Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/371 E. 2021/226 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/371
KARAR NO : 2021/226

DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 23/11/2020
KARAR TARİHİ : 17/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2021
İDDİA:
Davacı vekili 23/11/2020 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … Sayılı ve “… +şekil” ibareli markanın sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından kısmen reddedildiğini, oysa söz konusu marka ve işaretin evvelce müvekkilleri adına tescil edildiğinden, aynı/benzer iba-re ve şekilleri içeren “… özel … … tıp merkezi” marka ve işaretinin 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’ nun 5. ve 6. maddeleri gereğince tescilinin mümkün olmadığını, tescil tarihinden bugüne kadar aralıksız olarak bu marka ile tescil edildiği 5., 10., 44. Nice sınıfla-rında hizmet verdiklerini, halen daha hizmet ve tanıtımlarında bu markayı kullanmakta ve faaliyetlerine devam etmekte olduklarını, kaliteli hizmet anlayışı ve reklam çalışmaları ile “…” olarak haklı bir üne, güvenilirliğe ve bilinirliğe ulaşılmış olduğunu, bu marka ile halk tarafından aranan ve tercih edilen bir fizik tedavi merkezi haline gelindiğini, karşı tara-fın tescilli “… şekil” markasının ayırt edici karakterini oluşturan “…” kısmını, başına ‘”özel …” ibaresi eklenmek suretiyle tescil ettirmeyi amaçladığını, bu durumun, tüketiciler nezdinde her iki markanın ilişkilendirilerek karıştırılması ve müvekkilleri şirket tarafından … ilinde şube açılmış gibi değerlendirilebileceğinin izahtan vareste olduğunu, davalı şirket aleyhine “müvekkillerine ait markanın aynı ve benzerini kullanarak tüketici ka-mu kurumları nezdinde karışıklığa yol açmasından kaynaklı olarak manevi tazminat” davası açıldığını, Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi … esas dosyasından alman bilirkişi raporuna göre tescilli “…” markasının 6769 Sınai Mülkiyet Kanunu haklarının yok sa-yılması ve müvekkillerinin SGK gibi kurumun bile hatasından zarar görmesinin, daha sonra ulusal ve uluslararası yaşanabilecek maruz kalmalar olabileceğinin tespit edildiğini, müvek-killerinin tescile sahip markasının, Türkiye genelinde fizik tedavi alanında önde gelen ve bilinen bir marka olduğunu belirterek, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararın iptali ile dava konusu … başvuru numaralı “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu YİDK kararının yerinde olduğunu, başvurunun kısmen reddinin gerekçelerinin isabetli bulunduğunu, ancak, itiraz gerekçesi marka kapsamında yer alan hizmetlerin, başvurunun 44 üncü sınıfında yer alan “işyeri ve personel sağlığı ile ilgili danışmanlık hizmetleri.” ile doğrudan ilişkili olduğu ve bu durumun da tüketiciler açısından iltibasa yol açabileceği düşünüldü-ğünden, başvuru kapsamından söz konusu hizmetlerin çıkartılmasının gerektiğini, öte yan-dan, başvuru kapsamında kalan hizmetler yönünden, davacının diğer fikri haklar gerekçeli itirazının, sunulan bilgi ve belgeler ışığında incelendiğini ve yerinde bulunmadığını, davacı vekilinin, başvurunun kötü niyetli olduğunu iddia ettiğini, ancak, başvurunun kötü niyetli olarak gerçekleştirildiği yönünde davacı yanca itiraz aşamasında yeterli delil sunulmadığından ve kötü niyet iddiası da kötü niyetin varlığı için tek başına yeterli bir sebep olamayacağından, bu iddiaya da itibar etmenin mümkün olmadığını beyanla; savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şahıs vekili cevap dilekçesinde özetle; halihazırda müvekkilleri şirketçe kullanılan markanın “… Özel … … Tıp Merkezi” şeklinde olduğunu, davacı tarafça kullanılan markanın ise “…” şeklinde olduğu-nu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile tek benzerliğin “…” ibaresi olduğunu, “…” kelimesinin ise; fizik tedavi merkezi anlamına gelen ve müvekkilleri şirketin faaliyet alanını bildiren ve bu meslekle ilgilenenlerce bilinen bir kelime olduğunu, bununla birlikte markaların, logoları ve faaliyet gösterdikleri yerleşim yerlerinin tamamen farklı olup, karış-tırılmaya müsait olmadığını, Türk Patent ve Marka Kurumu Markalar Dairesi Başkanlığının 16/04/2020 tarihli itirazın reddi kararı ve Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun ilgili kararıyla da markaların benzer görülmediğinden bahisle karıştırılma ihtimali bulunma-dığının tespit edilerek, davacı tarafın itirazının reddedildiğini, müvekkilleri firma adına tescili yapılan markanın Nice hizmet sınıfları 35 ve 41 olduğunu, farklı Nice hizmet sınıflarında ol-duğunun aşikar olduğunu, müvekkilleri şirketin ve davalı şirketin kullandıkları marka ve logo-ların tamamen birbirinden farklı olup, karıştırılmaya müsait olmadığını, tarafların faaliyet yaptıkları yerlerin birbirinden çok uzak olduğunu, hizmet görenlerce iddia edildiği gibi marka tecavüzü gibi bir nedenle bugüne kadar herhangi bir karışıklık yaşanmadığını, davacı tarafın, müvekkilleri şirkete karşı Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası üzerinden manevi tazminat davası açtığından ve dosyada yer alan bilirkişi raporundan söz edildiğini, bahsi geçen bilirkişi raporuna karşı müvekkilleri adına süresi içerisinde itiraz edildiğini, tarafların kurumlar nezdinde karışıklığının da bir kereye mahsus gerçekleşmiş olduğunu, bu durumun SGK’nın sehven işlem tesis etmesinden kaynaklandığını, SGK tarafından, kabul anlamına gelmemek kaydı ile, karıştırılan hususun marka değil, işletme adı olduğunu, işletme adındaki benzerlikler nedeniyle SGK tarafından şirketlerin sehven karıştırılmış olmasının tarafların markalarının benzerliğiyle ilişkilendirilemeyeceğini, gerek tescili yapılan markaların farklı hizmet sınıflarına tabi olması gerekse farklı marka ve logolarının olması nedeniyle, davacı tarafça iddia edildiği gibi bir karışıklığa ya da haksız rekabete imkan vere-cek bir benzerlik bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler,Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şahsa ait … sayılı “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 23/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 23/11/2020 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 08/04/2021 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…Davaya konu … sayılı davalı şirket markasının tescili talep edilen / tescil edilen sınıfları ile davaya esas teşkil eden … sayılı markanın tescilli sınıfları arasında aynı / aynı tür ve /veya benzer mallar / hizmetlerin yer almadığı, davaya konu … sayılı davalı şirket markası ile davacı şirketin itiraza ve hükümsüzlük talebine dayanak … sayılı markası arasında benzerlik bulunduğu, taraf markaları arasında benzerlik bulunmakla birlikte tescilli sınıfları arasında aynı ya da aynı tür (türdeş) ürün ya da hizmetin yer almaması nedeni ile da-vaya konu marka açısından tescil engelinin oluşmadığı, heyetin yukarıda belirtilen inceleme yöntemleri, bilimsel ve teknik dayanakları kapsamında, varılan sonuç ile benzer nitelikte olan dava konusu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun 10.09.2020 tarih ve … sayılı kararının yerinde olup olmadığının takdirinin Sayın Mahkemede olduğu…” ifade edilmiştir.
Davada uyuşmazlığın özü, davalının … sayılı ve “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibareli başvurusunun davacıya ait … Sayılı ve “… +şekil” ibareli markaları yönünden SMK’nun 6/1 hükümleri çerçevesinde tescil engeli olup olmadığı ve sonucuna göre … sayılı YİDK kararının hukuka uygun bulunup bulunmadığına ilişkindir.
TÜRKPATENT’den getirtilen … sayılı marka başvuru işlem dosyası incelendiğinde, davalı şahsın 19/09/2019 tarihinde “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibaresinin marka olarak tescili istemiyle davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğu, tescil kapsamında 35, 41. sınıftaki bir kısım emtiaların yer aldığı, başvurunun Resmi Marka Bülteninde ilan edildiği, ilana davacının … Sayılı ve “… +şekil” ibareli markaları ile benzerlik arz ettiğinden itirazda bulunduğu, itirazın Markalar Dairesince reddi üzerine, yeniden inceleme isteminin YİDK’nun … sayılı kararı ile nihai olarak kısmen reddine karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle mahkememiz önündeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun … sayılı ve “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 35, 41.sınıftaki “35 Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hiz-metleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Alışveriş merkezleri, dükkanlar, marketler, mağaza ve mağazalar zinci-rinin kurulması, işletilmesi, organizasyonu, yönetimi ile ilgili danışmanlık hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme hizmetleri. Açık artırmaların düzen-lenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Basılı yayınlar, basılı evrak: kitaplar, dergiler, gazeteler, faturalar, irsaliyeler, gelir makbuzları, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, Yapıldıkları maddelere ve malzemelere bakılmak-sızın mobilyalar. Sedyeler. Ecza dolapları. Bebekler için ana kucakları, parmaklıklı oyun parkları (iç mekanlar için), bebek beşikleri, yürüteçler. Ahşap veya sentetik malzemeden mamul panolar, resimler, tablolar için çerçeveler, kimlik kartları, künyeler, isimlikler, etiketler. Bebekler için kundak örtüleri. Spor amaçlı minderler. Oyunlar ve oyuncaklar. Çocuk bahçe-leri, parklar ve oyun parkları için oyuncaklar mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benze-ri diğer yöntemler ile sağlanabilir). 41 Eğitim ve öğretim hizmetleri. Sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri. Spor, kültür ve eğ-lence hizmetleri (sinema, spor karşılaşmaları, tiyatro, müze, konser gibi kültür ve eğlence etkinlikleri için bilet sağlama hizmetleri dahil). Dergi, kitap, gazete v.b.gibi yayınların basıma hazır hale getirilmesi, okuyucuya ulaştırılmasına ilişkin hizmet-ler (global iletişim ağları vasıtasıyla anılan hizmetlerin sağlan-ması da dahil). Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetleri. Haber muhabirliği hizmetleri, foto-muhabirliği hizmetleri. Fotoğrafçılık hizmetleri. Tercüme hizmetleri.” mal ve hizmetlerin bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise … Sayılı ve “… +şekil” ibarelerinden meydana geldiği ve koruma kapsamında 5, 10, 44.sınıftaki “5 Eczacılık, tıp ve veterinerlikte kullanılan kimyasal elementler ve doğal ürünler… Odalar, taşıt araçları ve diğer mekanlar için koku gidericiler, koku vericiler, kişisel kullanım dışındaki deo-dorantlar… Tıbbi amaçlı bitkiler ve bitkisel içecekler; bitki karı-şımları ve konsantreleri; şifalı bitki çayları, zayıflatıcı çaylar, ginseng çayı …Tıbbi amaçlı gazlar,10 Tıbbi ortopedik malzemeler: Ortopedik bandajlar, tıbbi korse-ler, varis çorapları, ortopedik ayakkabılar, destekleyici bandaj-lar ve sargılar, elastik sargılar, kasık sargıları, suspansuvarlar, ortopedik kemerler ve korseler… Yapay organlar ve protezler: Yapay dişler, yapay gözler, yapay kollar ve bacaklar … Tıbbi amaçlı özel mobilyalar; sedyeler… Cerrahi, tıbbi, diş hekimliği ve veterinerlik için alet ve cihazlar: Enjeksiyon iğneleri, cerrahi dikiş iplikleri (katgüt), suni solunum cihazları, tansiyon ölçme aletleri, işitme cihazları, tıbbi amaçlı analiz aletleri ve cihazları, tıbbi amaçlı radyolojik cihazlar, röntgen cihazları, röntgen ışını üretme cihazları ve bunlardan korunmak için aletler ve malze-meler… Doğum kontrol aletleri: Prezervatifler (con-dom/kaput), spiraller… Biberonlar, biberon emzikleri, emzikler, bebekler için diş kaşıyıcılar… Cinsel amaçlı aletler ve malzeme-ler. Ameliyathane giysileri, ameliyat başlıkları, ameliyat eldiven-leri ve maskeleri, steril örtüler, hasta yatakları için emici çarşaf-lar, idrarını tutamayanlar için çarşaflar ve yatak örtüleri… Tıbbi amaçlı elektrikli yatak ısıtıcıları ve battaniyeler, elektrikle ısınan yastıklar ve örtüler, su yatakları, tıbbi amaçlı yataklar ve havalı yastıklar… Hasta jimnastiği için tıbbi aletler, buhar banyoları, masaj cihazları ve aletleri … 44 Tıbbi hizmetler: Tıbbi yardım hizmetleri, hastane hizmetleri, tıbbi klinik hizmetleri, kan bankası hizmetleri, diş hekimliği hizmetleri, hemşirelik (tıbbi) hizmetleri, optik hizmetler, fizik tedavi hizmetleri, tıbbi amaçlı masaj hizmetleri, ilaç önerme, eczacılık hizmetleri, psikologlara ait hizmetler. Veterinerlik ve hayvancılıkla ilgili hizmetler: Veterinerlik hizmetleri hayvan yetiştirme hizmetleri, hayvanların bakım ve temizlik hizmetleri, evcil hayvanların bakım ve temizlik hizmetleri… Güzellik bakımı hizmetleri: Türk hamamı hizmetleri, güzellik salonu hizmetleri, masaj hizmetleri, kuaför salonları hizmetleri, manikür hizmetle-ri… Tarım , bahçecilik ve ormancılıkla ile ilgili hizmetler: Bahçevanlık hizmetleri, bahçe bakım hizmetleri, çim bakım hizmetleri, bitki bakım hizmetleri, ağaç dikim hizmetleri, bitki tedavi hizmetleri, tarımsal ilaçlama hizmetleri, tarımsal kimya-salların ve gübrelerin hava ve yerden serpilmesi hizmetleri, tarım aletlerinin kiralanması hizmetleri…” hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, başvuru kapsamındaki aynı/aynı tür ve benzer mallar/hizmetler ile birlikte, kullanım amaçları, işlevleri ve birbirleri ile olan ilişkileri (alternatif veya tamamlayıcı olması) bakımından yapılan değerlendirmede, davaya konu markanın tescil edilen mal ve hizmet-leri açısından aynı, aynı tür veya benzer mal ve hizmetler tespit edilememiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “… özel … … tıp merkezi+şekil” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markanın standart karekterle yazılı “… +şekil” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Taraf markalarında görsel öğelerin yer aldığı, görsel yapılan karşılaştırmada davaya konu markanın beyaz fon üzerine kırmızı ve siyah tonlarda ibarelerin ve şeklin yer aldığı, tescile konu işaretin ortasında şekil, şeklin içinde “…” ibaresi, şeklin etrafında da özel … … tıp merkezi” ibaresinin yer aldığı, “…” ibaresinin ön planda, diğer ibarelere göre daha büyük boyutta kompozisyon edildiği, davacı markasının beyaz fon üzerine yerleştirilen şekil ile şeklin içinde yer alan dairesel yazılmış “…” ibaresinden oluştuğu, bir bütün olarak, anlamsal, görsel ve fonetik olarak yapılan incelemede, taraf markalarının bu hali ile karıştırılma ihtimaline neden olabilecek derecede benzer oldukları, markalarında yer alan esas unsurlar olan “…” ibaresinin aynı oluşu, taraf markalarında yer alan diğer unsurların söz konusu benzerliği düşürmeye veya kesmeye yetemediği, markaların detaylarındaki farklılıkları hatırda tutamayacak olan orta düzeydeki tüketiciler nezdinde, markalar arasında bir irtibat kurulması ve davalı markasının, davacı markası ile bağlantılı bir marka olarak algılanması ihtimalinin bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Anlamsal benzerlik alanında yapılan değerlendirmede; taraf markalarında ortak olan “…” ibaresinin belli bir anlamı olmadığı, davalı şirket vekilince “fizik tedavi merkezi” kelimelerinden türetildiğinin bildirildiği, bu hali ile “…” ibaresinin ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer, coğrafi kaynak belirten veya malların üretildiği, hizmetlerin yapıldığı zamanı gösteren veya malların ve hizmetlerin diğer karakteristik özelliklerini belirten işaret ve adlandırma kavramları içerisinde sayılamayacağı, ortak “…” ibaresinin belli bir entelektüel çaba neticesinde yaratılmış olduğu, davalı şirketin markasında yer alan “özel”, “…” ve “tıp merkezi” ibarelerinin ise belli bir ayırt edicilik gücü olmayan ibareler olduğu, “…” harflerinin ise, “Özel … … Tıp Merkezi” ibarelerine atıf şekilde olduğu kanaatine varılmıştır.
İşitsel olarak yapılan karşılaştırmada taraf markalarında ortak olan “…” ibaresinin okunuşunun aynı olduğu, davalı markasında yer alan diğer unsurların ise söz konusu aynılık dereceğini belli oranda düşürdüğü kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar taraf markaları benzer olarak kabul edilmişse de, markalar arasında 6769 sayılı Kanun kapsamında karıştırılma ihtimalinin varlığı için ilk şart olan markaların kullanıldığı ürün ya da hizmet ile aynı ya da aynı tür (türdeş) ürün ya da hizmet için kullanılma şartının gerçekleşmediği görülmekle, davaya konu marka açısından tescil engelinin ve hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1- Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 54,40 TL harçta düşümü ile 4,90 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalılar için 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4- Davacın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5- Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/06/2021
Katip …
¸

Hakim …
¸

¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.