Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/245 E. 2021/78 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/245
KARAR NO : 2021/78

DAVA : TÜRKPATENT YİDK Marka Kararı İptali, Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 14/08/2020
KARAR TARİHİ : 18/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2021

İDDİA:
Davacı vekili 14.08.2020 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … sayılı “…”, “…+şekil” ibareli markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…+şekil” ibaresini 03, 05 ve 35.sınıflarda marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa müvekkili şirketin 1866 yılında kurulduğunu ve 140 yıldan uzun süredir hastalara ve sağlık profesyonellerine yenilikçi bitkisel ilaçlar sağladığını, müvekkiline ait ürünlerin Türkiye’de Abdi İbrahim tarafından satışa sunulduğunu, müvekkiline ait en popüler ürünlerinden birinin “…” markalı ürünler olduğunu, söz konusu ürünün krem/pomad markası olduğunu ve pek çok cilt sorununu ortadan kaldırmada oldukça başarılı bir ürün olduğunu, davalıya ait “…” ibareli başvuru ile müvekkiline ait “…” ibareli markalar arasında 6769 sayılı SMK’nun 6/1 maddesi kapsamında benzerlik bulunduğunu, markaların tescil kapsamında aynı ve çok benzer mal/hizmetlerin bulunduğunu ve markalar arasında karıştırılma ihtimali ortaya çıkacağını, bununla birlikte müvekkiline ait “…” ibareli markanın tanınmışlığı nedeniyle davalıya ait marka başvurusunun tescilinin 6769 sayılı SMK’nun 6/4 ve 6/5 maddeleri uyarınca da reddedilmesi gerektiğini belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı kararının iptaline ve … sayılı “…+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuru işlem safahatını açıklamış, davaya konu YİDK kararının 6769 s. SMK’ya uygun tesis edildiğini, markaların 6769 s. SMK’nun 6.maddesi anlamında benzer olmadığını, davacıya ait markanın tanınmışlık koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin (… San. ve Tic. Ltd. Şti) ticari unvanı ile 2007 yılından bu yana Kayseri ilinde faaliyet gösterdiğini, ana faaliyet alanı olarak “gıda sektöründe kullanılan kimyasal katkı maddelerinin insan sağlığına verdiği olumsuz etkilerin ortadan kaldırılmasına yönelik kimyasal katkıları ikame edebilecek doğal ve fonksiyonel bitki ekstratları üretimi” ni belirlediğini, bu alanda yapmış olduğu bilimsel çalışmalar ve saha uygulamaları neticesinde uluslararası yayınlanmış makaleler ve birçok üniversitede devam eden yüksek lisans/doktora tezi çalışmalarının bulunduğunu, şirketin markalaşma süreci içerisinde Ar-Ge faalietleri sırasında her zaman taklit sürecinden uzak durduğunu, üniversitelerle ortak bilimsel çalışmalar yaptığını, ayrıca şirketin marka isimlerini belirlerken herhangi bir karıştırma, benzerlik ya da haksız rekabete yol açmayacak şekilde belirlemeye özen gösterdiğini, markaları mutlaka şekil ve logo ile bütünleştirdiğini; dava konusu “…” ibareli markanın Osmanlıca kökenli “himaye edenler, koruyanlar” anlamına gelen “…” ibaresiyle birlikte “ilaç, deva, derman, merhem, tedavi etmek” anlamına gelen “em” ibaresinin birleştirilmesiyle oluşturulduğunu, dava konusu “şekil + …” ibareli başvuru ile davacıya ait “…” ibareli marka arasında benzerlik bulunmadığını, davacı markasının bir ilaç markası olduğunu ve ilaç prospektüsünde haricen eczacı tavsiyesiyle kullanılabileceğini, satış kanallarının eczaneler olduğunu, tıbbi eğitim almış eczacıların iki marka arasındaki farkı hemen birbirinden ayırt edebileceğini ve markaları karıştırmayacaklarını, nihai tüketicilerin de yanılgıya düşmeyeceğini, müvekkil şirketin dava konusu “…” markası ile sadece dezenfektan üretme amacında olduğunu, dava konusu “…” ibareli markanın küçük harfler ile yazıldığını, davacıya ait “…” markasının ise büyük harfler ile yazıldığını, “…” kelimesinin yeşil renkte, “em” kelimesinin ise lacivert renkte yazıldığını ve davalıya ait markanın davacıya ait markadan belirgin şekilde ayrıldığını ve markaların renk, görsel ve anlamsal unsurları itibariyle benzer olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, TÜRKPATENT’den davalı şirkete ait … sayılı marka başvurusu işlem dosyası ile itiraza dayanak marka tescil belgesi getirtilmiş, sunulan deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor dosyadaki kanıtlarla tutarlı, delillerin değerlendirilmesi aracı olarak denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şirkete ait … sayılı “…+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 14.06.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 14.08.2020 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Davada uyuşmazlığın özü, davacıya ait … sayılı “…”, “…+şekil” ibareli markanın, davalı şirketin… sayılı “…+şekil” ibareli başvurusu yönünden SMK’nın 6/1, 6/5, 6/9 hükümleri çerçevesinde tescil engeli olup olmadığı ve sonucuna göre … sayılı YİDK kararının hukuka uygun bulunup bulunmadığına ilişkindir.
TÜRKPATENT’den getirtilen … sayılı marka başvuru işlem dosyası incelendiğinde, davalı şirketin 01/08/2019 tarihinde “…+şekil” ibaresinin marka olarak tescili istemiyle davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğu, tescil kapsamında 03, 05, 35.sınıftaki bir kısım emtiaların yer aldığı, başvurunun Resmi Marka Bülteninde ilan edildiği, ilana davacının … sayılı “…”, “…+şekil” ibareli marka ile benzerlik arz ettiğinden ve tanınmışlık iddiasıyla itirazda bulunduğu, itirazın Markalar Dairesince reddi üzerine, yeniden inceleme isteminin YİDK’nun … sayılı kararı ile nihai olarak reddine karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle mahkememiz önündeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 03.12.2020 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “Davalıya ait marka ile davacı markaları arasında 6769 sayılı SMK’nun 6/1 maddesi anlamında ilişkilendirilme/karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, Davacının tanınmışlık iddiasının yeterli bilgi ve belge ile ispatlanamadığı ve 6769 sayılı SMK’nun 6/5 maddesinde belirtilen koşulların sağlanmadığı, Yukarıdaki tüm tespit ve değerlendirmeler kapsamında, iptali istenen … sayılı YİDK kararının yerinde olduğu, … numaralı markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini şartlarının oluşmadığı” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun “…+şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında 03, 05, 35.sınıftaki “SINIF KODU : 03 Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç). Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları. Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar. Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks. SINIF KODU : 05 İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler. Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri. Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler. Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler. İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler. Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. SINIF KODU : 35 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri.Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç).Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç).Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları.Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar.Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks.İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler.Tıbbi ve veterinerlik amaçlı kullanıma uygun diyetetik maddeler;insan ve hayvanlar için diyet takviyeleri, gıda (besin) takviyeleri; zayıflama amaçlı tıbbi müstahzarlar; bebek mamaları; tıbbi amaçlı bitkiler ve tıbbi amaçlı bitkisel içecekler.Diş hekimliği için ürünler (aletler/cihazlar hariç) : diş dolgu maddeleri, diş kalıbı alma maddeleri, protez ve yapay diş yapıştırma ve tamir maddeleri.Hijyen sağlayıcı ürünler: pedler, tamponlar, tıbbi amaçlı yakılar, pansuman malzemeleri, kağıt ve tekstilden mamul çocuklar, yetişkinler ve evcil hayvanlar için bezler.Zararlı böcek, zararlı bitki, zararlı mantar ve kemirgenleri yok edici maddeler.İnsan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı temizleyici ve kötü kokuları giderici maddeler.Dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar, ilaçlı sabunlar, dezenfekte edici sabunlar, antibakteriyel el losyonları. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” mal ve hizmetlerinin bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise … sayılı “…”, “…+şekil” ibaresinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 03, 05.sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, başvuru kapsamındaki “SINIF KODU : 03 Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri.Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç).Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları.Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar.Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks. SINIF KODU : 05 İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. SINIF KODU : 35 Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri.Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç).Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç).Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları.Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar.Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks.İnsan ve hayvan sağlığı için ilaçlar, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal ürünler, tıbbi ve veterinerlik amaçlı kimyasal radyoaktif maddeler, ilaç ihtiva eden kozmetikler. mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” mal/hizmetlerinin davacıya ait gerekçe markaların kapsamında yer alan mallarla aynı veya benzer mal/hizmetler olduğu; diğer mal/hizmetlerin ise davacıya ait markaların tescil kapsamında bulunan 03. ve 05. sınıfa dahil mallar ile aynı veya benzer mal/hizmetler olmadığı tespit ve kabul edilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…+şekil” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markaların standart karekterle yazılı … sayılı “…”, “…+şekil” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Dava konusu “…” ibareli markanın küçük harflerden oluştuğu, markayı oluşturan “…” ibaresinin yeşil renkte, “em” ibaresinin ise lacivert renkte yazıldığı, ilaveten markanın sol kısmında şekil unsurunun yer aldığı, öte yandan davacıya ait markaların siyah renkte standart büyük harflerle yazılmış “…” ibaresinden oluştuğu görülmektedir.
Yapılan inceleme neticesinde, karşılaştırılan markaların bütünsel olarak herhangi bir anlamının bulunmadığı, bu nedenle kavramsal benzerlikten bahsedilemeyeceği, markalar arasında düşük seviyede görsel ve işitsel benzerlik bulunmasına karşın markaların tertip tarzı ve kullanılan renkler itibariyle farklılıkların daha baskın olduğu görülmüştür. Her ne kadar markalar arasında düşük seviyede bir benzerlikten bahsedilse de markalar arasında tertip tarzı ve kullanılan renkler itibariyle farklılıkların daha baskın olduğu, karşılıklı etkileşim teorisine göre, karıştırılma ihtimali incelemesinde ele alınan faktörlerin karşılıklı bir etkileşim içinde bulunduğunun dikkate alınması gerektiği, bu çerçevede markalar arasındaki düşük düzeydeki benzerliğin markaların hitap ettiği tüketicilerin yüksek dikkat düzeyi ile birlikte değerlendirildiğinde dikkat düzeyi ortalamanın üzerinde olan tüketicilerin taraf markalarını birbiriyle karıştırmayacakları, zira tüketicilerin kendi sağlığını ilgilendiren bu ürünleri satın alırken gerekli dikkat ve özeni gösterecekleri; markalar arasındaki benzerlik düzeyinin yeterli olmaması göz önüne alındığında, tüketicisi yeterli dikkat düzeyine sahip 3. sınıfa dahil mallar bakımından da karıştırılma ihtimali ortaya çıkmayacağı, markalar arasında yüksek bir benzerlik olmaması nedeniyle dava konusu markanın kapsamında bulunan ve davacıya ait markaların tescil kapsamındaki mallarla ilişkili görülen 35. sınıfa dahil hizmetler bakımından da karıştırılma ihtimali oluşmasının söz konusu olmadığı, öte yandan davacıya ait “…” ibareli markanın tanınmışlığının yeterli bilgi, belge ve deliller ile ispatlanamadığı, bu anlamda “…” markasının ancak ortalama düzeyde ayırt ediciliğe sahip olduğu şeklinde değerlendirme yapılabileceği, yukarıda belirtilen tüm hususlar ışığında markalar arasında 6769 sayılı SMK’nun 6/1 maddesi anlamında karıştırılma ya da ilişkilendirme ihtimalinin ortaya çıkmayacağı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır.
Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, somut olay açısından ise davalının başvurusunun, davacı markaları açısından tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği kanaatine varılamadığından, dosya içeriği itibari ile 6769 sayılı SMK’nın 6/5 maddesinde yer alan koşulların oluşmadığı gibi taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi olmadığı ve dolayısıyla tanınmışlığın bu duruma bir etkisinin olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Hükümsüzlük talebi açısından; taraf markalarının benzer olmaması ve 6769 sayılı SMK’nın 6/1 bendi anlamında iltibas tehlikesinin mevcut olmaması nedeniyle hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Somut davada davalı şirket başvurusunun kötü niyetli olduğuna ilişkin somut veriler dosya kapsamında bulunmamaktadır. Bu nedenle kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacı veya iyiniyetli üçüncü kişileri baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından, davalı şirketin kötü niyetli olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1- Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 54,40 TL harçta düşümü ile 4,90 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davalılar için 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4- Davacın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5- Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/02/2021
Katip …
¸

Hakim …
¸
¸Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu gereğince
DYS üzerinden E-İmza ile imzalanmış olup,
Ayrıca fiziki olarak imzalanmayacaktır.