Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/283 E. 2021/59 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/283
KARAR NO : 2021/59

DAVA : Tescilsiz Marka ile İşletme Adı, Alan Adı ve Ticaret Ünvanı Tescilinden Doğan Haklara Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi, Durdurulması, Men ve Ref’i
DAVA TARİHİ : 15/09/2020
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2021

DAVA:
Davacı vekili 15.09.2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle, Ticaret Ünvanı “… İŞKEMBECİSİ” (… İşkembecisi Restaurant) işletme adını taşıyan yiyecek ve içecek sağlanması hizmeti sunulan “…Gaziosmanpaşa/ANKARA” adresindeki işletmeyi 28.12.2011 tarihinde devir alan müvekkili şirketin, “… GRUP RESTORAN GIDA TURİZM İNŞAAT TEMİZLİK TAAHHÜT SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” Ticaret unvanıyla 11.01.2011 tarihinde ticaret siciline tescil edilerek kurulduğunu, müvekkil şirketin geniş bir ticari sahayı içeren tescilli iştigal mevzuu içerisinde “her çeşit restoran ve lokanta işletmeciliği; otel ve tatil köyü işletmeciliği; yiyecek ve içecek sağlanan yerlerin işletmeciliği; gezi, tur ve seyahat acentası işletmeciliği; her türlü inşaat, taahhüt ve müteahhitlik hizmetleri; her türlü dinlenme gezme ve eğlenme hizmeti sunma” da bulunduğunu, müvekkil şirketin ticaret unvanı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 50 ve devamı hükümlerine göre TİCARET UNVANININ KORUNMASI, TTK m.54 ve devamı hükümlerine göre de HAKSIZ REKABET HÜKÜMLERİ uyarınca koruma altında olduğunu, müvekkil şirketin İŞLETME ADI 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 53 madde yollamasıyla 50 ve devamı hükümlerine göre İŞLETME ADININ KORUNMASI, TTK m.54 ve devamı hükümlerine göre de HAKSIZ REKABET HÜKÜMLERİ uyarınca koruma altında olduğunu, müvekkil şirket, bunun yanında “… İŞKEMBECİSİ+ŞEKİL” ibare ve biçimli tescilsiz markanın da sahibi olduğunu, bu işaretin kurulduğu tarihten beri yiyecek ve içecek sağlanması hizmeti sunduğu işletmelerinde, işletme adı olmak yanında markasal olarak da sürekli ve kesintisiz olarak kullanmakta olduğunu, müvekkilin bu işaret üzerindeki hakları da 6769 sayılı SMK m.6/3 ve 6100 sayılı TTK m.54, 55 hükümleri uyarınca koruma altında olduğunu, müvekkil şirket 25.01…. sayılı 43.sınıftaki yiyecek ve içecek sağlanması hizmetlerini içeren “… …” ibareli tescilli markanın sahibi olduğunu, bunun yanında müvekkil şirketin 29, 30 ve 43.sınıf gıda ürünleriyle yiyecek ve içecek sağlanması hizmetlerini içeren … sayılı ”… işkembecisi+şekil”; … sayılı www…com; … sayılı “… işkembecisi restaurant orbay demir”; … sayılı “1988’den beri … işkembecisi restaurant”; … sayılı “1988’den beri çorbada hepimizin tuzu var … işkembecisi”; … sayılı “… işkembecisi”; … sayılı “… işkembecisi restaurant”; … sayılı “… işkembecisi restaurant”; … sayılı “… … RESTAURANT” ibareli marka tescil başvuruları Türk Patent nezdinde halen işlem görmekte olduğunu, müvekkilin tescilli markası ve marka tescil başvuruları SMK ve TTK hükümleri uyarınca koruma altında olduğunu, müvekkil şirket, gıda ürünleriyle yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleriyle ilgili olarak kullandığı ticaret unvanını, işletme adı ve markalarıyla ticari faaliyetlerinin tanıtımını 30.01.2011 tarihinde aldığı ve oluşturduğu www…com alan adını taşıyan web sayfasında gerçekleştirdiğini, yiyecek ve içecek hizmetleri bakımından müvekkilinin … ibareli tescilli marka, ticaret unvanı, işletme adı ve alan adıyla internet sitesi Ankara’da ve hatta tüm Türkiye’de herkes tarafından bilinmekteyken, karşı yanda yer alan … müvekkilin işletmesinin 50 metre yakınında bulunan “…ANKARA” adresinde açtığı işletmede … nolu telefonlarla sipariş kabul edileceğini de bildirmek suretiyle … tanıtım işaretini kullanarak lahmacun, pide, katmer ve baklava gibi ürünlerin sunumu ve perakende satışına ilişkin ticari faaliyete geçmiş olduğu öğrenildiğini, perakende satış fişinde işletmenin …’nin adına kayıtlı bulunduğu görülmekte olduğunu, karşı yan …’ın kötüniyetli eylemleri müvekkilin marka ve ticaret unvanı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunu, bu durumun Ankara 4.FSHHM’nin … D.iş sayılı dosyası ile alınan bilirkişi incelemesi sonucu davalı eylemlerinin müvekkilinin fikri ve mülkiyet haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun saptandığını belirterek, davalının yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri ile ürünlerinin sunumunda … tanıtım işaretini kullanmasının, müvekkilin marka, ticaret unvanı, işletme adı ve alan adı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, davalının müvekkilin marka, ticaret unvanı, işletme adı ve alan adı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturan … tanıtım işaretini kullanmak suretiyle gıda ürünleri ve yiyecek içecek sağlanması hizmet ve ürünleri sunma şeklindeki tüm fiillerinin önlenmesi ve durdurulmasına, davalının işletmesinde bulunan ve … ibaresini içeren sabit veya taşınır tabelaların kaldırılmasına ve/veya silinmesine; … ibaresini içeren kartvizit, fatura, irsaliye, afiş, broşür, tanıtım dergilerinin ve bu cümleden olarak tüm iş ve tanıtım evrakı ile tanıtıcı tüm materyallere el konulmasına, üzerlerinden … ibaresinin silinmesine, silinemiyor ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına, varsa … ibaresini içeren alan adı ve internet sitesine, tespit edilecek sosyal medya hesaplarının bulunduğu internet sayfalarına erişimin engellenmesine, yargılama sonucu tesis olunacak kararın özetinin, masrafı davalı tarafa ait olmak üzere, tüm Türkiye’de yayımlanan gazetelerden birinde ilanına/yayımlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı …’a usulüne uygun dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davayetiye yapıldığı halde davaya cevap vermemiş ve yargılamaya katılmamıştır.
GEREKÇE:
Dava, tescilsiz marka ile işletme adı, alan adı ve ticaret unvanı tescilinden doğan haklara tecavüz ve haksız rekabet oluşturan işlemlerin tespiti, önlenmesi, durdurulması, men ve ref’i istemlerinden ibarettir.
Ankara …FSHHM’sinin … D.iş sayılı dosyası ile 20/07/2020 tarihinde yerinde yapılan tespit sonrası Sınai Mülkiyet Uzmanı bilirkişi tarafından sunulan 27/07/2020 tarihli raporda ÖZETLE ” 1- Aleyhine tespit istenen tarafa ait işletmede ön giriş üst tabelasında, girişe göre sağ yan camekanındaki reklamda, işletmenin sol yan tarafından aşağı doğru sarkan tabelada, işletmenin sol yan tarafında yer alan reklam afişinde, internet ortamında, yemeksepeti.com.da, facebook.com.da, giriş kapısının hemen sol kısmında bulunan ayaklı el hijyen standında, yemek masalarındaki mönü kağıtlarında, girişten sonra sol duvara montelenmiş tezgahın en sol,yan ön orta yüzündeki yuvarlak tabelada, orta kısımda üst kısa kiriş duvarının üstünde yer alan yuvarlak tabelada, yemek fişinde yani iş evrakları ve reklamlarda “…” ibaresinin, “lahmacun, pide, katmer, baklava, meşrubat, vb. yiyecek ve içecek sunumu, satışı, lokantacılık hizmetleri”nde kullanıldığı,
2- Tespit isteyene ait… tescil sayılı “ … … ” markası ile aleyhine tespit istenenin kullanımı arasında 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanun’un 29.maddesi kapsamında iktibas/iltibas ihtimali bulunmadığı, tespit isteyene ait … sayılı marka başvurularının 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanun’un koruması kapsamında bulunmadığı, tespit isteyenin bu marka başvurularına dayanarak 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanun kapsamında hak talebinde bulunamayacağı,
3- Tespit isteyenin “Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT ” ibaresi, markası, işletme adı üzerinde “lokantacılık hizmetleri” için önceye dayalı marka hakkı bulunduğu, aleyhine tespit istenenin marka kullanımı da iş yeri eşyalarında, evraklarında, reklamlarda ve internet tanıtımda “…” şeklinde olduğu, iki markanın işitsel, kavramsal olarak ve bir bütün olarak uyandırdığı intiba açısından ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, her iki marka kullanımının “lokantacılık hizmetleri”nde yani aynı tür hizmetlerde olduğu, bu hizmetlerde ortalama dikkat düzeyine sahip tüketicilerin iki marka arasında ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali olduğunu düşünebilecekleri, sonraki tarihli aleyhine tespit istenenin bu kullanımının TTK 55/1.a 4 maddesi kapsamında tespit isteyen aleyhine haksız rekabete neden olacağı,
4- Tespit isteyenin tescilli ticari unvanının ayırt edici unsuru olan “…” ibaresi ile aleyhine tespit istenenin “…” markasını kullanımı arasında iltibas değerlendirmesi yapıldığında; hem ayırt edici işaretler hem de hizmetler aynı olduğuna göre iltibasın ve dolayısıyla da taraflar arasında rekabetin var olduğu, tespit istenenin “…” markasını kullanımının tespit isteyenenin tescilli ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu,
5-tespit isteyenin işletmesinde “Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT ” işletme adını uzun yıllardır daha önceden kullandığı, bu kullanımı ile Ankara’da bilinen tercih edilen bir işletme olduğu, aleyhine tespit istenenin de işletmesinde “… lahmacun baklava” adını yeni bir tarihte kullanmaya başladığı, her iki işletme adının işitsel, kavramsal olarak ve bir bütün olarak uyandırdığı intiba açısından ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, ortalama dikkat düzeyine sahip tüketicilerin iki işletme arasında ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali olduğunu düşünebilecekleri, aleyhine tespit istenenin 90-100 metre mesafedeki Ankara’nın ünlü, bilinir “ “Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT ” işletmesinden habersiz olamayacağı, onun şöhretinden yararlanmaya çalışarak TTK 55/1.a 4 maddesi kapsamında tespit isteyen aleyhine haksız rekabete neden olacağı,
6- Aleyhine tespit istenenin “…” ibaresini içerecek şekilde herhangi bir alan adı kullanımı tespit edilemediğinden, tespit isteyenin tescilli www…com isimli alan adına tecavüzün, haksız rekabetin mevcut olmadığı, ” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
6100 sayılı HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU ;
Madde 389/1 “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.”,
Madde 391 “Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir.”,
Madde 392 “(1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır. Talep, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkeme gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebilir. “hükmü,
6769 Sayılı SINAİ MÜLKİYET KANUNU (10.01.2017 yürürlük)
(MARKA) Madde 7 (Marka tescilinden doğan hakların kapsamı ve istisnaları);
“(1) Bu Kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir.
(2) Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:
a) Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması.
b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması.
c) Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
(3) Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
a) İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi.
c) İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi.
ç) İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
d) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
e) İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması.
f) İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.
(4) Markanın sahibine sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin yayım tarihi itibarıyla hüküm ifade eder. Ancak marka başvurusunun Bültende yayımlanmasından sonra gerçekleşen ve marka tescilinin ilan edilmiş olması hâlinde yasaklanması söz konusu olabilecek fiiller nedeniyle başvuru sahibi, tazminat davası açmaya yetkilidir. Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayımlanmasından önce karar veremez.
(5) Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez:
a) Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi.
b) Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması.
c)Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.”
Madde 29 ” (1) Aşağıdaki fiiller marka hakkına tecavüz sayılır:
a) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.
b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c) Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
ç) Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.”,
Madde 159 ” (1) Bu Kanun uyarınca dava açma hakkı olan kişiler, dava konusu kullanımın, ülke içinde kendi sınai mülkiyet haklarına tecavüz teşkil edecek şekilde gerçekleşmekte olduğunu veya gerçekleşmesi için ciddi ve etkin çalışmalar yapıldığını ispat etmek şartıyla, verilecek hükmün etkinliğini temin etmek üzere, ihtiyati tedbire karar verilmesini mahkemeden talep edebilir.
(2) İhtiyati tedbirler özellikle aşağıda belirtilen tedbirleri kapsamalıdır:
a) Davacının sınai mülkiyet hakkına tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesi ve durdurulması.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edilerek üretilen veya ithal edilen tecavüze konu ürünlere, bunların üretiminde münhasıran kullanılan vasıtalara ya da patenti verilmiş usulün icrasında kullanılan vasıtalara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde, Türkiye sınırları içinde veya gümrük ve serbest liman veya bölge gibi alanlar dâhil, bulundukları her yerde elkonulması ve bunların saklanması.
c) Herhangi bir zararın tazmini bakımından teminat verilmesi.
(3) İhtiyati tedbirlerle ilgili bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygulanır.” hükmü;
6102 sayılı TÜRK TİCARET KANUNU (14.02.2011 tarihli yayınlanan);
Madde 50″ (1) Usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı sadece sahibine aittir.”,
Madde 52″ (1) Ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebilir.
(2) Mahkeme, davayı kazanan tarafın istemi üzerine, giderleri aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere, kararın gazete ile yayımlanmasına da karar verebilir.”,
Madde 53 “(1) İşletme sahibi ile ilgili olmaksızın doğrudan doğruya işletmeyi tanıtmak ve benzer işletmelerden ayırt etmek için kullanılan adların da sahipleri tarafından tescil ettirilmesi gerekir. Tescil edilen işletme adları hakkında da 38, 45, 47, 50, 51 ve 52 nci maddeler uygulanır.”,
Madde 54 “(1) Haksız rekabete ilişkin bu Kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.
(2) Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.”,
Madde 55″Dürüstlük kuralına aykırı davranışlar, ticari uygulamalar’ın başlıcaları “,
Madde 56 “Haksız rekabet sebebiyle müşterileri, kredisi, meslekî itibarı, ticari faaliyetleri veya diğer ekonomik menfaatleri zarar gören veya böyle bir tehlikeyle karşılaşabilecek olan kimse;
Fiilin haksız olup olmadığının tespitini, Haksız rekabetin men’ini, Haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, haksız rekabet yanlış veya yanıltıcı beyanlarla yapılmışsa bu beyanların düzeltilmesini ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise, haksız rekabetin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasını, Kusur varsa zarar ve zıyanın tazminini, Türk Borçlar Kanununun 58 inci maddesinde öngörülen şartların varlığında manevi tazminat verilmesini, isteyebilir. “hükmü yer almaktadır.

Davacının …. sayılı 43.sınıfta ” yiyecek ve içecek sağlanması,….” hizmetlerini içeren “… …” ibareli tescilli markası olduğu;
… Grup Restoran Gıda Turizm İnşaat Temizlik Taahhüt San.Tic.Ltd.Şti. ( TİCARET ÜNVANI ) adı altında 14/01/2011 tarihinde …. Ticaret sicil no ile ” Lokanta hzimetleri” içerikli ATO’ya kayıtlı olup Ticaret ünvanındaki kılavuz unsurun ” …” ibaresi olduğu;
“Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT “şeklinde işletme adını ” Lokanta hzimetleri” içerikli kullandığı dosyaya yansıtılan delillerle anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulan ” 3- Tespit isteyenin “Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT ” ibaresi, markası, işletme adı üzerinde “lokantacılık hizmetleri” için önceye dayalı marka hakkı bulunduğu, aleyhine tespit istenenin marka kullanımı da iş yeri eşyalarında, evraklarında, reklamlarda ve internet tanıtımda “…” şeklinde olduğu, iki markanın işitsel, kavramsal olarak ve bir bütün olarak uyandırdığı intiba açısından ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, her iki marka kullanımının “lokantacılık hizmetleri”nde yani aynı tür hizmetlerde olduğu, bu hizmetlerde ortalama dikkat düzeyine sahip tüketicilerin iki marka arasında ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali olduğunu düşünebilecekleri, sonraki tarihli aleyhine tespit istenenin bu kullanımının TTK 55/1.a 4 maddesi kapsamında tespit isteyen aleyhine haksız rekabete neden olacağı,
4- Tespit isteyenin tescilli ticari unvanının ayırt edici unsuru olan “…” ibaresi ile aleyhine tespit istenenin “…” markasını kullanımı arasında iltibas değerlendirmesi yapıldığında; hem ayırt edici işaretler hem de hizmetler aynı olduğuna göre iltibasın ve dolayısıyla da taraflar arasında rekabetin var olduğu, tespit istenenin “…” markasını kullanımının tespit isteyenenin tescilli ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu,
5-tespit isteyenin işletmesinde “Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT ” işletme adını uzun yıllardır daha önceden kullandığı, bu kullanımı ile Ankara’da bilinen tercih edilen bir işletme olduğu, aleyhine tespit istenenin de işletmesinde “… lahmacun baklava” adını yeni bir tarihte kullanmaya başladığı, her iki işletme adının işitsel, kavramsal olarak ve bir bütün olarak uyandırdığı intiba açısından ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, ortalama dikkat düzeyine sahip tüketicilerin iki işletme arasında ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali olduğunu düşünebilecekleri, aleyhine tespit istenenin 90-100 metre mesafedeki Ankara’nın ünlü, bilinir ““Şekil+… İŞKEMBECİSİ RESTEURANT ” işletmesinden habersiz olamayacağı, onun şöhretinden yararlanmaya çalışarak TTK 55/1.a 4 maddesi kapsamında tespit isteyen aleyhine haksız rekabete neden olacağı, ” şeklinde bilirkişi raporu dikkate alındığında davacıya ait … ibareli Ticaret ünvanı ile İşletme adının davalı tarafça “… LAHMACUN BAKLAVA” işletme adı ile “lahmacun, pide, katmer, baklava, meşrubat, vb. yiyecek ve içecek sunumu, satışı, ” şeklinde lokantacılık hizmetlerini kapsayan ve ticari etki yaratacak şekilde iltibas şekli ile kullanıldığına kanaat uyandıran delil sunulduğundan davalının bu şekilde … olarak markasal ve işletme adı olarak kullanımında davacı taraf aleyhine 6102 sayılı TTK 50 ve devamı maddelerindeki hükümler kapsamında HAKSIZ REKABET oluşturduğu; ancak davacının 2010/4323 sayılı tesçilli markasına ve www…com isimli alan adına yönelik “…” ibaresini içerecek şekilde herhangi bir alan adı kullanımı tespit edilemediğinden, diğer başvuru markaları da henüz tescil edilmediği anlaşıldığından bu kısımlar açısından haksız rekabet oluşturmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, Ankara 4.FSHM tarafından alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne, davalının yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri ile ürünlerinin sunumunda … tanıtım işaretini kullanmasının, davacının ticaret unvanı, işletme adı ve alan adı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, davalının, davacının ticaret unvanı, işletme adı ve alan adı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturan … tanıtım işaretini kullanmak suretiyle gıda ürünleri ve yiyecek içecek sağlanması hizmet ve ürünleri sunma şeklindeki tüm fiillerinin önlenmesi ve durdurulmasına, davalının işletmesinde bulunan ve … ibaresini içeren sabit veya taşınır tabelaların kaldırılmasına ve/veya silinmesine; … ibaresini içeren kartvizit, fatura, irsaliye, afiş, broşür, tanıtım dergilerinin ve bu cümleden olarak tüm iş ve tanıtım evrakı ile tanıtıcı tüm materyallere el konulmasına, üzerlerinden … ibaresinin silinmesine, silinemiyor ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına, kararın özetinin, masrafı davalı tarafa ait olmak üzere, tüm Türkiye’de yayımlanan gazetelerden birinde bir defa ilanına/yayımlanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
2-Davalının yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri ile ürünlerinin sunumunda … tanıtım işaretini kullanmasının, davacının ticaret unvanı, işletme adı ve alan adı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine,
3- Davalının, davacının ticaret unvanı, işletme adı ve alan adı tescilinden doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet oluşturan … tanıtım işaretini kullanmak suretiyle gıda ürünleri ve yiyecek içecek sağlanması hizmet ve ürünleri sunma şeklindeki tüm fiillerinin önlenmesi ve durdurulmasına,
4-Davalının işletmesinde bulunan ve … ibaresini içeren sabit veya taşınır tabelaların kaldırılmasına ve/veya silinmesine; … ibaresini içeren kartvizit, fatura, irsaliye, afiş, broşür, tanıtım dergilerinin ve bu cümleden olarak tüm iş ve tanıtım evrakı ile tanıtıcı tüm materyallere el konulmasına, üzerlerinden … ibaresinin silinmesine, silinemiyor ve tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhasına,
5-Kararın özetinin, masrafı davalı tarafa ait olmak üzere, tüm Türkiye’de yayımlanan gazetelerden birinde bir defa ilanına/yayımlanmasına,
6-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
7-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Davacı vekiline AAÜT uyarınca 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kabul ret oranının takdiren davacı lehine 9/10 olarak belirlenmesine, davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 1.087,90 TL yargılama giderinden payına düşen 979,11 TL’nin davalı alınarak davacıya verilmesine, kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/02/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸
¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.

Davacı Masraf Dökümü:
İlk Masraf 116,60.-TL
Posta Masrafı 120,50.-TL
Ankara 4.FSHHM’nin
… D.İş. sayılı
Dosyasında yapılan 850,80.-TL
Toplam 1.087,90.-TL