Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/231 E. 2022/736 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/231 Esas
KARAR NO : 2022/736

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/04/2021
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ :18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/12/2015 tarihinde, davalının sigortalısı olan aracın yaptığı kazada müvekkilin sakat kaldığını, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, maluliyet tazminatının ödenmesine ilişkin başvurusunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL geçici ve 100,00 TL daimi iş göremezlik tazminatı ile 100,00 TL bakıcı gideri zararının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirket sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, maluliyetin, kusurun ve davacının gerçek gelir durumunun usulüne uygun delillerle ispatlanması gerektiğini, geçici iş göremezlik ile bakıcı zararının poliçe teminatında olmadığını, faiz talebinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısından poliçe kapsamında zararın tazmini talebidir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ….soruşturma sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır. Davalı sigortalısının kusuru bulunmadığından beraatına karar verildiği, dosyanın istinaf incelemesinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının öğrenci olduğuna ilişkin evrak, emsal ücret araştırmaları, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evraklar, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 22/12/2021 tarihli maluliyete ilişkin raporda, davacının %6,2 oranında malül olduğu, tedavi süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, 1 ay süreyle başkasının bakımına muhtaç olacağı bildirilmiştir. Rapor oluşa uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Kusur oranının tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 18/04/2022 tarihli raporunda özetle, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davacının %85, davalı sigortalısının %15 kusurlu olduğuna ilişkin kanaat bildirilmiştir. Rapor oluşa uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Aktüer bilirkişi 18/07/2022 tarihli raporunda özetle, davacının kaza nedeni ile 783,10 TL geçici iş göremezlik, 10.296,38 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı ile 180,23 TL bakıcı gideri talep edebileceğini, 20.982,74 TL’lik ödemeye ilişkin ispata elverişli belge sunulması halinde davacının alacağının kalmadığını bildirmiştir. Rapor oluşa uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
Toplanan delillere göre davalının sigortalısı aracın da karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığı ve dosyada mevcut rapordan anlaşıldığı üzere maluliyet zararının oluştuğu, TBK’nun 49. maddesi uyarınca kusurlu yanca tazmininin gerektiği, adli tıp kurumu tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin belirlendiği ve Mahkememizce de kusur oranlarına itibar edildiği, aktüer bilirkişi tarafından davacının zararının hesaplandığı, davalının dava tarihinden önce 18/02/2021 tarihinde 20.982,74 TL ödeme yapıldığı, bu hususta sunulan banka dekontunun dosya arasına alındığı, bilirkişinin belirlediği üzere ödemenin zararın üstünde olduğu, bu hali ile davacının davalıdan bakiye alacağının bulunmadığı ve davanın sübut bulmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 300,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyasının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/10/2022

Katip … Hakim …
¸¸ ¸¸