Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/110 E. 2022/109 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/782 Esas – 2022/96
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/782
KARAR NO : 2022/96

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
K.YAZIM TARİHİ : 18/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin müflis şirkette proje müdürü-koordinatör olarak çalıştığını, müflis şirketten olan işçilik alacaklarının toplam 246.248,00 TL olduğunu, alacağın masaya kaydı için iflas idaresine başvurduklarında 197.998,00 TL’lik alacağın reddedildiğini, davacının 01.07.1997’den itibaren çalıştığını, iş sözleşmesinin 01.04.2013 tarihinde haklı neden olmadan işveren tarafından feshedildiğini, böylece kıdem ve ihbar tazminatı talep haklarının doğduğunu, çalışırken aldığı en son maaşın 6.300,00 TL net olduğunu, ücretin bir kısmının elden bir kısmının banka kanalıyla ödendiğini, ayrıca sabah öğlen ve akşam yemeklerinin de işverence karşılandığını, haftanın 7 günü 08:00-19:00 arasında çalıştığını, sadece ayda bir kez Pazar günleri dinlendiğini, yıllık izinlerini kullanmadığını, resmi ve dini bayramların tamamında çalıştığını, AGİ’lerinin ödenmediğini, 2013 yılı Ocak, Şubat ve Mart ayları olmak üzere toplamda 3 ay eksik ödenmiş maaş alacaklarının mevcut olduğunu, iş sözleşmesinin haksız, mesnetsiz ve bildirimsiz olarak işverence feshedildiğini, işverenden kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı, UBGT ücreti alacağı, yıllık izin ücreti alacağı bulunDuğunu, bu alacaklarla ilgili olarak işvereni birkaç kez sözlü olarak ihtar etmesine rağmen kendisine ödeme yapılmadığını, iflas masasına da alacaklarının eksik kaydedildiğini belirterek iflas idaresi tarafından kabul görmeyen 197.998,00 TL alacağın birinci sıraya kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iflas kararının kesinleştiğini, davacının 290 nolu başvuruda bulunduğunu, davacının başvurusunun şirket kayıtları ile uyuşan 48.250,00 TL’lık kısmının kabul edildiğini, 197.998,00 TL’lik kısmının somut belgeye dayanmaması sebebiyle reddedildiğini, davanın kayıt kabul davası olması nedeniyle 15 günlük yasal süresi içinde açılıp açılmadığının araştırılması gerektiğini, iflas idaresinin masanın menfaatini gözetmekle yükümlü olduğunu, korunan hukuki menfaatin müflisin menfaati olmayıp müflisten alacaklı olanların menfaatleri olduğunu, davacının alacak talebinin denetime elverişli olmaması sebebiyle kısmen reddedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin Karar sayılı kararı ile … İnş. Tic ve San. A.Ş.Nin iflasınakarar verildiği anlaşılmıştır.
Davacının 09.10.2017 tarih ve 290 no ile 246.248,00 TL bakımından alacak kaydı talebi, iflas idaresince 11.10.2017 tarih ve 290 sayılı karar ile 48.250,00 TL alacak yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Davacı tanığı … “Ben müflis … İnş. .. A.Ş. Şirketinde 1988 yılından beri önce muhasebe müdür yrd. Sonra satın alma müdürü olarak 2015 yılına kadar çalıştım. Davacı … babası ile de tanıştırdım. Şirkete giriş tarihini tam ay gün olarak hatırlayamamakla birlikte inşaat mühendisi olarak çalıştı. Konya Ankara inşaatlarında çalıştı. Bizim şirketin aselsana yaptığı 5 inşaatın proje müdürlüğünü yaptı. En son Çukurambar da Hayat sebla evlerinde proje müdür idi. Tam tarih bilemiyorum ama 1997-1998 yıllarında başladığını söylebilirim. Öğrenci iken dahi şirkette çalışırdı Şantiyede mesai saat sabah 08:00de başlıyor, bitiş saati ise belirsizdir. İş bitmez, toplantı olur, ancak akşam 20:00- 21:00de evinde olurdu, hafta sonları cumartesiler sürekli çalışılır, pazarlarda ayda bir pazar izin kullanılır, üç pazar çalışılırdı, dini bayramlarda iş yeri kapalı olurdu ancak şantiyeler kalan insanları takip etmek için dolaşılırdı, bayramın birinci ve ikinci günler çalışılmazdı, sonraki üçüncü dördüncü günler şantiye gezilirdi, fiilen çalışmazdı, resmi bayramların tamamında çalışılırdı, yıllık izinler de düzenli olarak kullanılmazdı, sorumluluk olduğu için ancak senede 3-4 gün ayarlama yapılıp şehir dışına çıkılırdı, çalışma sistemi bu şekildeydi, işten ayrıldığı tarihte ben vanda idim. Telefonla ayrıldığını öğrendim, nasıl ayrıldığını bilmiyorum, şirket çalışanları genel olarak bakiye maaş alacağı yok diye biliyorum, ayrıca maaş harici resmi maaşın gösterildiği dışında şantiyelerde çalışanlar içi kayıt dışı bir ödeme de olurdu, o bizim bildiğimiz bi rakam değildi o elden verilirdi, o hususu bilemiyorum, ödendi mi ödenmedi mi bilmiyorum,. “.şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … “Ben 2004 de işe girdim, 2013 yılında ayrıldım, davacının işe giriş tarihini bilmem ancak benden 5-6 yıl önce işe girdiğini duymuştum, ben ve davacı 2013 yılında işten çıkartılarak ayrıldık, Bende inşaat teknikeri olarak çalıştım, şantiyede sabah 7:30-8:00de olurdum, gün gün değişirdi, en erken saat 19:00da işten ayrılırdık diğer türlü 21.00-24:00e kadar uzadığı olurdu, beton atıldığı zaman gece de çalışırdık, Belli bir dönem şantiye şefimizdi sonra proje müdürümüz oldu, inşaat mühendisi olduğu için bizimle birlikte kaldığı da olurdu, biz gittikten sonra da toplantılar için kalır çalışırdı, resmi bayram diye bir şey şantiyede olmazdı hep çalışırdık, dini bayramlarda da 1.2. Gün çalışılmaz, diğer günler hep çalışılırdı, Hafta sonları Cumartesi pazar olarak hep çalışılırdı, biz onbeş günde bir gün izin kullanırdık, izin gününü biz seçiyorduk, hafta içi ya da hafta sonu olurdu, şantiye şefleri hiç izin kullanamazdı, … Bey şantiyeyi hiç bırakmazdı hafta sonları 3-4 saatte olsa mutlaka şantiyeye uğrardı, işten ayrılışının ayrıntısını bilmiyorum, 2013 yılının 7.8. Ayında işten çıkarıldığını duydum, ben o zaman Antep şantiyesindeydim, onun 4-5 tane şantiyesi vardır, şantiyeleri araba ile gezerdi, … beyin bakiye maaş alacağının kaldığını muhasebede konuşulurken duydum ama miktarını bilmiyorum, … beyden son 2 ayda Antep şantiyesine geçerken ayrıldım, bakiye maaş alacağı özel bir konu olduğu için birlikteydik ancak konuşulmadı, muhasebeden konuşurlarken duydum ama miktarını bilmiyorum, benim bakiye maaş alacağım kalmadı, şantiyeci olduğumuz için yıllık izin kullanmamız çok zordu, ben ayrılır iken şirket kayyuma devredilmişti, 9 yıllık yıllık izin ücret alacağımı bana ödediler, … beye kayyum tarafından yıllık izin alacağının ödenip ödenmediğini bilmiyorum, yıllık 3-4 kullanmış olabilir üst üste 6 gün şantiyeden ayrıldığını görmedim, izin kullansa diğer haklarını alsa bilirdim aynı ortamdaydık, davacını net olarak maaşını bilmiyorum, benim ayrılırken aylık gelirim 4.200,00 TL idi, onun da 7.000,00 TL civarında olduğunu tahmin ediyorum, bir kısmı bankaya yatıyordu, bir kısmı elden alıyorduk, ben bütün maaş alacağımı düzenli aldım, tam olarak onun ne aldığını bilmiyorum, 6,500,00 TL – 7.000,00 TL aldığını duymuştum, bilgim budur.”şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişiden alınan 25/01/2019 tarihli raporda: Aylık net 6.300,00 TL ücret üzerinden masaya kaydedilen tutarın 48.250,00 TL olduğunu, kaydı istenebilecek tutarın 177.904,86 TL ve ya 184.204,86 TL olduğunu, aylık net 2.084,00 TL ücret üzerinden masaya kaydedilen tutarın 48.250,00 TL olduğunu, kaydı istenebilecek miktarın ise 53.617,74 TL veya 55.701,74 TL olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişiden alınan 21/05/2019 tarihli ek raporda:Aylık brüt 6.447,08 TL / Net 4.609,08 TL ücret üzerinden masaya kaydedilen tutarın 48.250,00 TL olduğunu, kaydı istenebilecek tutarın 129.293,57 TL ve ya 133.902,65 TL olduğunu belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ:
Uyuşmazlık Davacı yanın müflis şirkette işçi olarak çalıştığından bahisle işçilik alacağı talebinin iflas masası tarafından kısmen kabul edilip kısmen reddedildiği ve reddedilenkısımla ilgili işçilik alacakları olup olmadığı varsa miktarına yöneliktir.
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanunun 24 ve 25. maddelerinde yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve Kanunun 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir.
4857 sayılı İş Kanunun 41. maddesine göre haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayılır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
4857 sayılı İş Kanununun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
4857 sayılı İş Kanununun 46. maddesinde işçinin, tatil gününden önce aynı yasanın 63. maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla yedi günlük zaman dilimi içinde 24 saat dinlenme hakkının bulunduğu açıklanmıştır. İşçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46. maddenin 2. fıkrasında ifade edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 47. maddesinde, Kanunun kapsamındaki işyerleri bakımından, ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışma karşılığı olmaksızın o günün ücretinin ödeneceği, tatil yapılmayarak çalışıldığında ise, ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödeneceği hükme bağlanmıştır.
İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı İş Kanununun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır.
İİK m. 232 vd. Gereğince davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacı işçinin müflis işyerinde 01.07.1997-26.07.1999; 01.02.2000-01.04.2001; 31.05.2001-26.05.2005; 21.12.2005-01.04.20013 tarihleri arasında çalıştığı davacının ileri sürdüğü 6.300 TL ücretin TÜİK veritabanında kayıtlı ücreti ile İnşaat Odasının bildirdiği ücret arasında yer aldığı TMMOB İnşaat Mühendisleri Odasının cevabi yazısında net 7.727,00 TL olabileceğinin belirtildiği anlaşılmakla davacının son dönem 6.300,TL net ve 8.812,30 TL brüt ücret üzerinden çalıştığı, davacıya ocak 2013 maaşı ödendiği, şubat ve mart aylarına ilişkin ücretlerin ödendiğinin ispatlanamadığından iki aylık ücret alacağının kabulüne, tanık beyanları ile ispatlanan ulusal bayram genel tatil ücreti alacağı, fazla mesai ücreti, yıllık izin alacak talepleri Yargıtay uygulamaları gereği yüzde otuz takdiri indirim yapılarak kabul edilmiş ve dosya kapsamına uygun bilirkişi asıl ve ek raporları nazara alınarake toplam 237.040,76 TL’den masaya kaydolunan 48.250,00 TL mahsubu ile 188.790,76 TL davacı alacağının, tasfiye işlemleri sürdüleren dosyada, Ankara … İcra Dairesinin … sayılı dosyasında tasfiye işlemleri sürdürülen davalı müflis şirketin iflas masasına kayıt ve kabulüne ve davasının kısmen kabulüne dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Kıdem tazminatı 48.911,61 TL, İhbar tazminatı 14.569,31 TL, Yıllık izin ücreti alacağı 50.400,00 TL, Ücret alacağı 12.600,00 TL, fazla mesai ücreti alacağı 71.874,92 TL, hafta tatili alacağı 33.691,37 TL, UBGT ücreti alacağı 4.993,55 TL olmak üzere toplam 237.040,76 TL’den masaya kaydolunan 48.250,00 TL mahsubu ile toplam 188.790,76 TL davacı alacağının, tasfiye işlemleri sürdüleren dosyada, Ankara 21. İcra Dairesinin 2014/7 sayılı dosyasında tasfiye işlemleri sürdürülen davalı müflis şirketin iflas masasına KAYIT ve KABULÜNE,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile eksik 49,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin yatırılan 31,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti: 1.000,00 TL, tebligat ve müzekkere gideri:539,10 TL ve Vekalet Harcı: 4,60 TL olmak üzere toplam 1.543,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/02/202