Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/291 E. 2022/784 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/291 Esas – 2022/784
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/291 Esas
KARAR NO : 2022/784

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/05/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 24/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 30/09/2019 tarihinde davalı …’ın sürücü, diğer davalının ZMMS sigortacısı olduğu aracın karıştığı tek taraflı kaza nedeni ile murisin vefat ettiğini ve müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını, davalı yanın olayda tam kusurlu olduğunu iddia ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik murisin eşi … lehine 5.000,00 TL maddi, 200.000,00 TL manevi, murisin oğlu … lehine 5.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 21/06/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile, davacı … için 337.264,49 TL, davacı … için 16.920,28 TL maddi tazminatın davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili 05/07/2022 tarihli kısmi feragat dilekçesi ile, davalı sigortanın sorumluluk miktarını ödemesi nedeni ile sigorta yönünden davadan feragat ettiklerini bildirmişlerdir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; başvuru dava şartının usulünce yerine getirilmediğini, sigorta şirketi olarak sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte kusur raporu alınması gerektiğini, müvekkilinin manevi tazminat talepleri ile alakalı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, murisin müterafik kusurunun bulunduğunu, faiz talebinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu, davalı sigortanın başvuru dava şartına ilişkin savunmasının, başvuru evrakı yargılama sırasında tamamlanabileceğinden yerinde olmadığı değerlendirilerek savunmaya itibar edilmemiştir.
Davalı sigorta şirketi nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
Ankara …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyası UYAP sisteminden dosyamız arasına alınmıştır.
Tarafların ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacılara kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı, mirasçılık belgesi dosyamız arasına alınmıştır.
Kusur oranının tespiti için ceza dosyasında alınan raporun, ceza dosyasının kesinleşmiş olması da gözetilerek hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek taraflara tebliği ile hükme esas alınmış, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 02/01/2020 tarihli raporunda, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davalı sürücünün tam kusurlu olduğuna ilişkin kanaat bildirildiği, raporun oluşa uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmiş, sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi 13/04/2022 tarihli raporunda davacıların maddi zararını hesaplayarak, davacı ….’un 342.940,81 TL davalı sigortadan, bakiye 337.267,49 Tl diğer davalıdan, davacı ….’ın 17.204,91 TL davalı sigortadan, akiye 16.920,28 TL diğer davalıdan talep edebileceği bildirilmiştir. Rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Toplanan delillere göre davalı yanın sigortalısı ve sürücüsü olduğu aracın karıştığı trafik kazasında davacıların murisinin vefat ettiği, mirasçıların destekten yoksun kaldıkları iddiası ile eldeki davayı açtığı, davacıların zararının TBK’nun 49. ve 53. maddeleri uyarınca tazmininin gerektiği, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, davacıların talep edebilecekleri destekten yoksun kalma tazminatının belirlenmesi için aktüer bilirkişiden rapor alındığı, yukarıda açıklandığı üzere bilirkişi raporuna itibar edildiği, davacılar vekilinin 21/06/2022 tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporuna göre talebini artırdığı, davacıların davalı sigortadan yaptığı ödeme neticesinde alacakları kalmadığını beyanla kısmi feragat dilekçesi sunduğu, bu hali ile davalı sigorta yönünden davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği, diğer davalıdan bakiye tazminatın tahsili talebinin devam ettiği anlaşılmakla davalı … aleyhine açılan maddi tazminata ilişkin davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminata ilişkin talebin değerlendirilmesinde ise, TBK’nun 56. maddesi gözetildiğinde davaya konu kazanın davacıların manevi acı ve ızdırap duymasına neden olduğu, bu hali ile davacıların manevi tazminat talebinin yerinde olduğu, davalı sigortanın ZMMS sigortacısı olması karşısında manevi tazminat taleplerinin bulunmadığı, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirebilecek ve var olan durumda elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktarının her olayın şartlarına göre değerlendirilmesinin gerekeceği; davacıların kaybı, olay tarihi, oluş biçimi, olayın özellikleri, ekonomik ve sosyal olgular ile olaydaki kusur durumu, davalı sürücünün davalının bilinçli taksirle durakta bekleyen murisin ölümüne sebep olması hususları dikkate alındığında davacıların manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar kısa kararda kaza tarihi 17/11/2022 olarak belirtilmiş ise de bu hususun maddi hata niteliğinde olup düzeltilmesinin kısa ve gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmayacağı eğerlendirilerek gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1-Maddi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile,
a)Davalı sigorta aleyhine açılan davanın feragat nedeni ile reddine,
b)Diğer davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile, davacı … için 337.264,49 TL, davacı … için 16.920,28 TL destekten yoksun kalma tazminatının 30/09/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
2-Manevi tazminata ilişkin davanın kabulü ile, davacı … yararına 50.000,00 TL, davacı … yararına 30.000,00 TL manevi tazminatın 30/09/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsili ile davacılara verilmesine,
Maddi tazminata ilişkin alınması gereken 24.194,36 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 1.176,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 23.018,36 TL harcın davalı …’dan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Manevi tazminata ilişkin alınması gereken 5.464,80 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 59,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 5.405,50 TL harcın davalı …’dan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranı gözetilerek 813,88 TL’sinin davalı …’dan, bakiyesinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
Maddi tazminata ilişkin davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.017,73 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Maddi tazminata ilişkin davalı sigorta şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Manevi tazminata ilişkin davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı … yararına 9.200,00 TL, davacı … yararına 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Manevi tazminata ilişkin davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 1.114,00 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 686,87 TL’si ile davacı tarafça yatırılan 1.235,30 TL harcın davalı …’dan alınarak davacılara VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek halinde iadesine,
Dair; davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2022