Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/665 E. 2022/410 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/665 Esas – 2022/410
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
…ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/665 Esas
KARAR NO : 2022/410

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 03/03/2020
KARAR TARİHİ : 24/05/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 25/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin başvurusu üzerine Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında 13/11/2018 tarihli ara kararı ile geçici mühlet kararı verildiğini, 13/02/2019 tarihinde ek süre ve nihayetinde 12/04/2019 tarihinde kesin mühlet kararı verildiğini, müvekkili şirket ile ihbar olunan arasında 14/03/2014 tarihinde akdedilen Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesi gereği sözleşme gelirlerinin bir kısmının …yevmiyeli temlik sözleşmesine binaen davalıya temlik edildiğini, devredilen alacağın konkordato mühletinin verilmesinden sonra doğması halinde bu devrin hükümsüz olacağını, bu nedenle taraflar arasında akdedilen temlik sözleşmesinin İİK 294/6. maddesi gereği 13/11/2018 tarihinden itibaren geçerli olmadığının ve müvekkil adına ve namına yapılan ödemelerin mahkemeye ve konkordato komiserleri denetimindeki müvekkil hesaplarına yatırılması gerektiğinin davalıya bildirildiğini, buna rağmen ihbar olunan tarafından davalı bankaya yapılan ödemelerin takas mahsup yolu ile davalı uhdesinde kaldığını iddia ederek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 50.000,00 TL’nin 13/11/2018 tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı yandan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan 15/08/2014 tarihli, 40.000.000 TL bedelli ve 15/08/2014 tarihli 20.000.000 USD bedelli kredi sözleşmelerine istinaden davalıya kredi kullandırıldığını, davacının kredi borcunu süresinde ödememesi üzerine hesabın kat edildiğini, ayrıca bu davaya konu olan … parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde … A.Ş. tarafından yapılacak Savunma Sanayi kompleksinin kiraya verilmesinden doğacak kira gelirleri işinden ve her ne sebeple olursa olsun … A.Ş. nin davalı … Teknokent A.Ş. nezdinde doğmuş doğacak 23.040.000 USD’lik alacakları … yevmiye numaralı alacağın temliki sözleşmesi ile müvekkili bankaca temlik alındığını, söz konusu gelir paylaşımının sözleşmesinden elde edilecek gelirlerin temlikinin hiçbir suretle İİK m. 296/4 maddesi kapsamına giremeyeceğini, her iki tarafın borcunun da sözleşmenin kurulması anında doğduğunu, sözleşmede borcun doğumunu öteleyen herhangi bir geciktirici şarta da yer verilmediğini, bununla birlikte her bir borcun muacceliyetinin farklı zamanlarda olduğu sonucuna ulaşılmadığını, bu nedenle davalıya temlik edilmiş olan alacağın gelir payı kısmının, doğmuş ve fakat muacceliyeti (Sözleşme 4-5 maddesi uyarınca) tahsilat şartına bağlı bir alacak olduğunu, dolayısıyla İİK 294/6 maddesi kapsamı dışında kaldığının kabul edilmesinin gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, konkordato aşamasındaki davacının temlik sözleşmesinin geçici mühlet tarihi itibari ile hükümsüz olduğu iddiası ile yapılan ödemelerin iadesi istemine ilişkindir.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … karar sayılı kararı ile iş bölümü gereği dosya mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasında 13/11/2018 tarihli ara kararı ile geçici mühlet kararı verildiği, 16/07/20120 tarihi itibari ile konkordato tasdik talebinin reddine karar verildiği, kararın istinaf aşamasında olduğu anlaşılmıştır.
Davacı ile ihbar olunan arasında 14/03/2014 tarihli Gelir Paylaşımı İşi Sözleşmesi bulunduğu, davacı alacağının bir kısmının ….. yevmiyeli temlik sözleşmesine binaen davalıya temlik edildiği, davacının davalı bankadan kredi kullandığı ve hesabın kat edildiği, temlik sözleşmesi gereği davalıya ödenen miktarın takas mahsup yolu ile kredi borcunun kapatılmasında kullanıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Davacı geçici mühlet tarihi itibari ile davalıya ödenen miktarın komiserlik denetimindeki kendisine ait hesaba aktarılması gerektiğini iddia etmektedir.
Öncelikle davacının konkordato başvurusunun reddine karar verilmekle tüm tedbirler kaldırıldığından, konkordato projesine zarar vermesinden söz edilemeyeceğinden davacının iddiasının dinlenebilir olmadığı değerlendirilmiştir. Kararın niteliği ile aşağıda belirtilecek hususlar dikkate alındığında, konkordato tasdik kararının reddine ilişkin kararın kesinleşmesine gerek olmadığı değerlendirilmiştir.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasında verilen 13/11/2018 tarihli ara kararda, davacının davalı ile yaptığı dava konusu temlik sözleşmesinin tedbiren kaldırılması ve temlik anlaşmasına konu alacakların kendisine ödenmesine yönelik tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Yine 26/07/2019 tarihli geçici mühlet itibari ile takas mahsup yapılmaması yönündeki talebinin de konkordato kapsamında verilebilecek tedbirlerden biri olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. İİK’nun 296 maddesi uyarınca temlik sözleşmesinin iptaline karar verilmesi mümkün ise de bu yönde bir karar alınmadığı gibi davacının temliknamenin geçersizliğine ilişkin iddiası da bulunmamaktadır. Bu hali ile geçerli olan temlik sözleşmesinin gereklerinin yerine getirilmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Açıklanan gerekçelerle sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 773,18 TL’nin karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2022