Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/732 E. 2023/276 K. 17.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/732 Esas – 2023/276
T.C.

3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/732
KARAR NO : 2023/276

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : ….
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 17/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki sözleşmeye istinaden düzenlenmiş olan 26/10/2020 vade tarihli cari hesaba dayanarak … … Müdürlüğünde davalı şirket aleyhinde ilamsız icra takibine geçildiği, ilgili fatura bedeli 5.261,82 TL tutarında olup 26/10/2020 tarihinde … Esas numarası ile icra takibine geçilen miktar ise masraflar ve harçlar ile birlikte 6.385,75-TL olduğunu, söz konusu fatura ve icra takip kartı dilekçenin ekinde olduğunu belirterek, davalı şirketin icra takibine yapmış olduğu itirazların hukuka aykın ve haksız olduğunu, takibine yapılan itirazların iptaline, takibin devamına ve İİK gereğince %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, icra takibinin yersiz mahkeme ve icra dairesinde açıldığını, birleşme nedeniyle 16/12/2015 tarihinde terkin edilen…Tic. A.Ş.’nin borcunun müvekkilinden talep edilemeyeceğini, birleşme nedeniyle borçların zamanaşımına uğradığını, davacının talebinin kaynağı ve hukuki ilişki ortaya konmadığını, davacı hangi sözleşme ile cari hesap ekstresine konu faturaları düzenlediğini ortaya koymalı ve müvekkilinin gerçekten davacıdan hizmet alıp almadığı da ispatlanması gerektiğini, ancak işbu davanın basit yargılamaya tabi olduğu göz önünde bulundurulduğunda davacının dava dilekçesi ile tüm bunları ispat etmesi gerektiğinden esasa yönelik bir delil sunmayan davacının davasının reddine alacağın %20’nden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Arabuluculuk son tutanağı,
-Faturalar, Davacı ve davalı ticari defter ve bağlı kâğıtları,
-… Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası,
-… ve … yazıları,
-14/12/2022 günlü talimat mahkemesinden alınan … bilirkişi raporu,
-02/03/2023 günlü günlü … bilirkişi raporu,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkilinin, davalıdan olan alacağı nedeniyle, davalı aleyhine 5.621,00-TL asıl alacağın tahsili için … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında ilamsız haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, takip borçlusunun borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, sonrasında eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, takip talebine itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK m.67)
Davalı vekili, müvekkili aleyhine yürütülen icra takibine süresinde verdiği dilekçe ile Müvekkilinin takip alacaklısına hiç bir borcu bulunmadığını alacağın zamanaşımına uğradığını, icra dairesinin yetkisine, takibe konu borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini bildirmiştir.
Somut olayda; davalı tarafça yetki itirazında bulunulmuş ve davalı ikamet mahkemesi olan … dairelerinin yetkili olduğunu belirtiş ise de; Davalı taraf, itirazında alacak – borç ilişkisini açıkça inkar etmemiştir. Davacı takip başlatırken seçimlik yetki hakkını kullanmış ve takibini yetkili icra dairesinde açmıştır. Zira para borcu götürülecek borç olup TBK 89/1 maddesi gereği alacaklının yerleşim yeri mahkemesi de somut olayda yetkilidir. Faturadan kaynaklı takip talebi incelendiğinde alacaklı davacının yerleşim yeri … İli, … ilçesi olup kesin yetkinin söz konusu olmadığı bu davada davacı tarafından seçimlik hak kullanılarak yetkili icra dairesinden biri olan … Müdürlüğünde usulüne uygun biçimde takip başlatıldığından davalının icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazının reddine karar kararı verilmiştir.
Her ne kadar davalı vekili zamanaşımı def’inde bulunmuş ise de; eldeki alacak davasının TBK’nun 146.maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve fatura, (2014-2015) icra takibi (26/10/2020) ve dava tarihleri (29/11/2021) dikkate alındığında, dava tarihi itibari ile 10 yıllık sürenin dolmadığı anlaşıldığından zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Mevcut ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan olan alacağının tayin ve tespiti bakımından taraflara ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak 14/12/2022 ve 02/03/2023 tarihli bilirkişi raporları alınmıştır.
…Mahkemesine yazılan talimat aracılığıyla alınan 14/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “…davalı ve davacının 2015 yılı ile ilgili cari hesap ekstrelerinin farklı olduğu, davalı yanın 2015 yılı defterlerinin usulüne uygun beratının alındığı, noter tasdiklerinin yapıldığı, taraflar arasında muhasebe defter kayıtlarının tek düzen hesap muhasebe usul ve ilkelerine aykırı olarak kayıt usulü uygulandığı, spot olarak yapıldığı söylenen ticari ilişkide cari hesap mutabakatının yapılmadığı, davalı defterlerinden hareketle banka alış-satış satış fatura, nakit ödemelerinin doğrulama işlemlerini yapmada borç-alacak ilişkisin kesin ve doğru olarak ortaya konulamayacağı, davacı taraf defterlerinin incelendiğinde karşılaştırma yapmak suretiyle borç-alacak tutarının tespit edilebileceği.. ,..” bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan 02/03/2023 günlü … bilirkişi raporunda;” …davacının talebi ile bağlı olarak satmış olduğu mallardan dolayı 471,82 TL davalıdan alacaklı olduğunun hesap edilmiş olduğu, davalının, davacıya satmış olduğu 3.197,00 TL tutarlı malı, davacının dava konusu satmış olduğu mallardan mahsup edemeyeceğinin değerlendirilmesi durumunda davacının alacak miktarının (471.82 + 3.197.00) toplam 3.668,82 TL olduğunun hesap edildiği, yukarıda gösterilen fatura içeriği malın davalıya teslimi ile ilgili belge sunulduğunda1.593,00 TL’nin davacının alacak miktarına dahil edilebileceği …” bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından taraflar arasında karşılıklı mal alım satımı olduğu, davacı taraf almış olduğu mallardan ayrı 320- hesapta takip ettiği, anılan hesaptan davalıya borcu takip tarihi itibariyle 3.197,00-TL olduğu, davacı kendi ticari defterlerine göre de 5.261,82-TL davalıya satmış olduğu mallardan dolayı alacaklı olduğu, tarafların ticari defterlerindeki 1.593,00-TL farkın (17/11/2014 tarih, … fatura no, 1593,00-TL davacı şirket defterlerinde kayıt tarihi 15/11/2014- davalı şirket defterlerinde kayıtlı değil) 17/11/2014 tarih, … faturadan kaynaklandığı, bahsi geçen faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından bu alacak kalemi yönünden davacının alacağı olarak hesaplamaya dahil edilmediği, davacı vekili tarafından 20/03/2023 tarihi bilirkişi raporuna beyan ve itiraz dilekçesi ekinde bu faturaya ilişkin taşıma irsaliyesi sunulmuş ise de taşıma irsaliyesinde teslim alan kısmında her hangi bir imzanın bulunmadığı, bu faturadan kaynaklı alacağın ispat edilemediği, tarafların ticari defterlerinde mutabık olunan borç-alacak miktarının 417,82-TL olduğu davacının satmış olduğu mallardan dolayı davalıdan 471,82-TL alacaklı olduğu alınan bilirkişi raporu ile açıklığa kavuşmakla, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren taraflar arasındaki ilişkinin TTK’ dan kaynaklanması nedeniyle avans oranında temerrüt faizi uygulanması gerekmiştir.
Alacak baştan beri likit olmakla davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın Kısmen Kabulü ile; … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 471,82-TL asıl alacakla ilgili borçlu itarızının iptali ile takipten itibaren asıl alacağı işleyecek yıllık Avans Faizi ile takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İ.İ.K.’nun 67/2. maddesi gereğince alacağın %20 si oranında 94.36-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 82,75 TL harcın mahsubu ile eksik 97,15 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 142,05 TL harçlar ile aşağıda dökümü yapılan 2.543,75-TL yargılama giderinin kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 185,69 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 2.358,06 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 471,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.913,93 TL
vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca … bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) Kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 96,36 TL sinin davalıdan kalan 1.223,64 TL sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

Dair, HMK’nun 341. Maddesi gereği miktar itibariyle KESİN olarak taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17.04.2023

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim ….
¸[e-imzalıdır]

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 8,50 TL
Tebligat ve müzekkere 148,75 TL
Talimat giderleri 1.636,50 TL
Bilirkişi Ücreti 750,00 TL
TOPLAM 2.543,75 TL