Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/120 E. 2021/385 K. 17.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/120
KARAR NO : 2021/385

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/06/2015
KARAR TARİHİ : 17/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili ile davalılar arasında tahkim şartını da içeren bir eser sözleşmesi düzenlendiğini, çıkan uyuşmazlık sonucu hakem heyetince oluşturulan 14.10.2009 tarihli nihai kararın … Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında verilen kararla iptal edildiğini, iptal kararının derecattan geçerek kesinleştiğini, hakem heyeti başkanı …’in; … Hukuk Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasında müvekkili … aleyhine hakem ücreti tahsili davası açtığını, müvekkilinin açılan davayı işbu davanın davalılarına ihbar ettiğini, o davada 115.102,03 TL’nın müvekkilinden tahsiline karar verildiğini, o kararın da derecattan geçerek kesinleştiğini, … Müdürlüğünün…. sayılı dosyasında yargılama giderleri ile birlikte müvekkili aleyhine takibe konduğunu, müvekkilinin toplamda 210.102,38 TL ödemek durumunda kaldığını, MTK’nda tahkim neticesinde verilen kararın iptal edilmesi halinde yargılama giderlerinden kimin sorumlu olacağına dair bir hüküm bulunmadığını, iptal edilmiş bir tahkim kararının tüm sonuçları ile birlikte ortadan kalktığının kabulü gerektiğini,hakem kararı müvekkili lehine iptal edilmiş olmakla müvekkilinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiğini, tahkim yargılamasının davalılar tarafından yaratılmış olması nedşniyle giderlerden davalıların sorumlu olmaları gerektiğini belirterek 210.102,38 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP: … inş. Müh.Ltd. Şirketi Vekilinin 07/07/2015 tarihli dilekçesinde özetle; Tahkim itirazında bulunulduğu,hakem heyeti kararının iptalinden sonra yeni bir tahkim heyetinin oluşturulduğu, yeni oluşturulan tahkim heyeti ile tahkim yargılamasının devam etmekte olduğunu, o davada verilecek nihai kararla tahkim yargılamasındaki tüm giderlerin kime yükleneceğinin karara bağlanacağını, 4686 sayılı MTK’nun 15-A maddesindeki düzenleme uyarınca hakem heyeti kararının iptalinden sonra tarafların hakemleri ve tahkim süresini yeniden belirleme hakları bulunduğunu, dolayısıyla devam etmekte olan bir tahkim yargılaması bulunduğunubelirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … … Gaz… Anonim Şirketi Vekilinin 29/07/2015 tarihli dilekçesinde özetle; Eser sözleşmesinin 32. maddesinde tahkim kaydı konulmuş bulunduğunu,HMKnun 431/1 ve MTK’nun 5.maddesi uyarınca uyuşmazlığın tahkim yoluyla görülmesi gerektiğini, ayrıca davanın müvekkiline değil başhakeme yöneltilmesi gerektiğini, önceki hakem heyeti kararının yok hükmünde olmadığını, hakem yargılamasına yeni hakem heyeti ile devam edilmekte ‘olduğunu, o davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, davacı iş sahibince dava dışı hakem tarafından açılan dava sonucu ödenen hakem ücreti ve ferilerinin yüklenici iş ortaklığından rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin I. Kararı ve Yargıtay Bozma Kararında; … Ticaret Mahkemesinin 18.01.2016 gün ve 2015/389-9 sayılı “… uyuşmazlığın temeli itibariyle yanlar arasındaki sözleşmeden kaynaklandığı, sözleşmenin 32.2. Maddesi gereğince Milletlerarası Tahkim Kanunun 5. Maddesi hükmüne göre uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği…” gerekçesiyle davanın usulden reddine ilişkin ilk kararı davacı tarafça temyiz edilmiş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 23.05.2017 gün ve 2016/2761-2201 günlü kararıyla “… yerel mahkemece tahkim itirazı yerinde görülerek davanın tahkim yargılamasına konu edileceği gerekçesiyle usulden reddine karar verilmişse de, davanın dayanağının taraflar arasındaki aktedilen sözleşme ilişkisine dayanmadığı, davacı tarafça ödenen hakem ücretinin rücuan tahsili istemine ilişkin olduğu, bu kapsamda işin esasının incelenip karar verilmesi gerekekirken tahkim ilk itirazının kabul edilerek davanın usulden reddine hükmedilmesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle mahkememizin kararını BOZMUŞ, Yargıtay bozma kararı taraflarına tebliğ edilmiş, Mahkememizce 19.02.2018 günlü celsede bozma kararı yasaya uygun bulunduğundan uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizin II. Kararı ve Yargıtay Bozma Kararında; Mahkememizce davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen kararı taraflarca temyiz edilmiş ve Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 20.06.2019 gün ve …. günlü kararıyla “…Bu açıklamadan sonra somut olaya gelince, davacı iş sahibinin yasal zorunluluk nedeniyle iptâl edilen hakem kurulu kararının başhakemine açılan dava sonucu ödemek zorunda kaldığı hakem ücretinden sorumluluğuna ilişkin taraflar arasında bir anlaşma bulunmadığı, ücrete hak kazanan hakemin dahil olduğu hakem kurulunun iş sahibi aleyhine verdiği hakem kararı iptâl edilerek ortadan kalktığından 4686 sayılı Kanun’un 16/B-1 maddesinin uygulanarak haklılık durumuna göre hakem ücretinin ve hakem yargılama giderinin paylaştırılması mümkün değildir. Ücretini alan hakemin katıldığı kurulun davacı iş sahibi aleyhine verdiği karar iptâl edilmekle hukuken kalmadığından hakem ücretinin tamamından tahkim davasını açan yüklenicilerin sorumlu tutulması gerekir. Bu durumda mahkemece davacının kesinleşen mahkeme kararına istinaden ödemek zorunda kaldığı hakem ücreti ve fer’ilerinin tamamının davalı yüklenicilerden tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile somut olayda uygulanması mümkün olmayan HMK’nın 331/1 maddesine göre haklılık durumu takdir edilerek kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. ” gerekçesiyle mahkememizin kararını BOZMUŞ, Yargıtay bozma kararı taraflarına tebliğ edilmiş, Mahkememizce 17.05.2021 günlü celsede bozma kararı yasaya uygun bulunduğundan uyulmasına karar verilmiştir.
Davacı … tarafından davalı Iskra- … iş ortaklığını oluşturan … İnşaat Mühendislik San ve Tic. Ltd. Şti. ve … … Gaz Sanayi ve teknolojileri A.Ş. aleyhine, hükmen ödenmek zorun kalınan hakem ücretinin faiziyle birlikte tahsili istemiyle eldeki dava açılmıştır.
Hakem ücretinin peşinatının hakeme dava açan … tarafından ödeneceğine ilişkin tensip kararı mevcut olup buna göre hakeme avans olarak ödenen 110.000 USD davacı … tarafından ödenmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmede hakem ücretinin kimin tarafından ödeneceğine ilişkin bir hüküm yoktur. Hakem Heyeti kararında davanın kısmen kabulü ile birlikte hakem ücretinin haklılık durumuna göre peşin ödenen 131.125,00 USD nin haklılık oranına göre 108.479,71 USD nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmişse de, bu kararın … Asliye Ticaret Mahkemesince iptal edildiği, … Hukuk Mahkemesinin … Esas ve… sayılı kararında da hakem ücretinin taraflar arasında ne şekilde pay edileceğine ilişkin hüküm yer almadığı görülmektedir.
Davacı taraf hakem ücretinden davalının sorumlu olduğunu ileri sürerken, davacı taraf hakem kararının iptal edildiği bu nedenle hakem ücretinden davacının sorumlu olduğunu ileri sürmektedir.
… Ticaret Mahkemesinin Hakem Kararının iptaline ilişkin kararından sonar Hakem yargılamasına devam edildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur.
Çözümlenmesi gereken husus iptaline karar verilen hakem kararı nedeniyle Hakemlere ödenen ücretin kimin tarafından ödeneceğine ilişkindir.
Tüm dosya ve Yargıtay bozma kararı değerlendirildiğinde; davacı iş sahibinin yasal zorunluluk nedeniyle iptâl edilen hakem kurulu kararının başhakemine açılan dava sonucu ödemek zorunda kaldığı hakem ücretinden sorumluluğuna ilişkin taraflar arasında bir anlaşma bulunmadığı, ücrete hak kazanan hakemin dahil olduğu hakem kurulunun iş sahibi aleyhine verdiği hakem kararı iptâl edilerek ortadan kalktığı, 4686 sayılı Kanun’un 16/B-1 maddesinin uygulanarak haklılık durumuna göre hakem ücretinin ve hakem yargılama giderinin paylaştırılması mümkün olmadığı, ücretini alan hakemin, katıldığı kurulun davacı iş sahibi aleyhine verdiği karar iptâl edilmekle hukuken kalmadığından hakem ücretinin tamamından tahkim davasını açan yüklenicilerin sorumlu tutulması gerektiği, bu durumda davacının kesinleşen mahkeme kararına istinaden ödemek zorunda kaldığı hakem ücreti ve fer’ilerinin tamamının davalı yüklenicilerden tahsilini talep edebileceği anlaşıldığından açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Davanın KABULÜ ile;
5.470,89-TL’sine 05/06/2013 tarihinden,
182.000,00-TL’sine 28/04/2014 tarihinden,
1.378,20-TL’sine 12/05/2014 tarihinden,
13.048,54 -TL’sine 02/06/2014 tarihinden,
7.976,75-TL’sine 19/11/2014 tarihinden,
228,00-TL’sine ise 24/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (TOPLAM: 210,102,38-TL alacağın) davalılardan müştereken ve müteselsil olarak tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 14.352,09 TL harçtan peşin alınan 3.588,03 TL harcın mahsubu ile eksik 10.764,06 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari ücret tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 23.157,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 3.615,73 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 424,78 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a başvurmak suretiyle temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17.05.2021

Katip … Hakim …
¸[e-imzalıdır] ¸[e-imzalıdır]