Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/295 E. 2021/367 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/295
KARAR NO : 2021/367
DAVA : Marka (Marka İle İlgili Kurum Kararlarının İptali)
DAVA TARİHİ : 24/09/2020
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/11/2021
DAVA:
Davacı vekili 24.09.2020 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarıyla, müvekkilinin TÜRKPATENT nezdinde … sayı ile 35.sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerde tescil edilmek üzere “her eve market+şekil” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun TÜRKPATENT resmi markalar bülteninde yayınlandığını; davalı şirketin … sayılı ve “… market+şekil” ibareli markasını gerekçe göstererek yaptığı itirazın Markalar Dairesince kabul edilerek başvurularının reddine karar verildiğini, davacı şirketin bu ret kararına karşı yeniden inceleme taleplerinin bu kez TÜRKPATENT’in … sayılı YİDK karan ile nihai olarak reddedildiğini, oysa “her eve market” ibaresi ve logosunun ilk kez tasarlanıp, elektronik ticarette kullanılmasının davacı şirketin kurucusu tarafından yapıldığını, 07.06.2017 tarihinde hereevemarket.com ve 09.07.2017 tarihinde “hereve.market” şeklinde internet alan adının satın alındığını, ayrıca sosyal medya hesaplarında da bu şekilde kullanılmaya başladığını, davalı şirketin hak sahibi olmadığı halde, izinsiz olarak markayı kendi adına tescil ettirdiğini, davalı şirketin tek ortağı … ile davacının tek ortağı Bekir Tunçer arasında geçmişe dönük 10 yıllık arkadaşlık mevcutken, bu arkadaşlığını kötüye kullanarak Bekir Tunçer’den izinsiz ve habersiz olarak internet alan adındaki noktalama işareti (.) yerine yazı ile nokta ibaresini markaya ekleyerek … tescil numaralı markasını 14.08.2017 tarihinde marka olarak tescil ettirdiğini, Bekir Tunçer ile arkadaşlığına devam ettiğini, davacı şirketin kuruluş aşamasında ortak olmak istediğini, böylece davacı şirketin 2018 tarihinde …’in de içinde bulunduğu 4 kişi tarafından kurulduğunu, Bekir Tunçer’in şirket kurulduktan sonra marka üzerindeki haklarını davacı Şirkete devrettiğini ve davacı şirket tarafından kullanılmaya başlandığını, “her eve market” ibaresi üzerinde gerçek hak sahibinin davacı olduğunu, markanın sosyal medya hesaplarından yoğun olarak ticari alanda ve ticari amaçlarla kullanıldığını, Yargıtay 11.HD.nin 2007/4967 E. 2008/6576 K.sayılı ilamında markaların öncelik hakkının belirlenmesinde web sayfası oluşturulmasının markasal kullanım olduğuna, önce kullanım ile hak sahibi olunduğuna karar verildiğini, Yargıtay 11.HD.nin 2002/3353 E. 2020/6748 K.sayılı ilamında markanın fatura, kutu, ambalaj üzerinde kullanılmasının önceye dayalı kullanım yönünden delil olarak kabul edilerek, markanın kullanım yoluyla ayırt edici nitelik kazanmış olduğuna karar verildiğini, davalı şirketin tek ortağı …’in davaya konu markayı sahibi olduğu şirket adına tescil ettirdikten sonra davacı şirket adına en üst derecede işlem yapmaya yetkili vekil konumunda iken, müvekkilin marka kullanımına karşı çıkmadığını, müvekkil şirket adına bu marka ile satış işlemleri yaptığını, yine şirketin 05.04.2019 tarihinde yapmış olduğu marka başvurusuna hiçbir itirazda bulunmadığını, markanın fiilen 2 yıl kullanılmasına da … ve davalı şirketin hiçbir itirazının bulunmadığını, …’in davacı şirket ortaklığından ayrıldıktan çok sonra davacının markasına itiraz ettiğini, markaların benzer olmadığını belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun dava konusu … sayılı kararının iptaline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu marka başvurusu “her eve market” ibaresi ile redde mesnet “ her eve nokta market” ibareli markanın görsel, işitsel, kavramsal olarak hemen hemen aynı olduğunu, baskın unsurun “her eve market” ibaresi olduğunu, çıkarılan mal ve hizmetleri aynı/benzer nitelikte olduğunu, markalar arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğunu, davacının eskiye dayalı kullanım gerekçeli itirazına ilişkin sunulan bilgi ve belgelerin yeterli olmadığını, daha önce davacı adına tescilli ve/ya başvurusu yapılmış bir marka bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle,müvekkili şirketin yetkilisi olan …’in dede mesleği olan bakkal/market işletmeciliğine 1984 yılında başladığını, 2007 yılında müvekkili şirketi kurduklarını, uzun yıllardır bu sektörde emek verdiğini, davacının “her eve market” markasını kullanmaya başladığında, müvekkili ile davacı asil … Yazım şirketinin ortağı olduğunu, davacı asil ile müvekkili … arasında uzun yıllardır arkadaşlık olduğunu, 2028 yılında 4 ortak olarak … Yazılım Bilişim AŞ ni kurduklarını, “her eve market” ibaresini müvekkilin tescilden önce kullanmadığı iddiasının doğru olmadığını, davacı tarafın işletme adı olarak kullandığı iddiasının doğru olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Mahkememizce tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, davaya konu TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararı ile davacıya ait … kod nolu marka başvuru dosyası ve davalı şirkete ait marka tescil belgesi getirtilmiş, taraflarca sunulan belgeler ile mahkememizce getirtilen deliller incelenmiş, uyuşmazlığın, niteliğine göre teknik ve özel bilgiyi gerektiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor objektif, dosya kapsamındaki delillerle tutarlı denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiş, Mahkememizce de benimsenmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ile marka başvurusunun tescili istemine ilişkindir. YİDK kararının davacı başvuru sahibine 28.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 24.09.2020 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Davada uyuşmazlığın özü, davalı şirkete ait … sayılı ve “… market+şekil” ibareli markanın, davacının … sayılı ve “her eve market+şekil” ibareli başvurusu yönünden 6769 sayılı SMK’nin 6/1 maddesi çerçevesinde tescil engeli olup olmadığı ve sonucuna göre … sayılı YİDK kararının hukuka uygun bulunup bulunmadığına ilişkindir.
TÜRKPATENT’den getirtilen … sayılı marka başvuru işlem dosyası incelendiğinde, davacının 05/04/2019 tarihinde “her eve market+şekil” ibaresinin marka olarak tescili istemiyle davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğu, tescil kapsamında 35.sınıftaki bir kısım mal ve hizmetlerin yer aldığı, başvurunun Resmi Marka Bülteninde ilan edildiği, ilana davalı şirketin … sayılı “… market+şekil” ibareli markası ile benzerlik arz ettiğinden ve tanınmışlık iddiasıyla itirazda bulunduğu, itirazın Markalar Dairesince kısmen kabul edilerek başvurunun reddine karar verildiğini, bunun üzerine, davacı şirket vekilinin yeniden inceleme isteminin YİDK’nun … sayılı kararı ile nihai olarak reddine karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle mahkememiz önündeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 05.04.2021 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “…dava konusu marka başvurusu ile davalının dayanak markası arasında ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, dava konusu 17.07.2020 tarih ve … sayılı YİDK kararının yerinde olduğu…” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; Karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun “her eve market+şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 35.sınıftaki “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “Cinsel amaçlı aletler ve malzemeler. Prezervatifler (kondom/kaput). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç): kırtasiye tipi kağıt ürünler, yapıştırıcılar, kalemler, silgiler, kırtasiye tipi bantlar, el işi için karton, yazı kağıtları, kopyalama kağıtları, yazarkasa kağıt ruloları, çizim aletleri, kara tahtalar, resim boyaları. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar.Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri.Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri.Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar.Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler.Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül.Bal, arı sütü, propolis.Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar.Mayalar, kabartma tozları.Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri.Çaylar, buzlu çaylar.Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler Sakızlar.Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç.Pekmez.İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar. Ormancılık ürünleri. Canlı hayvanlar, kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar.Canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar.Hayvan yemleri. Malt (insan tüketimi için olmayan). Evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu.Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar.Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” malların* bir araya getirilmesi hizmetleri (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir).” mal ve hizmetlerinin bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise … sayılı ve “… market+şekil” ibareleriden meydana geldiği ve koruma kapsamında 35.sınıftaki mal ve hizmetlerin yer aldığı, gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, başvuru kapsamındaki mal ve hizmetlerin itiraza dayanak marka kapsamındaki mallar ile aynı/aynı tür/benzer/ilişkili oldukları tespit ve kabul edilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “her eve market+şekil” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markanın standart karekterle yazılı “… market+şekil” ibaresinden oluştuğu görülmektedir.
Dava konusu “her eve market+şekil” ibareli marka bir kelime ve şekil markasıdır. Görsel olarak bir market arabası şeklinin dava konusu marka kapsamındaki 35.sınıfta yer alan mağazacılık hizmetleri açısından markanın ayırt ediciliğini, özgünlüğünü artırarak, görsel hafızada markasal bir iz bırakması olasılığının yüksek olmadığı düşünülmektedir. Keza “market” ibaresinin de 35.sınıfta yer alan mağazacılık hizmetleri açısından markasal ayırt edicilik değeri bulunmamaktadır. Bununla birlikte ortalama tüketici markayı bütün olarak algılayacağından ve sadece “her eve” ibaresinin değil, bütün olarak “her eve market” ibaresinin markasal etki bırakacağı düşünüldüğünden, aşağıdaki değerlendirmeler bu doğrultuda yapılmıştır.
Redde mesnet davalı şirketin “… market+şekil” ibareli markası da bir kelime ve şekilden oluşmaktadır. Markada yer alan “nokta” ibaresi ve şekil unsuru, günümüz teknolojisinde internetten üzerinde sağlanan haritada yer gösterme, konum gösterme, yol tarifi gibi hizmetlere ilişkin kullanılan şekilleri çağrıştırdığından, dava konusu hizmetlerin hitap ettiği ortalama tüketici için markanın ayırt edici ve esas unsurunun “hereve” ibaresi olacağı, yine ortalama tüketici markayı bütün olarak algılayacağından ve sadece “hereve” ibaresinin değil, bütün olarak “hereve market” ibaresinin markasal etki bırakacağı kanaatine varılmıştır.
Görsel olarak, davacı markalarından yer alan tüm unsurlar bütün olarak bıraktıkları izlenim dikkate alındığında dava konusu “her eve market+şekil” markası ile davalı şirkete ait redde mesnet “… market+şekil” ibareli markası arasında ile orta derecede benzerlik olduğu düşünülmektedir. Her iki markada benzer renkleri ve ibarelerin kullanılması, ilk ve son kelimelerinin aynı olması markaların benzerliğini arttırmaktadır. Ortalama tüketicilerin, markaları her zaman birlikte görme ihtimali olmayacağından ve “nokta” ibaresinin bir harita /konum yönlendirmesi şekli ile kullanılmış olması , bu neden ile düşük ayırt edicilik katkısı yaptığından markaların görsel olarak orta derecede benzer olduğu kanaatine varılmıştır.
İşitsel olarak, ortalama tüketici açısından her iki markanın “her eve market” ibaresi ile telaffuz edileceği düşünülmektedir, redde mesnet markanın “her eve nokta market” olarak telaffuz edilmesi olasılığının ve işitsel hafızada bu hali ile bir iz bırakmasının ve daha sonra yine bu hali ile hatırlanmasının düşük ihtimal olacağı düşünülmektedir. Çünkü ortalama tüketici, özellikle markanın ayırt edici ilk kısmına “her eve” ibaresine odaklanacağından, taraf markalarının işitsel olarak yüksek derecece benzer olduğu kanaatine varılmıştır.
Kavramsal olarak her iki markada yer alan “market” ibaresi 35.sınıftaki dava konusu hizmetler açısından ayırt ediciliğe sahip değildir. Her iki markada kavramsal hafizada iz bırakacak markasal unsurun “her eve” ibaresi olduğu, bu ifadenin internet, telefon, mobil uygulamalar gibi teknolojiler kullanılarak sipariş verilebilen, fiziksel olarak bir dükkan, bakkal ya da mağazaya gidilmesini gerektirmeyen, sanal mağazacılık hizmetlerini, her eve ulaştırılabilen hizmetleri çağrıştırdığı düşünülmektedir. Açıklanan gerekçelerle taraf markalarının kavramsal olarak yüksek derecede benzer olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Sonuç olarak, iltibastan söz edilebilmesi için işaret aynılığı/ benzerliği ile mal veya hizmet aynılığı/ benzerliği bir arada bulunmak zorundadır. Bunun yanı sıra halk (ilgili tüketici kitlesi) tarafından markaların karıştırılma ihtimali ve karıştırılma ihtimalinin markalar arasında ilişki olduğu ihtimalini kapsaması gerekmektedir. Karıştırılma tehlikesinde malların ve hizmetlerin türü önemlidir. Ayrıntılı değerlendirme ve inceleme sonucu alınan yüksek değerli mal ve hizmetlerde günlük ihtiyacı karşılayan görece düşük değerli mal ve hizmetlere kıyasla karıştırma tehlikesi daha azdır. 35.sınıf kapsamında yer alan mağazacılık hizmetleri, yaş, cinsiyet, eğitim, mesleki uzmanlık vs. ayrımı olmaksızın her kesime hitap edebilen hizmetlerdir. Bu hizmetlerin hitap ettiği müşteri kitlesinin bilgi, dikkat ve algı seviyesinin ortalama tüketici olduğu düşünülmektedir. Dava konusu marka kapsamında 35.sınıfta yer alan hizmetler açısından, taraf markalarının benzer olması, hizmetlerin aynı olması nedeniyle, dava konusu markanın redde mesnet davalı şirket markası ile ilişkilendirilme dahil karıştırılma ihtimali bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafça gerçek hak sahipliği iddiasında bulunulmuş ise de, bu iddia ile başkalarının başvurularına itiraz, tescil halinde hükümsüzlük davası açma hakkı verdiği, ancak kendi başvurusu yönünden kendinden önce başvurusu yapılmış veya tescil edilmiş benzer markaya rağmen kendi başvurusunu tescil ettirme yönünde bir hak vermediğinden, ( Yargıtay 11. H.D 2017/3679 Esas) bu talebinde reddine karar verilmiştir.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1- Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 54,40 TL harçta düşümü ile 4,90 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalılar için AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4- Davacın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekili ile davalı kurum vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸
¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.