Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/549 Esas – 2023/387
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/549
KARAR NO : 2023/387
HAKİM : ….
KATİP :….
DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2022
KARAR TARİHİ : 29/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla taraflarınca … sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itirazı ile takip durduğunu, bunun üzerine … yoluna başvurulduğunu, ancak … sürecinde tarafların anlaşması mümkün olmadığından işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, davalı taraf ile müvekkili arasındaki mal alışverişine istinaden müvekkili şirketçe 16.02.2021 tarihli proforma fatura düzenlendiğini, proforma faturada yer alan mal bedelleri euro olarak kararlaştırılmış olup toplam mal bedeli 20.296,00-Euro olarak belirlendiğini, proforma fatura incelendiğinde görüleceği üzere ödeme koşulları “ödeme günü döviz ya da döviz karşılığı TL karşılığı” olarak belirtildiğini, davalı taraf verilen teklifi ve ödeme şartlarını uygun bulup fatura içeriğindeki malların siparişini verdiğini, müvekkili fatura içeriğinde yer alan malları davalı tarafa teslim ederek, bu satışa istinaden 30.03.2021 tarih … sayılı 2.124,00 Euro bedelli ve 25.02.2021 tarih… sayılı 18.520,90 Euro bedelli faturalar tanzim edilmiş olup toplam alacak 20.644,90-Euro olduğunu, faturalardan da görüleceği üzere proforma faturanın üzerinde belirtilen “ödeme günü döviz ya da döviz karşılığı TL karşılığı” ödeme koşulu faturalarda da yer aldığını, davalı taraf faturalara itiraz etmeksizin kabul etmiş ve kayıtlarına işlendiğini, toplam alacak miktarından ödeme yapılan tutar düşüldüğünde 3.041,73-Euro bakiye alacak kaldığını, bu rakamdan müvekkilinin daha önce davalı taraf arasındaki bir hesaptan bakiye kalan 202,23- Euro bedel düşüldükten sonra bakiye kalan 2.838,50-Euro bedelin tahsili için icra takibi yaptığını, tüm bu nedenlerle davalarının kabulü ile davalının icra dosyası ile başlatılan takipte borca yönelik haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalı, haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edip takibin durmasına neden olduğundan, takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın, davacı tarafa icra takibine konu edilen 25.02.2021 ve 30.03.2021 tarihli faturalara dayalı bir borcu bulunmadığını, iş bu faturaların bedelleri davacıya taraflar arasındaki anlaşmaya uygun olarak 11.06.2021, 18.06.2021 ve 25.06.2021 tarihli 3 adet çek ile toplam 181,347,97 TL olarak ödendiğini, bu suretle bu faturalar yönünden cari hesap kapatıldığını, buna rağmen davacı, taraflar arasındaki faturaya dayalı bu satışın ardından 1 yıllık süre geçtikten sonra piyasada döviz kurlarında yaşanan ani artışı fırsat bilerek 07.03.2022 tarihinde icra takibi başlatmış ve müvekkilden haksız alacak talebinde bulunduğunu, ancak davacının bu alacak talebinin hukuki bir dayanağı bulunmadığını, nitekim taraflar arasında satın alma işlemine ilişkin yazılı bir sözleşme olmadığı gibi, müvekkilinin ödeme tarihindeki döviz kurundan kaynaklı doğacak farktan sorumlu olacağına dair bir anlaşmaları da bulunmadığını, davacı dava dilekçesinde talebini her ne kadar, 16.02.2021 tarihli proforma fatura ve icra takibine konu edilen faturalarda “ödeme günü döviz ya da döviz karşılığı TL karşılığı” ibaresine dayandırmış ise de, davacının “…” düzenlediği faturalara bu ibareyi yazması, müvekkiline kur farkından dolayı sorumluluk yüklemeyeceğini, davacı icra takibine konu 25.02.2021 ve 30.03.2021 tarihli faturalara istinaden yukarıda tarihleri belirtilen toplam 181,347,97 TL tutarları çekleri alarak kayıtlarına işlemiş ve tahsil ettiğini, böylece taraflar arasında ödeme günü ve ödenecek tutara TL olarak kararlaştırıldığını, bu sebeple taraflar arasındaki faturadan kaynaklı satış, müvekkili tarafından fatura bedellerini karşılayan çeklerin verilmesi ile tamamlanmış olup, müvekkilinden bu yönde bir alacak talep etme hakkı da olmadığını, …’ın çek ile yapılan ödemelerde kur farkı istenemeyeceği, taraflar arasında bu yönde yazılı sözleşme olmadıkça ve tahsilatın yapıldığı anda kur farkından doğan hakların saklı tutulmadıkça kur farkının talep edilmeyeceği yönünde istikrar kazanmış içtihatları bulunduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının haksız davasının ve tüm taleplerinin reddine, davasında kötü niyetli olan davacının müvekkiline dava değerinin %20 si oranında tazminat ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama masraf ve vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-… son tutanağı,
-Davacı ve davalı ticari defter ve bağlı kâğıtları, E-faturalar,
-… E. sayılı takip dosyası,
-04/04/2023 günlü bilirkişi raporu,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, cari hesap ve kur farkı alacağından kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin, davalıdan olan alacağı nedeniyle, davalı aleyhine 2.839,50-EURO asıl alacak ve ferilerinin tahsili için … E. sayılı dosyasında ilamsız haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, takip borçlusunun borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, sonrasında eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, takip talebine itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK m.67)
Davalı vekili, müvekkili aleyhine yürütülen icra takibine süresinde verdiği dilekçesinde özetle “ Müvekkilinin takip dayanağı 25/02/2021 ve 30/03/2021 tarihli faturaya dayalı borcu olmadığını, fatura bedelinin anlaşmaya uygun olarak 3 adet çekle ödendiğini.. takip alacaklısına hiç bir borcu bulunmadığını, takibe konu borca, faize ve faiz oranına itiraz ettkilerini…” bildirmiştir.
Mevcut ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan olan alacağının tayin ve tespiti bakımından taraflara ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak 04/04/2023 tarihli bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememizce … bilirkişinden aldırılan 04/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Davacının ticari defter kayıtları sabit olmak üzere: Dava konusu 2021 Yılı E defter olarak tuttuğu kendi içerisinde birbirini doğruladığı ticari defterlerin usulüne uygun tutultuğu, kendisi lehine delil teşkil ettiği, 429.710,33 TL ticari defter kayıtlarına göre davalıdan alacaklı göründüğü 429.710,33 TL karşılık davalının 388.019,94 TL ödemesinin olduğu (429.710,33-388.019,94)=41.690,39 TL davalıdan alacaklı göründüğü,
Davalının ticari defter kayıtlarında 6.434,00 TL alacağı 2022 yılına devir ettiği 2022 yılında 6.434,00 TL ortaklara borçlar hesabı ile kapatıldığı. Davalının ticari defter kayıtları sabit olmak üzere: Ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu kendi içerisinde birbirini doğruladığı 187.781,97 TL davacının alacağına karşılık davalının 187.781,97 TL ödemesinin olduğu davalının davacıya cari hesaptan kaynaklanan borcunun bulunmadığı,
Davacı tarafından, davalıya düzenlenen 30.03.2021 tarihli fatura üzerinde İkibin yüz yirdört Euro 25.02.2021 tarihli faturada Onsekizbinbeşyüzyirmi … ibaresinin bulunduğu.
Taraflar arasında düzenlenen sipariş fişinde, (Ödeme günü döviz yada döviz karşılığı TL Karşılığı ibaresinin bulunduğu)
… bankası verileri alınarak hesaplama yapıldığında;
11.06.2021 Günü Saat … ‘da Belirlenen Gösterge Niteliğindeki … Bankası 60.000,00-TL bedelli ödeme tarihinde döviz kuru 10.1798 € olduğu 60.000,00 TL/10.1798€=5.894,02 € isabet ettiği.
18.06.2021 Günü Saat … ‘da Belirlenen Gösterge Niteliğindeki … Bankası 60.000,00-TL bedelli ödeme tarihinde döviz kuru 10.3383€ olduğu 60.000,00 TL/10.3383€=5.803,66 € isabet ettiği.
25.06.2021 Günü Saat …’da Belirlenen Gösterge Niteliğindeki … Bankası 61.347,97-TL bedelli ödeme tarihindeki döviz kuru 10.3833€ olduğu 61.347,97 TL/10.3833€=5.908,33 € isabet ettiği.
Tarafların ticari defter kayıtları ve dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.
Ticari defter kayıtları birlikte değerlendirildiğinde: Taraflar arasında faturadan kaynaklı ticari ilişkinin bulunduğu ticari defterleri birbirini doğrulamadığı davalının ticari defter kayıtlarına göre davacıya borcunun bulunmadığı, davacının ticari defter kayıtlarına göre 41.690,39 TL alacaklı olduğu iki ticari defter kayıtları arasında 41.690,39 TL fark olduğu farkın nedeni davacı tarafından düzenlenen kur farkından dolayı kaynaklandığı anlaşıldığı.
Davacı tarafından takip ve dava konusu yapılan faturalar ve sipariş fişinde üzerinde … ibaresinin bulunduğu, mahkemece evro ibaresinin kabul edilmesi halinde; 30.03.2021 Tarih … Sayılı 2.124,00 Euro Bedelli Ve 25.02.2021 Tarih… Sayılı 18.520,90 Euro bedelli faturalar tarafların ticari defter işlendiği takip ve dava konusu faturalar ile birbirini doğruladığı (2.124,00+18.520,90=20.644,90-Euro karşılık davalının 17.606,01-Euro ödemesi olduğu (20.644,90-17.606,01)=3.038,89-Euro davacının bakiye alacağı kaldığı davacının 202,23- Euro aldığını dava dilekçesinde kabul ettiği (3.038,89 Euro-202,23- Euro)=2.836,66 Euro davacının alacağı bakiye alacağı kaldığı …” bildirilmiştir.
Toplanan delillere göre; Dava, cari hesap ve kur farkı alacağından kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı satıcı, davalı alıcıdır. Taraflar tacirdir.
Davacı taraf, cari hesapta davalıdan 2.839,50-EURO kur farkı alacağı olduğunu iddia etmiş, davalı ise takibe konu 2 adet fatura borcunu, 3 adet vadeli çekle ödendiğini, davacıya bakiye bir borcunun kalmadığını ve davanın reddini savunmuştur.
Kur farkı alacağının istenebilmesi için, taraflar arasında kur farkının ödeneceğine ilişkin bir sözleşmenin veya dövize endeksli bir ticari ilişkinin bulunması gerekir. Yabancı para üzerinden kurulan temel ilişkide, fatura tarihindeki kur ile ödeme tarihindeki kur arasındaki fark varsa bu fark kur farkı alacağıdır. Bu nitelikteki bir alacağın istenebilmesi için uygulama ya da teamül aranmaz. Kur farkı alacağı fatura tarihi ile ödeme tarihi arasındaki farktan kaynaklanan alacak olduğundan ancak TL olarak istenebilir.
Dosya içerisindeki bilirkişi raporu incelendiğinde kur farkına esas olan faturalara yönelik ödemelerin 11.06.2021 vadeli 60.000-TL bedelli, 18.06.2021 vadeli 60.000-TL bedelli, 15.06.2021 vadeli 61.347,97-TL bedelli, toplam 181.347,97-TL bedelli çekler ve 31.12/2021 tarihli 6.434,00-TL virman işlemi ödendiği görülmektedir.
Davacı tarafından takip ve dava konusu yapılan faturalar ve sipariş fişinde üzerinde “ödeme vadesi:60 gün (ödeme günü Döviz yada Döviz karşılığı TL karşılığı) ibaresinin davalı borçluyu bağlamayacağı, kur farkı alacağının istenebilmesi için, taraflar arasında kur farkının ödeneceğine ilişkin bir sözleşmenin veya dövize endeksli bir ticari ilişkinin bulunması gerektiği, çek ile yapılan ödemelerde kur farkı istenemeyeceği değerlendirildiğinden davacı talepleri haklı görülmemiş ve davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir. (…)
Öte yandan, takibin haksız ve kötüniyetli görülmesi halinde, istem varsa alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir. Takibin haksız olması tek başına yetmemekte, ayrıca kötüniyetli olunması da gerekmektedir. Somut olayda davacının icra takibinde kötüniyetli olduğu hususu davalı tarafından ispat edilememiş olması karşısında davalının kötüniyet tazminatı isteminin de reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın reddine,
2-Davalının tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 665,60 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 485,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında … Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve … Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca …. bütçesinden ödenen 1.320,00-TL … ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29.05.2023
Katip …. Hakim ….
¸[e-imzalıdır] ¸[e-imzalıdır]