Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/677 E. 2023/429 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/677 Esas – 2023/429
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/677
KARAR NO : 2023/429

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 07/06/2023
K.YAZIM TARİHİ : 20/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı …’ın hizmet alım sözleşmesi imzalanan davalı Şirketlerde 01.08.2013 tarihinden iş akdinin feshedildiği 30.11.2017 tarihine kadar çalıştığını, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yol ücretinin ödenmemesi üzerine … Esas sayılı dosyası ile müvekkili … A.Ş. aleyhine dava açıldığını, 16.04.2019 tarih ve… sayılı Kararla kıdem ve ihbar tazminatı ve yol ücretinin ödenmesine hükmedildiğini, verilen karar üzerine müvekkilinin … A.Ş. tarafından … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takip dosyasına 10.07.2019 tarihinde 22.198,31 TL, 16.10.2019 tarihinde de 76,78 TL olmak üzere toplam 22.275,09 TL yatırıldığını, bu arada istinaf yoluna başvurulduğunu ve 09.05.2019 tarihinde 1.593,08 TL bakiye karar harcı ve istinaf harcı, 05.08.2019 tarihinde 73,10TL tehiri icra harcı olmak üzere toplam 23.941,27 TL ödeme yapıldığını, istinaf incelemesi sonucu ….sayılı 04.10.2019 tarihli Kararı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiğini, müvekkilinin davalı şirketlerden hizmet alımı yaptığını, müvekkili şirket ile davalılar arasında Hizmet Alım Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmelerde ve teknik şartnamelerde, ödeme yapılması halinde, ödemelerin rücu edileceğine ilişkin maddeler bulunduğunu, dosyada bilirkişi incelemesi yapılması sonrasında alacak miktarlarının belli olacağını, bu nedenle tasfiye halindeki şirkete de dava açmak zorunda kaldıklarını, … A.Ş. tarafından icra dosyasına 23.941,27 TL ödendiğini, davalılardan … Taşımacılık Ltd. Şti.’nin dava açılmadan önce 12.08.2020 tarihinde ödediği 3.466,99 TL’nin çıkartılarak kalan 20.474,28 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren ticari avans faizi ile davalı Şirketlerden payları oranında talep ettiklerini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak müvekkili … A.Ş. tarafından dava dışı işçi için ödenen 20.474,28 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı Şirketlerden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, iş bu rücu davası açılmadan önce dava dışı işçi …’ın, davalı/müvekkil şirket nezdinde çalışmış olduğu döneme karşılık geten kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yol ücreti ve yargılama giderleri, icra dosyası harçları ve icra vekalet ücreti, bakiye karar harcı ve tüm istinaf gider ve harçları ve ticari uyuşmazlık arabuluculuk ücretine karşılık, müvekkili şirketin sorumlu olduğu 3.466,99.TL’lik tutar … A.Ş.’nin hesabına 12.08.2020 tarihinde ödenmiş olduğundan müvekkili şirketin sorumluluğu kalmadığını, ödeme definde bulunduklarını, dava dışı işçinin davalı müvekkili şirket nezdinde 01.06.2015- 07.04.2016 tarihleri arasında, 312 gün süreyle çalıştığını, davalı/müvekkilin dava dışı işçiyi, ara alt işveren sıfatıyla 312 gün süreyle çalıştırmış olduğu gözetilerek, müvekkili … Taşımacılık Gıda Tur. İnş. Tem. Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin toplam sorumluluğu 3.466,99.TL olduğu hesaplandığını ve bu tutar … A.Ş.’nin hesabına 12.08.2020 tarihinde yatırıldığını, son alt işveren sıfatı bulunmayan davalı/müvekkilinin ihbar tazminatı ve fer’ilerinden sorumlu tutulması mümkün olmadığını, davacı tarafın beyanlarında da belirtildiği üzere, işçilik alacaklarının tahsiline ilişkin olarak … Esas sayılı dosyasında görülen davada, işçinin iş akdinin 30/11/2017 tarihinde feshedilmiş olduğu ve mahkemece ihbar tazminatına hükmedildiği görüldüğünü, dava dışı işçinin davalı müvekkili şirketteki çalışması 07/04/2016 tarihinde son bulmuş olup, son alt işveren sıfatı bulunmayan davalı müvekkili şirketin, emsal … kararları uyarınca ihbar tazminatı ve ferilerinden sorumlu tutulması mümkün olmadığını, yol ücreti alacağı hangi işveren döneminde doğmuş ise, bu alacak kaleminden ilgili işveren sorumlu olup, işçilik alacaklarının tahsiline ilişkin davada, son alt işveren dönemine tekabül eden son 8 aylık yol ücretinin ödenmediği belirtilmiş olduğundan bu alacak kaleminden davalı müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, son alt işveren sıfatı bulunmayan davalı/müvekkili şirketin sorumlu tutulabileceği tutar, işçiyi çalıştırdığı süre ve iş yerini devretmiş olduğu tarihte geçerli olan işçi ücreti üzerinden hesaplanması gerektiğini, faize de itiraz ettiklerini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte ve ödeme def’ine ilişkin itirazları baki kalmak kaydıyla; davacı ile davalı/müvekkili arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi ve sözleşme eki sayılan şartnamelerde, davalı/müvekkili şirketlerin davaya konu alacak kalemlerinden sorumlu olacağına dair açık ve net bir koşul olmadığından, dava dışı işçinin işçilik alacaklarından davacı kurumun en az yüzde elli oranında sorumluluğu bulunduğunun kabulü gerekli olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazında bulunduklarını, talep miktarının açıklanması yönünden talepte bulunduklarını, müvekkili şirket tarafından işbu dava açılmadan ve davacı tarafından dava dışı personele ödeme yapılmadan önce dava dışı personele kıdem tazminatı ödemesi gerçekleştirildiğini, dava dışı personelin iş akdinin sona ermesi üzerine müvekkili şirket tarafından … A.Ş.’nin icra dosyasına ödeme yapmasından önce müvekkili şirketin sorumlu olduğu kıdem tazminatı miktarı hesaplanarak dava dışı personelin banka hesabına ödendiğini, bu ödemeye ilişkin dekontun sunulduğunu, bu husus dikkate alındığında, davacının bu durumu göz ardı ederek, hukuki sorumluluklarını yerine getiren müvekkili şirkete karşı açtığı davanın, müvekkili şirketin sorumluluklarını yerine getirmiş olması sebebiyle reddedilmesi gerektiğini, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ve diğer işçilik alacaklarından müvekkili şirketin rücuen sorumlu tutulması mümkün olmadığını, bu konu ile ilgili olarak davacı tarafın … tarafından alınan 30.04.2018 tarihli karar gereğince emekliliklerine hak kazanan personellerin iş akitlerinin feshedilmesi sonucunda ortaya çıkan işçilik alacaklarının davacı tarafından üstlenileceği kararlaştırıldığını, müvekkili şirkete de bilgi sahibi olunması açısından davacı tarafın … tarafından gönderilen yazı içeriğinde görüleceği üzere “Anılan … Kararına istinaden herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmış olması nedeniyle gerekli yasal süre gözetilmeden iş akitleri feshedilen taşeron firma personeline ödenmesi gereken ihbar tazminatlarının Şirketlerice ödenmesi, bu kapsamda … firmalara yönelik olarak sürdürülen tahsil işlemlerinin – sonlandırılması, firmaların istihkaklarından ya da başka kaynaklarından bu kapsamda yapılan kesintilerin talepleri halinde ilgili yükleniciye iade edilmesi,” şeklinde görüş bildirildiğini ve emeklilik nedeniyle iş akitlerine son verilen personellerin ihbar tazminatlarının davacı tarafından üstlenileceğinin kararlaştırıldığını, ayrıca bu şekilde bir … kararı alınmamış olsa dahi davacı … A.Ş. tarafından yayınlanan tebliğ ve alınan karar neticesinde “emekli olan personellerin artık çalıştırılmayacağı ve ilgili personellerin iş sözleşmelerinin derhal feshedileceği” hususunun tarafımıza bildirilmiş olması ve bu konuda müvekkili şirketin insiyatifi dışında tamamen davacı tarafın talepleri doğrultusunda gerçekleştirilen fesih işlemi neticesinde ortaya çıkan zarara sebebiyet veren tarafın davacı olduğunun sabit olması karşısında davacının kendi kusurlu davranışı nedeniyle müvekkili şirketten bir talepte bulunmasını hukuk düzeninin korumayacağı açık olduğunu, ihbar tazminatı dışında müvekkili şirketten dava dışı personele ödenen yıllık izin ücretlerinin de rücuen tahsilinin talep edilmesi iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı gibi kanunen de mümkün olmadığını, zira davacı tarafından emekliliğe hak kazanmış personellerin iş akitlerinin gerekli yasal sürelere uyulmaksızın, derhal feshedilmesi gerektiğinin müvekkili şirkete bildirilmiş olması karşısında müvekkili şirketin yıllık izin hakkı bulunan personellere bu izin haklarını kullandırma olanağı ortadan kalktığını, davacı tarafın dava dışı personele yapmış olduğu ödemeleri rücu davasına konu etmesi mümkün olmadığını, aksinin kabulü halinde ise müvekkili şirketin sorumluluğu davacı taraf ile yarı yarıya olacak şekilde belirlenmesi gerektiğini, talep konusu olan feri borçlara ilişkin talepte bulunulması iyiniyet ve dürüstlük kuralları ile bağdaşmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … … Ürünl.sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı süresinde cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER:
Ödeme belgeleri, davalı şirketler ile davacı idare arasında akdedilen sözleşmeler
Dava dışı işçiye ait … dökümleri
… sayılı dosyasının mahkememizin tefrik edilen asıl … Esas sayılı dosyasına fiziken gönderildiği anlaşılmıştır.
…. sayılı kararında; davacının …, davalının … Şirketi, ihbar olunanın … Şirketi olduğu, dava tarihinin 20/12/2017 karar tarihinin 16/04/2019 olduğu kararda “Davacı …’ ın 01/08/2013 tarihinde davalı … A.Ş’ ye ait işyerinde ihale suretiyle iş yapan şirketlerin elemanı olarak çalışmaya başladığı, posta dağıtıcısı olarak çalıştığı, 30/11/2017 tarihinde işveren tarafından haklı nedenlere dayanmaksızın iş akdinin fesih edildiği dinlenen davacı tanıklarının beyanları ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla davacı lehine kıdem ve ihbar tazminatına hükmedildiği, davacıya dava açıldıktan sonra son alt işveren … A.Ş tarafından kıdem tazminatı altında brüt 2.507,12 TL ödeme yapılmış olduğundan bu miktar kıdem tazminatından mahsup edilerek hüküm kurulduğu, davacı yaya dağıtıcı olarak çalıştığı, yaya dağıtıcılara yol ücreti ödenmesi gerektiği, davacıya yol ücretinin ödenmediği anlaşıldığından davacı lehine yol ücreti alacağına hükmedildiği belirtilerek davacının davasının Kısmen Kabulü ile, brüt 7.891,73-TL kıdem tazminatının fesih tarihi olan 30/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek banka faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, brüt 4.479,29-TL ihbar tazminatının 100 TL sinin dava tarihinden geriye kalanın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, brüt 520,00-TL yol ücreti alacağının 100 TL sinin dava tarihinden geriye kalanın ıslah tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek banka faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde karar verildiği, kararın ….. Sayılı 03/10/2019 tarihli İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakameleri Kanun’ un 353-(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddi üzerine, 03/10/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
… sayılı dosyasının incelenmesinde; Dava dışı alacaklı işçi … vekilinin borçlu … A.Ş. aleyhine başlattığı 03.07.2019 tarihli … Esas sayılı icra emriyle, net 7.831,83 TL kıdem tazminatı ve 2.547,01 işlemiş faizi; net 3.773,39 TL ihbar tazminatı toplamı ve 172,64 TL işlemiş toplam faizi; net 372,34 TL yol ücreti toplamı ve 66,51 TL işlemiş toplam faizi; 2.725,00 TL vekalet ücreti ve 52,41TL işlemiş faizi; 289,40 TL harç alacağı ve 5,57 TL işlemiş faizi; 461,20 TL yargılama gideri ve 8,87 TL işlemiş faizi olmak üzere genel toplamda 18.306,17 TL’yi icra yoluyla talep ettiği, icra toplam borcuna karşılık davacı … A.Ş. tarafından icra dosyasına 13.06.2019 tarihinde asıl alacak, icra öncesi ve sonrası işlemiş faizleri, ilam vekalet ücreti, yargılama giderleri, icra vekalet ücreti, harçları ve masraflar dahil toplamda 22.198,31 TL’nin 10.07.2019 tarihinde, bakiye 76,78 TL’nin 16.10.2019 tarihinde, hakiye karar ve istinaf harcı 1.593,08 TL’nin 09.05.2019 tarihinde, tehiri icra karar harcı 73,10 TL’nin de 05.08.2019 tarihinde yatırılmak suretiyle genel toplamda 23.941,27 TL’nin ödenerek söz konusu borcun kapatıldığı anlaşılmıştır.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişiden alınan 15/03/2023 tarihli raporda; Dava dosyasında yer alan dava dilekçesi, dava dışı işçi … tarafından açılan işçilik alacağı konulu …. Esas sayılı dava dosyası evrakları, Gerekçeli Karari ile bu dava kapsamında düzenlenen Bilirkişi Raporu, … Esas sayılı icra takip dosyası, İhale Sözleşmeleri, dava dışı işçiye ait … kayıtları ve diğer ilgili tüm dokümanların incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, takdir mahkemeye ait olmak üzere; Davacı … A.Ş.’nin dava dışı işçi …’a icra marifetiyle asıl alacak kalemleri ve ferileri olmak üzere genel toplamda 23.941,27 TL ödediği; davacının dava dilekçesindeki talebinin davalılardan … Taşımacılık Ltd. Şti.’nin icra takibi sonrası ödediği 3.466,99 TL’nin mahsubuyla işbu davadaki talebinin 20.474,28 TL olduğunu, davacı … A.Ş.’nin, ihale sözleşmeleri düzenlemelerine göre kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yol ücreti ile ferileri toplamı olarak davalı işverenlere yarı oranda ve kendi dönemleriyle sınırlı olacak şekilde rücu edebileceği tutarların, … Taşımacılık Ltd. Şti.’ne 0,00 TL (icra sonrası ödenen tutarın mahsubuyla), … Temizlik Ltd. Şti.’ne 1.484,95 TL, … A.Ş.’ne 5.050,13 TL (iş davası devam ederken ödenen tutar işbu davadaki rücu talebine dahil olmadığından mahsup işlemi de yapılmadığı) olmak üzere toplamda 6.535,08 TL olacağını, bu miktarlarının davalı şirketler bakımından ayrı ayrı toplu şekilde gösterildiği gibi olduğunu, davalı şirketlerin sorumluluk oranları konusundaki takdirin mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişiden alınan 24/04/2023 tarihli ek raporda; Tarafların itirazlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, takdir mahkemeye ait olmak üzere; Davacı … A.Ş.’nin, ihale sözleşmeleri düzenlemelerine göre kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yol ücreti ile ferileri toplamı olarak davalı Şirketlere yarı oranda (… A.Ş.’ne kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yol ücreti tutarları olarak, … Taşımacılık Ltd. Şti.’ne 0,00 TL’yi (icra sonrası ödenen tutarın mahsubuyla), … Temizlik Ltd. Şti.’ne 1.313,18 TL’yi, … A.Ş.’ne 6.825,68 TL’yi olmak üzere toplamda 8.138,87 TL olacağını, bu miktarlarının davalı şirketler bakımından ayrı ayrı toplu şekilde gösterildiği gibi olduğunu, davalı şirketlerin sorumluluk oranları konusundaki nihai takdirin mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.

Davalı … … Ltd. Şti. Yönünden toplam tutarlar (TL) üzerinden hesaplandığında 3.457,48TL, yarı oranda tutarlar (TL) (1/2) üzerinden hesaplandığında 1.778,74 TL, icra takibi sonrası ödenen tutarlar (TL) üzerinden hesaplandığında (-) 3.466,99TL, ödenen tutarların mahsubu sonrasında rücu edebilecek yarı oranda tutarlarlar (TL) (… A.Ş. açısından kıdem tazminatı tam oranda) üzerinden hesaplandığında 0,00TL, Davalı … … Lti. Şti. Yönünden toplam tutarlar (TL) üzerinden hesaplandığında 2.626,36TL, yarı oranda tutarlar (TL) (1/2) üzerinden hesaplandığında 1.313,18 TL, icra takibi sonrası ödenen tutarlar (TL) üzerinden hesaplandığında (-)0,00TL, ödenen tutarların mahsubu sonrasında rücu edebilecek yarı oranda tutarlarlar (TL) (… A.Ş. açısından kıdem tazminatı tam oranda) üzerinden hesaplandığında 1.313,18TL, Davalı … … A.Ş. Yönünden toplam tutarlar (TL) üzerinden hesaplandığında 10.100,26TL, yarı oranda tutarlar (TL) (1/2) üzerinden hesaplandığında 6.825,69 TL, icra takibi sonrası ödenen tutarlar (TL) üzerinden hesaplandığında (-)0,00TL, ödenen tutarların mahsubu sonrasında rücu edebilecek yarı oranda tutarlarlar (TL) (… A.Ş. açısından kıdem tazminatı tam oranda) üzerinden hesaplandığında 6.825,69TL olduğu belirtillmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; Dava dışı …’ın …. saylı ve 16/04/2019 tarihli kararıyla kıdem ve ihbar tazminatları, yol ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin …. Esas sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibinde ödeme yapıldığı, bu ödemede davalıları hizmet alım sözleşmesine göre sorumlu olduklarından bahisle rücuen alacak istemine ilişkindir.
4857 sayılı İş Kanununun 2/6. maddesinde, “Asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. ” hükmü bulunmaktadır.
Dava konusu olayda da davacı ile davalılar arasında asıl işveren- alt işveren ilişkisi mevcut olup, davacı asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak İş Kanunundan kaynaklanan yükümlülükler nedeniyle, alt işverenle birlikte müteselsilen sorumlu tutulmuştur. Burada Kanundan kaynaklanan bir teselsül hali söz konusu olup, asıl ve alt işverenler, dış ilişki itibariyle (dava dışı işçiye karşı) müteselsilen sorumludurlar.
İç ilişkide (alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olan borçlular arasındaki ilişkide) ise, bu husustaki nihai sorumluluğun hangi tarafa ait olduğu konusunda taraflar kendi aralarında sözleşme yapabilirler.
Asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeriyle ilgili olarak İş Kanunu’ndan kaynaklanan yükümlülükler nedeniyle, alt işverenle birlikte müteselsilen sorumludur. Burada Kanundan kaynaklanan bir teselsül hali söz konusu olup, asıl ve alt işverenler, dış ilişki itibarıyla (dava dışı işçiye karşı) müteselsilen sorumludurlar. Bu düzenleme, işçi alacağının güvence altına alınması amacıyla yapılmış olup, sadece işçilere karşı bir sorumluluktur. Asıl ve alt işveren arasındaki ilişkide ise iş hukuku değil, Borçlar Kanunu ve sözleşme hukuku esas alınacağından, uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir.
Alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olan borçlular, kendi aralarındaki iç ilişkide, bu husustaki nihai sorumluluğun hangi tarafa ait olduğu konusunda bir anlaşma yapabilirler. Nitekim 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 167. (Mülga Borçlar Kanunu’nun 146.) maddesinde düzenlenen, “Aksi kararlaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarla sorumludurlar. Kendisine düşen paydan fazla ifada bulunan borçlunun, ödediği fazla miktarı diğer borçlulardan isteme hakkı vardır” şeklindeki hükümde de, müteselsil borçlulardan her birinin alacaklıya yapılan ifadan birbirlerine karşı genel olarak eşit paylarla sorumlu oldukları, ancak bunun aksinin kararlaştırılabileceği de açıkça belirtilmiştir.
İşverenlerin sorumluluğuna ilişkin … sayılı kararında da “…Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş akdinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. … kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır. İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. Yıllık izinler kullanılmadığı takdirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır. İhbar tazminatından son işveren sorumludur. İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Bu durumda mahkemece yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde, dava dışı işçi değişik alt işverenler nezdinde ve son olarak davalı alt işveren nezdinde çalıştığından kıdem tazminatı yönünden davalı yüklenicinin işçiyi çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olduğu, yıllık izin ve ihbar tazminatından davalı son işverenin sorumlu olduğu…” belirtilmiştir. İşverenlerin sorumluluğuna ilişkin … Dairesinin 25/06/2020 tarih ve …. sayılı kararı da aynı yöndedir.
İşverenlerin sorumluluğuna ilişkin … sayılı kararında “Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. … kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır. İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır. İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmü veya sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulmalıdır. Davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceği ayrı ayrı belirlenmelidir.
Kıdem tazminatı, … ve fazla çalışma ücretinden davalıların yalnız işçileri çalıştırdıkları dönem itibari ile sorumlu oldukları, yıllık izin ve ihbar tazminatından son işverenlerin sorumludur. (…. karar sayılı karar)

Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının 03/03/2021 tarihli duruşmasında; Davalı müflis … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin iflası … Mahkemesinden 22/06/2016 tarihi itibarı ile açıldığı, elimizdeki davanın kayıt kabul davası olmakla kesin yetki dava şartı nedeni ile mahkememiz davayı görmeye yetkisiz olduğundan yetkili mahkemenin … Mahkemesi olduğunun tespiti ile HMK 114-115 maddeleri gereği bu dava ile ilgili davanın usulden reddine karar verildiği, diğer davalılar … Taşıma ..Ltd.Şti, davalı … Şirketi’nden, davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkındaki davanın tefriki ile yeni bir esasa kaydedilmesine karar verildiği, mahkememizin işbu …. Esas sayılı dosyasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
…. sayılı kararı ile dava dışı alacaklı işçi …, davalının … Şirketi, ihbar olunanın … Şirketi olduğu, dava tarihinin 20/12/2017 karar tarihinin 16/04/2019 olduğu kararda “Davacı …’ ın 01/08/2013 tarihinde davalı … A.Ş’ ye ait işyerinde ihale suretiyle iş yapan şirketlerin elemanı olarak çalışmaya başladığı, posta dağıtıcısı olarak çalıştığı, 30/11/2017 tarihinde işveren tarafından haklı nedenlere dayanmaksızın iş akdinin fesih edildiği dinlenen davacı tanıklarının beyanları ve tüm dosya kapsamından anlaşılmakla davacı lehine kıdem ve ihbar tazminatına hükmedildiği, davacıya dava açıldıktan sonra son alt işveren … A.Ş tarafından kıdem tazminatı altında brüt 2.507,12 TL ödeme yapılmış olduğundan bu miktar kıdem tazminatından mahsup edilerek hüküm kurulduğu, davacının davasının Kısmen Kabulü ile, brüt 7.891,73-TL kıdem tazminatının fesih tarihi olan 30/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek banka faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, brüt 4.479,29-TL ihbar tazminatının 100 TL sinin dava tarihinden geriye kalanın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, brüt 520,00-TL yol ücreti alacağının 100 TL sinin dava tarihinden geriye kalanın ıslah tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek banka faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği, kararın kesinleştiği …. sayılı dosyası ile Dava dışı alacaklı işçi … tarafından takip borçlusu … A.Ş. aleyhine başlattığı 03.07.2019 tarihli … Esas sayılı icra emriyle, genel toplamda 18.306,17 TL’yi icra yoluyla talep ettiği, icra toplam borcuna karşılık davacı … A.Ş. tarafından icra dosyasına 13.06.2019 tarihinde asıl alacak, genel toplamda 23.941,27 TL’nin ödenerek söz konusu borcun kapatıldığı ve rücu hakkının doğduğu, davalı … şirketinin ödeme yaptığı ve ödenen miktarın sorumluluk miktarından az olmadığı anlaşılmakla Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine yönelik davanın reddine karar vermek, … içtihatlarında belirtildiği üzere işçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerektiği, bilirkişi raporunda %100 sorumluluk seçeneğine göre hesaplanan miktarla göre davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden 2.626,36 TL’nin, dava tarihi olan 18/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı … Şirketi’nden 10.100,26 TL’nin, ödeme tarihi olan 16/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine yönelik davanın REDDİNE,
2-Davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden 2.626,36 TL’nin, dava tarihi olan 18/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davalı … Şirketi’nden 10.100,26 TL’nin, ödeme tarihi olan 16/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Alınması gereken 869,35TL harcın 689,95 TL’sinin davalı … Şirketi’nden, bakiye 179,40TL’nin davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak hazineye gelir kaydına,
5-6102 sayılı TTK 5/A maddesi ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11, 13, 14.md ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife Hükümleri Uyarınca Hesaplanan … bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin arabuluculuk görüşmesine katılmayan davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak Hazineye Gelir Kaydına,
6-Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.200,00TL nisbi vekalet ücretinin 7.301,42TL’sinin davalı … Şirketi’nden, bakiye 1.898,58TL’sinin davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekil ile temsil edildiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olanan 7.747,66TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti: 750,00TL, davetiye ve müzekkere tebligat gideri:293,60 TL olmak üzere toplamı 1.043,60TL yargılama giderinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11 hükmü uyarınca Arabuculuk görüşmesine katılmayan davalı … Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nden alınarak davacıya verilmesine,
9-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair, Davacı vekili, davalı … … Şirketi vekili ile davalı … … Şirketi vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/06/2023
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]