Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/94 E. 2023/786 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/94 Esas – 2023/786
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/94
KARAR NO : 2023/786

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACILAR : 1- ….
2-….
3- ….
VEKİLİ : Av. ….
(MÜTEVEFFA) : …

DAVALI : ….
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/02/2023
KARAR TARİHİ : 08/11/2023
K.YAZIM TARİHİ : 22/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 27.10.2022 tarihinde sürücü …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile …. nolu…. caddesine giriş yapmak istediği esnada aracının sevk ve idaresini kaybederek bu sırada müze yanı kaldırıma yoldan geçişini tamamlamış olan yaya …’e çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonucunda yaya konumunda bulunan müvekkili …’ün eşi, … ve …’ün anneleri … (T.C:….)’ün vefat ettiğini, yakınlarının ölümü ile müvekkillerinin manevi açıdan mağdur olduklarını, kesin kabul anlamına gelmemekle beraber, söz konusu kazanın oluşumunda Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre; … plakalı araç sürücüsü …’nın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun m.52/1A sürücülere ait “Araçların hızını kavşaklara yaklaşırken azaltmamak” maddesini ihlal ettiğini, yaya …’ün ise bu kazada herhangi bir kusurunun olmadığı görüş ve kanaatine varıldığını, bu kazanın meydana gelmesinde kanaatlerince yaya konumunda olan müteveffa …’ün ve manevi desteğinden yoksun kalan yakınlarının herhangi bir kusurları bulunmadığını, … plaka sayılı araç kaza tarihini kapsar şekilde, aleyhine başvurulan … A.Ş. tarafından … Numaralı Genişletilmiş Kasko … Poliçesi ile sigortalandığını, bu poliçede yer alan İhtiyari Mali Mesuliyet klozu gereği 1.000.000,00-TL teminat sağladığını, manevi tazminat teminatının müteveffanın vefatı dolayısıyla mağdur olan müvekkillerine ödenmesi gerektiğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda müvekkillerin yakını …’ün vefat etmiş olması sebebiyle müvekkillerinin uğramış oldukları manevi zararlarının tazmini için iş bu davayı açma zaruretlerinin doğduğunu, arz ve izah edilen nedenlerle, …’ün vefatı Sebebiyle; Eşi … için 300.000,00-TL, oğlu … için 200.000,00-TL, oğlu … için 200.000,00-TL dlmak üzere toplam 700.000,00-TL Manevi Tazminat bedelinin davalı … A.Ş. için poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihi olan 10.01.2023 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte, diğer kusurlu kişilerin kusurlarına düşen sorumluluk dahil olmak üzere 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 61. Ve 163. Maddeleri ile 2918 Sayılı KTK’nın 85. ve 88/1 maddeleri gereği teselsül hükümleri uyarınca müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile her bir davacı için ayrı ayrı hesap edilecek vekalet ücretinin (EK-13’te sunulan … . Sayılı ilamı gereği) davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından ikame edilen davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın reddi gerektiğini, işbu davada, müvekkili şirket tarafından … numaralı İhtiyari Mali Sorumluluk poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın karıştığı 27.10.2022 tarihinde yaşanan trafik kazasında vefat ettiği beyan edilen …’ün mirasçıları davacılar tarafından manevi tazminat talep edildiğini, öncelikle belirtmek gerekir ki; müvekkili şirketin sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ve poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçe üzerinde Ölüm/Sakatlık halleri için kişi başına teminat limiti azami 1.000.000 TL olarak sınırlandırıldığını, bu miktar maksimum talep edilebilecek miktar olup, müvekkili şirketin asıl sorumluluğu gerçek zarar üzerinden belirleneceğini, davacı tarafça her ne kadar meydana gelen kaza neticesinde sigortalı aracın kusurlu bulunduğu iddia edilse de, huzurdaki davada kusur yönünden inceleme yapılması gerektiğini, öncelikli olarak, davacı tarafından sunulan kusur raporunu kabul etmemekle birlikte, huzurdaki dosyanın kusur yönünden bilirkişi incelemesine tabi tutulması gerektiğini, nitekim müvekkili şirketin sorumluluğu kusur soumluluğu olup bu bağlamda sigortalı araç sürücüsünün kusuru kadar sorumlu olduğunu, bu hususların tespiti açısından öncelikli olarak kazadaki kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın … seçilecek bilirkişi heyetine tevdii ile kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, davacıların talep ettiği manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, müteveffanın yaşı, tarafların sosyo-ekonomik durumları, davacıların yaşları vs. gibi durumlar araştırılarak, manevi tazminat miktarına karar verilmesi gerektiğini, her ne kadar … limiti öngörülmüş olsa da bu durum davacıların … limitinin tamamını talep etme hakkı doğurmamakta olup manevi tazminat miktarının belirlenmesi hakimin takdirine bağlı olduğunu, davacılar dava dilekçelerinde … teminat limitinin tamamını talep etmektelerse de bu talep hukuka aykırı ve fahiş bulunduğunu, nitekim her ne kadar poliçede bir teminat limiti belirlenmişse de bu durum davacıların teminat limitinin tamamını alma hakkı bulunduğu anlamına gelmediğini, mahkemece de malum olunduğu üzere, manevi tazminat miktarı belirlenirken tarafların sosyo-ekonomik durumları, müteveffanın yaşı vb. durumların araştırılması gerekmekte ve manevi tazminat miktarı hakimin takdiri ile belirlendiğini, bu nedenle davacılar tarafından talep edilen miktar fahiş bulunmakta olup mahkemece yapılacak araştırma sonucunda manevi tazminat almaya hak kazandıklarının kabulü halinde uygun bir miktar tazminata hükmedilmesi gerektiğini, ayrıca davacıların sebepsiz zenginleşmesine yol açmayacak bir miktar belirlenmesi gerektiğini, davacılar tarafından talep edilen miktar sebepsiz zenginleşmeye yol açacak ölçüde fahiş bulunduğunu, davacıların avans faizi talepleri yersiz olup kabul anlamına gelmemekle birlikte manevi tazminata hükmedilecekse uygulanacak faiz türü yasal faiz olması gerektiğini, nitekim davacılar tacir olmadıkları gibi kazaya karışan araç da ticari araç olmadığını, bu nedenle iş bu davada, davacıların avans faiz istemi yersiz olup manevi tazminata hükmedilecekse uygulanacak faiz türü yasal faiz olması gerektiğini, huzurdaki davanın öncelikle reddini, aksi kabul halinde gerekli araştırmanın yapılarak sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak tazminat miktarı belirlenmesini talep ettiklerini, arz ve izah edilen nedenler ve mahkemece resen tespit edilecek sebeplerle açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın müvekkili şirket açısından reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talebidir.
Tarafların göstermiş oldukları delilleri toplanılmış; nüfus kayıt örnekleri, Trafik Tespit Tutanağı örneği, Emniyetten Gelen sosyo ekonomik durum tespiti, … Poliçe örneği, …. dosyası, … kusur raporu, kusur bilirkişisinden kusur raporu aldırılıp dosya arasına alınmıştır.
Bilirkişiden alınan 16/06/2023 tarihli raporda: … Plakalı Araç Sürücüsü …’in 2918 sayılı KTK nın 52/1a,b kuralını ihlal ettiğinden meydana gelen kazada % 100 KUSURLU olduğu kanaatine varıldığını, müteveffa Yaya … yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı KUSURSUZ olduğu kanaatine varıldığını, kazaya etken başkaca unsur olmadığının belirtildiği görülmüştür. .

Kusur raporuna davalı tarafça itiraz üzerine …. ’nın 25/08/2023 tarihli raporunda; Sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobil ile yerleşim yeri içindeki yolda gündüz vakti seyir halinde iken geldiği olay yeri kavşağa giriş yapacağı sırada yola gereken dikkatini vermemiş, kavşak hız şartlarını gözetmemiş, direksiyon hakimiyetine gerekli önem ve özeni göstermemiş, sevk ve idare hatasıyla aracının hakimiyetini kaybedip meydana gelen olaya sebebiyet vermiş olup asli kusurlu olduğunu, yaya …, yaya kaldırımı üzerinde bulunduğu sırada, kontrolsüzce üzerine yönelen aracın çarpmasına maruz kaldığı olayda, oluşa etken kural ihlali görülmediğinden kusursuz olduğunu, eldeki verilerle, başkaca kişi ya da unsura kusur atfı uygun görülmediğini, olayda; Sürücü …’nın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğuna, yaya …’ün kusursuz olduğu bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
TBK 49 vd mdleri düzenlemesine göre kusurlu ve hukuku aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Dava, davalı … şirketinin ZMMS … poliçesi ile sigortaladığı aracın sebebiyet verdiği yaralamalı kaza nedeni ile açılan manevi tazminat istemlerine ilişkindir (2918 sayılı KTK m. 85,91,97, 109, 110 vd; TBK m. 53 vd).
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ZMMS … poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. … poliçesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar 6102 sayılı TTK m. 4 hükmünde yapılan açık düzenleme uyarınca, mutlak ticari dava sayılır. TTK m. 5 hükmünde yapılan düzenleme uyarınca, bu davada Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir.
2918 sayılı KTK’da ZMMS sigortası ile ilgili ayrıntılı düzenleme yapılmıştır. Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz (8 iş günü) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar (m. 99). Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Bedensel zarar meydana gelmesi durumunda daimi veya geçici iş göremezlik nedeni ile tazminat talep edilebilir (TBK m. 54, 55). Ayrıca yasal koşulların oluşması halinde kaza nedeniyle ölüm veya yaralanma halinde manevi tazminat talep edilebilir (TBK m. 56).
ZMMS … poliçesinden kaynaklanan kaza sonucu meydana gelen zararlardan … şirketi azami poliçe teminat limiti dahilinde, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında, gerçek zararın tazmini ile sınırlıdır (… ,).
Borçlar Kanunu 56. maddesi düzenlemesine göre de bedensel bütünlüğünü zedelenmesi durumunda zarar gören manevi tazminat isteyebilecektir.
Manevi tazminat isteminin temelinde, davalıların haksız eylemi yatmaktadır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 56. maddesinde düzenlenen manevi tazminatta kusurun gerekmediği, ancak takdirde etkili olabileceği, 22.6.1966 tarihli ve ….. Sayılı, … İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Bu kararın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hâl ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden, hâkim bu konuda takdir hakkını kullanırken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Yine Borçlar Kanunu’nun 47. (TBK 56.) maddesine göre; hâkimin özel hâlleri göz önünde tutarak, manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği tutar adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı, aslında ne tazminat ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi, kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine, zarara uğrayanda bir huzur duygusu uyandırmayı, aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden, tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O hâlde bu tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut hâlde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Dava, cevap, sosyo-ekonomik durum tespit yazıları, ATK raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 27.10.2022 tarihinde güvenlik kamera görüntüleri incelendiğinde, tutanak ile…. Sokak içerisinden plakası anlaşılmayan … renkli bir aracın hızlı bir şekilde …. üzerine çıktığı, bu sırada … önünde bulunan yaya yolundan yolun karşısına … istikametine 55-60 yaşlarında kahverengi pardösülü, açık renkli eşarplı bayan şahsın … önündeki kaldırıma tamamen çıktığı, bu sırada … renkli … marka aracın kaldırım üzerinde yürüyen bayan şahsa çarptığı ve aracın durduğu, bahse konu bayan şahsın ise kamera görüş açısından çıktığının belirtildiği dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki otomobil ile yerleşim yeri içindeki yolda gündüz vakti seyir halinde iken geldiği olay yeri kavşağa giriş yapacağı sırada yola gereken dikkatini vermediği ve kavşak hız şartlarını gözetmediği direksiyon hakimiyetine gerekli önem ve özeni göstermediği, sevk ve idare hatasıyla aracının hakimiyetini kaybedip meydana gelen olaya sebebiyet vermiş olup asli kusurlu olduğu yaya …, yaya kaldırımı üzerinde bulunduğu sırada, kontrolsüzce üzerine yönelen aracın çarpmasına maruz kaldığı olayda, oluşa etken kural ihlali görülmediğinden kusursuz olduğu, olayda; Sürücü …’nın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı 19/03/1956 doğumlu …’ün eşi, davacılar 03/06/1987 doğumlu … ve 23/10/1984 doğumlu …’ün anneleri 01/09/1959 doğumlu … (T.C:….)’ün aynı gün vefat ettiği anlaşılmaklaanevi tazminat, duyulan elem ve ızdırabın kısmen ve imkân nispetinde iadesini amaçladığından hâkim, TMK’nın 4. maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir. Hâkim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ve zarara yol açanın ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, maluliyet oranını, ölüm ya da beden gücü kaybı nedeniyle duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir. Nitekim aynı ilkeler … . sayılı kararlarında da benimsenmiş; somut olay incelendiğinde; tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, kusur durumu, davacıların yaşı, müteveffa ile yakınlıkları, sosyo ekonomik durum tespiti, olayın meydana geliş şekli, dosyadaki tutanak ve kanıtlar ve olayın meydana geldiği tarihteki paranın alım gücü ve 22.6.1966 tarihli ve ….. Sayılı, … İçtihadı Birleştirme Kararında belirtilen koşullara göre meydana gelen trafik kazası sonucu manevi tazminat davası yönünden kısmen kabulü gerekmiş; Davacı …’e 150.000,00 TL manevi tazminatın, davacı …’e 100.000,00 TL manevi tazminatın, davacı …’e 100.000,00 TL manevi tazminatın davalı … A.Ş’den (teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 08/02/2023 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiştir.
….. sayılı kararında belirtildiği üzere vekalet ücreti her bir davacı bakımından ayrı ayrı hükümde belirtilmiştir.
Dosya ve davada tek davalı olduğu ve davalı … A.Ş olduğu, ancak sehven … yerine … diye hüküm fıkrasında yer aldığı ve tek davalı olduğu halde hükümde sehven “müştereken ve müteselsilen” ibaresinin yer aldığı anlaşılmakla HMK m. 304/1 gereğince hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların mahkemece resen düzeltilebileceği belirtildiği ve hatanın açık olduğu anlaşılmakla HMK 304/2 gereğince tashihe ilişkin ek kararda belirtilmiş ve iş bu kararın altına şerh yazılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Davacı …’e 150.000,00 TL manevi tazminatın,
Davacı …’e 100.000,00 TL manevi tazminatım
Davacı …’e 100.000,00 TL manevi tazminatın davalı … A.Ş’den (teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 08/02/2023 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
1-Alınması gereken 23.908,50TL harçtan peşin alınan 2.390,85TL harcın mahsubu ile eksik 21.517,65TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-6102 sayılı TTK 5/A maddesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11, 13, 14. maddleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife Hükümleri Uyarınca Hesaplanan …. bütçesinden ödenen 3.200,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davanın kısmen kabul oranına göre hesaplanan 1.600,00TL’nin davalıdan, reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.600,00TL’nin ise davacılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan Peşin harç: 2.390,85TL, Başvurma harcı: 179,90TL ve Vekalet harcı: 25,60TL toplam 2.596,35TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-a-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.10/1 uyarınca 24.000,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
b-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.10/1 uyarınca 17.900,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
c-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.10/1 uyarınca 17.900,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
5-a-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m. 10/2. gereğince gereğince davalı lehine hükmedilecek olan vekalet ücreti davacıya hükmedilen vekalet ücretini geçemeyeceğinden reddolunan miktar bakımından uyarınca hesaplanan ve takdir olanan 24.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacı …’ten alınarak davalıya verilmesine,
b-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.10/2. gereğince gereğince davalı lehine hükmedilecek olan vekalet ücreti davacıya hükmedilen vekalet ücretini geçemeyeceğinden reddolunan miktar bakımından uyarınca hesaplanan ve takdir olunan 17.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’ten alınarak davalıya verilmesine,
c-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi m.10/2. gereğince gereğince davalı lehine hükmedilecek olan vekalet ücreti davacıya hükmedilen vekalet ücretini geçemeyeceğinden reddolunan miktar bakımından uyarınca hesaplanan ve takdir olunan 17.900,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’ten alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti:1.250,00 TL, ATK Masrafı: 2.345,00TL, davetiye ve müzekkere tebligat gideri:241,75TL olmak üzere toplam 3.836,75TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 1.918,37TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair, Davacılar vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile …. Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/11/2023
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]

HÜKMÜN TASHİHİNE İLİŞKİN EK KARAR ŞERHİ

Hükmün HMK m. 304/1 gereğince yazı ve hatalarına ilişkin gerekçeli karar henüz tebliğ edilmediğinden re’sen tashihe yönelik iş bu gerekçeli kararın gerekçesinde ve ayrıca ekli hükmün tashihi kararında tashih gerekçesi belirtildiği şekilde HMK m. 304/1 uyarınca;
Hüküm fıkrasında davanın kısmen kabulü ile ifadesinden sonraki 3. maddesinde (paragrafında) yer alan “…… A.Ş’den…” ibaresinin “…şirketten” olarak tashihine ve davalı tek olduğundan ve başkaca davalı olmadığından “müştereken ve müteselsilen” ibaresinin hükümden çıkarılarak tashihine, bu durumda hükümdeki hataların “…davalı şirketten (teminat limiti ile sınırlı olmak üzere) dava tarihi olan 08/02/2023 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine” şeklinde düzeltilmesine,
İş bu kararın Mahkememizin 08/11/2023 tarih, …. sayılı hükmünün eki sayılmasına,
Gerekçeli kararda hükmün altına dercedilen iş bu şerhle ve ekli maddi hatanın tashihine ilişkin ek karar ile birlikte tarafların yokluğunda ek kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.22/11/2023
Katip …. Hakim ….