Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/328 E. 2023/329 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/328
KARAR NO : 2023/329

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – (T.C:…) – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : 1- … – (T.C:…) – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : 2- … – (T.C:…) – …

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/05/2022
KARAR TARİHİ : 03/05/2023
K.YAZIM TARİHİ : 05/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. Sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip ile davalı … lehine düzenlenen ve bedeli ödenen senet diğer davalı … Gerç’e cirolandığını, söz konusu bedeli ödenen senetin de takibe konu edildiğini, davacı müvekkilinin haksız bir şekilde haciz tehdidi altında olup maaşına da haciz konulduğunu, mahkemece verilecek kararın kesinleşmesine kadar …. Sayılı icra dosyasındaki icra takibini olduğu yerde durdurulması için öncelikle teminatsız ya da mahkemece tensip kılınacak uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, davacı müvekkili ile davalı … arasında 2018 yılı içerisinde …’a ait bulunan … İşletmesinin devri ile ilgili yazılı bir sözleşme yapıldığını, “… Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin sunulduğunu, bu sözleşmenin ikinci paragrafındaki 150.000,00 TL’lik devir bedeli taksitleri olarak 15 Ağustos 2018, 15 Kasım 2018 ve 15 Şubat 2019 tarihli üç adet bono tanzim edilerek davalı …’a teslim edildiğini, davacı müvekkillerinin, devir bedeli olan 150.000,00 TL’nin a) 25.0000,00 TL’sini 16.08.2018 tarihinde …’ın …’taki hesabından …’ın … hesabına “devir bedeli açıklamısıyla” EFT yapılması suretiyle; b) 15.0000,00 TL’sini 31.08.2018 tarihinde …’ın …’taki hesabından …’ın … hesabına “devir bedeli açıklamısıyla” EFT yapılması suretiyle; c) 5.0000,00 TL’sini 06.09.2018 tarihinde …’ın …’taki hesabından …’ın … hesabına “devir bedeli açıklamısıyla” EFT yapılması suretiyle; d) 5.0000,00 TL’sini 14.09.2018 tarihinde …”’ın …’taki hesabından …’ın … hesabına “devir bedeli açıklamısıyla” EFT yapılması suretiyle; e) 30.0000,00 TL’sini 20.11.2018 tarihinde …’ın …’taki hesabından …’ın … hesabına “devir bedeli açıklamısıyla” EFT yapılması suretiyle; f) 20.0000,00 TL’sini 19.12.2018 tarihinde …’ın …’taki hesabından …’ın … hesabına EFT yapılması suretiyle; g) 50.000,00 TL’sini sundukları ve bizzat davalı … tarafından el yazısı ile yazılmış makbuz ile 27.02.2019 tarihinde ödediğini, toplam 100.000,00 TL’lik ödemeye ilişkin banka tarafından tasdiklenmiş ıslak imzalı ve kaşeli 6 adet … ödeme dekontu ile … imzalı 50.000,00 TL’lik ödemeye ilişkin makbuz aslının sunulduğunu, böylelikle 150.000,00 TL tutarındaki devir bedeli ediminin tamamının davacı müvekkilleri tarafından ödenmek suretiyle yerine getirilmesine rağmen davalı …’ın kötü niyetli olarak tahsil ettiği bono bedelleri ödenmiş olması ve bonoların bedelsiz kalmasına rağmen bonoları davacılara iade etmediğini, kaldı ki ifade ettikleri 150.000,00 TL’lik devir bedeli taksitleri olarak 15 Ağustos 2018, 15 Kasım 2018 ve 15 Şubat 2019 tarihli üç adet bono tanzim edilerek …’a ödendiğini, yapılan ödemelere rağmen … tarafından … … …. Sayılı dosyası üzerinden icra takibine konu edildiğini, söz konusu takip konusu senet ile huzurdaki takip konusu senet aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığını, davacı müvekkilinin davalı … ve takip konusu senedi ciroladığı …’e hiçbir borcu olmadığının sübuta erdiğini, davalıların kendi aralarındaki hukuki ilişkiden bağımsız olarak mezkur 15.09.2019 tarihli senet sebebi ile müvekkilinin davalılara hiçbir borcu bulunmadığını, müvekkilinin haciz tehdidi altında olduğunu, müvekkilinin davalılar tarafından başlatılan ve başlatılacak haksız ve kötü niyetli takip sebebi ile haciz işlemi ile muhatap olduğunu, bu durumun telafisi imkansız zararlara sebep olduğunu, bu nedenle mahkemece verilecek kararın kesinleşmesine haciz işleminin durdurulması ve … … sayılı icra dosyasındaki icra takibinin olduğu yerde durdurulması için öncelikle teminatsız ya da mahkemece tensip kılınacak uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, nihayet davacının belirtilen meblağ kadar davalıya borçlu bulunmadığının tespitine ve … sayılı icra takip dosyasının ve dayanağı bononun iptaline karar verilmesini talep etmenin zorunlu olduğunu, davacının haksız bir şekilde haciz tehdidi altında bulunduğundan ve müvekkilinin maaşına haciz konulmak suretiyle fiilen uygulanmaya başladığından mahkemece verilecek kararın kesinleşmesine kadar …. sayılı icra dosyasındaki icra takibini olduğu yerde durdurulması için öncelikle teminatsız ya da mahkemece tensip kılınacak uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının davalıya …. sayılı dosyası nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine, bu icra takibi dosyası ve dayanağı 15.02.2019 vade tarihli S0.000,00TL miktarlı bononun iptaline, keza yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesindeki iddialarının tamamının müvekkili yönünden haksız ve mesnetsiz olduğunu, reddi gerektiğini, davacının dava dilekçesinin ileri sürdüğü şahsi def’ilerin iyiniyetli hamil olan müvekkiline karşı ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin diğer davalı ve borçlu …’ tan olan alacağına karşılık olarak düzgün ciro yoluyla senede hamil olduğunu ve akabinde icra takibi başlatıldığını, bir an için davacının dava dilekçesinde iddia ettiği ticari ilişkiden kaynaklı def’iler doğru olduğu kabul edilse bile bu durumu üçüncü şahıs olan müvekkilinin bilmesinin mümkün olmadığını, dolayısıyla bu defilerin iyiniyetli müvekkiline karşı ileri sürülmesi mümkün olmadığından davanın öncelikle bu nedenle reddini talep ettiklerini, bedelsizlik, bir kişisel defi olduğundan keşideci tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karşı ileri sürülebileceğini, zira, keşidecinin sadece lehtarla arasında bir temel borç ilişkisi olduğunu, davacı bu iddiasını iyiniyetli hamil olan müvekkiline karşı ileri süremeyeceğini, davanın bu nedenle de reddini talep ettiklerini, dava konusu senerin illetten mücerret olduğunu, müvekkilinin dava konusu senedin tanzimine sebep olan asıl borç ilişkisinin ( … ) senetten anlamasına imkan olmadığını, kıymetli evrakta mücerretlik ilkesi denilen bu ilke gereği, senette yer alan hak ile bu hakkın oluşumuna neden olan temel borç ilişkisi arasındaki bağın ortadan kalktığını, senedin temel borç ilişkisinden soyutlandığını, bağımsız bir varlık kazandığını, bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi, ticari senet ( … ) alacağı da prensip olarak uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illî ilişkiye dayandığını, bir…düzenleyip veren veya elindeki kambiyo senedini devreden ve alan herkes, bütün bu hukukî işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istediğni dolayısıyla, ne kadar devir varsa, o kadar asıl borç ilişkisi ve bu temel ilişkiden kaynaklanan temel talep söz konusu olacağını, hal böyle iken, davacının diğer davalı …’a yönelik iddialarının müvekkilini ilgilendirmediğini, ve bağlamadığını, davanın müvekkili yönünden bu nedenle de reddini talep ettiklerini, belirtilen nedenlerle müvekkili yönünden haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ettiklerini, sunulan nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın müvekkili yönünden reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
24 Ocak 2012 tarihli 7990 sayılı … ilgili kısmı
24 Ocak 2019 tarihli 9752 sayılı … ilgili kısmı
1 Ekim 2019 tarihli 9920 sayılı … ilgili kısmı
… Sözleşmesi, toplam 100.000,00 TL’lik ödemeye ilişkin banka tarafından tasdiklenmiş … ödeme dekontları,
… imzalı 50.000,00 TL’lik ödemeye ilişkin makbuz örneği,
Banka kayıtları, muhasebe kayıtları.
…, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının …, borçlunun … ve … olduğu; 52.724,66TL alacak için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulara 27/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
…, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının …, borçluların …, … ve… olduğu; 73.659,58TL alacak için icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
… … dairesinin takip dosyasında başlatılan takip konusu senedin iptaline ve davacının borcu olmadığının tespitine ilişkin …. Sayılı kararı.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi kurulundan alınan 28/02/2023 tarihli raporda; … adresinde bulunan … Kursunun … ile … ortaklığı ile kurulacak olan şirkete devrini kapsadığını, …’a ait olan … kurs ruhsatının tamamını %75 …, %25 … ortaklığında kurulacak yeni şirkete 150.000,00 TL bedel ile …’a devredileceğini, devir bedeli üç eşit taksit ile (15 Ağustos 2018-15 Kasım 2018-15 Şubat 2019) devredenin şahsi hesabına havale yapılarak ödeneceği belirtildiğini, bu 150.000,00 TL devir bedeli için, 100.000,00 TL’si 6 adet banka dekontu devir bedeli açıklaması ile ödendiğini, kalan 50.000,00 TL için Davacı … ile Davalı … arasında yapılan protokol gereği … … Öğretim Kursunun devir taksit bedeline istinaden 50.000,00 TL için çek karşılığı ile 27.02.2019 tarihinde elden tahsil edildiğini, el yazısı ile yazılmış olduğunu, ….sayılı dosyası üzerinden başlatılan takip ile davalı … lehine düzenlenen ve bedeli ödenen senet diğer davalı …’e cirolandığı, takip konusu yapılan bedelin el yazısı ile tahsil edildiğinin belirtildiği bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 01/02/2023 tarihli dilekçesinde sunduğu… Mahkemesin’den alınan bilirkişi heyet raporunda; Davaya konu edilen … Sayılı dosyasından takibe konulmuş bulunan 50.000,00 TL miktarlı 12.10.2018 tanzim tarihli, 15.02.2019 vadeli senetin … ile davalı … arasında tanzim olunan bila tarihli, “… sözleşmesi”ne istinaden verildiğini, … devri bedeli olduğunu, devir bedellerinin ödenmesi ile senet bedelinin ödendiğini, mahkemece …. Ltd. Şti.’ ye ait ticari defter, kayıt ve belgelerin incelenmesi görevi verilmiş ise de söz konusu belgelerin sunulmaması nedeni ile inceleme yapılamadığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
TBK. madde 133/2’de belirtildiği şekilde, özellikle mevcut borç için kambiyo taahhüdünde bulunulması veya yeni bir alacak senedi ya da yeni bir kefalet senedi düzenlenmesi, tarafların açık yenileme iradeleri olmadıkça yenileme sayılmamaktadır. Bu durumda, yenileme iradesinin olmaması halinde eski borç, “asıl borç ilişkisi” olarak varlığını korumaktadır. Dolayısıyla hamil, biri asıl borç ilişkisinden, biri de kambiyo ilişkisinden doğan iki ayrı talep hakkına sahip olmaktadır. Kambiyo münasebetinden, doğan hakkın, herhangi bir nedenden dolayı düşmesi halinde, hamil asıl borç ilişkisinden dolayı sahip olduğu talep hakkı saklıdır.
Kıymetli evrak nitelikli borç senedi mahiyetindedir (TTK m. 646). Borç senedi ise borç ikrarını içerir. Kıymetli evrakta -senette- hile veya ağır kusuru bulunmadıkça, borçlu vade geldiğinde senedin niteliğine göre alacaklı olan kimseye ödemede bulunmakla borcundan kurtulur (TTK m. 646/2).
İlkesel olarak kambiyo senetlerinin illetten mücerret olması ve bononun içerdiği hakkın senetten ayrı olarak ileri sürülememesi ve başkalarına da devredilememesi, vasıflı ve soyut bir borç ikrarı olması ilkeleri karşısında; eski borç ”asıl borç ilişkisi olarak” varlığını korumaktadır.
Mahkemememizin 12/05/2022 tarih, … sayılı ara kararı ile davacı vekilinin takibin durdurulması talebinin reddine karar verildiği, 17/10/2022 tarih, … sayıl ara kararı ile takibin durdurulması talebinin reddine, İİK m. 72/3 gereğince alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, davacı tarafın istinafı üzerine … sayılı kararı ile karar verilmiştir.
… …’nun 13.06.2018 tarih, … Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere ”Kıymetli evrak ve bu bağlamda bir …, içerdiği hakkın senetten ayrı olarak ileri sürülemediği ve başkalarına da devredilemediği vasıflı ve soyut bir borç ikrarıdır (…). Soyutluk (mücerretlik) ise senedin içerdiği hakkın doğumuna sebep olan temel hukuki ilişkinin senet metninden anlaşılamaması anlamına gelir. Soyutluğun senede yüklediği ilk özellik, hamilin artık senette gösterilen alacağın alacaklısı olduğu konusunda, senetten başka bir delil sunmasına gerek bulunmaması; alacağını sadece bu senetle ispatlayabilmesidir (…).
… adresinde bulunan … Kursunun … ile … ortaklığı ile kurulacak olan şirkete devrini kapsadığı, …’a ait olan … kurs ruhsatının tamamının %75 …, %25 … ortaklığında kurulacak yeni şirkete 150.000,00 TL bedel ile …a’a devredileceğini, devir bedeli üç eşit taksit ile (15 Ağustos 2018-15 Kasım 2018-15 Şubat 2019) devredenin şahsi hesabına havale yapılarak ödeneceği belirtildiği, 150.000,00 TL devir bedeline karşılık 100.000,00 TL’si 6 adet banka dekontu devir bedeli açıklaması ile ödendiği, kalan 50.000,00 TL için davacı … ile davalı … arasında yapılan protokol gereği … … Öğretim Kursunun devir taksit bedeline istinaden 50.000,00 TL için çek karşılığı ile 27.02.2019 tarihinde elden tahsil edildiği el yazısı ile yazılmış olduğu, … Esas sayılı dosyasından takibe konulmuş bulunan 50.000,00 TL miktarlı 12.10.2018 tanzim tarihli, 15.02.2019 vadeli senetin … ile davalı … arasında tanzim olunan bila tarihli, “… sözleşmesi”ne istinaden verildiği, … devri bedeli olduğunu, devir bedellerinin ödenmesi ile senet bedelinin ödendiği anlaşılmakla davacının … … sayılı icra takip dosyasına dayanak 12/10/2018 düzenleme, 15/02/2019 vade tarihli, 50.000,00 TL bedelli senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar vermek ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
2-Davacının … … sayılı icra takip dosyasına dayanak 12/10/2018 düzenleme, 15/02/2019 vade tarihli, 50.000,00 TL bedelli senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Davalının tazminat isteminin yasal koşulları oluşmadığından reddine,
5-Alınması gereken 3.415,50TL harçtan peşin alınan 485,58TL’nin mahsubu ile eksik 2.929,92TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-6102 sayılı TTK 5/A maddesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11, 13, 14. maddleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife Hükümleri Uyarınca Hesaplanan Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.600,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan toplam 577,78 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti: 2.000,00 TL, davetiye, müzekkere ve tebligat gideri:526,00TL olmak üzere toplam 2.526,00TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca kabul edilen miktar üzerinden Hesaplanan ve takdir olanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.03/05/2023
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]