Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/9 E. 2021/98 K. 15.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/9
KARAR NO : 2021/98

Av. … -…
Av. … – …
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2020
KARAR TARİHİ : 15/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili … 08.06.1984 tarih ve 233 sayılı kanun Hükmünde Kararname hükümlerine tabi olarak kurulmuş tüzel kişiliğe sahip bir kamu iktisadi kuruluşu olduğunu, … hizmet binası ile işletmekte olduğu havalimanında ihtiyaç duyulan temizlik hizmetleri ihale yoluyla piyasadan temin edildiğini, bu kapsamda…Havalimanı için ihtiyaç olan temizlik hizmetleri 01.10.2003 – 31.12.2004 tarihleri arasında davalı …Ltd.Şti’ne ihale edildiğini, davalı şirketin istihdam ettiği dava dışı işçilerin bir kısmının kıdem tazminatlarını talep etmeleri üzerine müvekkili kuruluş tarafından aşağıdaki tabloda gösterildiği üzere dava dışı işçelere kıdem tazminatları ödenmek durumunda kalındığını, Yargıtay’ın istikrar kazanan kararlarında aralarındaki sözleşmesel iişki nedeniyle hizmet alımı ihalelerinden kaynaklı olarak asıl işveren sıfatındaki idarelerin işçilere ödemek durumunda kaldıkları işçilik alacaklarından asıl sorumluluğun yüklenici şirketlere ait olduğu ve her bir yüklenicinin kendi çalışma süresine isabet eden işçilik alacağı ödemelerinden idareye karşı sorumlu olduklarını, bu hususta arabuluculuk görüşmeleri de olumsuz geçtiğini, davalı şirketin havalimanında çalıştığı dönem itibariyle sorumluluğu olduğu kıdem tazminatı ödemelerinin toplamı fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla 6.875,27 TL olarak hesaplandığını, bu meblağdan davalı şirketin müvekkili kuruluş nezdinde bulunan 4.911,05 TL nakit teminatı mahsup edilerek tahsil edildiğini, müvekkili kuruluşun bu ödemeler nedeniyle davalı şirketten bakiye 1.964,22 TL alacağı kaldığını, bu itibarla davalı şirket ile kuruluşları arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi hükümleri ve Yargıtay Kararları gereğince, dava dışı işçilere ödenmek durumunda kalınan toplam kıdem tazminatından Havalimanında çalıştığı dönem itibariyle davalı şirketin sorumluluğunda bulunduğu hesaplanan fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.964,22 TL ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ayrı ayrı avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen alacaklar zamanaşıma uğradığını, müvekkilinin merkezi Şanlıurfa’da olmasına rağmen … Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkisiz olup işbu davaya bakmakla yetkili mahkeme … Mahkemeleri olduğunu, davacının, müvekkili şirketten rücu talebi kabul edilemeyeceğini, asıl işverenin yapmış olduğu ihaleler sonucunda bu ihaleler zaman içinde farklı şirketler tarafından üstlenildiğini ve alt işverenler sürekli olarak değiştiğini, müvekkili şirket, davacı kurumun, alt işvereni değil, işveren vekili durumunda olduğunu, müvekkili davacı … Genel Müdürlüğü’nden ihale ile iş alan ve onun adına kamu kurumunun kendi işçilerini istihdam eden işveren vekili konumunda olduğunu, bu bakımdan, işin ve işyerinin gerçek sahibi; işveren konumundaki davacı bakanlık kendisinin asıl işveren olduğundan bahisle dava dışı işçilere karşı eğer var ise sorumluluklarını yerine getirmekten kaçınmaz ve bu hususta sorumluluğu olmadığı iddiasında bulunamayacağını, burada gerçek işverenden ihale ile iş alan şirketler, şeklen işçilerin, işvereni gibi gözükse de işçiler gerçekte ihaleci kurumun işçileri olup; emir ve talimatları ihaleci kurumdan almakta; ayrıca ihaleyi kazanan firma bir sonraki dönemde değişse bile aynı işyerinde, aynı pozisyonda, aynı maddi ve ekonomik haklar çerçevesinde istihdam edilmeye devam edildiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında imzalanan ihale sözleşmesi incelendiğinde, sözleşme işin yürütülmesi ve planlanması; kimlerin işe alınacağı, kimlerin işten çıkarılacağı konusunda davalı kurumun tek başına söz sahibi olduğu anlaşılacağını, davacı ile müvekkili şirket arasındaki Sözleşmenin “Sözleşmeye Dahil Giderler” başlığı altında kıdem, ihbar tazminatı ve diğer işçilik alacakları dahil edilmediğini, bu nedenle sözleşme bedeline dahil olmayan tüm hususlardan davacı kurum sorumlu olduğunu, söz konusu tazminatların ödenmesinde müvekkil şirket sorumlu olsa bile yalnızca işçilerin kendi ihale döneminde geçen çalışma süresi ve devir tarihindeki ücrete göre belirlenecek kıdem tazminatı ile sınırlı olarak sorumlu olacağını, tüm bu nedenlerle yeni delillere karşı delil sunma hakları saklı kalmak kaydıyla; müvekkili aleyhine açılmış olan işbu haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Davanın; temizlik hizmet alım işinin üstlenmesine yönelik taraflar arasında imzalanan sözleşmeden kaynaklı işçiye ödenen alacağın davalı şirketlerden rucuen tahsili istemine ilişkin olduğu görüldü.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı kurum ile davalı şirketler arasında Temizlik Hizmet Alım Sözleşmesinin imzalandığı, sözleşme gereğince davalı şirketlerin belirlenen süre içerisinde işe başlayıp işçi çalıştırdıkları, çalıştırılan işçilerden … ve …’un kıdem tazminatı ödediği, davacı kurumun da davalı şirketlerle yapmış olduğu sözleşme gereğince davalı şirket çalışanılarına ödeme yaptığı, eldeki dava ile ödemenin rücuen tahsilini talep ettiği görülmüştür.
Asıl işverenle, alt işveren işçiye karşı 4857 sayılı iş kanununun 2/6 mdsi kapsamında işçiye karşı müteselsilen sorumludur. HGK ve Yargıtay içtihatları uyarınca öncelikle; “alt işverenlik süreleri” nispetinde davalı yana rücue edebilecektir. Ayrıca iç ilişkideki sorumlulukların aralarındaki sözleşme hükümlerine göre tespiti gerektiği, Hizmet Alımı Teknik Şartnamesi 5.10, 5.13, 5.14, 5.18 ve 6.6 mdlerinde, “yüklenicinin istihdam ettiği işçilerin İş Kanunu SSK Mevzuatı, diğer kanun ve mevzuatlarla belirlenen uygulamalar tüm hak ve alacaklar muhatabıda sorumlusuda yüklenicidir… Yüklenici tarafından istihdam edilen işçilere ilişkin herhangi bir sorumluluk … yüklenemez” hükmüne havidir.
Dava dışı işçilere davacı kurumca kıdem tazminatı ödendiği, işçilerin işçilik alacaklarında, yüklenicinin sorumlu olduğunun sözleşmede belirtildiği, davacı şirketçe yapılan işçilik alacağı ödemelerinin alt işveren konumundaki yüklenici davalı şirketten sözleşme dönemi ile sınırlı olarak isteyebileceği, bilirkişi Mehmet Ertuş’un 11/11/2020 tarihli raporunda davalı alt yüklenicinin sözleşme kapsamında işçileri çalıştırdığı dönemle ilgili işçilik alacaklarını hesapladığı, buna göre %100 sorumluluk esasıyla sorumlu olduğu tespit edilmekle dava dışı işçi Necati Özdemir için ödenen 545,45-TL işçilik alacakları ödemesinin ödeme tarihi olan 11/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve dava dışı işçi Cevdet Büyükkol için ödenen 551,42-TL işçilik alacakları ödemesinin ödeme tarihi olan 03/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, miktar itibariyle HMK 341 maddesi gereği davacı ve davalı yönünden kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-) Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE;
a-) Dava dışı işçi … için ödenen 545,45-TL işçilik alacakları ödemesinin ödeme tarihi olan 11/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı Şirketi’nden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-)Dava dışı işçi … için ödenen 551,42-TL işçilik alacakları ödemesinin ödeme tarihi olan 03/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı Şirketi’nden tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 74,92 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik 20,52 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin yatırılan 108,80 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 848,00 TL yargılama giderinin kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 466,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 1.096,87 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince red edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 867,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 15.02.2021

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]