Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/97 E. 2022/753 K. 10.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/97
KARAR NO : 2022/753
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2017
KARAR TARİHİ : 10/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili … aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ile davalı … tarafından icra takibi başlatıldığını, davaya konu bonoda düzenlenme yeri olmadığı gibi ciro da süresinde olmadığından kambiyo senedi vasfına haiz bir senet bulunmadığını, dolayısıyla icra takibinin de hukuka uygun olmadığını, davalı aleyhine Ankara …İcra Hukuk Mahkemesinin … esasına kayden şikâyet davası açılmış ise de, davanın yasal 5 günlük sürede açılmaması nedeniyle usûl yönünden davanın reddine karar verildiğini, bono ödememe protestosu çekilmesine kadar veya hakkında ödememe protestosu çekilmeyen hâllerde çekilmesi için gereken 2 günlük süre içinde ciro edilmesi gerekirken söz konusu senedin vade tarihinden sonra süresinde yapılmayan ciro ile bononun kambiyo senedine özgü yolla icra takibine konu yapılmasının hukuken mümkün olmadığını, bononun kurulacak bir ilişkinin temeli/teminatı olarak müvekkilinden alındığını ancak bedel müvekkile ödenmediği ve bono iade edilmediği gibi bedelsiz bononun piyasaya sürüldüğünü, üstelik bononun arkasına kısmi ödeme şerhi düşülerek inanç kuvvetlendirilmeye çalışıldığını, 3. şahsa ciro marifetiyle de iyiniyetli 3.kişi yaratma çabası içerisine girildiğini, taraflar arasında bono tanzimini gerektiren hiç bir alacak/borç ilişkisi mevcut olmadığını beyan ederek Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasındaki takip dayanağı senetten kaynaklı borçlu olmadıklarının tespiti ile senedin, takibin iptalini ve asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP: Davalılara usûlüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı davaya cevap vermemiş, davalı … duruşmadaki beyanında, davacının kendisinden borç para istediğini, kendisine borç para verdiğini ve karşılığında da dava konusu senedi düzenleyip verdiğini, daha sonra da 5.000,00 Türk lirasını ödediğini, geri kalan borcu için de takip başlattığını beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili duruşmadaki beyanında, senetteki yazılı unsurların aksini davacının senetle ispat etmesi gerektiğini beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, bu yönlerde bir iddia ve itirazda bulunulmadığı gibi Mahkememizin de görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan davacı vekili sulh olmalarının mümkün olmadığını belirtmiştir.
DELİLLER: Mahkememizce Ankara …İcra Hukuk Mahkemesinin … esasına kayden görülen şikâyet dosyasının incelenmesinden, davacının …, davalının …, dava konusunun takibe konu bononun kambiyo senedi vasfına haiz olmaması nedeniyle takibin iptali olduğu, yapılan yargılama sonunda Mahkemenin süresinde olmayan şikâyetin reddine karar verdiği anlaşılmıştır.
Getirtilen Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasının incelenmesinden, alacaklının …, borçlunun … olduğu, takip konusunun 19.06.2014 düzenleme tarihli, 20.06.2014 vade tarihli 50.000,00 Türk lirası bedelli bonoya istinaden 52.594,86 Türk lirası alacağın tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı ve takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ankara Bam 22.Hukuk Dairesinin 2019/151 E, 2022/2128 K sayılı kaldırma kararı, Esnaf ve Sanatkarlar odası, Ankara Doğanbey, Sincan, Yenimahalle, Çankaya, Seğmenler vergi daireleri, Ankara ticaret sicil müdürlüğünü yazı cevapları, 18/07/2014 tarihli Alacağın temliki sözleşmesi, dosyamız içerisine kazandırılmıştır.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, bonodan kaynaklanan alacağa istinaden yapılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinden sonra İ.İ.K.nun 72/3. maddesine dayalı olarak borçlu tarafından açılan menfi tespit davasıdır.
…. K, sayılı dosyası incelendiğinde; davanın 6100 sayılı yasanın 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince davanın usulden reddine, Görevli mahkemenin Ankara Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu şeklinde karar verildiği, kararın taraflarca istinaf edilmeksizin 04/06/2018 tarihinde kesinleştiği, görevsilik kararı üzerine dosyanın mahkememize gönderilip tevzi edildiği görüldü,
Görevsilik kararı ile mahkememize gelen davada yapılan yargılama sonunda mahkememizce davanın kabulüne ilişkin olarak verilen 04/02/2019 tarih ve 2018/500 E, 2019/80 K sayılı ilamın davacı/davalı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesini 22. Hukuk Dairesinin 28/12/2021 tarih ve 2019/1151 E, 2021/ 2182 K, sayılı ilamında belirtilen “…Somut olayda, tarafların tacir sıfatına haiz olup olmadıkları, ödünç verme işleminin ticari bir iş olup olmadığının belirlenerek düzenlenen senedinin kambiyo senedi vasfı bulunmayıp, senedin adi senet hükmünde olduğu da gözetilerek 6100 sayılı HMK.nin 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin davaya bakmakta görevli olması hususunun dava şartı olduğu, 6100 sayılı HMK.nun 115/1 maddesi gereğince dava şartlarının yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilerek, 6100 sayılı HMK.nun 114/1-c maddesi delaletiyle, 6100 sayılı HMK.nun 115/2 maddesi gereğince de mahkemenin görevli olmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekeceğinden, mahkemece davanın esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır…” gerekçesi ile mahkememizin kararının kaldırılmasına karar verilerek, dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizce kaldırna ilamına uyulduktan sonra yargılamaya devam olunmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesini 22. Hukuk Dairesinin 28/12/2021 tarih ve 2019/1151 E, 2021/ 2182 K, sayılı kaldırma ilamı sonrası yapılan yargılamada Ankara Esnaf ve Sanatkarlar odası, Ankara Doğanbey, Sincan, Yenimahalle, Çankaya, Seğmenler vergi daireleri, Ankara ticaret sicil müdürlüğünü yazı cevapları ve 18/07/2014 tarihli Alacağın temliki sözleşmesi dosyamız içerisine kazandırılmıştır.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren TTK.nun 4. maddesinde ticari davalar belirtilmiş olup, buna göre, bir davanın ticari dava sayılabilmesi için; Kanuni düzenleme ile görevin Ticaret Mahkemesine verilmesi, veya TTK 4. maddesinde sayılan unsurları taşıması (TTK’da yer alması veya TTK.nun 4/1 b,c,d,e,f fıkralarındaki davalardan olması), yada her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan dava olması gerekmektedir.
TTK.nun 5. maddesinde, ticari davalara ticaret mahkemelerinde bakılacağı, ticaret mahkemeleri ile diğer mahkemeler ve Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu, göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.
Dava ve takip konusu belgede zorunlu unsurlardan “tanzim yeri” bulunmadığından kambiyo senedi vasfı bulunmamaktadır. Zorunlu unsurları eksik olan senet, adi yazılı belge hükmündedir. Davacı, senet altındaki imzayı kabul edip, inkâr etmemiştir. Bu durumda ispat külfeti davacı taraftadır.
Davacı, keşide ettiği 20.06.2014 vade tarihli, 55.000,00 Türk lirası bedelli, lehdarı … olan bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Dava konusu senet, ciro yolu ile davalı …’a geçmiş olup, tanzim tarihi bulunmadığından kambiyo senedi vasfını taşımayıp adi senet niteliğindedir.
Bu senede dayanarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibin itirazsız kesinleşmesi de senedin bu niteliğini değiştirmez. Bu nedenle, senedin ciro yoluyla el değiştirmesi ile senetteki hakların da devredilmesi mümkün değildir. Senetteki hakların devredilmesi ancak alacağın temliki ile söz konusu olup, bunun için de yazılı bir temlik sözleşmesinin bulunması gerekir. Davalı … vekili tarafından istinaf kaldırma kararından sonra 13/06/2022 tarihli dilekçesine ekli temlik sözleşmesi sunulmuştur.
Davacı … ve davalı … vekilleri mahkememize verdikleri dilekçeler ile müvekkillerinin tacir olmadığını bildirmişlerdir. Tarafların ticari işletme işleten tacir olup olmadığı hususu mahkememizce Ankara vergi dairelerinden araştırılmış, davacı … ve davalı …’nin ticari herhangi bir mükellefiyet kaydına rastlanılmadığı bildirilmiş, davalı …’ın ise herhangi bir mükellef kaydına rastlanılmadığı, ancak … vergi kimlik numaralı … İnş. Eml. Rek. Teks. Gıda. Elkt. Oto. İth. İhr. Tic.Ltd.Şti’nin kanuni temsilcisi olduğu, bildirilmiş tarafların tacir olup olmadığı Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünden araştırılmış, davacının ve davalılardan …’nin sicil kaydına rastlanılmadığı bildirilmiş, davalı …’ın ise … İnş.Ltd.Şti aktif ortağı olduğu bildirilmiştir.
Davacı keşideci ve davalı hamil (Temlik eden) … gerçek şahıs olup tacir sıfatını taşımadıkları, hukuki anlaşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, davanın TTK 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan bizatihi Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gereken davalardan olmadığı gibi davalının ticari işletmesi ile ilgili olmadığına göre, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı eksikliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar kısa kararda görevsilik kararı verilmiş ise de; mahkememiz dosyasında daha önce Ankara 18.Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görevsilik kararı verildiğinden, karşı görevsilik kararı verilmesi gerektiği anlaşılmış, yapılan bu yanlışlık gerekçeli karar yazılırken fark edilip düzeltilmiş, Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından da görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle Ankara 18. Asliye Hukuk ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından dosyanın taraflarca istinaf edilmediği taktirde merci tayini için Ankara Bölge Adliye ilgili dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1- HMK’nun 114/c ve 115/2.maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USÛLDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin Ankara 18.Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Ankara 18.Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından da görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle Ankara 18.Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından dosyanın taraflarca istinaf edilmediği taktirde merci tayini için Ankara Bölge Adliye ilgili dairesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine,

Dair; Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine başvurmak suretiyle istinaf yolu yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usûlen anlatıldı. 10.10.2022

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]