Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/546 E. 2023/642 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/546 Esas – 2023/642
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/546
KARAR NO : 2023/642

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP : ….

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/09/2021
KARAR TARİHİ : 21/09/2023
K. YAZIM TARİHİ : 20/10/2023

Mahkememizde görülen İtirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin davalı/borçluya banka kanalıyla 500.000,00 TL tutarında borç verdiğini, ancak davalı/borçlunun borcunu ödemediğini, müvekkilinin alacağını tahsil amacıyla …. sayılı dosya ile takip başlatıldığını, davalı/borçlunun vaki itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu belirterek davalı/borçlunun itirazın iptaline, takibin devamına, davalı/borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminat ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi ile özetle; … Ltd.Şti’nde sigortalı olarak çalıştığını, çalışmakta olduğu şirket yetkilileri tarafından kurulan … Ltd. Şti ile davacı şirket arasında işbirliği anlaşması imzalandığını, anlaşma gereğince, takip konusu paranın çalışmakta olduğu şirkete gönderildiğini, hesabına gelen parayı aynı gün çekerek, şirket yetkilerine teslim ettiğini, dava dışı şirkette asgari ücretle çalıştığını, davacı şirketten bu tutarda borç almasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, bu yönlerde bir iddia ve itirazda bulunulmadığı gibi Mahkememizin de görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan davalı sulh olmalarının mümkün olmadığını belirtmiştir.
DELİLLER: Taraf delilleri toplanmış, davacı vekili tarafından ödemeye ilişkin dekont ibraz edilmiş, …’tan dekont sureti getirtilmiştir.
Getirtilen … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı/alacaklı … Ltd. Şti. vekili tarafından davalı/borçlu … aleyhine 09.11.2020 tarihinde 500.000,00 TL asıl alacak, 48.328,77 TL işlemiş faiz olmak üzere 548.328,77 TL toplam alacağın, -tahsil tarihine kadar faiz masraf vekalet ücreti ile -TBK md.100 kapsamında- tahsilini teminen ilamsız icra takibi yapıldığı, takibin dayanağı olarak; ‘14.10.2019 tarihinde ekteki dekontla borç verilen ’ tutarın gösterildiği, davacı/alacaklı tarafından 05.04.2021 tarihinde ödeme emrinin tebliğinin talep edildiği, 15.04.2021 tarihinde, davalı/borçlu tarafından borca, faiz ve tüm ferilerine itiraz edildiği, bu şekilde takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Davacı şirketin mahkememizce devam eden yargılaması sırasında, yine mahkememizin … sayılı ilamı ile konkordato talebinin reddi ile iflasına karar verildiği, iflas kararının 20/10/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Gerekli tebligatlar çıkartılmış, İflas İdaresi vekili dosyaya vekalet sunmuştur.
Mahkememizce davacı şirketin ticari defter, kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, SMMM bilirkişi düzenlediği raporunda sonuç olarak; Davacı tarafından davalıya banka kanalıyla gönderilen 500.000,00 TL’nin işlem dekontunun açıklama bölümünde; “Borç Olarak Verilen” açıklamasının yer aldığı, davalı tarafından, dava konusu paranın, … Ltd.Şti’ne veya … Ltd. Şti’ne gönderildiğine, gönderilen bu paranın, dava dışı şirket yetkililerine teslim edildiğine dair herhangi belge sunulmadığı, dava dışı şirketlerin bildirilen adreste bulunmadığı, bu nedenle dava dışı şirket/şirketlere ait ticari defter kayıtları incelenemediği, davalının banka hesabına, çalıştığı şirket adına, başka işler nedeniyle, para gönderilip gönderilmediği, gönderilen paraların şirkete teslim edilip edilmediği hususunda tespit yapılamadığı, davacı şirketin, davalıdan takip tarihi 09.11.2020 itibariyle davalıdan 500.000,00 TL talep edebileceği, takipte 48.328,77 TL işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de, takip tarihinden önce davalı/borçlunun temerrüde düşürüldüğüne dair belge sunulmaması, taraflarca belirlenmiş bir vade bulunmaması sebebiyle, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle işlemiş faiz talebinde bulunulamayacağı, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle işlemiş faiz talebinde bulunabileceğinin değerlendirilmesi durumunda, işlemiş faiz tutarının 48.328,77 TL olduğu, davacı/alacaklı tarafından takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen süre için işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de, faiz türü (yasal faiz, ticari faiz ) veya oranı belirtilmediği, işlemiş yasal faiz talep edilebileceği belirtilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, davacı şirketin davalıya borç olarak gönderilen meblağa istinaden, davacı tarafından yapılan ilamsız icra takibinde, davalının borca itiraz etmesi nedeniyle İ.İ.K.’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davanın yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, banka dekontu, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı şirketin davalı/borçluya banka kanalıyla 500.000,00 TL tutarında borç verdiğini, ancak davalı/borçlunun borcunu ödemediğini, müvekkilinin alacağını tahsil amacıyla … sayılı dosya ile ilamsız takip yaptığını, ancak davalı/borçlunun vaki itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ise cevap dilekçesi ile, … Ltd.Şti’nde sigortalı olarak çalıştığını, çalışmakta olduğu şirket yetkilileri tarafından kurulan … Ltd. Şti ile davacı şirket arasında işbirliği anlaşması imzalandığını, anlaşma gereğince, takip konusu paranın çalışmakta olduğu şirkete gönderildiğini, hesabına gelen parayı aynı gün çekerek, şirket yetkilerine teslim ettiğini, dava dışı şirkette asgari ücretle çalıştığını, davacı şirketten bu tutarda borç almasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Somut olayda; Taraflar arasında davaya konu miktarın davalının hesabına gönderildiği hususunda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmazlık; davacı tarafından gönderilen meblağın davalı adına borç para olarak gönderilip gönderilmediği, dava dışı şirket adına gönderilip gönderilmediği, bu bağlamda davalının itirazının haklı olup olmadığı ve icra takip tarihi itibariyle davacı şirkete borcunun olup olmadığı, varsa takip tarihi itibariyle borç miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan SMMM bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçeli olduğu görülmüştür.
Davacı tarafından davalıya banka kanalıyla gönderilen 500.000,00 TL’nin işlem dekontunun açıklama bölümünde; “Borç Olarak Verilen” açıklamasının yer aldığı görülmüştür.
Davalı ise, bu meblağın çalıştığı şirkete gönderildiğini ve kendisinin de alıp şirkete verdiğini iddia etmiştir. Ancak davalı tarafından, dava konusu paranın, … Ltd.Şti’ne veya … Ltd. Şti’ne gönderildiğine, gönderilen bu paranın, dava dışı şirket yetkililerine teslim edildiğine dair herhangi bir delil sunulmamıştır. Dava dışı şirketler bildirilen adreste bulunamamış ve ticari defter kayıtları incelenememiştir. Böylece davalı iddiasını ispat edememiş ve açıkça yemin deliline de dayanmadığı görülmüştür.
Yukarıda belirtilen nedenlerle; Davacı şirketin davalıya banka kanalıyla borç olarak 500.000,00 TL gönderdiği ve bu borcun ödenmediği, davacı şirketin, davalıdan takip tarihi olan 09.11.2020 itibariyle 500.000,00 TL talep edebileceği, takipte 48.328,77 TL işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de, takip tarihinden önce davalı/borçlunun temerrüde düşürüldüğüne dair belge sunulmadığı ve taraflarca belirlenmiş bir vade de bulunmadığı anlaşılmakla, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle işlemiş faiz talebinde bulunulamayacağı, davacı/alacaklı tarafından takip tarihinden tahsil tarihine kadar geçen süre için işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de, faiz türü veya oranı belirtilmediğinden işlemiş yasal faiz talep edilebileceği kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile; Davalının …. Esas sayılı dosyasında 500.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine; Davalının likit olan alacağa haksız itirazda bulunduğu anlaşılmakla İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 100.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının … Esas sayılı dosyasında 500.000,00 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 100.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 34.155,00 harçtan peşin alınan 6.622,45 TL harcın mahsubu ile eksik 27.532,55 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından peşin yatırılan 6.690,25 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 2.871,35 TL yargılama giderinden 2.612,93 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,

6102 sayılı TTK’nun 5/A-1. maddesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-10,14. maddesi ile Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri gereğince hesaplanan ve … bütçesinden ödenen 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin, davadaki haklılık durumuna göre 1.201,20 TL’sinin davalıdan 118,10 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 76.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair; Davacı vekili ile davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2023

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]