Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/105 E. 2022/339 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/105 Esas – 2022/339
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/105 Esas
KARAR NO : 2022/339

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ: 27/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/07/2020 tarihinde, davalılarının işleten, sürücü ve sigortacı olduğu araç ile davacıya ait aracın karıştığı trafik kazasında müvekkilinin aracının hasar gördüğünü, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını, araçta meydana gelen zararın ödenmesine ilişkin başvurusunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/04/2021 tarihli dilekçesi ile talebini açıklayarak, şimdilik hasar bedeli olarak 6.000,00 TL, değer kaybı için 200,00 TL, zayi olan ürünler nedeni ile 3.000,00 TL, mahrum kalma bedeli olarak 800,00 TL talep ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekili 07/03/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile, hasar bedeline karşılık davalılar … ve … yönünden 55.489,00TL’nin kaza tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketi yönünden ise 41.000,00TL’nin temerrüt tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte, araçtaki zayi olan ürün bedeli 12.368,22TL’nin 28.07.2020 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte ile davalılar … ve … yönünden kaza tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine, kazanç kaybı zararı 2.200,00 TL’nin … ve … yönünden kaza tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın sigorta şirketi aleyhine görülmesi gerektiğini, kusuru kabul etmediğini, yetki itirazında bulunduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılar usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmadıkları gibi duruşmalara da katılmamışlardır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi zarar nedeniyle kusurlu yan ve sigortacısından poliçe kapsamında zararın tazmini talebidir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu değerlendirilmiş, davalı tarafın yetki itirazının HMK’nun 16. maddesi uyarınca zarar förenin yerleşim yeri adresi gözetilerek yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası, aracın Tramer kayıtları dosya arasına alınmıştır.
Kusur oranının ve zararın tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, trafik kazasından anlar makine mühendisi ve sigorta bilirkişisinden oluşan heyet 02/03/2022 tarihli raporunda; kazanın oluşumunda davalı aracın tam kusurlu olduğu ve araçtaki hasar bedelinin 55.489,50 TL, 2.200,00 TL kazanç kaybı oluştuğu, değer kaybı oluşmayacağı, araç üzerinde zayi olan ürünlerin tamamının zayi olması halinde değerinin 12.368,22 TL, %20’sinin zayi olması halinde 2.473,64 TL olduğuna ilişkin kanaatini bildirmiştir. Rapor oluşa ve hüküm kurmaya elverişli bulunarak rapora itibar edilmiştir.
Toplanan delillere göre davalı …’in sürücüsü, davalı …’un işleteni, davalı sigortanın ise ZMMS sigortacısı olduğu araç ile davacıya ait aracın karıştığı trafik kazasında davacıya ait aracın zarar gördüğü, bilirkişi tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, bilirkişilerce araçta değer kaybı bulunmadığının belirlendiği, bu hali ile bu alacak kalemi yönünden davanın reddi gerektiği, davacının aracında meydana gelen hasar, kazanç kaybı ve araçtaki üründe meydana gelen zararın belirlendiği, bu zararın TBK’nun 49. ve 54. maddeleri uyarınca kusurlu yan olan davalılar tarafından tazmininin gerektiği, davacının bilirkişi raporuna göre 07/03/2022 tarihli dilekçesi ile talebini artırdığı, hasar ve kazanç kaybı kalemleri yönünden davanın sübut bulduğu, sigortanın poliçe teminat limitinde doğrudan zararlardan sorumlu olacağı, davacının da bunu gözeterek ıslah talebinde bulunduğu, davacı her ne kadar araçtaki ürünlerin tam zayi olduğunu iddia etmiş ise de bilirkişi raporunda belirlendiği üzere bu hususta dosyaya sunulan bir delil bulunmadığından ve resimlerden tespit edilebildiği şekilde bilirkişilerce belirlenen %20 zayi oranına itibar edilerek bu alacak kalemi yönünden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği değerlendirilmiştir.
Açıklanan gerekçelerle davacının davasının kısmen sübut bulduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
55.489,00TL hasar bedelinin (davalı sigorta şirketi poliçe limiti 41.000,00TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) davalı sigorta yönünden 27/11/2020 temerrüt, diğer davalılar yönünden 28/07/2020 kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2.473,64 TL zayi olan ürün bedelinin 28/07/2020 kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2.200,00 TL kazanç kaybı bedelinin 28/07/2020 kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Alınması gereken 4.109,71 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 170,78 TL ile sonradan yatırılan 1.025,64 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.913,29 TL harcın ve 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan (davalı sigorta şirketi bakiye harcın 1.985,37 TL, arabuluculuk ücretinin 899,56 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 8.621,14 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan (davalı sigorta şirketi 6.130,00 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 1.431,60 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.229,41 TL’si ile davacı tarafça yatırılan 1.196,42 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/04/2022