Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/17 E. 2021/864 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/17 Esas – 2021/864
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/17 Esas
KARAR NO : 2021/864

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 06/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi neticesinde kredi kullandırıldığı, diğer davalıların kefil olduklarını, süresi içerisinde borcun ödenmemiş olması sebebiyle davalılar aleyhine Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalıların haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz etmesi sebebiyle takibin durduğunu iddia ederek, davalıların itirazının iptaline, takibin devamına ve davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Covid-19 nedeniyle finansal kriz olduğunu, müvekkilinin faaliyet gösterdiği alan gözetildiğinde bu süreçten ağır zarar gördüğünuü, bankanın kötü niyetli olarak teminata rağmen takibe geçtiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası dosya arasına alınmış, davacı bankadan dava konusu kredi ile kredili mevduat hesabına ilişkin sözleşme ve ekleri ile ihtarname ve hesap özetleri celp edilerek dosyaya konulmuş, sözleşmeler ve ekleri üzerinde davacı yanın alacak miktarının tespiti hususunda rapor düzenlemek üzere dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bankacı bilirkişi 07/09/2021 tarihli raporunda özetle, dava konusu Genel Kredi Sözleşmesi ve kefaletin TBK hükümlerine uygun olarak tesis edildiği, davalıların kefaletinin geçerli olduğu, bu nedenle davalı kefillerin asıl borçlu şirketin bu sözleşmeden kaynaklanan kredi borçlarından ve kendi temerrütlerinin sonuçlarından sorumlu olacağı, davacı Bankaca keşide edilen 02/11/2020 tarihli ihtarnameye rağmen borç ödenmediğinden, davalı kefiller hakkında TBK.m. 586/1 uyarınca icra takibi yapılmasının şartlarının oluştuğu, takip tarihi itibari ile 68.275,93 TL Anapara, 762,98 TL İşlemiş Faiz, 38,14 TL BSMV, toplam 69.077,05 TL borçlu oldukları, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %26,82 temerrüt faizi işletilmesi gerektiği bildirilmiştir. Rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
DEĞERLENDİRME:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla kefil aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında genel kredi sözleşmesi ve cari hesap kredi sözleşmesi bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık davacının takip tarihi itibari ile alacağı bulunup bulunmadığı ve miktarı hususundadır.
Davacı banka ile davalı şirket arasında 03/04/2015 tarihli genel kredi sözleşmesi, 120.000,00 TL limitli cari hesap kredi sözleşmesi, 10/01/2017 tarihli 500.000,00 TL limitli cari hesap kredi sözleşmesi akdedilmiş, diğer davalı …. 03/04/2015 tarihli kefalet sözleşmesi ile 120.000,00 TL limitle, 10/01/2017 tarihinde 500.000,00 TL limitle müşterek borçlu ve müteselsil kefil oldukları, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, davalılara 06/11/2020 tarihinde tebliğ edildiği, süresi içinde ödeme yapılmaması üzerine icra takibine geçildiği, davalıların takibe vaki itirazının iptali için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Asıl borçlunun ifada geciktiği, davalı kefillerin kefaletinin geçerli ve takibe konu edilen alacak miktarının kefalet limitinde olduğu gözetildiğinde asıl borçlu ile birlikte borçtan sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
Alacak miktarının tespiti için dosya bankacı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi raporunda takip tarihi itibari ile davacının alacağı hesaplanmış, rapor dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek bilirkişi raporu doğrultusunda davacının alacağının olduğu, davalıların itirazının kısmen iptali gerekeceği kanaati ile davanın kısmen kabulüne, alacak kredi sözleşmesinden kaynaklandığından likit olduğu değerlendirilerek davalıların aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında davalıların itirazının kısmen iptali ile takibin 64.690,70 TL asıl alacak, 767,98 TL işlemiş faiz, 38,14 TL işlemiş faiz üzerinden devamına,
Asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 12.938,14 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 4.718,65 TL harçtan peşin alınan 875,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.843,65 TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre belirlenen 1.258,58 TL’sinin davalılardan, bakiye kısmın davacıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.780,02 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 3.370,99 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 818,50 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 780,42 TL’si ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 875,00 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2021