Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/73 E. 2022/1001 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/73 Esas – 2022/1001
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/73 Esas
KARAR NO : 2022/1001

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/01/2021
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 26/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari abonelik sözleşmesi imzalandığını, davalının fatura borçlarını ödememesi üzerine davalı aleyhine Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve davacı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili süresinde cevap dilekçesi sunmamış, aşamalardaki beyanlarında; fatura tarihlerinde müvekkilinin kiracı olarak bulunduğu abonelik sözleşmesine konu iş yerinden taşındığını, iş yerinin kapalı olması nedeni ile fatura bedelinin fahiş olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, icra dosyası, abonelik sözleşmesi, faturalar dosya arasına alınmıştır.
Makine mühendisi bilirkişiden alınan 04/02/2022 tarihli bilirkişi raporuunda özetle, takip dosyasının dosyada mevcut olmadığını, takip tarihi itibari ile davacının 28.686,18 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir. Taraf itirazları üzerine alınan 16/05/2022 tarihli ek raporda kök rapordaki beyanlarını tekrar etmiştir. Raporda dosyada mevcut icra dosyalarının ısrarlı olarak incelenmemesi nedeni ile rapora itibar edilmemiştir
Raporun hüküm kurmaya elverişli olmaması nedeni ile yeni bir makine mühendisi bilirkişiden alınan 28/06/2022 tarihli raporda özetle, davacının takip tarihi itibariyle 28.686,18 TL asıl alacak, 2.383,70 TL işlemiş faiz talep edilebileceği bildirilmiştir. Taraf itirazları üzerine bilirkişiden alınan 17/10/2022 tarihli ek raporda, kök rapordaki beyanlarını tekrar etmiştir. Rapor oluşa uygun bulunmuş ve hükme esas alınmıştır.
DEĞERLENDİRME:
Dava, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında imzalanan iki adet ticari abonelik sözleşmesi, faturalar, sayaç muayene raporu dosyaya sunulmuş, hükme esas alınan bilirkişi tarafından fatura tarihleri ile bedelleri dikkate alınarak takip tarihi itibari ile talep edilebilecek alacak hesaplanmış, rapor denetime ve oluşa elverişli bulunmakla hükme esas alınmış ve davalının itirazının asıl alacak yönünden haksız olduğu kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı vekili, iş yerinden taşınmaları nedeni ile fatura borcundan sorumlu olmadıklarını savunmuş ise de, abonelik sözleşmesinin sona erdirilmemesi karşısında bu savunmasına itibar etmek mümkün olmamıştır. Yine çalışma ruhsatı verilmemesi nedeni ile adresin kapalı olduğunu ve fatura bedellerinin yüksek belirlendiği savunmasına karşılık olarak, çalışma izninin bulunmamasının iş yerinin kapalı olduğunu tek başına ispata elverişli olmadığı gibi davalının sayaca müdahalesi karşısında sayaç muayene raporu düzenlendiği ve usulsüz kullanım nedeni ile aboneliğin davacı tarafından feshedildiği gözetildiğinde bu savunmaya itibar etmek de mümkün olmamıştır.
Davacı yan, işlemiş faiz yönünden rapora itirazda bulunmuş ise de, aşamalarda davalının “usulsüz” kullanımı bulunduğunu iddia ettiği, sözleşmede veya faturalarda yasal faiz dışında gecikme zammı oranı belirlendiğine ve kullanıcıya bildirildiğine ilişkin bir iddiası ve bu yönde bir delili bulunmadığından davacının bu iddiasına itibar edilmeyerek hükme esas alınan rapora itibar edilmiş ve işlemiş faiz yönünden talebin kısmen kabulüne karar vermek gerektiği değerlendirilmiştir.
Açıklanan gerekçelerle davalının itirazının haksız olduğu anlaşılmakla davanın bilirkişi tarafından belirlenen değer üzerinden kısmen kabulü ile alacak faturaya dayandığından icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği, davacı aleyhine süresinde talep edilmemiş olması ve şartları oluşmadığından kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 28.686,18 TL asıl alacak, 2.383,70 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 5.737,24 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım yönünden davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 2.122,38 TL harçtan peşin alınan 634,23 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.488,15 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul oranına göre 1.104,31 TL’nin davalıdan, bakiye kısmının davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.200,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 1.641,00 TL yargılama giderinin kabul oranına göre 1.372,86 TL’si ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 634,23 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/12/2022