Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/554 E. 2023/489 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/554 Esas – 2023/489
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/554
KARAR NO : 2023/489

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/08/2022
KARAR TARİHİ : 21/06/2023
K.YAZIM TARİHİ : 10/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında ticari faaliyet bulunmakta olup … Esas numaralı dosyasında… numaralı 31.07.2021 vade tarihli fatura 6.868,06 TL, … numaralı 05.08.2021 vade tarihli fatura 34.710,41 TL, …numaralı 28.09.2021 vade tarihli fatura 37.451,10 TL, … numaralı 22.10.2021vade tarihli fatura 20.395,83 TL, … numaralı 23.10.2021vade tarihli fatura 16.813,01 TL, … numaralı 27.10.2021 vade tarihli fatura 9.912,79 TL faturalara istinaden icra takibi başlatıldığını, bakiyenin tahsili amacıyla 28.10.2021 tarihinde icra takibi başlatılmışsa da …. E. numaralı dosyada borçlu tarafından borca itiraz edildiğini, davalı borçlu şirket icra takibine itirazında hiçbir gerekçe göstermemiş olup söz konusu itirazı haksız ve süreci uzatmak adına gerçekleştirdiğini, başlatılan icra takibinde alacağın kısmi temliki söz konusu olduğundan müvekkili şirketin alacaklı olduğu 56.718,55 TL tutarındaki asıl alacak, faiz ve ferilerine yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etmek gerektiğini, borçlu şirket ile müvekkili şirket arasında güncel cari hesap ekstresi incelendiğinde borçlu şirketin toplam 107.229,67 TL kadar ödenmemiş borcu bulunduğunun tespit edilmesi üzerine işbu itirazın iptali bu tutar üzerinden ikame edildiğini, ödenmemiş bakiye borçtan 50.511,12-TL tutarındaki asıl alacak … temlik edilmiş olduğundan temlik edilen asıl alacak tutarı düşüldüğünde müvekkili şirketin 56.718,55-TL alacaklı olduğu mahkeme tarafından yapılacak gerekli incelemelerle de tespit edileceğini, müvekkili şirket ve borçlu şirketin ticari defterleri incelendiğinde kayıtlarda icra takibine konu edilen tüm faturalar ve güncel borç bakiyesi tespit edileceğini, anlatılan sebeplerle davalı şirketin haksız itirazın iptalini, borca haksız olarak itiraz eden borçlunun alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, yapılacak olan bilirkişi incelemesiyle de sabit olacağını, ayrıca, yalnızca davacı şirket tarafından düzenlenmiş olan faturaların alacağın varlığının ispatı için yeterli olamayacağını, söz konusu faturaların kesin delil niteliği taşımaması sebebiyle ispat yükünün davacı şirkette olduğu hususunda birçok … kararı bulunduğunu, açıklamış oldukları üzere, icra takibine dayanak olarak gösterilen faturaların gerçeği yansıtmadığını, bu nedenle de işbu davanın reddi gerektiğini, açıklanan ve mahkemece resen dikkate alınacak sair hususlar doğrultusunda, sabit olacak iddiaları gereği; Hukuki dayanaktan yoksun huzurdaki davanın reddini yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davacı yana yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… E. numaralı dosyası
Faturalar
Tarafların Ticari Defterleri

… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Davacı(alacaklı) şirket tarafından, davalı (borçlu) şirket aleyhine; “… nolu 31.07.2021 vade tarihli 6.868,06 tl tutarlı fatura alacağı ve 305,54.-tl işlemiş faiz, … nolu 05.08.2021 vade tarihli 34.710,41tl tutarlı fatura alacağı ve 1.457,84.-tl işlemiş faiz, …nolu 28.09.2021 vade tarihli 37.451,10tl tutarlı fatura alacağı ve 427,94.-tl işlemiş faiz, … nolu 22.10.2021 vade tarihli 20.395,83tl tutarlı fatura alacağı ve 61,19.-tl işlemiş faiz, … nolu 23.10.2021 vade tarihli 16.813,01tl tutarlı fatura alacağı ve 42,03.-tl işlemiş faiz, … nolu 27.10.2021 vade tarihli 9.912,79tl tutarlı fatura alacağı ve 4,96.-tl işlemiş faiz” dayanak gösterilmek suretiyle, 117.229,69.-TL asıl alacak 2.299,50.-TL işlemiş faiz olmak üzere 119.529,19.-TL toplam alacak ile birlikte asıl alacağa tahsiline kadar değişen oranlarda avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla, 31.10.2021 tarihinde başlatılan ilamsız takipte ödeme emrinin davalı (borçlu) şirket adresine 08.11.2021 tarihinde tebliği sonrasında, davalı (borçlu) şirket vekilince 09.11.2021 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.

Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişiden alınan 05/05/2023 tarihli raporda; Davalı şirkete ait ticari defterlerde davacı şirkete 2020 yılından devir eden 6.151,00.-TL bakiye borç ile birlikte, 2021 yılında davacı şirketten icra takibindeki bakiye alacak miktarına konu 6 adet fatura da dahil olmak üzere 8 adet fatura ile 223.269,68.-TL daha faturalı alış kaydı sonrasında toplam 229.420,68.-TL borcuna karşılık, davacı şirkete 103.269,47.-TL bedelli çek, 8.921,51.-TL tutarlı satış faturası ve 10.000,00.-TL ödeme işlemlerinden doğan 122.190,98.-TL tutarlı ödeme ve satış tutarının mahsubu sonrasında, usulünce tutulmakla sahibi lehine delil olma vasfına haiz olan davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre; 31.10.2021 olan takip tarihi itibariyle davacı şirkete 107.229,70.-TL bakiye borç kaydının bulunduğunun tespit edildiğini, tarafların bağlı olduğu vergi dairelerinin dosya kapsamına sunmuş olduğu 2021 yılı Bildirim Alış(…)Mal/Hizmet Alış ve Bildirim Satış(…) Mal/Hizmet Satış formlarının incelenmesinden, davacı şirketin davalı şirkete 2021 yılında düzenlediği ve bildirim hadleri üzerinde olan ve beyanı gereken 7 adet KDV Hariç 187.108,00.-TL satış faturasının tarafların … Bildiriminde kayıtlı olduğunu, davalı şirketin davacı şirkete 2021 yılında düzenlediği ve bildirim hadleri üzerinde olan ve beyanı gereken 1 adet KDV Hariç 7.560,60.-TL tutarlı satış faturasının tarafların … Bildiriminde kayıtlı olduğunu, buna göre tarafların 2021 yılı … bildirimlerinin birbirlerini doğruladığı ve icra takibindeki bakiye alacak miktarına konu edilen 6 adet faturanın da tarafların … Bildirimlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiğini, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında; 31.10.2021 olan takip tarihi itibariyle davacı şirkete 107.229,70.-TL bakiye borç kaydının bulunduğu bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRLİMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki uyuşmazlığın; Fatura alacağının tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olduğu, takip konusu alacağın hangi sözleşme kapsamında kullandırıldığı, muacceliyet ve temerrüdün gerçekleşip gerçekleşmediği, hangi tarihte gerçekleştiği, akdi ve temerrüt faiz oranlarınnı sözleşmeye uygun olup olmadığı, asıl alacak ve işlemiş faizin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı, takip tarihi itibariyle asıl alacak ve işlemiş faiz tutarının ne olduğu konularında toplanmaktadır.

Tarafların delilleri toplanmış icra dosyası ve davacının ticari defterleri incelenmiştir.
Türk Hukukunda kural olarak her dava, dava tarihindeki durum ve koşullara göre karara bağlanır. Ancak itirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan tarafların alacak borç durumu ve haklılık durumu icra takip tarihi itibariyle tespit edilir (…).
Davaya konu alacak bakımından ispat yükü davacı tarafta olmakla birlikte ticari davalarda, ya da iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatlanmalıdır. Ticari defterler kesin delillerdendir. Davacıda dava dilekçesinde ticari defterlere dayanmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir.
…. sayılı ilamına göre Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri Yasa’da belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir.Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır….”… sayılı ilamı da aynı yöndedir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK’nun 222. maddesinde ” (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (….) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1) (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” olarak ifade edilmiştir.
Dava, cevap, icra dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre somut olayda usulünce tutulmakla sahibi lehine delil olma vasfına haiz olan davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarına göre; 31.10.2021 olan takip tarihi itibariyle davacı şirkete 107.229,70.-TL bakiye borç kaydının bulunduğunun tespit edildiği, tarafların bağlı olduğu vergi dairelerinin cevabi yazılarına göre 2021 yılı Bildirim Alış(…)Mal/Hizmet Alış ve Bildirim Satış(…) Mal/Hizmet Satış formlarının incelenmesinden, davacı şirketin davalı şirkete 2021 yılında düzenlediği ve bildirim hadleri üzerinde olan ve beyanı gereken 7 adet KDV Hariç 187.108,00.-TL satış faturasının tarafların … Bildiriminde kayıtlı olduğu, davalı şirketin davacı şirkete 2021 yılında düzenlediği ve bildirim hadleri üzerinde olan ve beyanı gereken 1 adet KDV Hariç 7.560,60.-TL tutarlı satış faturasının tarafların … Bildiriminde kayıtlı olduğu, buna göre tarafların 2021 yılı … bildirimlerinin birbirlerini doğruladığı ve icra takibindeki bakiye alacak miktarına konu edilen 6 adet faturanın da tarafların … Bildirimlerinde kayıtlı olduğu anlaşılmakla icra takibine göre davanın kabulüne karar vermek ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının … Esas sayılı dosyasında 56.718,55TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına,
3-İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 11.343,71TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 3.874,44TL harçtan peşin alınan 370,97TL’nin düşümü ile eksik 3.503,47TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-6102 sayılı TTK 5/A maddesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11, 13, 14. maddleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife Hükümleri Uyarınca Hesaplanan …. bütçesinden ödenen 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan toplam 463,17TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti: 1.000,00TL, davetiye ve müzekkere tebligat gideri 96,50TL olmak üzere toplam 1.096,50TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/06/2023

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]