Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/295 E. 2023/121 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/295 Esas – 2023/121
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/295 Esas
KARAR NO : 2023/121
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 23/04/2022
KARAR TARİHİ : 21/02/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 22/02/2023
Mahkememizde görülen davanın açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının işlettiği ticarethanede elektrik aboneliğinin borç nedeni ile feshedildiğini ve sonrasında yapılan kontrolde kaçak elektrik tüketildiğinin tespit edildiğini, kaçak elektrik bedelinin tahsili amacıyla başlatılan Ankara 33. İcra Dairesi’nin 2018/56227 esas sayılı takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek takibe vaki itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı yan usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara 33. İcra Dairesi’nin 2018/56227 esas sayılı dosyası, kurum yazı cevapları dosya arasına alınmıştır.
Elektrik elektronik mühendisi bilirkişi 14/12/2022 tarihli raporunda özetle, davalıya ait 4002078229 Tesisat nolu Ticarethane aboneliğinde düzenlenen 02/01/2018 tarihli kaçak tutanağının, “perakende satış sözleşmesi olmaksızın önceden dağıtım şirketince kesilen elektriklerin yükümlülükler yerine getirilmeden davacı şirket dışında açılarak kullanılmasının“ meri mevzuatı oluşturan E.P Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 42.a maddesi kapsamında kaçak elektrik kullanımı olduğu, bu çerçevede davacı şirketin yönetmelik hükümlerine uygun tahakkuk ettireceği kaçak elektrik tüketim bedelini davalı kullanıcıdan talep etme hakkı bulunduğu, davacının takip tarihi itibariyle 8.369,87 TL asıl alacak, 207,02 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.576,89 TL talep edebileceği, yapılan takipte 37,26 TL fazlalık olduğu,
bildirilmiştir. Rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmış, ancak KDV hususundaki değerlendirmeye aşağıda açıklanacağı üzere itibar edilmemiştir.
DEĞERLENDİRME:
Dava, kaçak elektirik tüketiminden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki ticari abonelik sözleşmesinin tüketim borçlarının ödenmemesi nedeni ile feshine karar verilerek sayacın mühürlendiği, yapılan kontrolde mühre müdahale edilerek elektrik kullanmaya devam edildiğinin belirlendiği ve kaçak elektrik tutanağı düzenlendiği, davacının kaçak elektrik tahakkuku bedelinin ödenmesi amacıyla başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve takibe vaki itirazın iptali amacıyla eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ile bilirkişi raporu dikkate alındığında, davalının mühürlü sayaca müdahale ederek kaçak elektrik kullandığının sabit olduğu ve bedelinin tahsili gerekeceği, bilirkişi raporunda talep edilebilecek kaçak elektrik tutarının belirlendiği ve takip ile örtüştüğünün belirlendiği, yalnız KDV yönünden davacının talepte bulunamayacağı belirlenmiş olmasına karşın; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu 20. madde hükmü ve kaçak tüketim tahakkukunda KDV hesaplaması yapılması gerektiğini vurgulayan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/7-690 esas ve 2011/617 karar sayılı ilamı gözetilerek bilirkişinin KDV uygulanmamasına ilişkin tespitine katılmaksızın davacının KDV talebinin de yerinde olduğu ve bu hali ile davalının takibe vaki itirazının haksız olduğu ve iptalinin gerekeceği değerlendirilmiştir.
Dava konusu kaçak elektrik bedeli konusunda sorumluluğun belirlenmesinin yargılama ve bilirkişi incelemesi gerektirdiği, bu hali ile alacağın likit ve muayyen olmadığı anlaşıldığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne, davalı arabuluculuk görüşmelerine katılmadığından bu hususun yargılama giderleri bakımından değerlendirilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KABULÜ İLE,
Ankara 33. İcra Dairesi’nin 2018/56227 esas sayılı takibine vaki davalı itirazının iptali ile takibin aynen devamına,
İcra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin reddine,
Alınması gereken 588,43 TL harçtan peşin alınan 104,04 TL’nin mahsubu ile bakiye 484,39 TL harcın ve 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 8.614,15 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 903,50 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 104,04 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, değer itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2023
Katip Hakim
¸¸ ¸¸