Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/211 E. 2021/74 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/211 Esas – 2021/74
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR VERMEYE YETKİLİ
T.C.
ANKARA
3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/211
KARAR NO : 2021/74

DAVA : TÜRKPATENT YİDK Marka Kararı İptali, Hükümsüzlük
DAVA TARİHİ : 16/07/2020
KARAR TARİHİ : 18/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/02/2021
İDDİA:
Davacı vekili 16.07.2020 harç tarihli dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin … ve … sayılı “… by … HOME+şekil”, “… by … PORSELEN+şekil” ibareli markaların sahibi olduğunu, davalı şirketin, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “…+şekil” ibaresini 11, 21.sınıflarda marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğunu, … kod numarasını alan başvurunun, Resmi Marka Bülteninde ilanı üzerine müvekkili tarafından Markalar Dairesi Başkanlığına itirazda bulunulduğunu, ancak itiraz yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından 11 ve 21.sınıftaki bir kısım emtianın çıkartılmasına, kalan emtia yönünden ise itirazlarının nihai olarak YİDK tarafından reddine karar verildiğini, oysa müvekkili şirketin 1970 yılından bu yana sektörde ticari faaliyetlerde bulunduğunu, günümüzde ürünlerinin 52 ülkedeki tüketicilere eriştiğini, Türkiye’de 43 mağaza ile 6 bin noktada tüketiciye ulaştığını, davalı şirket marka başvurusu ile müvekkili şirkete ait markaların benzer olduğunu ve karıştırılma ihtimali bulunduğunu, davalı şirket markasının tüketici nezdinde müvekkili şirkete ait tescilli markanın bir serisi olarak algılanacağını, müvekkili şirketin itirazı üzerine davalı şirketin marka başvurusu kapsamından 11.emtiaların bir kısmının ve 21.sınıfın tamamının çıkarıldığını, ancak marka kapsamında kalan emtiaların da müvekkili şirkete ait markaların sınıfları ve emtiaları ile benzer olduğunu, markaların görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğunu, müvekkili şirkete ait “…” esas unsurlu markalar karşısında davalı şirketin “… …” ibareli markasının tescili halinde ortalama tüketici nezdinde iltibas suretiyle karışıklığa sebebiyet verileceğini, müvekkili şirketin bu marka sebebiyle zarar göreceğini, müvekkili şirketin sektördeki bilinen ve kabul edilmiş varlığını “…” ibaresine borçlu olduğunu, “… …” markası ile karşılaşan ortalama tüketicinin şirketler arasında organik ve işletmesel bağ olduğu yanılgısına düşeceğini belirterek, Türk Patent ve Marka Kurumu Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu’nun … sayılı kararının iptaline ve … sayılı “…+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı TÜRKPATENT vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuru işlem safahatını açıklamış, taraf markaları arasında işaret benzerliği bulunduğunu, ancak bu benzerliğin tek başına başvurunun SMK 6/1 maddesi kapsamında reddi için yeterli olmadığını, davacı tarafça kötü niyet iddiasının ispatı yönünde herhangi bir delil sunulmadığını, sadece karıştırılma tehlikesi olduğundan bahsedilmesinin ya da tanınmışlık iddiasının ileri sürülmesinin kötü niyeti ispat etmek için yeterli olmadığını YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle,müvekkili şirketin mağazacılık ve perakende sektöründe faaliyet gösterdiğini, Türkiye’nin neredeyse her şehrinde yüzlerce mağazaları, bayileri bulunduğunu, herkes tarafından bilinen ve sektörün öncü firmalarından olduğunu, müvekkili şirket markalarından “…” markasının T/02532, “…” markasının T/02437 sayı ile tanınmış marka olarak TürkPatent nezdinde kayıtlı olduğunu, müvekkili şirketin tescil başvurusuna konu edilen markası ile davacının mesnet gösterdiği markaların görsel, işitsel ve kavramsal açıdan tamamen farklı olduğunu, markalar arasında ilgili tüketiciyi iltibasa düşürecek benzerlik bulunmadığını, görsel açıdan markalar arasındaki tek ortak noktanın “…” ibaresi olduğunu ve markaların farklı şekilde kombine edildiğini, müvekkili şirket markasının mavi tonlarda renk kombinasyonları kullanılarak canlı bir biçimde yazıldığını, lacivert bir elmas şeklinin markaya eklendiğini, davacı taraf markalarının “… HOME” ve “… PORSELEN” ibareleri ile kombin edilerek büyük puntolarla, yazı karakterleri içerisinde şekil ibarelerine yer verilerek ve farklı kavramlarla desteklenerek gri renkte kullanıldığını, müvekkili şirket markasında “…” ibaresinin tanınmış marka olan “…” ibaresinden sonra kullanıldığını, tüketicinin dikkatinin öncelikle “…” ibaresine yöneleceğini, taraf markalarının işitsel olarak dikkate alınmayacak kadar düşük seviyede benzerlik gösterdiğini, müvekkili şirket markasında tanınmış “…” markasının yer alması sebebiyle markaların kavramsal olarak farklı olduğunu, müvekkili şirketin ulusal ve uluslararası mecrada tanıtımlar yaparak markalarına ayırt edicilik kazandırdığını, iltibas bulunup bulunmadığı değerlendirmesinin bir bütün halinde yapılması gerektiğini, “…” ibaresinin herhangi bir kişiye/kuruma özgülenmesinin marka hukuku açısından kabul edilemeyeceğini, davacı şirketin markalarının bulundukları tüm emtialarda 5 yılı aşkın süredir kullanılmadığını, müvekkili şirket markalarına hiçbir yönden benzemeyen markaların davacı tarafça kötü niyetli olarak itiraza mesnet olarak gösterildiğini, “…” ibaresinin ayırt edici gücü zayıf bir ibare olduğunu, davacı tarafın “…” ibaresinin markasındaki esas unsur olduğu yönündeki iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE DELİLLER :
Tarafların sav ve savunmaları dinlenmiş, TÜRKPATENT’den davalı şirkete ait … sayılı marka başvurusu işlem dosyası ile itiraza dayanak marka tescil belgesi getirtilmiş, sunulan deliller incelenmiş, çözümü teknik ve özel bilgiyi gerektirdiği düşünülen konularda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan rapor dosyadaki kanıtlarla tutarlı, delillerin değerlendirilmesi aracı olarak denetim ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlıgın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler, Delillerin Tartışılması ve Kabul
Dava TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalı şirkete ait … sayılı “…+şekil” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkindir. İptali istenen YİDK kararının davacıya 27.05.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 16.07.2020 tarihinde açılan davanın, 5000 sayılı kanunun 15/c maddesinde belirlenen iki aylık hak düşürücü süre içerisinde olduğu anlaşılmış ve işin esasına geçilmiştir.
Davada uyuşmazlığın özü, davacıya ait … ve … sayılı “… by … HOME+şekil”, “… by … PORSELEN+şekil” ibareli markanın, davalı şirketin … sayılı “…+şekil” ibareli başvurusu yönünden SMK’nın 6/1, 6/5 hükümleri çerçevesinde tescil engeli olup olmadığı ve sonucuna göre … sayılı YİDK kararının hukuka uygun bulunup bulunmadığına ilişkindir.
TÜRKPATENT’den getirtilen … sayılı marka başvuru işlem dosyası incelendiğinde, davalı şirketin 02/04/2019 tarihinde “…+şekil” ibaresinin marka olarak tescili istemiyle davalı TÜRKPATENT’e başvuruda bulunduğu, tescil kapsamında 11, 21.sınıftaki bir kısım emtiaların yer aldığı, başvurunun Resmi Marka Bülteninde ilan edildiği, ilana davacının … ve … sayılı “… by … HOME+şekil”, “… by … PORSELEN+şekil” ibareli marka ile benzerlik arz ettiğinden ve tanınmışlık iddiasıyla itirazda bulunduğu, itirazın Markalar Dairesince reddi üzerine, yeniden inceleme isteminin YİDK’nun … sayılı kararı ile kısmen kabul edilerek başvuru kapsamından “SINIF 11: Buhar, gaz ve sis (duman) üreteçleri (jeneratörleri): buhar jeneratörleri (kazanları), asetilen jeneratörleri, oksijen jeneratörleri, nitrojen jeneratörleri. Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar: fırınlar, elektrikli tencereler, elektrikli su kaynatıcıları, mangallar, barbeküler, elektrikli çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları. Sıhhi tesisat ürünleri: musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş kabinleri, küvetler, klozetler, evyeler, lavabolar, musluklar için contalar, salmastralar (musluk iç takımı). SINIF 21: Elektriksiz temizlik aletleri ve gereçleri: boya fırçaları hariç fırçalar, çelik talaşları, süngerler, çelik yünleri, üstüpüler, tekstilden mamul temizleme ve silme bezleri, bulaşık eldivenleri, elektrikli olmayan cilalama makineleri, halı süpürgeleri, sopalı yer paspasları. Diş fırçaları, elektrikli diş fırçaları, diş ipleri, tıraş fırçaları, saç fırçaları, taraklar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, bu sınıfta yer alan ve elektrikle çalışmayan ev ve mutfak gereçleri (çatal, bıçak, kaşıklar hariç): yemek servis takımları, kap-kacak, şişe açacakları, saksılar, pipetler, elektriksiz pişirme aletleri. Ütü masaları ve kılıfları, çamaşır kurutmalıkları, elbise askıları. Ev hayvanları için kafesler, akvaryumlar, vivaryumlar, terraryumlar. Camdan, porselenden, seramikten, kilden süs ve dekorasyon eşyaları: heykeller, biblolar, vazolar ve bu malzemelerden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Fare kapanları, haşerat tuzakları, sinek ve haşeratı kovucu veya yok edici elektrikli cihazlar, sinek yakalayıcılar, sinek raketleri. Parfüm bekleri (yandığında koku yayan bekler), parfüm spreyleri ve vaporizatörleri (püskürteç), elektrikli-elektriksiz makyaj temizleme aletleri, pudra ponponları, tuvalet eşyaları için kutular. Püskürtmeli hortum başlıkları, sulama süzgeçleri için başlıklar, sulama aletleri, bahçe sulama süzgeçleri, musluklara takılan uçlar. İşlenmemiş cam, yarı işlenmiş cam, dekorasyon için cam mozaikler ve cam tozları (inşaat için olanlar hariç), cam yünleri (izolasyon ve tekstil amaçlı olmayan).” bakımından kısmen kabulüne; kalan emtia yönünden ise itirazlarının nihai olarak YİDK tarafından reddine karar verildiği, bu kararın iptali istemiyle mahkememiz önündeki davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememize uzman bilirkişi heyetinden alınan 22.12.2020 havale tarihli raporda konu ayrıntılı irdelenmiş olup özetle; “Dava konusu marka kapsamında yer alan emtiaların davacı markalarında yer alan mal ve hizmetler ile aynı/aynı tür/benzer olduğu, Davalıya ait dava konusu marka ile davacıya ait dayanak markaların görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğu ve dava konusu markanın davacı markaları ile karıştırılma ihtimali bulunduğu, Davacı markasının tanınmış olduğunun ispatlanamadığı,” ifade edilmiştir.
6769 sayılı SMK m.6/1 hükmü kısaca, bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı yada benzer olması gerekir; karıştırma ihtimalinin değerlendirilmesinde somut olayın tüm özellikleri dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmelidir. İlke olarak mal ve hizmet benzerliği ile değerlendirmeye başlanır. Mal ve hizmetlerin benzerliği değerlendirilirken de çekişme konusu mal ve hizmetlerin ortalama tüketici kitlesi, doğal yapısı, kullanım amacı, fiyatı, alım sıklığı, üretim dağıtım ve satış kanalları ile yerleri, rekabet, ikame veya tamamlama ilişkisi olup olmadığı gibi bütün faktörler dikkate alınmalıdır.
Buna göre dava konusu başvuru’nun “…+şekil” ibaresinden oluştuğu, kapsamında başvuru kapsamında kalan dava konusunu oluşturan 11.sınıftaki “11. sınıf: Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli ısıtma amaçlı cihazlar: kombiler, boylerler, kaloriferler petekleri, eşanjörler, sobalar, kuzineler; güneş enerjisi kollektörleri. İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar), elektrik ısıtmalı çoraplar. Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler” mallarının bulunduğu, itiraza dayanak markanın ise … ve … sayılı “… by … HOME+şekil”, “… by … PORSELEN+şekil” ibaresinden meydana geldiği ve koruma kapsamlarında 07, 08, 11, 21, 35.sınıflardaki mal ve hizmetlerin yer aldığı gözlenmektedir.
Buna göre, açıklanan kriterler çerçevesinde yapılan değerlendirmede, davalıya ait dava konusu markanın, işbu davaya konu olan “11. Sınıf: Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli ısıtma amaçlı cihazlar: kombiler, boylerler, kaloriferler petekleri, eşanjörler, sobalar, kuzineler; güneş enerjisi kollektörleri. İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar), elektrik ısıtmalı çoraplar. Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler.” emtiaları, davacının gerekçe olarak gösterdiği ve Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde benzer kabul edilen … ve … sayılı markada aynen yer almamakta birlikte, davacıya ait markalar kapsamında, 35. Sınıf perakendecilik hizmetleri alt sınıfı kapsamında sayılmıştır. Dava konusu marka kapsamında yer alan 11. Sınıf emtialar ile davacıya ait markalar kapsamında yer alan 11. Sınıf emtiaların perakendeciliği hizmeti olan “35. Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). -Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli ısıtma amaçlı cihazlar: kombiler, boylerler, kaloriferler petekleri, eşanjörler, sobalar, kuzineler; güneş enerjisi kollektörleri İklimlendirme ve havalandırma cihazları. -Soğutucular ve dondurucular. Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. -Tıbbi amaçlı olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar), elektrik ısıtmalı çoraplar.-Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. -Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler.” emtiaları ile benzer emtialardır. Dolayısıyla, dava konusu edilen emtialar yönünden “emtiaların aynı veya benzer olduğu tespit ve kabul edilmiştir.
İşaretlerin benzerliğine gelince, bu değerlendirmede, önceki markanın ayırt edicilik düzeyi, tescil kapsamındaki mal/hizmetler yönünden tanımlayıcılığı ve bu nedenle zayıflığı ya da kullanımla sonradan yüksek ayırt edicilik veya tanınmışlık kazanıp kazanmadığı önemli bir faktördür. İşaretler de parçalara ayrılmadan ve bütüncül olarak değerlendirmeli, ancak markayı oluşturan dominant yada ayırt edici unsurlar akılda tutulmalıdır. Görsel, sescil ve kavramsal benzerlik ya da farkların, markanın genel izleniminde bıraktığı etki esas alınmalıdır.
Somut olayda çekişmeli başvuru standart karekterle yazılmış “…+şekil” ibaresinden oluşurken; itiraza dayanak markaların standart karekterle yazılı “… by … HOME+şekil”, “… by … PORSELEN+şekil” ibarelerinden oluştuğu görülmektedir.
Davaya konu marka başvurusu, kelime ve şekil unsurlarını barındıran karma bir markadır. Dava konusu markada yer alan kelime unsurları “…” ve …” ibareleri olup, bu ibareler birleşik halde yazılmış, buna karşın “…” ibaresi siyah/gri renk ile yazılmış iken, “…” ibaresinin yazılışında mavi renk kullanılmıştır. Kelime unsurlarının başında, yine mavi renk kullanılarak oluşturulmuş sivri tarafı aşağıya doğru konumlandırılmış elmas şekli yer almaktadır. “…” ibaresi Türkçe bir kelime olup, yazıldığı gibi okunmakta ve telaffuz edilmektedir. Buna karşın “…” ibaresi İngilizce bir kelime olup, “day-mınd” şeklinde telaffuz edilmektedir. “…” ibaresi, Türk Dil Kurumu nezdinde “Rengi karaya yakın olan, esmer. Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı, ahu, ceylan. Üst kol” anlamlarını haizdir. “…” ibaresi ise, “elmas” anlamına gelmektedir.
Davacıya ait gerekçe olarak gösterilen markalar ise, üst satırda büyük harflerle yazılmış “…” ibaresi ile, alt satırda “BY … PORSELEN” ve gerekçe gösterilen diğer markada “BY … HOME” ibarelerini içermektedir. Davacı markalarında “…” ibaresinde yer alan “A” harfi “elmas” şeklin ile yazılmıştır. “BY” ile başlayan ve alt satırda yazılan “… PORSELEN” ve “… HOME” ibareleri, çatı markaya işaret etmekte, “… home tarafından” veya “… porselen tarafından” sunulan bir anlam yaratmakta, “by” ibaresinden önce yazılan ibareye, çatı markanın atıf yaptığı marka vasfı yüklemektedir. Dolayısıyla davacıya ait markalarda yer alan “…” ibaresinin, davacı markalarının esaslı unsurlarından biri olduğu tespit edilmiştir. “…” ibaresi, anlamı itibariyle ve İngilizce olmasına karşın ülkemizde hemen hemen herkesin anlamını bildiği bir kelime olması nedeniyle, orijinal bir ibare olmadığı ve fakat yüksek olmasa da ayırt edici vasfını haiz olduğu düşünülmektedir. Hem davacının hem de davalı şirketin önceki tarihli markalarını incelediğimizde, “…” ve “… PORSELEN” ibaresini haiz çok sayıda marka başvurusu/tescili bulunduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bahsi geçen ibareler, davacı ve davalının ticaret unvanının çekirdek unsurunu oluşturmaktadır. Bileşke markalarda yer alan (münhasıran ayırt edici niteliğe sahip olan) bazı kelime unsurları, markada baskın unsur konumunda olmasalar da karıştırılma ihtimaline yol açabilirler. Bu tip durumlarla, uygulamada özellikle ticaret unvanı veya tüketicilerce tanınan çatı markasıyla birlikte kullanılan ikinci markalarda karşılaşılmaktadır. Bu nedenle, hem davacının markasında yer alan “… PORSELEN” hem de davalının dava konusu markasında yer alan “…” ibaresi, çatı marka özelliği taşımaktadır. Dolayısıyla taraf markalarında yer alan “…” ibaresi, tüketicilerce esaslı unsur olarak algılanacaktır.
Taraf markalarının “…” ibaresini benzer şekilde esas unsur olarak içerdikleri gerçeği karşısında taraflara ait markaların görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olduğunun kabulü gerekmektedir. Esasen taraf markalarının benzer olduğu, dava konusu YİDK kararında ve davalı Türk Patent ve Marka Kurumu’nun cevap dilekçesinde kabul edilmiştir. Başvuruda yer alan “…” ibaresinin, davacı markalarında yer alan “… PORSELEN” ibaresinin çatı marka niteliği taşıdığı, bu nedenle ortalama tüketicinin çatı markaya değil, çatı marka yanında bulunan ikinci markaya daha çok dikkat edecekleri ve bu nedenle taraflara ait markaların esas unsurunun “…” ibaresi olduğu, esas unsurlar bakımından taraf markalarının ayniyet taşıdıkları gözetildiğinde işitsel, görsel, kavramsal ve ortalama tüketicide bırakılan genel algı itibariyle başvurunun redde dayanak gösterilen markalardan ayırt edilemeyeceği, zira ortalama tüketicinin genel izleniminde yer edecek olan ibarenin başvuru ve redde dayanak gösterilen markada “…” ibaresi olarak ortaya çıktığı, taraf markaları arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunduğu, bu nedenle somut olayda “markaların benzer olması” şartının sağlandığı kanaatine varılmıştır. Bunun yanı sıra değinilmesi gereken bir diğer husus da hedef tüketici kitlesidir. Tüketici kitlesi, her bir mal ve hizmet türü için ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Markalar arasındaki karıştırılma ihtimalinin tespitinde kural olarak ortalama tüketiciler dikkate alınacak olup; doktrinde kabul edilen kritere göre malın hitap ettiği makul düzeyde bilgi ve dikkate sahip tüketicilerin tamamının ya da büyük bir bölümünün karışıklık yaşaması değil, bu tüketicilerin bir kısmının karışıklık yaşama ihtimali bulunması, benzerlik ve iltibas bulunduğunun kabulü için yeterli bulunmaktadır. Yukarıdaki hususlar dâhilinde somut olayda, benzer olarak işaretlenen 11. Sınıf ürünler, çok çeşitli ürünlerden oluşmaktadır. Bu ürünler, özel bir tüketici kesimine hitap etmeyen ürünlerdir. Bu nedenle, ilgili tüketicinin makul düzeyde bilgiye ve dikkate sahip olduğu düşünülmektedir.
Sonuç olarak; taraf markaların emtia sınıfları arasında benzerlik bulunduğu, “…” ibaresi anlamı herkesçe bilinmesi muhtemel bir İngilizce kelime olmasına ve anlamı itibariyle ayırt ediciliğinin yüksek olmadığı kabulüne karşın, taraf markaları kapsamında benzer olarak işaretlenen emtialar bakımından tanımlayıcı olarak nitelenemeyeceği, taraf markalarında yer alan çatı marka unsuru nedeniyle, tüketicilerin ikincil markaya daha çok dikkat edeceği, esas unsurlarda ayniyet bulunduğu, her iki markada da “…” ibaresine atıf yapar nitelikte elmas şekli kullanıldığı, bu şekil dışında taraf markalarında başkaca bir şekil unsuru yer almadığı, tüketici nezdinde marka algısı yaratan unsurun “…” ibaresi olarak tezahür ettiği, taraf markalarının “…” ibaresini esas unsur şeklinde içermeleri karşısında, markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal benzerlik bulunduğu, tüketicinin taraf markalarını aynı/aynı tür ya da benzer ürünler üzerinde gördüğünde ya da işittiğinde, önceden bildiği ve tanıdığı davacı markası ile davalının başvuru konusu markasını birbiri ile ilişkilendirme ihtimalinin bulunması, davacının “…” esas unsurlu markasından ve bu marka adı altında sunduğu ürünlerden haberdar olan tüketicinin davalı markasının davacıya ait olduğunu ve onun izni ile kullandığını düşünme ihtimalinin bulunduğu, dava konusu marka kapsamında yer alan emtiaların ortalama tüketicisinin ürünlerin özelliği gereği ortalama dikkat ve özene sahip tüketicilerden oluştuğu, esas unsurlar bazında ayniyet taşıyan taraf markalarını gören tüketicilerin marka sahipleri arasında iktisadi bir ilişki olduğunu düşünebileceği, tüketicinin taraf markalarını aynı/aynı tür ya da benzer ürünler üzerinde gördüğünde ya da işittiğinde, farklı marka ile karşı karşıya olduklarını anlayabilmelerinin mümkün olmaması, markaların birbiri ile karıştırılma tehlikesi bulunması nedeniyle, somut olay bakımından markaların ilişkilendirilmesi ihtimaline dayalı olan nispi tescil engeline ilişkin şartların oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın, toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği, markanın itibarına zarar verebileceği veya tescil için başvurusu yapılmış markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu daha önce yapılmış bir marka sahibinin itirazı üzerine, farklı mal veya hizmetlerde kullanılacak olsa bile, sonraki markanın tescil başvurusu reddedilir denilmektedir. Bu anlamda tanınmışlık için; yukarıda sayılan koşullara ek olarak ulusal tescil şartı, niteliksel tanınmışlık ve markanın ününden haksız yararlanma olguları da aranır.
Bir markanın tanınmışlıktan yararlanması için yukarıda sayılan şartların gerçekleşmiş olması gerektiği, somut olay açısından ise davacı tarafça gerekçe gösterilen markalarının tanınmışlığın ispatına yönelik Türkiye’de gerçekleşen tanıtım faaliyetlerine ilişkin gerek itiraz aşamasında gerek dava aşamasında dosyaya herhangi bir belge, ilan, reklam harcaması, haber, dergi vb. tanıtım malzemesi sunulmadığı, tanınmışlığın değerlendirilebileceği herhangi bir belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, bu nedenle iddia edilen tanınmışlığın ispatlanamadığı kanaatine varılmıştır.
Taraflarca sunulan belgeler ile tüm deliller incelenmiş, alınan rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş olup yukarıda açıklanan gerekçelerle, davanın kabulüne, TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptaline, … sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜNE,
2-TÜRKPATENT YİDK’nun … sayılı kararının iptaline,
3-… sayılı markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
4-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar harcının davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5- Davacı vekili için 5.900,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan aşağıda dökümü gösterilen 1.999,10 TL yargılama giderlerinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların yatırdıkları gider avanslarından kalan tutarın HMK 333/1 uyarınca karar kesinleştiğinde iade işlemi yapılmak üzere tebliğden itibaren 15 gün içinde, banka hesap numarası bildirildiğinde hesaba aktarılmasına, aksi halde PTT aracılığı ile adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Dair verilen karar, taraf vekillerinin yüzüne karşı 6100 sayılı HMK’nun 341. ile 345. Maddelerine göre tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun Yoluna dilekçe ile başvurulabileceğine yönelik karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/02/2021
¸