Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/263 E. 2022/934 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/263 Esas
KARAR NO : 2022/934

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/04/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 05/12/2022

Mahkememizde görülen davanın açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisine ait akaryakıt alımlarının teminatı olmak üzere davalıya Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına konu 15.000,00 TL bedelli senedi düzenlediğini, senedin düzenleme ve vade tarihlerinin davalı tarafından sonradan doldurulduğunu ve takibe konulduğunu, oysa müvekkilinin takipten önce 13.541,00 TL, takipten sonra 8.000,00 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin dava dışı … şirketinin borçlarından sorumlu tutulmaya çalışıldığını iddia ederek takibe konu senet nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının takibe konu senedin teminat senedi olarak düzenlediğini ve anlaşmaya aykırı doldurulduğunu yazılı delille ispatlaması gerektiğini, davacının kimi akaryakıt alımında dava dışı … şirketi, kimisinde dava dışı … şirketine fatura düzenlenmesini talep ettiğini, ödemelerin de kayıtlarına işlendiğini, halen cari alacakları bulunması nedeni ile senedin takibe konulduğunu, bakiye alacak yönünden de dava dışı … şirketi aleyhine Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takibe geçtiklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara …İcra Dairesi’nin … esas, Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyaları, banka evrakı, SGK kayıtları dosya arasına alınmış, taraflara ticari defterlerini sunmak üzere HMK’nun 220. Maddesi uyarınca ihtarat yapılarak süre verilmiş, davalı defterleri sunularak incelenmek üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi 01/12/2021 tarihli raporunda özetle, davalı defterlerinin usulüne uygun düzenlendiğini ve sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğunu, davacının takipten sonra toplam 8.000,00 TL ödeme yaptığını, davacı ile davalı arasında ticari ilişkiye dair bir kayıt bulunmadığını, davalı tarafından dava dışı … Taahhüt İnşaat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. adına 2 adet 6.524,88 TL fatura düzenlendiğini, dava dışı şirketin 3.790,00 TL ödemesi düşülmekle bakiye borcunun 2.554,88 TL olduğunu, davalının dava dışı … Taahhüt İnş. Tur. San. Tic. Ltd. Şti. Adına 26.122,22 TL fatura düzenlediğini, dava dışı şirketin 9.571,00 TL ödemesi mahsup edildiğinde 16.551,22 TL bakiye borcu bulunduğunu, davacının yapmış olduğu ödemenin 9.571,00 TL’lik kısmının dava dışı … şirketi, 3.970,00 TL’lik kısmının dava dışı … şirketi borçlarına tahsil edildiğini, takip konusu senedin kayıtlarda bulunmadığını, kendisine sunulan veresiye fişlerinde davacı isim ve imzasının bulunduğunu, cari hesaba göre davalının dava dışı şirketlerden takipten sonraki ödemeler de düşüldüğünde 11.106,10 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir. Rapor genel olarak oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunmuştur.
DEĞERLENDİRME:
Dava, teminat senedi nedeni ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Takibe konu senedin teminat senedi olduğuna ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak hangi hukuki ilişkinin teminatı olarak verildiği çekişme konusudur. Davacı yan, şahsi akaryakıt alımlarının teminatı olmak üzere düzenlendiğini, davalının vade ve düzenleme tarihlerini sonradan doldurduğunu, davalı ise dava dışı … ve … şirketinin borçları kapsamında düzenlendiğini iddia etmektedir.
Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. İspat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir (HMK madde 190). Senede karşı ispat kuralı ve alacağın miktarı gözetildiğinde eldeki davada taraf iddiaları ancak yazılı delil ile ispat edebilir.
Davacı senedi kendi borçları için düzenlediğini iddia etmektedir. Senet üzerinde malen ibaresi bulunmaktadır. Davalının usulüne uygun düzenlenmiş defterlerinde ise davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğuna dair bir kayıt bulunmamakta, davacı tarafça kendi adına düzenlenmiş fiş ve fatura da ibraz edilmemiştir. Yine davacının, senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulup icraya konulduğunu iddia ettiği, TTK’nun 778/2/f ve 680. maddeleri uyarınca açığa bono düzenlenmesi mümkün olup bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu yönündeki iddianın da keşideci tarafından yazılı delille kanıtlanması gerektiği, ancak bu yönde ispata elverişli delil ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Davacıya yemin hakkı hatırlatılmış, davacı bu delile dayanmamıştır.
Davalı yan ticari defterlerine delil olarak dayanmıştır. Davalının defterlerinin usulüne uygun olarak düzenlendiği de bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Bu hali ile lehine yazılı delil mahiyetinde olup davacının yapmış olduğu ödemelerin dava dışı şirketlerin borcundan düşüldüğü de gözetildiğinde davalının teminat senedinin temeline ilişkin iddiasının usulünce ispatlandığı, teminat senedinin dava dışı şirketlerin borcuna karşılık olmak üzere düzenlendiği kabul edilmiştir. Dava dışı şirketlerden …’dan borçlarının bir kısmının tahsiline ilişkin olarak da Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibinin derdest olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, teminat senedinin gereği gibi dava dışı şirketlerin cari hesap borçlarının bulunduğu ve takip tarihi itibari ile senet bedelinden fazla olduğu gözetildiğinde davacının davasının sübut bulmadığından reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 155,05 TL’nin karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.772,96 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırına iadesine,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2022

Katip … Hakim …
¸¸ ¸¸