Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/308 E. 2021/825 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/308
KARAR NO : 2021/825

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/05/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
K.YAZIM TARİHİ : 23/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 19.11.2019 tarihinde, sürücü …, sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracı ile Ankara ili, Yenimahalle ilçesinde sebebiyet verdiği trafik kazasında Müvekkiline ait … plakalı aracı hasara uğradığnıı, Trafik kazası tespit tutanağına göre … plakalı dava dışı araç sürücüsü …’un kusurlu olduğunu, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, Müvekkilinin aracında meydana gelen hasar, araca ait 454295918 numaralı kasko poliçesini düzenleyen … Sigorta tarafından karşılandığını, … Sigorta, araçta meydana gelen hasarı karşıladıktan sonra davalı …Ş. ‘ye yansıtma faturası düzenlediğini, İşbu sebeple Müvekkilinin aracında oluşan değer kaybının davalı … şirketinden tahsil edilmesi için işbu davanın açıldığını, dava konusu kazada Müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybının tespit edilerek işbu bedele kaza tarihi olan 19.11.2019 tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL’nin davalı …Ş.’nden( sigorta poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile) kaza tarihi olan 19.11.2019 tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 01.12.2021 tarihli duruşmada; davadan önce arabuluculuğa başvurulmadığını zorunlu arabuluculuk tutanağının ibraz edilemediğini beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketi sorumluluğunun sigortalının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, Davacı yanın tüm zararı daha önce karşılandığı için davanın reddine, aksi halde, ödeme tarihinden itibaren faizi güncellenmek suretiyle tazminattan mahsubuna, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle hasar, değer kaybına ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nun 114. maddesinde dava şartları sayılmış, aynı maddenin 2. fıkrasında ise diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 S.Y’nın 20. maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesinin 1. fıkrasında; “Bu kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü öngörülmüştür.
Dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise;
HMK’nun 115/2. maddesinde “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder” hükmü öngörülmüş,
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2.fıkrasında da; “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü öngörülmüştür.
Somut olayda; HMK’nun 115/1. maddesine göre Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırabileceğinden taraflara tebligat yapılmaksızın dosya üzerinde inceleme yapılmıştır.
Dava, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesinin 1. fıkrasında belirtilen davalardan olup, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmak dava şartıdır. Aynı zamanda, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2.fıkrasında belirtildiği şekilde, davacı arabulucuya başvurmak ve arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini de dava dilekçesine eklemek zorundadır.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi’nin 27/05/2021 tarih, 2021/582 Esas, 2021/996 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere Sigorta Hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde, Zorunlu Sorumluluk Sigortası ise 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. diğer davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısıdır.Zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlardan olduğundan, sigorta şirketine karşı açılan dava ticari dava niteliğindedir. Davanın dava tarihinden önce davalı … şirketinden olan tazminat taleplerine yönelik olarak TTK’nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna müracaat edilmeden 20/05/2021 tarihinde açıldığı ve arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediği tüm dosya kapsamıyla sabit olup, bu durum davacı tarafın da kabulündedir. 6325 Sayılı HUAK’nın 18/A-2 fıkrasına göre davalı … yönünden dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmadığı anlaşılan ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığa ilişkin olarak davalı … yönünden açılan davanın usulden reddine karar verilmelidir.
Yukarıda belirtilen nedenlerle; Davacının davadan önce dava şartı olan arabuluculuğa başvurması ve arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu, ancak bu zorunluluğa uymadan davayı ikame ettiği ve bu hususta da davacı vekilinin beyanda bulunduğu anlaşıldığından HMK’nun 114/2 delaletiyle TTK’nun 5/A, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 ve HMK’nun115/2. maddeleri gereğince arabuluculuğa yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
HMK’nun 114/2 delaletiyle TTK’nun 5/A, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 ve HMK’nun115/2. maddeleri gereğince arabuluculuğa yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle DAVANIN USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgilisine iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2021
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]