Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/373 E. 2022/956 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/373 Esas – 2022/956
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/373 Esas
KARAR NO : 2022/956

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/06/2021
KARAR TARİHİ : 06/12/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ: 08/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/03/2021 tarihinde, davalının sigortalısı olan araç ile davacılara ait aracın karıştığı trafik kazasında müvekkillerinin aracının hasar gördüğünü, müvekkillerinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, araçta meydana gelen değer kaybının ödenmesine ilişkin başvurunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL değer kaybı, 10,00 TL mahrum kalma bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetkisiz mahkemede dava açıldığını, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, usulüne uygun başvurunun yapılmadığını, değer kaybının ZMMS genel şartları gereği belirlenmesi gerektiğini, mahrum kalma bedelinin teminat dışında kaldığını, sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, faiz talebinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısından poliçe kapsamında zararın tazmini talebidir.
Mahkememizin davaya bakmaya görevli olduğu değerlendirilmiş, HMK’nun 16. maddesi uyarınca zarar görenin yerleşim yeri dikkate alınarak davalının yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Belirsiz alacak davasına ilişkin itirazının ise, zararın belirlenmesi için yargılama yapılması gerektiğinden yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası, aracın Tramer kayıtları dosya arasına alınmıştır.
Kusur oranının ve zararın tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, trafik kazasından anlar makine mühendisi bilirkişi 04/07/2022 tarihli raporunda; kazanın oluşumunda davalının sigortalısının tam kusurlu olduğu ve araçtaki değer kaybının 3.500,00 TL olduğuna ilişkin kanaatini bildirmiştir. Rapor oluşa ve hüküm kurmaya elverişli bulunarak itibar edilmiş ve hükme esas alınmıştır.
Toplanan delillere göre; davalının sigortalısı araç ile davacı yana ait aracın karıştığı trafik kazasında davacı yana ait aracın hasar gördüğü, bilirkişi tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, davacının aracında meydana gelen hasar, aracın rayiç değeri de gözetilerek hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı yanın aracında meydana gelen değer kaybının belirlendiği, TBK’nun 49. ve 54. maddeleri uyarınca kusurlu yanca zararın tazmininin gerektiği, davacı yanın bilirkişi raporuna göre 25/07/2022 tarihli dilekçe ile talebini artırdığı, bu hali ile davalının ZMMS poliçesi kapsamında işletenle birlikte poliçe limitlerinde zarardan sorumlu olduğu ve bu alacak yönünden davasının sübut bulduğu, mahrum kalma bedeli talebine ilişkin olarak ise bu zararın dolaylı zarar niteliğinde olup sigorta şirketinin bu zarardan sorumluluğu bulunmadığı ve reddi gerektiği değerlendirilmekle davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, sigortalı araç hususi olmakla temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
3.500,00 TL’nin 30/04/2021 temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte poliçe limitlerinde sorumlu olmak kaydı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 239,09 TL harçtan peşin alınan 129,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 109,79 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre belirlenen 1.316,24 TL’sinin davalıdan, bakiye kısmın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 3.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 10,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 837,30 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 834,91 TL’si ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 129,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, değer itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2022