Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/181 E. 2022/555 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/181 Esas – 2022/555
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/181 Esas
KARAR NO : 2022/555

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/03/2022
KARAR TARİHİ : 28/06/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 01/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … şirketi ile davalıların oluşturduğu adi ortaklık arasında taşeronluk sözleşmesi bulunduğunu ve adi ortaklığın borçlu olduğunu, dava dışı … şirketinin de fatura alacağı nedeni ile kendisine borçlu olduğunu, bu nedenle bu şirketin davalılardan olan alacağını temlikname ile kendisine devrettiğini, temliknamenin davalılar tebliğ edildiğini, buna rağmen haksız olarak temlik edene ödeme yapıldığını ve bunun tahsili için başlatılan icra takibine itiraz ettiklerini iddia ederek takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ankara Mahkemelerinin yetkisiz olup Diyarbakır mahkemelerinin yetkili olduğunu, sunulan evrakın temlikname değil tek taraflı irade beyanı niteliğinde olduğunu ve müvekkillerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ve temliknameye konu edilen borcun tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ilişkindir.
Davalı yan süresinde yetki itirazında bulunmuştur. HMK’nun 17. maddesi hükmü uyarınca, yetki sözleşmesinin tacirler ve kamu tüzel kişilerinin yapabileceği düzenlemiş olup taraflar arasında düzenlenen bir sözleşme bulunmamaktadır.
HMK’nın 6. maddesine göre, genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. TMK’nın 51. maddesinde, tüzel kişinin yerleşim yeri, kuruluş belgesinde başkaca bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olarak tanımlanmıştır. Davalıların oluşturduğu adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır ve şirketlerin ticaret sicilde kayıtlı adresleri Diyarbakır’dır.
Temlike konu alacağın eser sözleşmesinden kaynaklandığı, HMK’nın 10. maddesine göre, sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de görülebileceği, sözleşmenin ifa yerinin ise Hakkari olduğu anlaşılmaktadır.
Yine TBK’nun 89. maddesi kapsamında değerlendirme yapılabilecek ise de, alacaklı olan davacının da yerleşim yeri adresi Hakkari’dir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlıkla ilgili olarak kanunla öngörülmüş kesin yetki kuralı bulunmadığından ve davalılar süresinde yetki itirazında bulunduklarından, Mahkememizin yetkisinin ise seçimlik yetki kurallarından hiç birine uygun olmadığı dikkate alındığında davanın usulden reddi ile yetkili mahkemenin Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın yetki dava şartı yönünden usulden reddi ile Mahkememizin YETKİSİZ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili DİYARBAKIR NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi halde HMK’nun 20/1 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
2-Yargılama giderleri ve harç konusunun görevli ve yetkili Mahkemece karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/06/2022