Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/391 E. 2021/353 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/391
KARAR NO : 2021/353

ASIL DAVA : Markaların Hükümsüzlüğü İstemi
KARŞI DAVA : Markanın Kullanılmaması Nedeniyle İptali İstemi
DAVA TARİHİ : 15/12/2020
KARAR TARİHİ : 14/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/10/2021
DAVA:
Davacı karşı davalı vekili 15.12.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket markasının 1967 yılında yaratıldığını, 2007 yılında 4.2 milyon dolara varan cirosu ile ABD’nin en büyük perakende satış mağazalarından biri olduğunu, bugün dünya çapında 326 satış noktası bulunduğunu, davacının … markasını uzun yıllardır menşe ülke ABD başta olmak üzere dünya genelinde ve Türkiye dâhil 100’den fazla ülkede yoğun ve yaygın şekilde kullandığını ve tescil kayıtları ile koruma altına aldığını, davacı ile … markası arasında tüketici nezdinde çok güçlü bir bağ oluştuğunu ve benzer bir marka kullanımının davacının markasal ve tekel haklarının ihlali anlamına geleceğini, davalıya ait tescilli markaların LOS ANGELES … ibarelerinden oluştuğunu ve esas unsurunun … olduğunu, davacı markalarının esas unsurunun da … olduğunu, aynı sınıftaki emtialar da dikkate alındığından SMK m. 6/1 uyarınca tescil engelinin oluştuğunu, emsal … markalarına karşı açılan davalarda benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunduğuna hükmedildiğini, tecavüz ve hükümsüzlük koşullarının tespit edildiğini, daha önce davalıya karşı Ankara 2. FSHHM’nin …K. sayılı dosyası ile ikame edilen marka hakkına tecavüz davasında, davalının LOS ANGELES … CLUB markası ile gerçekleştirmiş olduğu kullanımlarının davacının markasal haklarına tecavüz niteliğinde olduğuna, karıştırılma ihtimali bulunduğuna hükmedildiğini, değerlendirmede ilave unsurların … ibaresini geri plana atmadığının açıklandığını, müvekkili şirketin … markasının 6769 sayılı SMK’nın 6/4 ve 6/5. maddeleri anlamında tanınmış marka olduğunu, müvekkili şirket markalarının tanınmışlığına ilişkin birçok farklı Yerel Mahkeme bulunduğunu, Ankara 2.FSHHM’nin…K. sayılı dosyasında da tanınmışlığa hükmedildiğini, buna göre koruma kapsamının geniş tutulması gerektiğini, davalının basiretli bir tacir gibi hareket etmediğini ve kötüniyetli olduğunu belirterek; davalının … sayılı markalarının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı-karşı davacı vekili cevapları ile karşı davadaki dava dilekçesinde özetle; asıl dava bakımından; müvekkilinin 1998 yılından beri çanta, ayakkabı vb. imalatı yapan firmalara imalatta kullanılabilecek tüm ürünleri bir araya getirmek suretiyle hizmet verdiğini, faaliyetlerini fikri ve sınai haklara saygılı şekilde sürdürerek tescil başvurularında bulunduğunu, dava konusu markalar arasında benzerlik bulunmadığını, davacı markaların genel olarak … … ibaresinden oluştuğunu, müvekkili davalı markalarının ise LOS ANGELES … CLUB ibarelerinden oluştuğunu, bu markalar arasında iltibas tehlikesi olmadığını, davacının … markasının 25. sınıfta sadece ayakkabılarda tescilli olduğunu buna rağmen davalıya karşı hak iddia ettiğini, oysa salt … ibaresinin 25. sınıfta tescili ve tanınmışlığının … Giyim San. Tic. A.Ş.’ye ait olduğunu, davacının … üzerinde münhasır hak sahibi olmadığını, markasını … … olarak kullandığını, davalının … ibaresini görsel ve şekil unsurları eklemek suretiyle kullanımına karşın hak iddia etmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, … ibaresinin birçok farklı firma tarafından kullanıldığını, bu ibare bakımından birlikte var olma söz konusu olduğunu, “at üzerinde oynanan spor dalını” ifade ettiği için tek kişinin tekeline bırakılamayacağını, davacının mağazacılık-moda alanlarında … ibaresinin yegâne sahibi olmadığını, … ve … GARAGE markalarının tanınmışlık tescilinin … Giyim San. Tic. A.Ş.’ye ait olması sebebiyle davacının tanınmışlık başvurusunun reddedildiğini, davacı markalarının tanınmış olmadığını, US …, … GARAGE, … …&RACOUET CLUB vb. birçok tescilli marka ve tescile dayalı kullanım söz konusu olduğunu, kötüniyet iddiasının mesnetsiz olduğunu, aksine davacının kötüniyetli olduğunu; karşı dava bakımından; davacının … ibaresini içeren marka tescilleri olmakla birlikte davacı kullanımlarının … … şeklinde olduğunu, salt … markasını Türkiye’de ciddi biçimde kullanmadığını, SMK m. 9 gereğince davacı-karşı davalının … sayılı markalarının kullanmama nedeniyle iptali gerektiğini, … ibaresinin giyim sektöründe tanımlayıcı da olduğunu, “… yaka tişört” ifadesinin farklı markalar tarafından aktif olarak kullanıldığını belirterek; asıl davanın reddine, karşı dava bakımından … sayılı markaların kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, asıl davanın; davalıya ait … sayılı markalarının hükümsüzlüğü, karşı davanın; davalıya ait 1992/007537 ve 83/076708 başvuru sayılı markaların kullanılmama nedeni ile iptali isteminden ibarettir.
Asıl Dava Yönünden:
Dava konusu hükümsüzlüğü istenen markalar:
2015/62352 sayılı “LOS ANGELES … CLUB” ibaresinden oluştuğu, 18.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2016/05223 sayılı “LOS ANGELES … CLUB” ibaresinden oluştuğu, 25, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2016/28655 sayılı “… CLUB+şekil” ibaresinden oluştuğu, 18, 25, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2017/34978 sayılı “… CLUB+şekil” ibaresinden oluştuğu, 03, 14, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2018/42166 sayılı “LOS ANGELES … CLUB+şekil” ibaresinden oluştuğu, 18.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2018/95878 sayılı “LOS ANGELES … CLUB 1998 original+şekil” ibaresinden oluştuğu, 18, 25, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2018/95882 sayılı “LOS ANGELES … CLUB+şekil” ibaresinden oluştuğu, 18, 25, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı anlaşılmıştır.
Davacı Markaları:
83/76708 sayılı ” …” ibaresinden oluştuğu, 03.sınıftaki mallarını kapsadığı;
92/007537 sayılı ” …” ibaresinden oluştuğu, 14.sınıftaki mallarını kapsadığı;
93/007788 sayılı ” … by …” ibaresinden oluştuğu, 08, 09, 14, 16, 18, 21, 24, 25, 27.sınıftaki mallarını kapsadığı;
93/007786 sayılı ” … BY …” ibaresinden oluştuğu, 08, 09, 14, 16, 18, 21, 24, 25, 27.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2014/102602 sayılı ” …” ibaresinden oluştuğu, 09, 18, 25.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2015/77661 sayılı ” … …” ibaresinden oluştuğu, 14, 18, 25, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı;
2007/60909 sayılı ” … …” ibaresinden oluştuğu, 35.sınıftaki mallarını kapsadığı tespit edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 maddesinde “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir” hükmü düzenlenmiştir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, davalı markalarının tescilli olduğu, Sınıf 18 “İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar”; Sınıf 25 “Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler”; Sınıf 35 “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Kırtasiye, tıbbi ve ev içi kullanım amaçlı olanlar hariç yapıştırıcılar. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil). Sabunlar. Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları. Değerli madenlerden olanlar dahil çatallar, kaşıklar, bıçaklar ve kesme, doğrama, soyma amaçlı elektrikli olmayan kesici mutfak aletleri. Gözlükler, güneş gözlükleri, lensler ve bunların kutuları, kılıfları, parçaları ve aksesuarları. Kuyumculuk eşyaları (taklitleri dahil); altınlar, mücevherler, kıymetli taşlar ve bunlardan mamul takılar, kol düğmeleri, kravat iğneleri ve heykeller, biblolar. Saatler ve zaman ölçme cihazları (kronometreler ve parçaları, saat kordonları dahil). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Dokunmuş veya dokunmamış kumaşlar. Ev tekstil ürünleri: perdeler, yatak örtüleri, nevresimler, çarşaflar, yastık kılıfları, battaniyeler, yorganlar, havlular. Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” davalı markalarının tescilli olduğu emtialar ile aynı/aynı tür/benzerdir.
Davacının 2007/60909 sayılı … … markasının tescilli olduğu 35.05. sınıf: “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için çeşitli malların bir araya getirilmesi” hizmetleri ayrıca bir değerlendirme yapılması gerekmiştir. Genel amaçlı hizmet sınıfı olarak tescil edilen 35.05. sınıf ile mal sınırlamasına gidilerek tescil edilen 35.05. sınıf hizmet arasında benzerlik ilişkisinin varlığını peşinen kabul etmek mümkün olmayıp davacının, başvuru kapsamında sınırlı olarak belirtilen malların satışı hizmetlerinin aynı ya da benzeri bir ticari faaliyeti olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Buna ilişkin deliller ayrıca sunulmadığından bir inceleme yapılamamıştır.
Marka İşaretleri Bakımından Değerlendirme:
Davacı markalarının …, … BY … ve … … ibarelerinden oluştuğu, davalı markalarının LOS ANGELES … CLUB, … CLUB, … CLUB ŞEKİL ibarelerini haiz olduğu görülmüştür.
Dava konusu markalarda … ibaresi ortaktır. TDK Güncel Türkçe Sözlük’e göre …, “At üzerinde sopayla oynanan bir tür top oyunu, çevgen” anlamına gelmektedir. Bu anlamı itibariyle dava konusu emtialar bakımından tanımlayıcı nitelikte değildir. Aksine ayırt edici olduğunu söylemek mümkündür. Ülkemizde … sporunun oynanmaması ve … ibaresinin bu spor ile ilgili emtialarda tescilli olmaması sebebiyle … sözcüğünün dava konusu mal/hizmetlerde tek kişinin tekeline bırakılamayacağı da söylenemeyecektir. Yine … markalarının “… yaka tişört” ifadesinden bağımsızlaştığı, ayrıca … markalarının mı önce bir yaka tipinin mi … olarak anılmasının önce olduğu ya da aralarında gerçekten böyle bir bağlantı olup olmadığı dosya kapsamında ortaya konamamıştır.
Davalının, … ibaresinin birçok farklı firma tarafından kullanıldığı, bu ibare bakımından birlikte var olmanın söz konusu olduğu iddiasının ise somut uyuşmazlığa bir etkisi bulunmadığı değerlendirilmektedir. Zira her uyuşmazlığın kendi şartları içinde değerlendirilmesi gerekir. Davalının iddia ettiği şekliyle … ibaresinin farklı firmalar tarafından kullanılıyor olması, davacının davalı kullanımlara da izin verdiği şeklinde yorumlanamayacaktır. Kaldı ki davacı vekili, müvekkili ile … Giyim San. Tic. A.Ş. ve US … … arasında eski tarihli ticari anlaşmalar olduğunu, varlıklarını bu şekilde sürdürdüklerini beyan etmiştir. Bu firma kullanımlarının “birlikte var olma” ilkesi içinde değerlendirilmesi halinde dahi bu değerlendirme doğrudan davalı-karşı davacıya sirayet etmeyecek, davalı kullanımları bakımından da “birlikte varolma” ilkesinin mevcudiyetinin ayrıca araştırılması gerekecektir. Bu hususta davacının, davalıya karşı Ankara 1. FSHHM’nin 2017/404E. sayılı dosyası ile hükümsüzlük ve Ankara 2. FSHHM’nin ….E. sayılı dosyası ile tecavüz davası açtığı anlaşılmakla markaların aynı piyasada barışçıl şekilde varlıklarını sürdürdüklerini söylemek mümkün olmayacaktır.
Dava konusu marka işaretlerine ilişkin değerlendirmelerimize döndüğümüzde ise, davacının … seri markalarının sahibi olduğu, … ibaresinin markalarında “by” eki ile kullanılarak yaratıcısına işaret ettiği, “… …” markasının başlangıç kısmında … ibaresi olmakla bu markanın da … serisi içinde algılanacağı, ek unsurlara karşın … ibaresinin esas unsur olduğu düşünülmektedir. Dosyaya sunulan Mahkeme kararlarındaki değerlendirmelerin de bu yönde olduğu anlaşılmıştır. Buna göre davacı markaları ile davalının LOS ANGELES … CLUB ve … CLUB ibareli markaları arasında ortak … sözcüğü sebebiyle işitsel, görsel ve anlamsal benzerlik bulunduğu, marka işaretlerinde bulunan şekil ve renk unsurlarının davalı markalarını davacı markalarından uzaklaştırmadığı, “söz şekilden yüksek sesle konuşur” ilkesi gereğince tüketicilerin markasal algılamada kelime unsurlarını öncelikle seçeceği düşünülmektedir. Kaldı ki davalı markalarının bir bütün olarak bıraktığı intibada da … CLUB ibaresinin ön plana çıkarıldığı, “orijinal” anlamına gelen “original” ifadesi ve “1998” yılının görsel algıda zayıf kaldığı, markalarda yer alan “club” ibaresinin Türkçe’de “kulüp” anlamına geldiği ve ülkemizde her türlü sektörde sıklıkla kullanılan, bilinen bir kelime olduğu, TÜRKPATENT kayıtlarında içinde “club” geçen farklı sektörlere ait 5393 marka/başvuru bulunduğu, davalı markalarında yer alan LOS ANGELES ibaresinin düz yazı markaları dışında tamamen geri planda kaldığı, “LOS ANGELES … CLUBşeklindeki markalarda da ABD menşeili olduğu algısı yarattığı değerlendirilmektedir.
Dava konusu mal/hizmetler bakımından makul derecede bilgili, gözlemci ve ihtiyatlı olduğu varsayılan ortalama tüketici kesiminin malların ekonomik önemine göre ayırabileceği alım / yararlanım süresi içinde davacı markalarını taşıyan ürünleri almak isterken davalı işaretini taşıyan ürünleri tercih edebileceği ya da bu markaların farklı işletmelere ait olduğu anlaşılsa bile aralarında idari-ekonomik bir bağ olduğunu düşünebileceği yahut davalı markalarının bulunduğu emtiaları gördüğünde markalar arasında bir ilişki kurabileceği, çağrışım yoluyla davacı markalarını aklına getirebileceği, davacı markalarının yan üretimi, daha uygun fiyatlısı gibi değerlendirmelere girerek satın alma hareketlerinin etkilenebileceği değerlendirilmektedir.
Sonuç olarak mal/hizmetler ve işaretler bakımından çifte benzerlik koşulunun gerçekleştiği, yukarıda ayrıntılı olarak listelenen 18, 25 ve 35.05. sınıf mal/hizmetler bakımından benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı Markalarının Kötüniyet Sebebiyle Hükümsüzlüğünün Gerekip Gerekmediği
556 sayılı KHK’nın aksine 6769 sayılı SMK’nın 6/9 ve 25/1 maddelerinde hem nispi red nedeni olarak hem de hükümsüzlük nedeni olarak açıkça düzenlenmiştir.
Marka sahibinin, markasını tescil ederken, markanın kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacı gütmesi gibi hallerde, kötüniyetli marka tescilinden bahsedilir. Tescil başvurusunda bulunan kişinin kötüniyetli olduğuna emare teşkil edebilecek olgu ve olayların varlığı, kötüniyetli marka başvurusunun kabulü için yeterli sayılmaktadır. Buna karşılık başvuru sahibinin, hakkını kötüye kullanma niyeti taşıması veya başkalarını engelleme amacına sahip olması gibi sübjektif durumlar kural olarak tespit edilmeye çalışılmamalıdır. Zaten kişinin içsel durumunu ifade eden sübjektif unsurlara doğrudan ulaşmak veya nüfuz etmek mümkün de değildir. Ancak, somut olayda başvuru sahibinin içsel durumunu ifade eden bilme, kast, niyet gibi hususların anlaşılabileceği veya ortaya çıkarılabileceğine dair ciddi belirtilerin varlığı halinde, bunlar araştırılarak, kötüniyetli tescilin varlığı sonucuna ulaşmada yardımcı unsur olarak kullanılabilir.
Somut uyuşmazlıkta kötüniyet iddiasının ispatı bakımından davacının sunduğu, Ankara 1. FSHHM ….K. sayılı kararı kararı incelendiğinde; somut dava ile tarafları aynı olan dosyada uyuşmazlığın davalının … W CLUB markalarının hükümsüzlüğüne karar verilmiş ve davalının … sayılı markaları için bu dava açıldıktan sonra tescil başvurusu yapılmış olsa da davalının zaten … CLUB ibareli aynı sınıflarda tescilli markalarının olması hususu gözetildiğinde kötüniyetin gerçekleşmediği kanaatine varılmıştır.
Davalı Markalarının Tanınmışlık Sebebiyle Hükümsüzlüğünün Gerekip Gerekmediği:
6769 sayılı SMK’nın 6/4 maddesi ile “Paris Sözleşmesinin 1 inci mükerrer 6 ncı maddesi bağlamındaki tanınmış markalar ile aynı veya benzer nitelikteki marka başvuruları, aynı veya benzer mal veya hizmetler bakımından itiraz üzerine reddedilir.” hükmü düzenlenmiştir.
6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesi ile “Tescil edilmiş veya tescil başvurusu daha önceki tarihte yapılmış bir markanın, Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarının zarar görebileceği veya ayırt edici karakterinin zedelenebileceği hâllerde, aynı ya da benzer markanın tescil başvurusu, haklı bir sebebe dayanma hâli saklı kalmak kaydıyla, başvurunun aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde yapılmış olmasına bakılmaksızın önceki tarihli marka sahibinin itirazı üzerine reddedilir.” hükmü düzenlenmiştir.
Tanınmışlık hükümlerinin uygulanabilmesi için gerekli olan asgari koşullar yargı kararları ve doktrinde belirlenmiştir. Yargıtay 11. HD’nin 10.03.2005 tarihli E. 2004/4268 ve K.2005/2362 sayılı kararında tanınmışlığın tespitinde dikkate alınacak kriterler açıkça gösterilmiştir. Bu kararda toplumda tanınmışlığın tespitinde 1999 tarihli “WIPO Ortak Tavsiye Karaları” adı altındaki ölçütlerden yararlanılması gerektiği bu ölçütlerin kısaca;
Toplumda markanın tanınma derecesi, Markanın kullanıldığı coğrafi alan, kullanım süresi ve yoğunluğu, Marka promosyonlarının hedef aldığı alan, promosyon süresi ve yoğunluğu, Markanın tesciller ve tescil başvuruları ile korunduğu coğrafi alanın büyüklüğü, Markanın resmi makamlarca tanınmışlığına dalalet eden karar ve uygulamaları, Markanın ekonomik değeri olduğu vurgulanmıştır.
Bu bilgiler ışığında davacının sunduğu deliller aşağıda incelenmiştir. Şöyle ki;
Davacının Türkiye ve yurtdışında tescilli … markalarına ait marka listesi
2012 yılı wikipedia, perakende.org, hürriyet.com, business.cnbce.com, milliyet.com adreslerinde yer alan haberler
Bu haberlerde …’in Amerikalı moda tasarımcısı olduğu ve … markasına ilişkin Türkiye’deki girişimlerinden bahsedildiği, … … olarak bir arada kullanımlarla da ifade edildiği görülmüştür.
…’in dünyadaki mağazalarının listesi
www.harveynichols.com adreslerinde markalar sekmesi altında … …’in yer aldığına ilişkin çıktı
2012 yılı Boyner.com adresinde “… … explorer after shave” ürün satışının yapıldığı sayfa
Tanınmışlığı tevsik eden mahkeme kararları
Diğer yandan davalı-karşı davacı, davacı-karşı davalının tanınmışlık başvurusunun reddedildiğini, … ibaresi için tanınmış marka tescilinin bulunmadığını ifade etmiştir. Davalı-karşı davacının bildirdiği T/02666 sayılı … ibaresi için yaptığı tanınmışlık başvurusunun şekli yönden reddedildiği, T/03095 sayılı tanınmışlık başvurusunun da reddedildiği, T/02666 sayılı başvuru ile aynı olan T/03171 sayılı tanınmışlık başvurusunun 18.05.2017 tarihinden itibaren sicile kayıtlı olduğu görülmüştür.
Bilindiği gibi tanınmışlık dinamik bir olgudur. Bu nedenle daha önce tanınmış olan bir markanın sonradan bu vasfını kaybetmesi veya bir markanın çok kısa sürede tanınmış marka statüsüne kavuşması mümkündür. Dolayısıyla, tanınmışlık değerlendirmesi, her somut olayda iddia, savunma ve dosyada mübrez belgelere göre yapılmalıdır.
Delil olarak sunulan Mahkeme kararlarında davacı-karşı davalının “…” ve “at üzerinde … oynayan insan figürü şekli” markalarının bir bütün olarak tanınmışlık niteliğini haiz olduğu kabul edilmektedir.
Yargıtay 11. HD. 25.11.2019 tarihli E. 2019/740 ve K. 2019/7476 sayılı kararında “davacının markalarından “…” ve “at üzerinde … oynayan insan figürü şekli” nin KHK 8/4 kapsamında tanınmış nitelikte olduğu ve taraf markalarının aynı sınıfta yer alan hizmetleri kapsadığı dikkate alındığında davalı şirketin davacı markasına yaklaşma, davacı markasının tanınmışlığından haksız istifade etme gayretinde olduğu ve davacı markasının ayırt edicilik gücüne zarar verebileceği” yönündeki ilk derece Mahkemesi kararını onadığı anlaşılmaktadır. Ezcümle davacı-karşı davalının … markaları ayırt edici niteliği haiz olup kök raporda ayrıntılı şekilde incelendiği üzere SMK m. 6/4 ve 6/5 kapsamında da tanınmış markalardır. Tanınmışlığın bilhassa her türlü giyim, aksesuar (çanta, cüzdan, gözlük fular, atkı vs. dahil) ve parfümeri ürünleri ve bunların satışına ilişkin olduğunu söylemek mümkündür. Bu konuda nihai takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere görevlendirme gereğince “dava konusu markalardaki hangi mal ve hizmetler için davalının haksız yararlanıp yararlanmadığı, itibarının zarar görüp görmediği, ayırt edici karakterinin zedelenip zedelenmediği” hususundaki açıklamalarımız aşağıda arz edilmiştir.
Tanınmış markaların “marka değerleri” yüksektir. Pazarlama Biliminde “Marka Değeri (Brand Equity); markanın ismine ve sembolüne bağlı olarak tüketiciye ya da firmaya ilave bir değer kazandıran (veya kaybettiren) varlıklar grubudur ve söz konusu varlıklar grubu 4 (dört) ana başlık altında toplanmaktadır. Bunlar; marka farkındalığı (tanınmışlığı), marka sadakati, algılanan kalite ve marka çağrışımları (marka özdeşliği) dir.
Marka değeri yaratmak zor olduğu kadar, bu değeri korumakta bir o kadar zordur. Tanınmış markalara rakipler tarafından yaklaşma çabaları ticari hayatın akışı içinde sıklıkla rastlanan bir durumdur. Tüketicinin satın alma karar sürecinde marka farkındalığı; markayı tanıma ve hatırlama performansını içeren bir olgudur. Marka farkındalığı, markayı hatırlamak üzere tüketiciye verilen ürün kategorisi arasında, o ürünün seçilebilme yeteneğidir. Farkında olma eşiği; farklı koşullar ve çeşitli iç-dış faktörler altındaki tüketicinin, markayı tanımlayabileceği güçte belleğinde iz kalması demektir. Marka farkındalığı, müşterinin bir markayı nasıl hatırladığının değişik yollardan ölçülmesi ile belirlenmektedir. Bu yollar; tanınmışlık, hatırlanırlık, hatırlanan ilk marka olmak ve akla gelen tek marka olmak şeklindedir. “Daha önce “x” markasıyla karşılaştınız mı ?” sorusu tanınmışlığı belirlemektedir. “Bu ürünlerin hangi markalarını sayabilirsiniz ?” sorusu hatırlanırlığı (ilk akla gelmeyi), ve bu soruya sadece bir marka söyleniyorsa “marka ismi hakimiyeti” söz konusudur. Marka farkındalığına bağlı olarak marka tanınmışlığı, geçmişte kazanılan aşinalığı yansıtmaktadır. Markayla nerede, niçin, ne zaman karşılaşıldığı ve markanın hangi ürün sınıfına girdiğinin hatırlanması önemli değildir. Basit olarak söz konusu marka ile daha önce karşılaşılmış olmayı ifade etmektedir. Diğer bir anlatımla, marka tanınmışlığı, tüketiciye markanın ip ucu olarak verildiği durumda, geçmiş bilgi ve deneyimlerini kontrol eden tüketicinin zihninde bilginin belirmesi sürecidir. Bu açıklamalar dikkate alındığında, bu davada, tüketiciler için “…” “marka değeri” yüksek tanınmış markadır ve korunmalıdır.
Bu bağlamda SMK’nın 6/5 hükmündeki; Haksız yarar anlamında; dava konusu markalar arasındaki benzerlik nedeniyle tanınmış markanın ününden yararlanma söz konusu olabilir. Tanınmış markanın bu güne kadar yaptığı reklam harcamalarından, markayı tanıtma ve farkındalık yaratarak belleklerde yer edinmesini sağlama açısından ve bu farkındalığın yarattığı olumlu kalite ve güven duygusundan davalı haksız yararlanma sağlayabilir. Tüketicinin “…” markasına aşinalığı, davalı markasının tüketiciler zihninde hızlı kabulüne ve yer edinmesine yardımcı olabilir. Pazarlamada “çağrışım” kavramı ile bu konuya açıklık getirmek mümkündür. Marka çağrışımı, tüketicinin zihninde marka ve onun özellikleri arasında belli temel özdeşleştirmelerin (çağrışımlar) oluşturulmasıdır. Bu özellikler; tüketicilerin marka ile ilişkilendirdikleri belli bir sembol, ürün nitelikleri, sözcükler, sesler, renkler veya ünlü bir kişi olabilmektedir. Ayrıca markanın yazılışı ve yazım karakteri diğer çağrışım araçlarıdır. Çağrışımlar benzersiz çağrışımlar olabileceği gibi, bir grup çağrışım da yaratılabilir. Bilimsel tanımlarda marka çağrışımlarının tüketici zihninde farkındalık yaratmak ve sadakat geliştirmek yönünde çok etkili olduğu ifade edilmiştir. Özellikle işletmeler özgün ve benzersiz/eşsiz çağrışımlar yaratarak farklı olmak isterler. Bazen de markalar bir grup çağrışım akla getirebilir. Çeşitli yazarlara göre marka değeri yaratmada marka çağrışımlarının büyük katkısı, tüketici temelli olmasından kaynaklanmaktadır. Huzurdaki davada davacının “… ” markası esas unsur konumdadır. Davacı markasını bilen, daha önce gören ortalama bir tüketici için söz konusu ibare bir çağrışım sembolüdür (yukarıda detaylı olarak açıklandığı üzere). Aynı ürünlerde benzer kelimelerin kullanılması durumunda, tüketicilerin algıda seçicilik gereği, ilk dikkatlerini çekecek unsur daha önceden öğrenip belleklerine yerleştirdikleri bu kelime olacak (ki … ibaresi ortaktır) ve böylece markalar ve/veya işletmeler arasında idari veya ekonomik bir bağ olacağını düşünebileceklerdir. Tüketiciler “algıda seçicilik” nedeniyle, davacının aynı ya da benzer ibareyi içeren yeni bir ürünü/hizmeti ile karşılaştıklarını zannederek satın alma sürecine girebilirler. Ya da işletmeler arasında bağ kurabilirler. Bu nedenle davalı yanın haksız yararlanması söz konusu olabilir. Burada önemli olan tanınmış “…” markasını kullanan ve bilen “bilgili, dikkat seviyesi yüksek, seçici, gelir seviyesi yüksek” tüketici grubu değil, bu tür ürünleri giymek isteyip fiyat yüksek olduğu için giyemeyen ya da sembolik anlam yükleyerek “…” benzeri markayı satın alma güdüsü olan ortalama tüketicilerin markaları karıştırmasıdır. Bu karıştırmadan da davalının yararlanma olasılığının olmasıdır.
Marka itibarına zarar verme anlamında; “…” markasının sektörel tanınmışlığının sağladığı algılanan kalitesi yüksektir. Ortalama tüketiciler davalı markasının bulunduğu mal/hizmetlerden bu yararı sağlayamaz ise “…” ürün ve hizmetlerinin kalite düşürdüğünü düşünebilir ve kalite algısı zayıflayarak değer yitirebilir. Bundan davacının tanınmış “…” markasının zarar görme olasılığı yüksektir.
Ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurma anlamında; “…” markası sektörde tanınmıştır. Marka değeri yüksek tanınmış markaların özgünlüğü çok önemlidir. Bu markalar pazarda benzersiz, özgün isimlerden markalar yaratarak tanınmasına büyük paralar harcarlar. Bunların başında da çağrışımlar/özdeşleştirmeler gelir. Dolayısı ile davacının özgün çağrışımı “…” dur. Davalının markasının, davacının markasıyla ortak … ibaresini içermesi, aracılar ve en son kullanıcılar için “…” markasının pazarda ayırt ediciliğini zayıflayabilir, markaya olan ilgi ve dikkati azaltabilir, zaman içerisinde “sıradanlığa” yol açabilir.
Açıklanan gerekçelerle davalı markalarının davalı markalarının tescilli olduğu 03,14,18,25 ve 35 sınıf mal/hizmetlerin tamamı bakımından SMK m. 6/5’deki şartların oluşacağı kanaatine varılmış, bu nedenle dava konusu davalı markalarının tamamının hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Karşı Dava Yönünden:
Davalı-karşı davacı vekili “Davacının … ibaresini içeren marka tescilleri olmakla birlikte davacı kullanımlarının … … şeklinde olduğunu, salt … markasını Türkiye’de ciddi biçimde kullanmadığını, SMK m. 9 gereğince davacı-karşı davalının … sayılı markalarının kullanmama nedeniyle iptali gerektiğini” iddia etmiştir.
SMK’nın “İptal halleri ve iptal talebi” kenar başlıklı m. 26/1-a bendinde “9 uncu maddenin birinci fıkrasında belirtilen hâller” iptal sebebi olarak düzenlenmiştir.
SMK’nın “Markanın Kullanılması” yan başlıklı 9. maddesi ise şöyledir:
(1) Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir.
(2) Aşağıda belirtilen durumlar da birinci fıkra anlamında markayı kullanma kabul edilir:
a) Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması.
b) Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması.
(3) Markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir.
Buradan anlaşıldığı üzere “Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması” kullanım olarak kabul edilmiş, bu kullanımın ciddi olması, Türkiye’de gerçekleşmesi ve markanın tescilli olduğu mal/hizmetlerde gerçekleşmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Söz konusu davacı-karşı davalı markaları:
83/76708 sayılı ” …” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 03.sınıftaki “Sabunlar, ıtriyat, esans yağları, vücut ve güzellik bakımına mahsus maddeler, saçlar için losyonlar, dişlerin temizlenmesine mahsus maddeler” mallarını kapsadığı;
92/007537 sayılı ” …” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 14.sınıftaki “Kıymetli metallerden yapılmış veya bunlarla kaplanmış eşyalar, mücevherler, taklit mücevherler, kıymetli ve yarı kıymetli taşlar, kol saatleri ve saatler, bütün bu eşyaların parçaları ve donanımı” mallarını kapsadığı tespit edilmiştir.
Davacı karşı davalının 83/076708 sayılı … markasının kullanımına ilişkin delilleri:
… markalı ürünlerin satışa sunulduğu Türkiye çapında yetkili bayilerin listesi
Bayi kodu, telefon ve adres bilgileri ile sunulan listeye göre …. mağazalarında satışa sunulan ürünler bakımından Türkiye çapında bayileri bulunduğu anlaşılmaktadır.
Türkiye’deki mağazalarda davacı ürünlerine ayrılmış raflardan görseller; 4 fotoğrafta sadece … rafları, 2 fotoğrafta … ibaresi ön planda olacak şekilde altında geri planda … yazan raf görselleridir.
… markalı 03. sınıfta yer alan ürünlerin Ticaret Bakanlığından teyit edilebilir ülkemize ait barkot listesi; Ürünlerinin neredeyse tamamının “product” başlığı altında “…” olarak, “brand” başlığı altında “…” olarak, “franchise” başlığı altında “…” olarak, “sub-brand” başlığı altında “…” olarak adlandırıldığı görülmüştür.
… markalı 03. sınıftaki ürünlerin satışlarına ilişkin 2015-2020 yılları arasındaki ciro rakamları; Çıktı olarak sunulan tablo başlığının “… markalı parfüm, duş jeli, deodorant vb. ürünlerin toplam satış cirosu” olduuğu, “brand” başlığı altında “…, … – red, blue, blue sport, oud, supreme leather, black” markaları bulunduğu görülmüştür.
Türkiye’deki çeşitli çevrimiçi satış platformlarından davacıya ait … markalı ürünlerin görselleri ve ürün fotoğrafları; tekinacarkozmetik.com, boyner.com, hepsiburada.com sayfalarından alınan çıktılarda davacı parfüm ürünleri yer almaktadır. Ürünlerde markasının, … markasının altında bütüne göre oldukça geri planda … markasının yer aldığı, çıktı şeklinde sunulan diğer görsellerde aynı markasal kullanımların parfüm, saç ve duş jeli, traş sonrası jelinde kullanıldığı ve markaların kullanıldığı sabunların bulunduğu görülmüştür.
Davacının … markasını taşıyan 03. sınıftaki sabun, parfüm, kozmetik ürünleri, duş jeli, deodorant vb. ürünlerin üretimi ve satışı için ülkemizde yetkili olan L’oreal firması tarafından yetkili bayilere 2016-2021 yılları arasında kesilmiş fatura örnekleri; 19.08.2016, 06.09.2016, 19.09.2016, 17.10.2016, 07.12.2016, 13.12.2016, 16.01.2017, 24.04.2017, 16.10.2017, 20.10.2017, 23.02.2018, 20.06.2018, 09.11.2018, 14.11.2018, 20.02.2019, 24.05.2019, 28.05.2019, 30.10.2019, 02.06.2020, 23.12.2020 tarihli faturalarda bazı ürünlerin RL … olarak çoğunluğunun … şeklinde tanımlandığı, ürünlerin … ….şeklinde tanımlandığı görülmüştür.
Sunulan deliller çerçevesinde davalı markasının 03. sınıf kapsamında parfümler ve deo-sticklerde kullanıldığı görülmüştür. Sabun emtiası, saç, vücut şampuanları bakımından sadece tarihsiz fotoğraflar sunulmuş olup diş bakım ürünlerinin kullanımına ilişkin delillere de rastlanmamıştır.
Davacı-karşı davalının 92/007537 sayılı … markasının kullanımına ilişkin delilleri şöyledir:
Davacının … markalı ve 14. sınıfta yer alan ürünler hakkında Türkiye’de çıkan haberler ile Davacının … markalı ve 14. sınıfta yer alan ürünlerinin görselleri; 2018 tarihli vogue.com.tr sayfasında “50. yıla özel: …’den … Bear Koleksiyonu” haberinde saat koleksiyonunun gösterildiği, bu saatlere ilişkin bloomberg.com, forbes.com, gq.com, horobox.com internet sitelerinden alınan İngilizce haberlerin sunulduğu, horobox.com sitesindeki görsellerde kol düğmesi satışlarının da olduğu görülmüştür. Yine beyefendilerkulubu.net adresinde de saatlere ilişkin görsel ve bilgilendirme yazısının yer aldığı görülmüştür.
2012-2017 yılları arasında davacıya ait … markalı ve 14. sınıfta yer alan ürünler ile birlikte gözlük emtiasının Türkiye’deki satışlarına ilişkin rakamlar; Sunulan çıktıda satış rakamları ile Türkiye genelindeki optikçilerin listesinin sunulduğu, bu listelerin davacı tarafından hazırlanmış ve tarihsiz olduğu görülmüştür.
14. sınıftaki kullanımlara ilişkin davacıya ait Ankara ve İstanbul şubelerinden fatura örnekleri; Kol düğmesi satışına ait 2015 yılına ait İngilizce bilgiler içeren 3 adet faturadır.
2018-2020 yılları arasında davacıya ait … markalı bütün ürünlerin ciro rakamları ve tablosu içerisinde “aksesuar ve saat” olarak adlandırılan yani 14. sınıf kapsamında yer alan ürünlere ilişkin veriler; Davacının hazırladığı tek sayfa çıktı olarak sunulmuştur.
Sunulan delillerin davalının … markasının saat ve kol düğmelerinin satışlarına ilişkin bilgileri sınırlı olarak sunduğu, bu delillerin davalının … markasının 14. Sınıfaki “Kıymetli metallerden yapılmış veya bunlarla kaplanmış eşyalar; mücevherler, taklit mücevherler; kıymetli ve yarı kıymetli taşlar, kol saatleri ve saatler, bütün bu eşyaların parçaları ve donanımı malları” için Türkiye’de ciddi biçimde kullanıldığını ispata yeterli olmadığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle, asıl davanın kabulüne, … sayılı markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, karşı davanın kısmen kabulüne, 1983/076708 sayılı markanın 3. Sınıf “sabunlar, vücut ve güzellik bakımına mahsus maddeler, saçlar için losyonlar, dişlerin temizlenmesine mahsus maddeler” emtiaları ile sınırlı olarak 1992/007537 sayılı markanın da 14. Sınıf tüm mallar yönünden kullanılmama nedeni ile İPTALİNE” karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
A-1) Asıl Davanın KABULÜNE,
2-…sayılı markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
3-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın düşümü ile 4,90 TL eksik harcın davalı- karşı davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı- karşı davalı için AAÜT uyarınca 5.900,00-TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
5-Davacı- karşı davalı tarafından yapılan aşağıda dökümü gösterilen 1.732,60 TL yargılama giderlerinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
B- 1) Karşı Davanın KISMEN KABULÜNE,
2-1983/076708 sayılı markanın 3. Sınıf “sabunlar, vücut ve güzellik bakımına mahsus maddeler, saçlar için losyonlar, dişlerin temizlenmesine mahsus maddeler” emtiaları ile sınırlı olarak 1992/007537 sayılı markanın da 14. Sınıf tüm mallar yönünden kullanılmama nedeni ile İPTALİNE,
3-Alınması gereken 59,30 TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Kabul red oranının takdiren 1/2 olarak belirlenmesine ve aşağıda dökümü gösterilen ve davalı- karşı davacı tarafından yapılan 1.627,10 TL yargılama giderinden payına düşen 813,55 TL’nin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine, kalanının davalı- karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kısmen kabul edilen bölüm yönünden AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine,
6-Reddedilen kısım itibariyle AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
7-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/10/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸
Davacı- Karşı Davalı Masraf Dökümü:
İlk Masraf 116,60.-TL
Posta Masrafı 116,00.-TL
Bilirkişi Masrafı 1.500,00-TL
Toplam 1.732,60.-TL

Davalı- Karşı Davacı Masraf Dökümü:
İlk Masraf 127,10.-TL
Posta Masrafı 0,00.-TL
Bilirkişi Masrafı 1.500,00-TL
Toplam 1.627,10.-TL

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.