Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/165 E. 2021/819 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/165 Esas – 2021/819
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/165 Esas
KARAR NO : 2021/819

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/03/2021
KARAR TARİHİ : 30/11/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 22/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/01/2016 tarihinde, davalının sigortalısı olan araç ile yaya olan davacıya çarpması sonucunda müvekkilin sakat kaldığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, maluliyet tazminatının ödenmesine ilişkin başvurusunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 250,00 TL geçici iş göremezlik, 5.000,00 TL daimi iş göremezlik ve 250,00 TL bakıcı gideri tazminatı ile 1.160,00 TL maluliyet rapor ücretinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davadan önce başvuru şartının usulünce yerine getirilmediğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirket sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri taleplerinin teminat dahilinde olmadığı, davacının sürekli sakatlığının Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak rapor ile tespit edilmesi gerektiğini, zararın hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini, müvekkil şirketin faizden yalnızca dava tarihinden itibaren sorumlu olabileceğini ve bu faizin yasal faiz olması gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısından poliçe kapsamında zararın tazmini talebidir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu, davalının başvuru dava şartına ilişkin savunmasının usule uygun olmadığı iddia edilen evrak yargılama aşamasında tamamlanabileceğinden (Yargıtay 4. HD 2021/3042 esas 2021/1562 karar) yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
Van Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyası UYAP sisteminden dosyamız arasına alınmıştır.
Davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evraklar, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 07/06/2021 tarihli maluliyete ilişkin raporda, kaza tarihi ve poliçe tarihi dikkate alınarak yürürlükte olan yönetmelik uyarınca yapılan değerlendirmede, davacının %8 oranında kalıcı iş göremezliğinin bulunduğu, tedavi süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, 2 ay başkasının bakımına muhtaç olduğu bildirilmiştir. Raporun kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik uyarınca düzenlendiği de gözetilerek (Yargıtay 4. HD 2021/4651 esas 2021/8345 karar) oluşa uygun görülerek karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir. Davacı tarafından ibraz edilen aynı kurum tarafından düzenlenen 25/11/2020 tarihli rapora dayanak alınan yönetmelik yüksek mahkeme kararları uyarınca hükme esas alınamayacağından itibar edilmemiştir.
Kusur oranının tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 03/06/2021 tarihli raporunda, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davacının %75, davalının sigortalısının %25 olaya etken olduğuna ilişkin kanaat bildirildiği anlaşılmıştır. Raporun oluşa uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmiş, sigortalı araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi 12/07/2021 tarihli raporunda, davacının maddi zararını hesaplayarak davacının 18 yaşından küçük olması nedeni ile geçici iş geremezlik tazminatı talep edemeyeceğini, Özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu hakkındaki yönetmelik uyarınca 38.781,46 TL, Çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği uyarınca 67.867,56 TL sürekli, 823,50 TL bakıcı gideri tazminatı talep edebileceğini bildirmiştir. Dosyadaki verilere uygun olmakla rapora itibar edilmiştir.
Toplanan delillere göre davalının sigortalısı aracın da karıştığı trafik kazasında davacının yaralanarak zarar gördüğü, zararın TBK’nun 49. maddesi uyarınca tazmininin gerektiği, davacının maluliyet durumunun usulüne uygun bulunan raporla belirlendiği, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından da tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, davacının talep edebileceği tazminat miktarının aktüer bilirkişi tarafından hükme esas alınan raporla belirlendiği, davacının 18 yaşından küçük olması nedeni ile geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, bu yönüyle davanın reddi gerektiği, davacının bila tarihli bedel artırım dilekçesi ile bilirkişi raporuna göre diğer taleplerini artırdığı anlaşılmıştır.
Açıklanan gerekçelerle, davalının ZMMS poliçesi kapsamında işletenle birlikte poliçe limitlerinde zarardan sorumlu olduğu ve davacının davasının bu hali ile kısmen sübut bulduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
38.781,46 TL sürekli işgöremezlik tazminatı ile 823,50 TL bakıcı gideri tazminatının 20/02/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 2.705,41 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 59,30 TL ile sonradan yatırılan 115,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.531,11 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre 1.311,72 TL’sinin davalıdan, bakiye kısmının davacıdan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 5.940,74 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,

Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 815,00 TL ile 1.710,00 TL maluliyet rapor ücreti, 723,00 TL ATK ücretinin toplamı 3.248,00 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre belirlenen 3.227,63 TL’si ile davacı tarafça yatırılan 174,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; davacının yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/11/2021