Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/323 E. 2021/597 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/323 Esas – 2021/597
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/323 Esas
KARAR NO : 2021/597
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/05/2021
KARAR TARİHİ : 07/09/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 08/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/06/2019 tarihinde, davalının sigortalısı olan aracın karıştığı trafik kazasında müvekkilinin yolcu konumunda olduğunu ve sakat kaldığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı tarafından yapıldığını, maluliyet tazminatının ödenmesine ilişkin başvurularının haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 10.000,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının ve 500,00 bakıcı gideri ile 1.140,00 TL ATK ücretinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usul yönünden, yetkisiz mahkemede dava açıldığını, başvuru dava şartının usulüne uygun yerine getirilmediğini, esas yönünden ise davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirket sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacının sürekli sakatlığının Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınacak rapor ile tespit edilmesi gerektiğini, geçici maluliyet ve bakıcı zararından sorumlu olmadıklarını, müterafik kusur ve hatır taşımasının araştırılması gerektiğini, ceza dosyasında uzlaşma sağlandığından davacının talepte bulunamayacağını, müvekkil şirketin faizden yalnızca dava tarihinden itibaren sorumlu olabileceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısından poliçe kapsamında zararın tazmini talebidir.

Davalı vekili süresinde yetki itirazında bulunmuştur.
HMK’nun 16. maddesi hükmü uyarınca,“Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.”
Kazanın Muş ilinde gerçekleştiği, zarar gören davacının Muş ilinde ikamet ettiği, davalının ikametgahlarının ise İstanbul ilinde olması karşısında Mahkememizin davaya bakmaya yetkili olmadığı değerlendirilmekle davanın usulden reddi ile yetkili mahkemenin İstanbul Çağlayan Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın yetki dava şartı yönünden usulden reddi ile Mahkememizin YETKİSİZ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL ÇAĞLAYAN NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi halde HMK’nun 20/1 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
2-Yargılama giderleri ve harç konusunun görevli ve yetkili Mahkemece karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/09/2021