Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/638 E. 2023/528 K. 05.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/638
KARAR NO : 2023/528

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2022
KARAR TARİHİ : 05/07/2023
K.YAZIM TARİHİ : 11/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile borçlu şirket arasında yalıtım malzemesi satışından kaynaklı ticari bir ilişki söz konusu olduğunu, müvekkili tarafından, davalıya 34.220,00 TL tutarında satış yapılmış ve fatura konusu malların teslim edildiğini, davalı tarafından müvekkiline faturanın 18.000 TL’lik kısmına ilişkin ödeme yapıldığını, kalan bakiyenin ise ödenmediğini, kalan borç bakiyesi olan 16.220,00TL alacaklarının tahsili için yetkili …. E. sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini, davalı (Borçlu) bu kez 31.05.2022 tarihinde icra takibi ile talep olunan borcun tamamına ve ferilerine itiraz ederek kendilerinin müvekkili şirkete herhangi bir borcu bulunmadığının beyanı ile takibi durdurduklarını, itiraz edilen icra takibi, borçluya kesilen faturalar ve cari hesaba dayanmakta olup, ödenmeyen fatura bedelleri müvekkilinin ticari defter ve kayıtlarında sabit olduğunu, yine fatura konusu malların teslim alındığı davalı şirket yetkilisi ile müvekkili arasındaki …mesajlarında ikrar edildiğini, zira şirket yetkilisi müvekkilinin ödeme yapılması yönündeki mesaj yoluyla gönderdiği ihtarlarına cevap olarak borcu ödeyeceğini bildirdiğini, herhangi bir itirazda bulunmadığını, delil başlangıcı mahiyetindeki mesaj kayıtları ile birlikte ürünlerin teslim edildiğine dair tanıklar da mahkemece gerekli görülmesi halinde bu hususu doğrulayacağını, davalı (borçlu) kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, miktarı belirli, likit bir alacağı ödemeyen, süre kazanmak adına icra takibine itiraz eden davalı müvekkilini zarara uğrattığını, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve takibin devamına, borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı süresinde cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER:
… E. Sayılı Dosyası
Cari Hesap Ekstresi, Faturalar, … görüşme kayıtları
Ticari defter ve kayıtlar
… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu; 16.220,00TL alacak için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 26/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 31/05/2022 tarihli dilekçesi ile icra takibine, borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itirazı sonucu icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişiden alınan 11/06/2023 tarihli raporda; Davacı ticari defter kayıtları ve dosya kapsamı belgeler üzerinde yapılan inceleme ve tespitler sonucunda; Davacı, …’a ait Ticari defterlerinin açılış onaylarının süresinde yapıldığı.(kapanış onayı son onay tarihi 30.06.2023 tarihidir.) Ticari Defterlerin 6102 sayılı TTK’nin 64/3 ve HMK 222.maddelerinde ifade edilen kanuni şartlara uygun olarak tutulduğunu, davacı ticari defterlerinde; davalı adına 19.04.2022 tarihinde 34.220,00.-TL tutarında düzenlediği fatura ile davalı tarafından 15.04.2022 tarihinde 18.000,00.-TL tutarında yapmış olduğu ödemenin, kayıtlı olduğunu, davacı tarafından düzenlenen 34.220,00.-TL faturanın taraflarca KDV hariç 29.000,00.-TL tutarında … formu ile ilgili vergi dairesine bildirildiğini, davacı şirketin ticari defterlerinde 09/05/2022 takip tarihinde, davalı şirketin 16.220,00.-TL tutarında borç bakiyesinin kayıtlı olduğunu, davalı şirketin ticari defterlerinin dosyada mevcut olmadığını, yine ticari defterlerin bulunduğu adresin dosyaya bildirilmediğini, açıklanan nedenle davalı ticari defter belgelerinin incelenemediği bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRLİMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki uyuşmazlık taraflar arasında yalıtım malzemesi satışından kaynaklı ticari bir ilişkisi olduğundan bahisle davacının, davalıya 34.220,00 TL tutarında satış yapılıp ve fatura konusu mallar teslim edildiği halde davalı tarafından davacıya faturanın 18.000,00 TL’lik kısmına ilişkin ödeme yapıldığı, kalan bakiyeyi ise ödemediği ve 16.220,00TL alacak kaldığı ileri sürülerek tahsili için Ankara 1. İcra 2022/8143 E. sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminat istemlerine ilişkin olduğu, takip konusu alacağın hangi sözleşme kapsamında kullandırıldığı, muacceliyet ve temerrüdün gerçekleşip gerçekleşmediği, hangi tarihte gerçekleştiği, akdi ve temerrüt faiz oranlarınnı sözleşmeye uygun olup olmadığı, asıl alacak ve işlemiş faizin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı, takip tarihi itibariyle asıl alacak ve işlemiş faiz tutarının ne olduğu konularına ilişkindir.
Tarafların delilleri toplanmış icra dosyası ve davacının ticari defterleri incelenmiştir.
… kural olarak her dava, dava tarihindeki durum ve koşullara göre karara bağlanır. Ancak itirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan tarafların alacak borç durumu ve haklılık durumu icra takip tarihi itibariyle tespit edilir (…,).
Davaya konu alacak bakımından ispat yükü davacı tarafta olmakla birlikte ticari davalarda, ya da iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatlanmalıdır. Ticari defterler kesin delillerdendir. Davacıda dava dilekçesinde ticari defterlere dayanmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir.
… sayılı ilamına göre Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri Yasa’da belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir.Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır….” … sayılı ilamı da aynı yöndedir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK’nun 222. maddesinde ” (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (…) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1) (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” olarak ifade edilmiştir.
Dava, mübrez deliller ve tüm dosya kapsamında göre somut olayda davacıya ait Ticari Defterlerin 6102 sayılı TTK’nin 64/3 ve HMK 222.maddelerinde ifade edilen kanuni şartlara uygun olarak tutulduğu, davacı ticari defterlerinde; davalı adına 19.04.2022 tarihinde 34.220,00.-TL tutarında düzenlediği fatura ile davalı tarafından 15.04.2022 tarihinde 18.000,00.-TL tutarında yapmış olduğu ödemenin, kayıtlı olduğu, davacı tarafından düzenlenen 34.220,00.-TL faturanın taraflarca KDV hariç 29.000,00.-TL tutarında Ba ve Bs formu ile ilgili vergi dairesine bildirildiği, davacı şirketin ticari defterlerinde 09/05/2022 takip tarihinde, davalı şirketin 16.220,00.-TL tutarında borç bakiyesinin kayıtlı olduğu davalının cevap dilekçesi vermediği, davalının isticvap davetiyesi tebliğine rağmen duruşmaya katılmadığı ve ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediği anlaşılmakla mübrez delillere göre davalının …. Esas sayılı dosyasında 16.220,00 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmak sureti ile takibin devamına, alacak likit olmakla İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 3.244,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının … Esas sayılı dosyasında 16.220,00 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa avans faizi uygulanmak sureti ile takibin devamına,
3-İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 3.244,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.107,98TL harçtan peşin alınan 195,90TL’nin düşümü ile eksik 912,08TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-6102 sayılı TTK 5/A maddesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11, 13, 14. maddleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife Hükümleri Uyarınca Hesaplanan … bütçesinden ödenen 1.560,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan toplam 288,10TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti: 1.250,00TL, davetiye ve müzekkere tebligat gideri 254,50TL olmak üzere toplam 1.504,50TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/07/2023

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]