Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/156 E. 2023/639 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/156
KARAR NO : 2023/639

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – (T.C:…) – …
VEKİLLERİ : Av. … – ….
Av. … -….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/03/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2023
K.YAZIM TARİHİ : 22/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ikinci el veya sıfır olmak üzere ürün paketleme makinesi sattığını, müvekkilinin davalı ile de arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda davalı’ya da yatay paketleme makinası sattığını, makinenin bedelinin 84.960- TL. olduğunu, müvekkilinin makinayı davalı’nın … da ki işletmesine teslim edip, kurulumunu yaptığını, davalının bazı istekleri nedeniyle 3 defa … ya eleman gönderdiğini,davalı’nın fatura bedeli olarak 20.000-TL ve 25.000-TL. olmak üzere toplam 45.000- TL. ödeme yaptığını, 39.960-TL. borcunu ise ödemediğini, müvekkilinin alacağı için …. E.sayılı dosya ile takip başlattığını, davalı’nın itirazı nedeniyle takibin durduğu iddiasıyla, davalının itirazının iptaline, davalı şirketin mal kaçırma ihtimali nedeniyle adına kayıtlı taşınmaz üzerine 3.kişilere devir ve temliğin önlenmesi amacıyla icra dosyası tutarı olan 55.562,51-TL. tutarında ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalının alacağın %20 sinden az olmamak üzere İcra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet
ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddiasının aksine taraflar arasında yeni / sıfır maske paketleme makinesi alımı için anlaşma sağlandığını, ikinci el makine almanın istisnai bir durum olduğunu, tarafların anlaşmayı sıfır olarak yaptığını, satıcı bedeli sıfır makine olarak belirlediğini, keza davacı tarafından tanzim edilen 26.02.2021 tarihli faturada malın cinsi “yatay paketleme makinesi” olarak belirtildiğini, ikinci el makine için anlaşma sağlanmış olsa fatura içeriğinde bunun davacı / satıcı tarafından belirtilmesi gerektiğini, makine teslim edildikten sonra makinenin tam ve sorunsuz çalışmadığını, bunun üzerine, davacının da ikrar ettiği gibi, davacı 3 kez makineyi tamir için davalının …’da bulunan maske imalatı yapılan iş yerine gelmiş makineyi çalıştırmaya ve sorunları gidermeye çalışmış fakat makinenin tam istenildiği gibi çalışmadığını, bu aşamalarda davacı tarafından makinenin halen sıfır olduğu zannedildiğini, keza davacının Mahkemeye sunmuş olduğu sevk irsaliyesinde, “eksiksiz teslim alan” bölümünde davalı şirket yetkililerinin imzasının bulunmadığını, bu durumun makinenin eksiksiz ve istenilen gibi teslim edilmediğinin kanıtı olduğunu, makinenin bu süreçte tam ve hatasız olarak çalışmaması üzerine yapılan incelemede makinenin ikinci el bir ürün olduğunun anlaşıldığını, bunun üzerine faturadaki bakiye bedelin ödenmediğini, davacı tarafından teslim edilen makine ayıplı olduğunu, bu makinenin maske paketleme makinesi olarak sipariş edildiği davacı tarafından bilindiğini, cerrahi maske paketlemesinde kullanılacak olan makine olduğu satıcı / davacı tarafından bilinmesine rağmen çıkış konveyöründe yağlı zincir mevcut olduğunu, bu durumun da defalarca davacıya bildirildiğini, makine üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması halinde makinenin ayıplı ve ikinci el ürün olduğu tespit edileceğini, davalı tarafından, davacıya 45.000TL ödeme yapıldığını, ancak makinenin ayıplı olması, tam olarak çalışmaması, istenilen faydayı sağlamaması, yapılacak işleme uygun olmaması ve makinenin ikinci el olması nedeniyle bakiye kısım ödenmediğini, makinenin ayıplı olması ve ikinci el ürün olması nedeniyle davalı / alıcının bakiye kısım kadar borcu bulunmadığını, davacının başlatmış olduğu icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğunu, bu nedenle %20 kötüniyet tazminatının davacıdan alınması gerektiğini, sunulan nedenlerle, davanın reddine, dava masrafları ve vekalet ücretinin davacıdan alınmasına, %20 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
…. E. Sayılı dosyası
… Numaralı Fatura
Sevk irsaliyesi
Teslim edilen ürün videoları
Taraflar arasındaki WhatsApp ve SMS kayıtları
Ticari defter kayıtları
Davalı şirket tarafından davacıya yapılan ödemeler
… Mahkemesinden istinabe yoluyla alınan davacı tanığı … yeminli anlatımında “Ben otomasyon işi yaparım, davacı ile iş yaptık, davalıyı da bilirim, tam olarak hatırlamadığım bir tarihte davacının davalıya satmış olduğu makinede yazılım ile ilgili küçük bir arıza varmış, bu arızayı ben giderdim, ben arızayı giderdikten sonra makine normal bir şekilde çalışıyordu, herhangi bir sıkıntısı kalmadı, olaya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
… Mahkemesinden istinabe yoluyla alınan davacı tanığı … yeminli anlatımında “Davacıyı tanırım, davalıyı da davacının makine satışı nedeniyle bilirim, davacı davalıya paketleme makinesi satmıştı, makinenin ilk tesliminde ben de vardım, makineyi davacı adına ben, … ve otomasyon işi yapan arkadaş ile birlikte teslim ettik, makine nizami bir şekilde çalışıyordu, buna ilişkin olarak video kaydı da aldık, daha sonra davalının ödeme yapmadığını duyduk, olaya ilişkin bilgim ve görgüm bundan ibarettir,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
… Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu; 45.241,29TL alacak için 12/12/2021 tarihinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 20/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun/vekilinin 21/12/2021 tarihli dilekçesiyle icra takibine, borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itirazı sonucu icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
…Mahkemesinden İstinabe yoluyla alınan 20/03/2023 tarihli raporda; Davacı 2020-2021 yılı yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yapıldığını, defterlerin birbirleriyle uyumlu olduğunu, delil niteliği taşıdıkları kanaatine varıldığını, dava konusu Makinanın Sevk İrsaliyesinin 28.11.2020 tarih- … numaralı irsaliye olduğunu, açıklama kısmında 1 Adet Yatay Paketleme Makinası ibaresi olduğunu, alıcının davalı şirket olduğunu, dava konusu makinanın faturasının 26.02.2021 tarih-… numaralı fatura olduğunu, açıklama kısmında 1 Adet Yatay Paketleme Makinası ibaresi olduğunu, alıcının davalı şirket olduğunu, toplam tutarının 84.960,00- TL olduğunu, faturanın bedeli ödenmemiş açık fatura olarak düzenlendiğinin tespit edildiğini, davalı şirket 2021 yılı Ba formunda (Mal ve Hizmet Satın Alınan Kişilere ilişkin bildirim formu) davacı’dan satın aldığı makine bedelini beyan ettiğinin tespit edildiğini, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, dava konusu makinanın faturasının davacı defterlerinde ve davalı beyanlarında beyan edildiğini, davalı’nın 45.000- TL. ödeme yaptığını, davacının davalıdan takip tarihinde 39.960- TL. ana para, 5.281,29- TL. reeskont avans faizi olmak üzere toplam 45.241,29- TL. alacaklı olduğu bildirilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRLİMESİ VE GEREKÇE;
Davadaki uyuşmazlık; Davacı dilekçesinde ikinci el veya sıfır olmak üzere ürün paketleme makinesi sattığı ve davalı şirket tarafından davacıdan ikinci el yatay paketleme makinesi sipariş edildiği ve davacı tarafından davalı şirkete yatay paketleme makinesi teslim edildiği, davalı tarafa ürün tesliminin şirketin …’daki işletmesine teslim edildiği ve kurulumunun ise davacı çalışanları tarafından yapıldığı, davalının ürün eksiksiz teslim edildiği, ve davacıya taahhüt edilmeyen değişiklikler talep edilerek ödeme konusunda oyalandığı ve paketleme makinesinin kusursuz olarak çalıştığı da video kaydına alındıktan sonra davalının faturası kesilerek davalıya gönderildiği, ürün bedeli olan 84.960 TL ödemenin davalı şirket tarafından yapılmadığı ileri sürülerek …. E. Sayılı dosyasında başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı olduğu, davalı savunmasında ürünün sıfır olması gerektiğini ve üründe ayıp olduğunu ileri sürdüğü ve kötü niyet tazminatı talep ettiği, anlaşmanın sıfır ya da ikinci el ürününe ilişkin olup olmadığı, ürünün ne olduğu ikinci el mi ya da yeni (sıfır) ürün mü olduğu, makine ya da üründe ayıp olup olmadığı, makine ya da ürün montajında kimin sorumlu olduğu, hizmette kusur olup olmadığı varsa sorumluluğun kime ait olduğu, makine veya ürünün olay tarihindeki ve dava tarihindeki bedeli, yapılan iş veya satımda zarar olup olmadığı, sorumluluğun kime ait olduğu ve zararın miktarı, faizin başlangıcı ve niteliğine ilişkindir.
Tarafların delilleri toplanmış icra dosyası ve davacının ticari defterleri incelenmiştir.
Türk Hukukunda kural olarak her dava, dava tarihindeki durum ve koşullara göre karara bağlanır. Ancak itirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan tarafların alacak borç durumu ve haklılık durumu icra takip tarihi itibariyle tespit edilir (…11/11/2015 tarih, …. .; 14.11.2019 tarih, ….,).
Davaya konu alacak bakımından ispat yükü davacı tarafta olmakla birlikte ticari davalarda, ya da iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatlanmalıdır. Ticari defterler kesin delillerdendir. Davacıda dava dilekçesinde ticari defterlere dayanmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir.
…’nin 26.09.2018 tarih, …. sayılı ilamına göre Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasa’da delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri Yasa’da belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir.Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacaktır….” … ‘nin 27.06.2016 tarih, … sayılı ilamı da aynı yöndedir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı HMK’nun 222. maddesinde ” (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1) (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır” olarak ifade edilmiştir.
Dava, mübrez deliller, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamında göre somut olayda davacıya ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK’nin 64/3 ve HMK 222.maddelerinde ifade edilen kanuni şartlara uygun olarak tutulduğu, davacı ticari defterlerinde;delil niteliği taşıdığı, dava konusu Makinanın Sevk İrsaliyesinin 28.11.2020 tarih- … numaralı irsaliye olduğunu, açıklama kısmında 1 Adet Yatay Paketleme Makinası ibaresi olduğunu, alıcının davalı şirket olduğu, dava konusu makinanın faturasının 26.02.2021 tarih-… numaralı fatura olduğu, açıklama kısmında 1 Adet Yatay Paketleme Makinası ibaresi olduğunu, alıcının davalı şirket olduğunu, toplam tutarının 84.960,00- TL olduğu, faturanın bedeli ödenmemiş açık fatura olarak düzenlendiği, davalı şirket 2021 yılı Ba formunda (Mal ve Hizmet Satın Alınan Kişilere ilişkin bildirim formu) davacı’dan satın aldığı makine bedelini beyan ettiğinin tespit edildiği, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, dava konusu makinanın faturasının davacı defterlerinde ve davalı beyanlarında da beyan edildiği, davalı’nın 45.000- TL ödeme yaptığı, kısmi ödeme olmakla ve fatura içeriğindeki miktar kabul edilmekle temerrüte ilişkin reeskont faiz fatura tarihine göre hesaplanmış; davacının davalıdan takip tarihinde 39.960- TL. ana para, 5.281,29- TL. reeskont avans faizi olmak üzere toplam 45.241,29- TL alacaklı olduğu, davalının bilirkişi incelemesine yönelik ticari defter adresini kesin süre içerisinde ibraz etmediği, keza icra takibine konu olan ödenmeyen faturaya ilişkin ürüne yönelik icra takibinden önce ayıp ihbarı yapıldığına ilişkin delil de ibraz edilmediği gibi mahkememizce yapılması öngörülen ve istinabe suretiyle tayin edilen keşif gün ve saatinde ürünün de hazırlanmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş; itirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardan olduğundan tarafların alacak borç durumu ve haklılık durumu icra takip tarihi itibariyle tespit edilmiş ve icra takibindeki miktara göre itirazın iptali davasının kabulü gerekmiş; ancak icra takibindeki değerinden fazla gösterilen dava değerine göre yargılama gideri ve vekalet ücreti hesaplanması gerekmiş; alacak likit olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek; dava kabul edilmekle davacı hakkında kötüniyet tazminatına ilişkin hüküm kurulmamış; aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın KABULÜ ile;
2-Davalının …. Esas sayılı takip dosyasında davalı/borçlunun 39.960,00TL asıl alacak 5.281,29 TL reeskont avans faizi olmak üzere toplam 45.241,29TL üzerinden iptali ile takibin devamına,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren %16,75 reeskont avans faizi uygulanmasına
4-Alacak likit olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla icra inkar tazminatı talebinin reddine,
5-Alınması gereken 3.090,43TL harçtan peşin alınan 948,87TL’nin düşümü ile eksik 2.141,56TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-6102 sayılı TTK 5/A maddesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11, 13, 14. maddleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife Hükümleri Uyarınca Hesaplanan …. bütçesinden ödenen 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davanın kısmen kabul oranına göre hesaplanan 1.069,20TL’nin davalıdan, reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 250,80TL’nin ise davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan toplam 1.041,07TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti: 1.200,00TL, istinabe keşif araç ücreti Ücreti: 700,00TL, davetiye ve müzekkere tebligat gideri: 1.000,50TL olmak üzere toplam 2.900,50TL yargılama giderinin dava dilekçesinde gösterilen ve kabul edilen miktar oranlamasına göre hesaplanan 2.349,40TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair, Davacı vekilinin (e duruşma yoluyla) ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/09/2023
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]