemeler” mallarının ve yine davalının başvuru markasında yer alan “Dergi, kitap, gazete v.b. gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmetler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlanması da dahil)” hizmetlerinin ilişkili olduğu; bu araçlar aracılığı ile tüketici ve hizmetleri sunan taraflar arasında eğitim öğretim sürecinin daha pratik, hızlı ve kolay şekilde gerçekleşmekte, sunulan hizmetlerin sunulma şekline ve öğrenim sürecine katkı sağlamakta olduğu sonucuna varılmıştır.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “mersin … merkezi msm” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markanın standart karekterle yazılı “… yayinevi”, “… market”, “… kartı”, “… özel öğretm kursları şekil”, “…”, “… dershanesi”, “… dergisi dershaneleri”, “… koleji şekil”, “… okulları şekil”, “… şekil”, “… şekil”, “… akademisi”, “… eğitim kurumları”, “…”, “…”, “…”, “…”, “…”, “… akademi”, “… kök bilgi serisi”, “… dergisi”, “… dağıtım-pazarlama”, “… dergisi yayınları”, “… şehir liseleri”, “… başaranlar lisesi”, “büyük …”, “… akordiyon serisi”, “… liseleri”, “… akademi koleji”, “… etüt eğitim merkezleri”, “… ortaokulları”, “… kent okulları”, “… üniversitesi”, “…”, “… %100 hedef büyük düşün hedefini yüksek tut”, “…”, “… gerçek mekan gerçek …”, “… yeni nesil 8”, “o … bu …” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Kelime markalarında kelimenin yazım şekli değil kelimenin kendisi korunmaktadır. Bu nedenle, kelimenin büyük ya da küçük harfle ya da farklı yazım karakterinde yazılmış olmasının incelemeye etkisi yoktur. Kelime markalarında görsel değerlendirme; kelimenin uzunluğu/kısalığı, harf sayısı, harflerin dizilimi, kelime sayısı ve işaretlerin yapısı gözetilerek yapılmalıdır. Bu kapsamda taraf markaları görsel olarak değerlendirildiğinde; davacı markalarının … ibaresi ile yine … ibaresinin yanına gelen bir takım ekler ( yeni nesil, etüt, okulları, ünversitesi, ortaokuları, plus dergisi, kpss, liseleri, tv, yayınları, akademi, market, kurs vb. ) ve uçan şahin görselinden oluştuğu görülmektedir. Başvuru markası “Mersin … Merkezi ” ise yeşil harflerle yazılı MERSİN … MERKEZİ ile üste konumlandırılmış mavi renkli ikişer adet alt tarafı açık olan üçgen şeklinden oluşturulan ” M” harfi v önde duran şeklin içerisinde dağ figürü almaktadır. MSM harflerinin ise Mersin … Merkezi sözcüklerinin baş harflerinin birleşimi olduğu sonucuna varılmıştır.
İşitsel benzerlik nedeniyle karıştırılma ihtimali değerlendirilmesinde de markayı taşıyan malların, hizmetlerin muhatap alıcı veya kullanıcı kitlesinin de değerlendirilmesinde de markayı taşıyan malların, hizmetlerin muhatap alıcı veya kullanıcı kitlesinin de dikkate alınması gereklidir. Bu kapsamda, markaların telaffuzlarına göre kulakta bıraktıkları sese göre söz konusu olan benzerliktir. İşitsel olarak ortaya çıkan farklar, kısa kelimelerde uzun kelimelere göre daha büyük etki göstermektedir. Nitekim işitsel olarak karşılaştırma yapıldığında başvuru markası “….” şeklinde telaffuz edilirken davacı markaları da yine “SI-NAV” ile yanına gelen ek unsurların telaffuzu ile oluşturulacaktır. İbarelerin söyleniş tarzları, kulakta bıraktıkları tını, ses uyumları, vurguları bakımından taraf markaları arasında işitsel anlamda benzerlik olduğu düşünülmektedir. Davacı markasına tescilli mal ve hizmetler dikkate alındığında ise yine odaklanılacak olan işaretin ” …” olduğu, diğer ek unsurların ( okulları, lisesi, yayınları, tv vb) ise mal ve hizmetleri tüketenler bakımından “…” ibaresi kadar güçlü olmayacağı, keza bu durumun başvuru markasında yer alan “MERSİN” ibaresi ile ” Merkezi” ibareleri yönünden de geçerli olacağı, bunun yanında MSM ibaresinin biraz daha güçlü olacağı ancak yine tüketicinin yer aldığı ve markanın bir bütün olarak telaffuz edildiğinde tüketicinin dikkatini ilk kelimeler olan MERSİN … MERKEZİ olacağı, hatta hizmetin Mersin ilinde verileceği dikkate alındığında özellikle de … MERKEZİ sözcük grubu çekeceğine kanaat getirilmiştir.
Anlamsal benzerlik, iki markanın ortalama tüketici nezdinde, bu kişilerin zihinlerinde bıraktıkları iz ve imaj bakımından söz konusu olabilmektedir. Bir markanın tüketicisinin zihninde bırakacağı iz anlam karşılığı ile olabilmektedir. Bir markanın tüketicisinin zihninde bırakacağı iz anlam karşılığı ile olabilmektedir. Buna göre; başvuru markasında yer alan Mersin Türkiye’ nin Akdeniz Bölgesinde bulunan bir liman kentidir. Başvuruda yer alan diğer ibare “merkez” sözcüğü de bir bölgenin veya kuruluşun yönetim yeri, bir işin öğretildiği yer, bir işin yoğun olarak yapıldığı yer, belirli bir yerin ortası, Polis karakolu anlamlarında kullanılmaktadır. Davacının … ibareli markalarının asıl ve ayırt edici unsurunun … ibaresinden oluştuğu, diğer başvurusunun konusu olan işaretin ise “Mersin … Merkezi” ibaresi olduğu anlaşılmakla taraf markalarında çekişmeli unsuru … ibaresidir. … kelimesi öğrencilerin veya bir işe girmek isteyenlerin bilgi derecesini anlamak için yapılan yoklama, imtihan, test, direnme, dayanışma, güç gerektiren, sonuçta bir deneyim kazandıran zor durum anlamlarına gelmektedir. … ibaresinin özellikle eğitim öğretim hizmetleri ve materyalleri yönünden doğrudan tanımlayıcı olmamakla birlikte eğitim öğretim yöntemlerinden olan bir metot olması sebebiyle dolaylı olarak iş bu hizmetleri çağrıştırabileceği ancak; sunulan deliller “Yargıtay ilamları, gelir gider tabloları, marka kullanımlarına ilişkin dokümanlar vb.) çerçevesinde davacının … esas unsurlu markaları yönünden fiili olarak yoğun kullanımıyla 41. Sınıftaki eğitim- öğretim hizmetleri ile 16. Sınıftaki eğitim materyalleri, buna ilişkin dergiler ve kitaplar yönünden yoğun kullanımla ayırt edicilik arttığı ve bu hizmetler yönünden ilgili sektörde “…” ibareli markaları yönünden tanınmış bir marka haline geldiği kanaatine varılmıştır.
Başvuru markasının ” Mersin … Merkezi MSM” ibaresinde yer alan … Merkezi sözcük grubunun eğitim öğretim hizmetlerine işaret etmektedir. Merkez ibaresi başvuruda “bir işin öğretildiği yer” anlamında markada yer almakta, dolayısıyla tescili talep edilen hizmetlere yönelik eğitiminin sunulacağı merkez şeklinde algılanabilecektir. Yine tescili talep edilen hizmetler yönünden ve “Mersin” şehrinin hizmetin sunulduğu yeri gösterdiği, markada her ne kadar MSM ibaresinin ayırt ediciliği yüksek olsa da markanın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde işbu harf grubunun markayı tamamen ayırt edici hale getirmeye yeterli olmadığı anlaşılmakla başvuru markasının esasen ayırt ediciliği düşük olduğu kanaatine varılmıştır.
Sonuç olarak başvuruda farklı olarak yer alan “merkez” “MSM” ve “Mersin” ibarelerinin anlamsal, görsel ve sesçil olarak iki işaret arasında var olan genel izleminden doğan benzerliğin etkilerini geri plana atmaya yeterli olacak düzeyde ayırt ediciliklerinin yüksek olmadığı, özellikle bahsedildiği üzere MERSİN ibaresinin davacının bu ilde faaliyete başladığı izlenimi yaratabileceği, nitekim taraf markaları arasında mal ve hizmetlerin aynı, benzer ve ilişkili olduğu, dolayısıyla işbu mal ve hizmetlerin aynı dağıtım kanallarına sahip olması, aynı/ benzer ihtiyaçları gidermesi, birbiri yerine ikame edilebilme olanaklarının bulunması, özellikle işletmesel bağlantı kurulma ihtimalinin bulunması, bir kısım ilgili tüketicinin farklı markalar olduğunu algılasa dahil marka ve işaretlerin birbiriyle idari ve ekonomik olarak bağlantılı şirketlere ait olduğu yönünde izlenim uyandıracağı, davacının tanınmış … ibareli seri markaların bir yenisi, Mersin şubesi olarak algılanabileceğine kanaat getirilmiştir.
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır.
Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, somut olay açısından tanınmışlığın araştırılması sırasında özellikle markanın kulanım süresinin, kullanımın kapsadığı coğrafi alanın, kullantmın yoğunluğunun, markayı taşıyan malların sahip olduğu pazar payının ve marka sahibinin bu markayı tanıtmak için yaptığı reklam ve tanıtım harcamalarının büyüklüğünün davanın somut özellikleri ile birlikte dikkate alınması gerekmektedir. Markanın tanınmışlığı sahit ve statik bir olgu olmayıp, uzun yıllardır tescilli olan bir marka hiç tanınmamış olabileceği gibi, yeni tescil edilmiş bir marka ise kuvvetli tanıtım ve yoğun reklamlar sayesinde kısa süre içerisinde tanınmış hale getirilebilir. Öte yandan bir dönem tanınmış marka olan bir işaret, üretim ve tanıtımın devamına ve yoğunluğuna bağlı olarak zaman içerisinde tanınmışlığını da yitirebilir. Bir markanın tanınmış olup olmadığı ve tanınmıştık düzeyi, sonraki tarihli markanın başvuru tarihi esas alınarak, her bir dosyada bunu ileri süren tarafça ve dosyaya sunulacak delillerle ispat edilmelidir.” Bu kapsamda davacı tarafından sunulan deliller incelendiğinde 41. Sınıftaki eğitim-öğretim hizmetleri ile 16. Sınıftaki eğitim materyalleri, buna ilişkin dergiler ve kitaplar yönünden yoğur kullanımla ayırt edicilik arttığı ve bu hizmetler yönünden ilgili sektörde “…” ibareli markaları yönünden tanınmış bir marka haline geldiği sonucuna ulaşılmıştır.
Somut olayda, davalı şahıs tarafından yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamakla ve markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şahısın kötü niyetli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın kabulüne, TÜRK PATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptaline,, Dava konusu marka henüz tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜNE,
2-TÜRK PATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptaline,
3-Dava konusu marka henüz tescil edilmemiş olduğundan hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Alınması gereken 59,30 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına
5-Davacı vekili için 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü gösterilen 2.384,60 TL yargılama giderlerinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/12/2021
Katip …
¸

Hakim …
¸
¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.
Davacı Masraf Dökümü:
İlk Masraf 127,10.-TL
Posta Masrafı 157,50.-TL
Bilirkişi Ücreti 2.100,00.-TL
Toplam 2.384,60-TL