Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/461 E. 2022/225 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/461
KARAR NO : 2022/225

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 01/10/2020
KARAR TARİHİ : 24/03/2022
K. YAZIM TARİHİ : 30/03/2022

Mahkememizde görülen Menfi Tespit davasının dosya üzerinde yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davalı alacaklı tarafından müvekkilleri aleyhine Ankara …İcra müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla icra takibi başlatıldığını, davalının işbu icra takibine dayanak olarak 510.000 TL tutarlı senedi işleme koyduğunu, ancak davalı ile müvekkilleri arasında herhangi bir ticari ilişki olmaksızın birden fazla kez faiz karşılığı borç para vermek suretiyle tefecilik suçunu işledikleri ve bu yönde aleyhlerine açılan Ankara …Asliye Ceza Mahkemesi … Karar sayılı ceza dava dosyasının kesinleştiği de göz önünde bulundurulduğunda müvekkillerinin ilgili icra takip dosyasındaki borcun borçluları olmadıklarının açıkça ortad.a olduğunu belirterek davalı tarafından haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak başlatılan Ankara …İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra takibinden kaynaklı olarak fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000 TL tutar yönünden müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetli olması sebebiyle davalı aleyhine talep olunan alacağın %20 sin den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili dava değerinin 510.000,00 TL olduğunu beyanla, eksik nisbi harcı tamamlayarak, makbuzu dosyaya sunmuştur.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı davaya cevap vermemiş, davalı vekili beyan dilekçesi ile; Müvekkili tarafından Ankara …İcra müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla 510.000 TL tutarlı senet dayanak yapılarak davacılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davacıların ödeme iddiasını usulünce ispat etmeleri gerektiğini, HMK7nun 200/1. maddesi gereğince davacıların senet borcunu ödediğine ilişkin iddiasını senetle ispat etmeleri gerektiğini, davacı tarafın tanık dinletme talebine muvafakatlerinin olmadığını, kabul etmemekle birlikte; davacıların ödeme iddiasını da usulünce ispat etmeleri gerektiğini, davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde iddia etmiş olduğu hususların yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğunu, belirterek davanın redi ile davacıların %20’den aşağı olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, bonodan kaynaklanan alacağa istinaden yapılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinden sonra İ.İ.K.nun 72/3.maddesine dayalı olarak borçlu tarafından açılan menfi tespit davasıdır.
6102 Sayılı TTK’nun 5/3. maddesine göre; Asliye Ticaret mahkemesi ile Asliye hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.
Görev kamu düzenine ilişkin olup, davanın her aşamasında resen dikkate alınması gerekir.
6102 sayılı TTK’nun 5/1. maddesi uyarınca, ticari davalara bakmak görevi, Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Ticari davalar, mutlak ve nispi ticari davalar olarak ikiye ayrılmaktadır. Nispi ticari davalar, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesinde tarif edilmiş olup, her iki tarafın da “Ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” hukuk davalarıdır. Mutlak ticari davalar ise, tarafların tacir olup olmadıklarına ve uyuşmazlığın tarafların ticari işletmeleri ile ilgili bulunup bulunmadığına bakılmaksızın yasa gereği ticari dava sayılan uyuşmazlıklardır. TTK’nın 4/1-a ve devamı bentlerinde yazılan uyuşmazlıklar ile diğer kanunlarda ticari dava olduğu belirtilen uyuşmazlıklar, mutlak ticari davalardır.
Somut olayda; uyuşmazlık, davacı tarafın faiz karşılığı borç para alımı nedeniyle imzaladıkları bono nedeniyle, davalı tarafından yapılan kambiyo takibine dayalı borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir. Taraflar arasında bononun geçerliliğine ilişkin bir uyuşmazlık ta bulunmamaktadır. Bu kapsamda uyuşmazlık bonodan kaynaklanmayıp taraflar arasında temel ilişki nedeni ile verilen bonoya dayalı menfi tespit talebinden ibaret olup, taraflar gerçek kişi olup, tacir olmadıkları gibi taraflar arasında ticari bir ilişkinin varlığı da söz konusu değildir. Açılan dava TTK 4.maddesinde sayılan ticari davalardan olmadığı gibi, tarafların tacir vasfı da bulunmadığından davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Yargıtay 13. H.D’nin 2020/1481 Esas, 2020/3593 Karar sayılı ilamı da aynı yöndedir)
Belirtilen nedenlerle; HMK’nun 114/c ve 115/2.maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
HMK’nun 114/c ve 115/2.maddeleri gereğince göreve yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
Görevli mahkemenin Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
HMK’nun 20/1.maddesi gereğince istek halinde ve karar kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde Mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, iki haftalık süre içerisinde başvurulmaması halinde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
HMK’nun 331/2.maddesi gereğince harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Kararın kesinleşmesinden itibaren HMK’nun 20/1-son cümle gereği dosyanın iki haftalık süre içerisinde görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi için dosyanın yeniden ele alınmasına,
Dair; Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/03/2022

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]