Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/21 E. 2021/459 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/21 Esas – 2021/459
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/21 Esas
KARAR NO : 2021/459

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/04/2012
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 10/05/2012
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacılar vekili, davalı … Sigorta A.Ş’ye Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı aracın dava dışı …’ın yönetiminde iken … plaka sayılı araçla karıştığı trafik kazası sonucunda davacılardan …’nin eşi … ve …’nin babaları … ve … …’nın evladı …’nın vefat ettiğini, yapılan ceza soruşturmasında alınan bilirkişi raporunda … plaka sayılı araç sürücüsünün asli kusurlu bulunduğunu, kaza tarihinde poliçe limitinin 225.000,00 TL olduğunu, müteveffanın kazadan önce uzman çavuş olarak çalıştığını, … Sigorta A.Ş’ye ihtarın tebliğ edilmesine rağmen 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmayarak 16.04.2012 tarihinde temerrüde düştüğünü ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … … için 600,00 TL, diğer davacılar için 100,00 er TL maddi tazminatın 16.04.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte … Sigorta A.Ş’den tahsilini istemiştir.
Birleşen davada ise, davalı … Sigorta A.Ş’ye Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı 14 BV 590 plaka sayılı aracın sürücüsünün kazada vefat eden … olduğunu, ceza soruşturmasında alınan raporda …’nın tali kusurlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … Balı için 600,00 TL diğer davacılar için 100 er TL tazminatın desteğin kusuru nisbetinde dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş den tahsilini istemiştir.
Asıl dosyanın davalısı … Sigorta A.Ş vekili poliçe gereği sorumluluğu limit ile sınırlı olduğunu, zorunlu mali sorumluluk sigortasının bir meblağ sigortası olmadığından zararın tespiti gerektiğini, davanın açılmasına müvekkili şirketin sebep olmadığı gibi temerrüde de düşmediğini belirterek faiz, masraf ve vekalet ücreti yönünden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen dosyanın davalısı vekili, dava dilekçesinde belirtilen 14 BV 590 plaka sayılı aracın müvekkili şirkete Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, teminat limitinin sigortalının kusuru oranında olmak üzere bedeli zararlarda azami 200.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, kaza sonucu üçüncü kişinin ölümü veya yaralanması gerçekleştiği takdirde sigortacı sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve sigortalının kusuru oranında destekten yoksun kalanlara tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, sürücünün tam kusurlu olması halinde destekten yoksun kalma tazminatı istenemeyeceğini, anne ve babanın geçimlerinin çocuk tarafından sağlandığının ispat edilmesi gerektiğini, hem kusurun hem de zararın ehil bilirkişilerce belirlenmesi gerektiğini, avans faizi istenemeyeceğini, müvekkili şirketin temerrüdü olmadığını belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, çift taraflı kazada sürücü desteğin vefat etmesi nedeniyle uğranılan destekten yoksun kalma tazminatının her iki aracın sigortacısından tazminine yöneliktir.
Yargılama aşamasında davacılar vekili, 12/11/2012 tarihli dilekçe ile … Sigorta A.Ş ile uzlaştıklarını, poliçe üst limiti olan 225.000,00 TL yi tahsil ettiklerini, bu şekilde sulh olduklarından davanın konusuz kaldığı yönünde beyanda bulunulmuş, ilgili ibraname mahkememize sunulmuştur. Bu nedenle asıl dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Asıl dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin 22/05/2014 tarihli kararımız davacı tarafça temyizi üzerine Yargıtay 17. HD … karar sayılı ilamı ile bozulmuş, Mahkememizce bozmaya uyularak yargılamaya devam edilmiş ve 25/09/2018 tarihli karar verilmiştir. Kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine 17. HD …. karar sayılı ilamı ile yapılan ödemenin diğer alacaklardan düşülmesine ilişkin hesabın yanlış yapıldığından bahisle kararın bozulmasına karar verilerek dosya Mahkememize gönderilmiş, Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı vekili birleşen dava yönünden 14/06/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini belirtmiş, birleşen davalı vekili feragate bir diyeceği olmadığını, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını bildirmiştir. HMK’nun 307. maddesi uyarınca davadan feragat davacının, talep sonucundan kısmen ve tamamen vazgeçmesi olup aynı yasanın 311. maddesi gereği kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağından ve eldeki davanın niteliği gereği tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalardan olduğu gözetilerek HMK’nun 307 ve devamı maddeleri gereğince birleşen davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle asıl dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın feragat nedeni ile reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Asıl dava konusuzu kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 21,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 38,15 TL harcın davacılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Tarafların yaptığı yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Birleşen davalar yönünden feragat nedeni ile davanın reddine,
Alınması gereken harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, fazla yatırılan 520,55 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde iadesine,
Davalı vekalet ücreti talebinde bulunmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Tarafların yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay’a başvurmak suretiyle temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2021