Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/17 E. 2022/307 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/17 Esas – 2022/307
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/17 Esas
KARAR NO : 2022/307

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/01/2022
KARAR TARİHİ : 19/04/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ: 21/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/10/2018 tarihli kazada müvekkilinin yaralandığını, kusurlu yanın ZMMS sigortacısı aleyhine açılan Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşulu ile 5.000,00 TL daimi maluliyet tazminatı talep edildiğini ve Mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, saklı tutulan 100,00 TL geçici iş göremezlik, 8.100,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, davacının ilk davada ıslah hakkını kullanmayarak iyiniyet kurallarına aykırı davrandığını, ilk kararın davacı tarafça istinaf edilmediğini, bu nedenle usulü kazanılmış hakları gözetilerek eldeki davada ilk davadaki veriler üzerinden hesaplama yapılması gerektiği, gerçek zararın ispat edilmesi gerektiğini, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kusurlu yanın sigortacısı aleyhine açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nun 114. maddesinde dava şartları sayılmış, aynı maddenin …fıkrasında ise diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı yasanın 20. maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesinin 1. fıkrasında; “Bu kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü öngörülmüştür. Dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise; HMK’nun 115/…maddesinde “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder” hükmü öngörülmüş, 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi uyarınca da arabulucuya başvurulmadan önce dava açıldığının anlaşılması halinde, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verileceği düzenlenmiştir. Yasa hükümleri emredici nitelikte olup ek dava bakımından bir ayrım yapılmamıştır.
Eldeki davada, davacı vekili maluliyet tazminatına ilişkin olarak Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile talepte bulunmuş, eldeki davayı ek dava mahiyetinde açmıştır. İlk davadan önce arabuluculuk yoluna başvurulmuş ise de eldeki davadan önce yeniden arabuluculuk aşaması tamamlanmadığından ve ek dava yönünden dava şartına bir istisna tanınmadığından arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği değerlendirilmiştir …
Kaldı ki, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarı aktüer bilirkişi tarafından belirlenmiş, davacı tarafça rapora itiraz edilmediği gibi karar istinaf da edilmemiş, davalının başvrusu üzerine dosya istinaf incelemesine gönderilmiştir. Bu hali ile alacak miktarı yönünden davalının usulü kazanılmış hakkı söz konusu olacağından (Yargıtay 17. HD 2019/1840 esas 2019/7779 karar sayılı ilamı) alacağın belirsiz olduğundan söz etmek de mümkün olmayacaktır.
Açıklanan gerekçelerle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/04/2022