Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/60 E. 2022/1014 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/60 Esas – 2022/1014
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/60
KARAR NO : 2022/1014

DAVA : İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/01/2022
KARAR TARİHİ : 26/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 13-15 Ekim 14. … 2021 sergi alanı katılım sözleşmesinin 22.04.2021 tarihinde imzalandığını, sözleşme ile müvekkili şirket tarafından davalı şirkete fuar alanı içerisinde D4-237 no.lu alanda 48 m2 özel stant alanı kiralama, davalı borçlunun ise banka havalesi ile 26.04.2021 tarihinde 15.000,00-TL, 30.09.2021 tarihinde 39.941,00-TL olmak üzere toplamda 54.941,00-TL kiralama bedeli ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, davalı şirketin sözleşme bedelinin ilk taksidini ödeme tarihinden iki ay sonra 14.06.2021 tarihinde banka havalesi ile gerçekleştirdiğini, 30.09.2021 tarihli taksit tutarını ödemediğini, davalı şirketin 13-15 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen … uluslar arası Enerji fuarına katılarak sözleşme ile davacı müvekkili tarafından kiralanan stand alanı içerisine özel standını kurmak suretiyle katılım gösterdiğini, davalı tarafından stand alanı içerisinde kullanılan 3.198.94-TL’lık elektrik bedelinin de müvekkili şirket tarafından fuar merkezine ödendiğini, borçlu tarafından bu bedel ve sözleşme tutarına ilişkin ikinci taksitin ödemesinin yapılmasını davalı borçludan istenilmesine karşın herhangi bir ödeme yapılmadığını bu nedenlerle alacağın tahsili amacıyla, Ankara …İcra müdürlüğünün … sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin haksız itiraz nedeniyle durduğunu belirterek itiraz iptali ile takibin devamına ve asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı şirket adına cevap dilekçesi sunulmamış, davalı şirket vekilince icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde; müvekkili şirketin davacı şirkete borcu olmadığını belirterek, icra takibine konu asıl alacak ve ferilerine yönelik itirazda bulunulmuştur.
DELİLLER:
-Arabuluculuk son tutanağı,
-22/04/2021 tarihli Sergi Alanı Katılım sözleşmesi, Faturalar,
-Taraflara ait ticari defter ve bağlı kâğıtları,
-07/11/2022 günlü bilirkişi raporu,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, Sergi Alanı Katılım Sözleşmesi kapsamında verilen hizmet alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkilinin, davalıdan olan alacağı nedeniyle, davalı aleyhine 34.941,00-TL (30 eylül 2021 tarihli taksit) 1.602,84-TL işlemiş faizi, 3.198,94-TL elektrik kullanım bedeli ve 65.47-TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 44.808,25-TL’nin tahsili için Ankara ….İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında ilamsız haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, takip borçlusunun borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, sonrasında eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, takip talebine itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK m.67)
Davalı vekili müvekkili aleyhine yürütülen icra takibine süresinde verdiği dilekçe ile “…İcra dairesinin yetkisine ve takipte gösterilen alacağa, faize tüm ferileri ile birlikte itiraz ettiklerini” bildirmiştir.
Taraflar arasındaki dava, sözleşme kapsamında faturaya dayalı bakiye alacak talebi olmakla, para borcunun ifa yerinin Türk Borçlar Kanunun 89’uncu maddesi kapsamında alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olup, davacı şirket işlem merkezinin Ankara adresi olduğu, tarafların tacir olduğu, davalı tarafça inkar edilmeyen sözleşme içeriğinden bulunan yetki sözleşmesinin 8.mad. kapsamında yetkili mahkeme ve icra dairelerinin Ankara ili olarak gösterilmiş olmasına göre davalının icra dairesinin yetkisine yaptığı itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosyaya davacı tarafından davalı adına tanzim edilen ve kayıtlarınada alındığı anlaşılan, 13.10.2021 tarih DOM2021000000108 no.lu ve KDV dahil 3.198,94-TL tutarlı e-fatura ile davalı tarafından 14.06.2021 tarihinde davacı şirkete gönderilen 15.000,00-TL EFT ye ait …dekontunun sunulduğu görülmüştür.
Davacı şirketin bağlı bulunduğu Cumhuriyet Vergi dairesi tarafından gönderilen davacı Bs bildirim formlarından, davacı şirketin davalı şirkete satış yaptığına dair herhangi bir beyanda bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davalı şirketin bağlı bulunduğu Erciyes Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından gönderilen Ba bildirim formuna göre ise, davalı şirketin davacı şirketten bir adet belge ile KDV hariç toplam 46.560,19-TL tutarında emtia/hizmet alımında bulunduğunu beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizce, davalı şirkete ait ticari defter kayıtlarının mali müşavir bilirkişi aracılığı ile incelenmesi için …. 2. Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış ise de kayıtlar mahkemeye ibraz edilmediği için inceleme yapılamamıştır.
Mevcut ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan olan alacağının tayin ve tespiti bakımından taraflara ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak 07/11/2022 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememiz tarafından görevlendirilen ve taraf ticari defter ve bağlı kâğıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu 07/11/2022 tarihinde SMMM bilirkişisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle; “.. Davaçı şirkete ait ticari defterlerin 6102 Sayılı yeni TTK’nun 64. Maddesinin 3. Fıkrası gereğince açılış ve kapanış tasdiklerinin kanuni sürelerinde noterlikçe yapılmış olduğu görülmüş olup, şirkete ait ticari defterlerin 6102 Sayılı yeni TTK’nun 64. Maddesi uyarınca sahibi lehine delil olma özelliğine “haiz olduğu” ..Taraflar arasında mevcut sözleşme kapsamında davacı şirketin davalı şirkete vermiş olduğu hizmet nedeniyle 54.941,00-TL fatura düzenlediği ve bu faturalar karşılık 15.000,00-TL tahsil ettiği, tahsil edilen tutarın fatura bedelinden mahsubu sonrasında, davacı şirketin davalı şirkete vermiş olduğu hizmet nedeniyle 39.941,00-TL, Sözleşme kapsamında mahkemece, kullanılan elektrikten davalı şirketin sorumlu olduğunun kabulü halinde, yine davacı kayıtlarında yer alan elektrik faturası kaydından dolayı 3.198,94 TL alacaklı olup, davacı şirketin kendi kayıtlarına göre, 29.12.2021 olan takip tarihi itibariyle davalı şirketten toplam 43.139,94-TL alacağının mevcut olduğu ve takip talebinde de bu miktar asıl alacak için takip yapıldığı, İcra takibinden önce TBK 117. mad anlamında davalının temerrüte düşürüldüğüne dari dosyada herhangi bir belge olmadığı gibi, takip talebinde takip öncesi döneme ait işlemiş faiz başlangıcı belirtilmediği için talep doğrultusunda da faize yönelik hesaplama yapılamadığı ..” bildirilmiştir.
Toplanan delillere göre; davacının ticari defterleri usulüne uygun tutulduğu, lehine delil niteliğinde oldu, davalı şirketin bağlı bulunduğu Erciyes Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından gönderilen Ba bildirim formuna göre ise, davalı şirketin davacı şirketten bir adet belge ile KDV hariç toplam 46.560,19-TL tutarında emtia/hizmet alımında bulunduğunu beyan ettiği, taraflar arasında ticari ilişkin varlığı ve hizmetin davalıya verildiği vergi dairesi kayıtları ile anlaşıldığı, dosyada aldırılan bilirkişi raporu ve Vergi Dairesi Müdürlüklerinin cevabi yazısı ekindeki BA ve BS formları da incelendiğinde, dava konusu hizmet ilişkisi ile davalı şirketin, davacıdan hizmet alım yaptığı, BA formunda beyan ettiği, davacı defterler ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporu ile de talep edilen alacağın varlığının kısmen kanıtlandığı, 6100 sayılı HMK’nın 222/3.fıkrasında “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.)…” hükmü uyarınca, tacir olan davalının ticari defterlerini sunmaması, davacının ise usulüne uygun tutulmuş ve kendisi yönünden delil vasfını taşıyan ticari defterleri kapsamında alacağını ispat etmiş olması nedeniyle bilirkişi raporunda belirtilen 39.941,00-TL (30/09/2021 tarihli taksit) tutarı ve bu tutara takip tarihine (29/12/2021) kadar işlemiş yıllık %15,75 oranında reeskont avans faizi 1.551,13-TL birlikte davacının davalıdan alacaklı olduğu kanaatine varıldığından davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
22/04/2021 tarihli Sözleşmenin 2.maddesi gereğince kullanılan elektrikten davacı şirketin sorumlu olduğu, fazlandan kullanılan elektrik miktarının davacı tarafınca ispat edilemediği mahkememizce değerlendirildiğinden davacı kayıtlarında yer alan elektrik faturası kaydından dolayı talep eidlen 3.198,94-TL ve işlemiş faizi yönünden talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren taraflar arasındaki ilişkinin TTK’ dan kaynaklanması nedeniyle reeskont avans oranında temerrüt faizi uygulanması gerekmiştir.
Alacak baştan beri likit olmakla davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın kısmen kabulü ile, Davalı borçlunun Ankara …icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; 39.941,00-TL (30 Eylül 2021 tarihli taksit) asıl alacak ve bu alacağa 1.551,13-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.492,13-TL alacak ile ilgili borçlu itirazının iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek yıllık %15,75 oranında reeskont avans faizi ile birlikte takibin devamına,
2-İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 8.298,42-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 2.834,32 TL harçtan peşin alınan 548,17 TL harcın mahsubu ile eksik 2.286,15 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 628,87 TL harç ile ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen ve aşağıda dökümü yapılan 1.074,00 -TL yargılama giderinin kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 955,86 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 3.316,12-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 1174,80 TL sinin davalıdan kalan bakiye 145,20 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26.12.2022