Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/281 E. 2023/553 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/281 Esas
KARAR NO : 2023/553

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2021
KARAR TARİHİ : 11/07/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 13/07/2023
Mahkememizde görülen davanın açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında davacının yaptığı inşaatta mutfak dolaplarının yapılması hususunda 29/01/2018 tarihli sözleşme yapıldığını, sonrasında müvekkilinin 70 metretül alacağı kaldığının şerh edildiğini, davalının edimlerini yerine getirmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan … esas sayılı icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu iddia ederek takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacının bilgisi dahilinde edimini çekmece dolpları ve kapaklar dışında teslim edildiğini, yine davacının talebi üzerine müvekkilinin yaptığı ancak bedelini almadığı işler bulunduğunu, bu nedenle müvekkilinin alacaklı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış,… esas sayılı dosyası, sözleşme, faturalar, … formları dosya arasına alınmış, taraflara ticari defterlerini sunmak üzere HMK’nun 222. ve devamı maddeleri uyarınca ihtarat yapılarak süre verilmiş, sunulan defterler incelenmek üzere mali müşavir, mobilya bilirkişisi ve nitelikli hesaplama bilirkişisinden oluşan heyete tevdi edilmiştir.
Mali müşavir, mobilya bilirkişisi ve nitelikli hesaplama bilirkişisi heyeti 2505/2023 havale tarihli raporunda özetle, tarafların defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve sahibi lehine delil teşkil ettiği, taraf defterlerine göre davacının ve davalının alacağı bulunmadığını, eksik olduğu iddia edilen işin 70 metretül olduğu, 2018 yılı itibari ile bedelinin 28.000,00TL olduğu, tanık ifadeleri dikkate alındığında ise 70 metre modül dolapların kısmı olarak imalatının yapıldığı dolapların eksiksiz ve tam olarak teslimi için yapılması gereken harcamaların sözleşme tutarının %20 oranında olduğu değerlendirilmiş olup bu durumda eksik iş bedelinin 4.800,00 TL olduğu, davacının alacaklı olduğunun kabulü halinde dosya kapsamında yöntemine uygun bir ihtar bulunmadığı ve sözleşmede borcun ifa edileceği günün de belirtilmemiş olduğu dava tarihi itibari ile 53.729,14 TL alacağının bulunduğu, davalı defterlerinde ise davacı işlemlerinin iki ayrı hesapta takip edildiğini ve birlikte değerlendirilmesi halinde alacak/borç bulunmadığı bildirilmiştir. Rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Talimat Mahkemesi aracılığı ile dinlenen davacı tanığı …, “Ben mobilyacıyım, müteahhit …’nun …’da bulunan inşaatında yarım kalan mutfak dolabını ben bitirdim, davalı …’yı tanımam, mutfak dolaplarını ben aldığımda kasaları yapılmış, ancak menteşe, kulp ve kapakları yapılmamıştı, yapan kişi aslında bu eksiklikleri getirip binanın girişine bırakmıştı, biz sadece onları alıp yerlerine taktık, eksiklikleri tamamladık, bu işi yaparken de … ile görüştük ve onla anlaştık, ben bu iş için yanlış hatırlamıyorsam 50.000 ya da 60.000 TL bedel almıştım, ben davacı ile davalı arasındaki alacağa ilişkin bilgi sahibi değilim,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Talimat Mahkemesi aracılığı ile dinlenen davacı tanığı İsmail Yerli, “Davacı şirketin sahibi … ile davalı arasında davacının daire vermesi karşılığı davalı da inşaatteki kapı ve dolap işini yapmaya üstlendi. Ben de aynı binada kaba işini yaptığım için biliyorum. Binadaki kapı dolap işi bittikten sonra yapılan hesapta kapı ve dolaptan davacı şirketin alacağı çıktı. Davalı da davacının yeni yapacağı diğer bir inşaatte bu kısmı tamamlayacağına dair taahhütte bulundu. Ancak yine inşaate davalının ben dolap yapıp yapmadığını ben bilmiyorum. Tarafların arasında ne kadar alacak kaldığını da bilmiyorum. Davacı davalıya taahhüt ettiği daireye vermiştir ve tapuda devrini yapmıştır,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …’nun bildirilen adreste bulunanaması nedeni ile beyanı alınamamış olup…
Davacı tanığı …’un usulüne uygun tebligata rağmen duruşmada hazır bulunmadığı ve
Mahkememizde dinlenen davalı tanığı …, “Davacı müteahhitin binasında bekçi olarak çalışıyordum, davalı tüm dairelerin dolaplarını getirdi, hiçbirinin kapakları ve çekmeceleri yoktu, neden eksik olduğunu sorduğumda önceki işlerinden kalan borçlarının bu miktarda olduğunu söylediler, sonrasında dolapları müteahhit başkasına taktırdı, ben de davalıyı arayıp bu durumu sorduğumda bizim alacak verecek durumumuz vardır, biz dolapları teslim ettik, sonrasına karışmıyoruz,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizde dinlenen davalı tanığı …, “Ben inşaatın arsa sahibiyim, 8 dairenin de dolapları geldi, ancak kapakları yoktu, montajını da bir başka şirket yaptı, alacak verecek işlerine ilişkin durumları ben sonradan duydum, başka alacak vereceklerine ilişkin verecek kalıp kalmadığını bilmiyorum,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı …’a verilen kesin süre içinde masrafı yatırılmadığından tebligat yapılmamış ve duruşmada da hazır edilmediğinden dinlenilmemiştir.

DEĞERLENDİRME:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 29/01/2018 tarihli sözleşme yapıldığını, sonrasında davacının 70 metretül alacağı kaldığının şerh edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davalının bakiye edimini ifa edip etmediği hususunda toplanmaktadır.
Tarafların usulüne uygun tutulmuş defterlerinde taraflar arasında bir alacak borç bulunmamaktadır. Davalı her ne kadar takas definde bulunmuş ise de, bu iddiasını alacağın miktarı da gözetildiğinde ispata elverişli delil sunulmadığından itibar etmek mümkün olmamıştır.
Tüm dosya kapsamı, dinlenen tanıklar ile hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporundan anlaşıldığı üzere, taraflar arasındaki sözleşmeye davacının 70 metretül alacağı kaldığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, şerhin hangi tarihte yapıldığının dosya kapsamından tespit edilemediği, bilirkişi heyetinin bildirdiği üzere takip miktarı ile 70 metretülün 2018 yılı rayiç değerinin örtüştüğü, dolapların tamamlanması nedeni ile davalının yapmış olduğu veya eksik bıraktığı kısmın keşfen belirlenmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı yanın cevap dilekçesinde işin bir kısmını yaptığına ilişkin kabulü ile davacı ve davalı tanıklarının da bu yöndeki beyanları gözetildiğinde, bilirkişi heyetinin tanık anlatımları gereği belirlediği üzere işin 4.800,00 TL’lik kısmının tamamlanmadığı ve davalının bu miktardaki edimini ifa etmediği kanaatine varılarak davalının 4.800,00 TL asıl alacak üzerinden itirazının iptali gerektiği, taraflar arasında ifa tarihi belirlenmediği gibi davalı daha önce temerrüte düşürülmediğinden işlemiş faiz yönünden itirazın yerinde olduğu, alacak yargılamayı gerektirdiğinden alacağın likit olmadığı ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
… esas sayılı dosyasına davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 4.800,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 327,89 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 268,59 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre 226,29 TL’sinin davalıdan, bakiye kısmın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 4.800,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.200,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan UYAP sisteminde kayıtlı toplam 4.484,40 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 768,75 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2023

Katip … Hakim …
¸¸ ¸¸