Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/232 E. 2022/954 K. 05.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/232 Esas – 2022/954
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/232
KARAR NO : 2022/954
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 01/04/2022
KARAR TARİHİ : 05/12/2022

GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23.04.2016 tarihinde … plakalı araç ile … plakalı aracın … ‘a çarpması ile meydana gelen kaza sonucunda müvekkillerinin desteği olan yaya …’ın vefat ettiğini belirterek, Müteveffa’nın annesi … lehine 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının … bakımından olay tarihi itibariyle işleyecek yasal faiziyle birlikte, davalı … Sigorta A.Ş bakımından ise bildirim tarihi itibariyle işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, Müteveffa’nın annesi … lehine 50.000,00-TL, müteveffa’nın kardeşleri … …, … … lehine 30.000,00-er-TL manevi tazminatın davalı …, davalı …, davalı … bakımından olay tarihi itibariyle, işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsil edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde; Sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, hesaplamanın sigorta genel şartlarına göre yapılması gerektiğini, müteveffanın ileride evleneceği ve çocuk sahibi olacağı da hesaplamada dikkate alınması gerektiğini, davaacılara rücuya tabi ödeme yapıldıysa tespit ile tazminattan indirilmesi gerektiğini belirterek açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; Müvekkilinin maddi ve manevi tazminata dayanak teşkil edebilecek nitelikte bir kusurunun bulunmadığını, davacıların talep ettiği manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, davanın … plakalı araç kasko sigortacısı … sigorta şirketine ihbarının gerektiğini belirterek haksız açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, trafik kazası sonucu desteğin ölümü nedeniyle, ZMMS sigortacısı, sürücü ve araç işleteni aleyhine TBK’nun 53.maddesine dayalı açılan maddi (destekten yoksun kalma) ve manevi tazminat davasıdır.
Tarafların bildirdiği deliler toplanmış; Arabuluculuk son tutanağı, Trafik Tespit Tutanağı örneği, Hasar dosyası örneği, Sigorta Poliçe örneği, Ceza dosyası örneği, davacılara kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı, mirasçılık belgesi, Sosyal ve ekonomik durum tespit formu, dosya içerisine kazandırılmış, aktüerya ve kusur bilirkişilerinden rapor aldırılan raporlar dosyamız arasına alınmıştır.
… K, sayılı dosyası incelendiğinde; Sanık sürücüler … ve … hakkında yürütülen soruşturma neticesinde sanıkların, yaya …’a çarparak vefatına sebep olmaları iddiası ile taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan cezalandırılması istenmiş ise de; ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde sanıkların olayda kusuru bulunmadığından CMK 232/2-c maddesinden beraatlerine karar verildiği, yerel mahkeme kararının istinaf edilmesi üzerine Antalya Bam11.Ceza Dairesinin incelemesinden geçerek 28/03/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Antalya BAM 11.CD incelemesinden geçerek kesinleşen Denizli …Asliye Ceza Mahkemesinin … K, sayılı dosyasında alınan Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 40968900-101.01.02-2017/71709 sayı, 15/02/2018 Tarihli bilirkişi raporunda özetle; Tüm dosya kapsamı, iddianame, sanık savunması, müşteki ve tanık beyanları, kaza tespit tutanağı, CD görüntüleri ve bilirkişi raporu incelendiğinde kazanın yukarıda “OLAY” kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup; Olay mahalli yolda mevcut azami hız limiti durumu, olay mahalli yakınında yaya üst geçidinin mevcut iken maktül yayanın burayı kullanmamış olması ve olayın gece vakti gerçekleşmiş olması dikkate alındığında 25.04.2016 tarihli bilirkişi raporundaki kusur durumlarına iştirak edilerek aşağıdaki kanaate varılmıştır;

A) Sanık sürücü … idaresindeki kamyonet ile azami hız limitinin 80 km/h olduğu cadde üzerinde seyir halindeyken, sağından kaplamaya girerek karşıdan karşıya geçmeye çalışan yayaya çarpmamak için fren ve direksiyon tedbirini aldığı ve kazayı önlemek adına başka alabileceği bir önlem olmadığı anlaşılmakla olayda atfı kabil bir kusuru bulunmamaktadır.
B) Sanık sürücü … idaresindeki kamyonet ile azami hız limitinin 80 km/h olduğu cadde üzerinde seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde, önünde aynı istikamette seyir halindeki bir diğer kamyonetin çarpması sonrası hareket alanı içinde kalan yayaya çarpmak durumunda kaldığı olayda atfı kabil bir kusuru bulunmamaktadır.

C) Maktül yaya …, gece vakti olay mahalli caddede mevcut taşıt trafiği durumunu da göz önünde bulundurarak kendi can güvenliği açısından karşıdan karşıya geçişini yakınlarında bulunan yaya üst geçidini kullanarak yapması gerekirken üst geçidi kullanmadığı, taşıt yolu üzerinde karşıdan karşıya geçisi öncesi ve sırasında taşıt trafiğine ilişkin gerekli kontrolleri yapması ve ilk geçiş hakkını burada seyir halinde bulunan araçlara vermesi gerektiği hususlarına riayet etmediği, kontrolsüzce karşıdan karşıya geçişi sırasında da solundan gelen araçların çarpmasına maruz kaldığı olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile asli derecede kusurludur.
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A) Sanık sürücü …’un kusursuz,
B) Sanık sürücü …’in kusursuz,
C) Maktül yaya …’ın asli kusurlu” olduğunun belirtildiği, rapor taraflarca istinaf edilerek kesinleşen ceza yargılamasında alınan kusur raporu olması da dikkate alındığından karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi Serhat Sevinç tarafından düzenlenen18/10/2022 tarihli raporunda özetle; Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 15.02.2018 tarihli raporunda, sürücüler ve …’un olayda kusurları bulunmayıp Müteveffa … asli kusurlu (olayda başka kusur sahibi bulunmadığı) olduğu belirtildiğinden, davacıların davalılardan tazminat isteme haklarının bulunmadığı, ancak dosyadaki belgelere göre davacılar adına tazminat hesabı yapılmış olup nihai takdir mahkemeye bırakıldığını, 2022 yılı güncel asgari ücret verilerine göre yapılan hesaplama sonucunda; davacı anne …’ın destekten yoksun kalma tazminat tutarının toplam 572.383,47-TL olduğu (dava dilekçesinde … plakalı aracın ZMSS sigortacısı … Sigorta AŞ’den arabuluculuk görüşmeleri sonucunda ödeme alındığı belirtilmiş ancak dosya muhteviyatında ödeme belgesine rastlanmamıştır.) bildirmiştir. Rapor karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Toplanan delillere göre; 23.04.2016 günü saat 21:45 sıralarında davalı sürücü … idaresindeki … plakalı kamyonet ile Ulus istikametinden Pekdemir istikametine doğru Süleyman Demirel Bulvarı üzerinde seyir yönüne göre yolun sağından ikinci şeridinde seyir halindeyken No:12 önlerine geldiğinde aracının sağ ayna kısımlarıyla, sağından kaplamaya girerek karşıdan karşıya geçmek isteyen maktül yaya …’a çarpması ve yine bu şeritte seyir halinde bulunan davalı sürücü … idaresindeki … plakalı kamyonetin de ön-sağ ve yan kısımlarıyla aynı yayaya çarpması sonucu ölümlü olay meydana geldiği, araç sürücüleri hakkında başlatılan ceza soruşturması neticesinde Denizli 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 08/11/2018 gün 2016/398 E, 2018/577 K, sayılı dosyasından sanıkların kusursuz oldukları kanaatine varılmakla beraatlerine karar verildiği, istinaf incelemesinden geçen kararın 28/03/2019 tarihinde kesinleştiği, vefat eden …’ın annesi ve kardeşleri olan davacıların, trafik kazası sonucunda davalı sigorta şirketine ve araç sürücülerine karşı desteğin ölümü sonucunda oluşan destek zararından ve manevi zararlarından kaynaklı tazminat davası açtığı somut uyuşmazlıkta; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü … ve … plakalı araç sürücüsü davalı sürücü … kusursuz olduğu, davacıların desteği olan yaya …’ın olayda %100 kusurlu olduğu, dosyada bulunan, … K, sayılı dosyası ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının raporları ile anlaşıldığı, davalının sigortacısı olduğu araç sürücülerinin kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığı dikkate alındığında, (Emsal Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29.06.2022 tarihli ve 2019/(21)10-597 Esas, 2022/1079 Karar, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.05.2022 tarihli ve 2020/10-124 E., 2022/672 K., Yargıtay 17.HD 26/11/2020 gün ve 2019/6235 E, 2020/7763 K sayılı ilamı ) açılan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın reddine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 379,13 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 298,43 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalılardan …’nın yapmış olduğu 102,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalılar vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maddi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davalılar vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince manevi tazminat yönünden hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalı Omıd Fardınmehr’den alınarak hazineye gelir kaydına,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05.12.2022