Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/672 E. 2023/733 K. 23.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/672 Esas – 2023/733
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/672
KARAR NO : 2023/733

HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2022
KARAR TARİHİ : 23/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı … Sigorta A.Ş. tarafından trafik sigortası ile sigortalı … plakalı aracın karışmış olduğu 31.07.2018 tarihli trafik kazasında yaralanan …’ın maluliyet tazminatının alınması hususunda hizmet verdiğini, dava dışı yaşı küçük …’ın velileri ile 26.02.2019 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşmenin “Ücret” başlıklı hükmünde belirtilen %18 oranındaki hizmet bedelinin ifası amacıyla da alacağın temliki sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket, sözleşmenin akdedilmesinin hemen ardından, 07.03.2019 tarihinde … Sigorta A.Ş.’ye gerekli müracaatı yaparak, …’a ilgili mevzuata istinaden maluliyet tazminatının ödenmesini ve dilekçe ekinde sunulan temlikname doğrultusunda tahakkuk edecek tazminatın %18 oranındaki tutarının ise müvekkili şirkete ödenmesini talep ve ihtar edildiğini, … adına tahakkuk eden tazminat miktarı, kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçe limiti 360.000,00 TL’yi aştığını, sigorta şirketince tam teminat üzerinden hesap yapıldığını, bu nedenle ödenecek bedeller aktüeryal bir hesaplamaya gerek olmaksızın belirli olduğunu, davalı tarafından teklif maili gönderilmesi akabinde, temlik alacağı tutarının müvekkiline ait hesaba gönderilmesini istemiş iseler de davalı sigorta şirketi tarafından, dava dışı … velisinin kendi alacağını almadan temlik edilen tutarın taraflarına ödenemeyeceğinden bahisle talepleri reddedildiğini, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, dava dilekçeleri ekinde sunulan alacağın temliki sözleşmesi uyarınca müvekkilinin sahip olduğu 41.000,00 TL temlik alacağının, alacağın devrediliğinini davalıya bildirildiği 07.03.2019 tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline; HMK’nın 329. Maddesine göre akdi vekalet ücreti, yargılama giderleri ile kanuni vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortacılık kanunu gereğince sigorta tazminatının temliği geçersiz olduğunu, bu nedenle ileri sürülen hukuki devir geçersiz olduğundan davacının bu talebi dayanaktan yoksun olduğunu, 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu Ek Madde 6 gereğince; sigorta tazminatı alacağının takibi ve tahsili konusunda Genelge’de yetkilendirilebileceği belirtilen kişilerden başkaları ile yapılan sözleşme ve işlemlerin Sigortacılık Kanunu’na aykırı olduğunu ve Türk Borçlar Kanunu (TBK) uyarınca kesin olarak hükümsüz bulunduğunu öngördüğünü, davacı şirket lehine yapılmış temlik hükümsüz ve geçersiz olduğunu, kamu düzenine ve kanuna aykırı olarak yapılan temlik geçersiz olduğunu, temlik sözleşmesi’nin aslının mahkemeye sunulmaması ve imzanın zarar görene ait olduğu ispatlanamaması durumunda davacının taraf ehliyeti kalmayacağından davanın dava şartı yokluğu nedeni ile reddedilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-05/10/2022 tarihli Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Sonu tutanağı,
-26/02/2019 tarihli sözleşme, 26/02/2019 tarihli Temlikname,
-Ticaret Sicil Gazetesi, Ticaret Odası Kayıtları, Vergi Kayıtları,Elektronik Posta kayıtları,
-Hasar Dosyası, Sigorta Poliçesi, Banka Dekontları,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, temlik alacağının tahsili istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK’nun 183. maddesinde; Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.
Borçlu, devir yasağı içermeyen yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı devralmış olan üçüncü kişiye karşı, alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırılmış bulunduğu savunmasını ileri süremez.
6098 sayılı TBK’nun 184. maddesinde; Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır. Alacağın devri sözü verme, şekle bağlı değildir.
6098 sayılı TBK’nun 185.maddesinde; Alacağın devri kanun veya mahkeme kararı gereğince gerçekleşmişse, bu devir özel bir şekle ve önceki alacaklının rızasını açıklamasına gerek olmaksızın, üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir. Şeklinde düzenlenmiştir
Hukuki bir işlem (tasarrufi işlem) olan alacağın temliki sonrasında alacak üçüncü kişiye intikal etmektedir. Bu andan itibaren üçüncü kişi, borçlu karşısında alacaklı sıfatını kazanmaktadır. Niteliği itibariyle alacağın temliki, alacaklının tasarruf işlemidir. Temlik, alacağın tamamı için yapılabileceği gibi bir kısmı için de yapılabilir (somut olaydaki gibi). Tam temlikte alacağın aslı ve fer’ileri temlik alana geçmekte olup, alacaklı borç ilişkisinde taraf olmaktan çıkar. Kısmi temlikte ise, temlik edilen asıl alacak ve bu oranda fer’ilerinin temlik alana geçmesi söz konusudur. Temlik edilmeyen kısım itibariyle borçlunun temlik eden alacaklıya karşı sorumluluğu devam eder. Temlik alan, temliki ve alacağın varlığını ispat ederek borçludan talepte bulunur. Temlik ile birlikte temlik alan, alacağın aslı ve fer’ileriyle birlikte, alacağa bağlı rüçhan haklarını da iktisap eder. Dolayısıyla temliğe konu alacak itibariyle dava ve takip hakkı da temlik alana geçer. Alacağın temlikinde esasen borç değişmez, sadece onu talep edecek taraf değişmiş olur.
Davacı ve dava dışı … ve … arasında 26/02/2019 tarihli sözleşme, v incelendiğinde; Sözleşmenin Konusu başlıklı maddede; meydana gelen kaza nedeniyle hak sahibi mağdur’un uğramış olduğu maddi ve bedeni zararların …’de mukim tüm sigorta şirketleri, …. Ltd. Şti. ile tüm kurum, kuruluşlar ve kişiler nezdinde takibi ile tahakkuk edecek olan tazminat bedellerinin bu kurum ve kuruluş yeya şahıslardan hak sahibi/mağdur adına tahsili için gerekli işlemlerin …. ve ….) A.Ş. tarafından takip ve intacı,
Ücret başlıklı maddede; Sahibi veya mağdur, işbu sözleşmeye konu iş ve işlemlerin takip veya intacı karşılığında, ….ve … A.Ş.’ne üçüncü şahıslardan tahsil edilen meblağın %18’ini ve bu bedel üzerinden tahakkuk edecek olan katma değer vergisi’ni fatura karşılığı ücret olarak ödeyecektir. Bahsi geçen ücrctlendirmede. Halk sahibi/mağdur adına filen tahakkuk eden miktar esas alınacaktır.
İş bu sözleşmenin taraflarca imzalanmasından sonra, …’nin ilgili sigorta şirketi nezdinde gerekli girişimleri ve tazminatın tahakkuna yönelik işlemleri başlatmasına müteakip hak sahiplerinin şirketi azletmesi halinde bile tahakkuk eden miktar üzerinde alacağı olduğunu kabul etmiştir.
Hak sahibi/mağdur tarafından üçüncü şahıslardan sözleşmeye konu olayla ilgili terminat bedelinin tahsil edilmiş olması, ….ve … A.Ş.’nin bahsi geçen ücreti hak kazanması işin yeterli olup, hak sahibi/mağdur işlemlerin kendisi veya başka bir şahıs tarafından sonuçlandırılmış. olduğu” iddiasında bulunamayacaktır.
İlgili sigorta şirketine veya … yapılan müracaat sonucunda sözleşme yapılan – mağdur tarafından velayeti yada vesayeti altında bulunan şahıslara da ödeme yapılması durumunda yapılan bu ödemeler için yukarıda belirlenen oran üzerinden hesaplanan ücret şirkete ayrıca ödenir.
… ‘nin işbu sözleşmeye göre hak ettiği ücret, ilgili tazminat bedelinin hak sahibi/ mağdur tarafından tahsilini takip eden iki iş günü içinde … ‘ye ödenecektir. Şirkete yukarıda kararlaştırılan oran üzerinden Ödenecek ücretin süresinde ödenmemesi halinde tememrüt gerçekleşmiş olacaktır.Bu durumda uygulanacak Tememüt faizi yillik %25 olarak kararlaşılmıştır.
Davacı ve dava dışı … ve … arasında 26/02/2019 tarihli Temlikname incelendiğinde; “…… – Sigorta A.Ş. nezdin de 31.07.2018 tarihli olayda ilgili olarak açılmış bulunan, – sayılı hasar dosyasından aşağıda adı ve imzası bulunan temlik eden/edenler adına tahakkuk etmiş olan alacağın (tazminat bedellerinin) %18 oranındaki TL miktarını … YÖN.DAN. ve ….A.Ş ‘ne devir ve temlik ettiğimi/ettiğimizi,
Borçlu Sigorta Şirketi, temlik alanın talebi halinde devir ve temlik edilen bedeli temlik alan şirkete ödeyecek yada şirketçe gösterilecek banka hesabına yatıracaktır.
İşbu temlikname ile temlik eden/edenler yukarıda yazılı miktar kadar alacağı temlik ettiğini beyan ve taahhüt etmekte olup,temlik eden miktarla ilgili olarak borçlu sigorta şirketine yöneltilecek talep ve dava hakkı …. .ve ….A.Ş.’ne geçmiştir. Ödenecek bedellerle ilgili olarak herhangi bir talebimin olmayacağını gayri kabili rücu olmak üzere kabul beyan taahhüt ederim/ ederiz…” şeklinde bir temlik sözleşmesinin dava dışı … ve … ile davacı şirket arasında imzalandığı görülmüştür.
Davalı şirkete yazılan müzekkere cevapları incelendiğinde; … plaka numaralı araç davalı sigorta şirketi nezdinde … sayılı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile kayıtlı olup 31.07.2018 tarihinde meydana gelen kazaya ilişkin … nolu hasar dosyasının açıldığı, davaya konu kazaya ilişkin … nolu hasar dosyası açılmış olup …’nun geçici iş görmezlik başvurusuna istinaden 13.01.2022 tarihinde … hesabına 23.002,82-TL, … Yönetimi Danışmanlık Ve Güvenlik Sistemleri Hesabına 09/06/2020 tarihinde 14.900,00 TL, … hesabına 10/06/2020 tarihinde 67.880,00 TL ödeme yapıldığı bildirilmiştir.
Toplanan delillere göre; davacı vekili, dava dışı … ve … ile 26/02/2019 tarihli sözleşme ve aynı tarihli temlik sözleşmesi ile, 31/07/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle hak sahibi mağdurların uğramış olduğu maddi ve bedeni zararların sigorta şirketleri, (…,.vb) ve kişiler nezdinde takibi ile tahakkuk edecek olan tazminat bedellerinin bu kurum ve kuruluş veya şahıslardan hak sahibi/mağdur adına tahsili için gerekli işlemlerin takip ve neticelendirilmesi yönünde sözleşme imzalandığını, neticede yapılan hizmetin karşılığında tahakkuk eden alacağın %18’lık kısmının ücret alacağı için temlik alındığını, dava dışı (… ve … velayeti altındaki çocukları) … adına tahakkuk eden tazminat miktarı üzerinden hesaplanan (230.000,00-TL- %18= 41.000,00-TL’nın sigorta şirketi tarafından taraflarına ödenmesi amacıyla iş bu davayı açtığı somut uyuşmazlıkta; alacağın temliki ile kısmi temlikte temlik edilen miktarın alacaklısının yerine yeni bir alacaklının geçeceği kuşkusuz olup, sigorta alacağını temlik yasağını getiren yasal düzenlemenin yapıldığı tarihten önce (26/02/2019’de) yapılmış ve sonuçlarını doğurmuş olan temlikin geçerliliğini koruduğu açıktır.
(5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’na 22.07.2020 tarihinde eklenen Ek madde 6 ile sigorta şirketlerinden talep edilebilecek tazminat alacaklarının devredilemeyeceği düzenlemesi yapılmıştır)

Ancak dava dışı (… ve …’ın velayeti altındaki çocukları) …’ın 31.07.2018 tarihli trafik kazasında yaralanmasından kaynaklı tahakkuk edip sigorta şirketince ödenen bir tazminatın bulunmadığı, dava dışı … için hesaplanan 67.880,00 TL’sının 10/06/2020 tarihinde sigorta şirketince ödendiği, toplam tazminattan hesaplanan 14.900,00 TL’lık ( %18’inin) ücret alacağının 09/06/2020 tarihinde davacı … Yönetimi Danışmanlık ve Güvenlik Sistemleri Hesabına yine davalı sigorta şirketince ödendiği, ancak dava dışı … adına herhangi bir ödemenin yapılmadığı, imzalanan sözleşmenin “..İlgili sigorta şirketine veya … yapılan müracaat sonucunda sözleşme yapılan – mağdur tarafından velayeti yada vesayeti altında bulunan şahıslara da ödeme yapılması durumunda yapılan bu ödemeler için yukarıda belirlenen oran üzerinden hesaplanan ücret şirkete ayrıca ödenir.” şeklinde düzenleme olduğu, ödeme yapılması durumunda davacının ücrete hak kazanacağı dikkate alındığında davacı alacağının doğmadığı değerlendirildiğinden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 700,18 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 430,33 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca ….bütçesinden ödenen 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

Dair; Davacı vekili yüzüne, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde …. Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23.10.2023

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]