Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/299 E. 2023/732 K. 23.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/299
KARAR NO : 2023/732

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : ….

MEMURLARI : 1-…
2-…
3-…
MÜFLİS ŞİRKET VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Kayıt Kabul Davası
DAVA TARİHİ : 10/01/2013
KARAR TARİHİ : 23/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Kayıt-Kabul Davası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile davalı … arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili …. Şubesi’nin …. İBAN nolu hesabından keşide edilen çekleri avans olarak … verdiğini,
… seri nolu 11.01.2012 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli,
… seri nolu 18.01.2012 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli,
… seri nolu 26.01.2012 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli çekler, davalı … aldığı çeklere karşılık müvekkiline herhangi bir mal veya hizmet vermemiş olup dava konusu çekler bedelsiz olduğunu, müvekkili tarafından …’ye verilen yukarıda dökümü yapılan bedelsiz çekler dilekçe ekinde sunulan fotokopilerde görüleceği üzere … A.Ş. tarafından tahsil edildiğini, dava konusu çeklerin … A.Ş. tarafından tahsil edilmesi nedeniyle, … A.Ş.’nin dava konusu çekleri …. Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 22/2.maddesine uygun olarak elinde bulundurup bulundurmadığının incelenmesi gerektiğini, davalı …, müvekkile bir mal veya hizmet sunmadığını, davalı … A.Ş. elinde yasal gereklilik nedeniyle bulunması gerekli belgelerin olmadığını düşündüklerini, geçerli bir faktoring sözleşmesinin de mevcut olmadığını düşündüklerini, bu durum, davalının aslında temlik almaması gereken çekleri aldığı, iyiniyetli olmadığı ve dava konusu çekleri tahsile yetkili olmadığı açık olduğunu, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile, müvekkilinin …. Şubesi’nin …. İBAN nolu hesabından keşide edilen … seri nolu 11.01.2012 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli, … seri nolu 18.01.2012 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli ve … seri nolu 26.01.2012 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile müvekkil tarafından ödenmek zorunda kalınan toplam 150.000,00 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari (avans) faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini, Yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsile karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı, davaya konu 3 adet çekin müvekkil şirkete avans olarak verildiği iddia etmektedir. Sabit olduğu üzere, çek bir ödeme aracı olup, bir borcun ödenmesi amacıyla verildiği karine olarak kabul edilir. Aksini iddia eden davacı bu iddiasını yazılı belge ile ispatlamalıdır. Davacı söz konusu çekleri borcuna karşılık vermiş olup, iddia edilen gibi bir avans ilişkisi söz konusu değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, haksız açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BEYAN: Davalı … Vekili beyan dilekçesinde özetle;…. Mahkemesi’nin 12/11/2013 gün ve …. sayılı kararı ile Müflis şirket … Tic A.Ş nin iflasına karar verilmiştir. İflas kararı …. sayılı kararı ile bozulmuş ve …. Mahkemesinin 05/10/2018 gün ve …. sayılı dosyası üzerinden Müflis şirketin yeniden iflasına karar verilmiş ve Müflis şirkete ait iflas tasfiyesi …. İflas dosyası üzerinden müvekkil … tarafından devam ettirilmekte olduğunu, davacı davaya konu çekleri borcuna karşı vermiş olup, Müflis şirket ile davacı taraf arasında bir avans ilişkisi mevcut olmadığını, davacı, Müflis şirket aleyhine açmış olduğu davayı ispat edemediği, tarafıma tebliğ edilen bilirkişi raporunda Müflis şirket aleyhine olan hususları kabul etmediğini, haksız açılan davanın reddi ile yargılama ve vekalet ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Çek Fotokopileri,
-Davacı ve davalılara ait ticari defter ve bağlı kâğıtları,
-15/01/2014 tarihli …. talimat mahkemesinden alınan bilirkişi raporu,
-05/02/2014 tarihli …. talimat mahkemesinden alınan bilirkişi raporu,
-26/09/2014 tarihli mahkememizce alınan bilirkişi ön raporu,
-10/04/2015 ve 22/11/2016, 19/12/2018 tarihli … talimat mah alınan bilirkişi heyet raporları
-13/11/2019 tarihli … talimat mah alınan bilirkişi kurulu raporu,
-…. iflas dosyasına yazılan müzekkere cevapları,

-… sayılı iflas Kararı
-…. sayılı Bozma İlamı,
– …. sayılı iflas Kararı, Kesinleşme
-…. sayılı İlamı,
-27/02/2023 tarihli kök ve 14/09/2023 tarihli ek bilirkişi raporu,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava; borçlu bulunulmadığı iddia edilen çeklerden dolayı davalıya yapılan ödemenin istirdatı istemine ilişkinken, davalı … Turiz… A.Ş hakkında …. Mahkemesince iflas kararı verilmesi üzerine dava kayıt kabul davasına dönüşmüştür.
Mahkememizin …. Esas sayılı dosyasında 25/04/2022 tarihinde verilen tefrik kararı ile davalı müflis … Turiz… A.Ş yönünden davanın ayrılmasına karar verilip mahkememizin 2022/299 esasına kaydının yapılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizin …. sayılı dosyası 06/06/2022 tarihinde karara çıkartmış ve davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, alacak talebi iflas idaresince reddedilen alacaklı tarafından İİK’nun 235.maddesine dayalı olarak ikame edilen sıra cetveline itiraz (kayıt-kabul) davası niteliğindedir.

Davanın açıklanan bu niteliği ve İİK’nun 141. maddesi gözetildiğinde, mahkememiz iflas tarihinden önce açılan davanın görülmesinde yetkili ve görevlidir.
İİK.’nun 194. maddesinde “Acele haller müstesna olmak üzere müflisin davacı ve davalı olduğu hukuk davaları durur ve ancak alacaklıların ikinci toplanmasından on gün sonra devam olunabilir” hükmü yer almaktadır.
Dava, davalı şirketin yargılama aşamasındaki iflası nedeniyle kayıt kabul davasına dönüşmüştür.
Müflis şirket ile ilgili iflas tasfiye dosyasının incelenmesinde; …. Mahkemesi’nce görülen, …. esas sayılı iflasın açılması davasında, 21/11/2013 tarihinde, …. sayı ile … Turiz… A.Ş’nin iflasına karar verildiği, mezkûr kararın davalı tarafından temyizi üzerine …. sayılı ilamı ile bozulduğu, bozma üzerine yargılamayı yapan …. Mahkemesinin 05/10/2018 gün ve … sayılı kararı ile … Turiz… A.Ş’nin yeniden iflasına karar verilmiş, …. ile karar düzeltme talebin reddedildiği kesinleşmiş olması nedeni ile tasfiye işlemlerinin…. sayılı dosyası üzerinden yürütülmekte olduğu, davacı alacaklı vekiline süre verilmiş ve 17/11/20221 tarihinde … dilekçe ile başvurarak, davalıya düzenlenen çek tutarıyla, ferilerinden dolayı oluşan toplam 365.090,01-TL tutarındaki alacağın masaya kaydını talep ettiği, … tarafından 21/01/2022 tarihli karar ile alacağın nizalı olarak kaydedildiği, sıra cetveli kararın davacıya 31/01/2022 tarihinde tebliğ edildiği, sıra cetveline ilişkin ilanın 28/01/2022 tarih ve … sayılı … Ticaret Sicil gazetesinde,29/01/2022 tarihinde … Gazetelerinde ilan edildiği iflas kararının kesinleşmesine müteakip 28/03/2022 tarihinde ikinci alacaklılar toplantısının yapıldığı, davanın, hak düşürücü süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Deliller toplanmış, taraf vekillerinin iradeleri oturum tutanağına geçirilmiş ve gerekli değerlendirme yapılmıştır.
Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; davacı tarafından, davalı müflis …’ye keşide edilen çeklerin avans çeki olarak verildiğini, davalı (müflis) şirketin aldığı çeklere karşılık davacıya herhangi bir mal veya hizmet vermediğini, dava konusu çeklerin bedelsiz olduğunu, müflis …’ye verilen yukarıda dökümü yapılan bedelsiz çekler sebebiyle açılan istirdat davasının davalının iflası ile kayıt kabul davasını dönüştüğü somut uyuşmazlıkta,
Dava konusu çeklerde davacı keşideci, davalı lehtar konumunda bulunmaktadır.
Çek ödeme aracı olup çekin avans çeki olduğunu ileri süren davacının iddiasını yazılı delille ispat etmesi gerekir. Tarafların ticari defterlerinde dava konusu çeklerin kayıtlı olduğu, avans çeki olduğuna dair kayıtlarda bilgi bulunmadığı bilirkişi tarafından tespit edilmiş, davalı defterlerinde aynı vadeli aynı tutarda davalının davacıya kendi çeklerini verdiği de tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında dava konusu çeklerin avans çeki olduğuna dair yazılı delil bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-
Davanın reddine,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 2.561,65 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 2.291,80 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
3-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

Dair; Davacı vekili yüzüne, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde …. Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23.10.2023

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]