Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/453 E. 2023/324 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/453 Esas – 2023/324
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/453 Esas
KARAR NO : 2023/324

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ :Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 28/09/2020
KARAR TARİHİ : 02/05/2023
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 22/05/2023

Mahkememizde görülen davanın açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ofis alanının mimari düzenlemesinin yapımına ilişkin sözleşme akdedildiğini, işin teslim tarihinin 25/11/2019 olarak kararlaştırıldığını, davacının işe başlamadığını, davalıya 10.800,00 TL ön ödeme yapıldığını, buna rağmen davalı tarafça düzenlenen 06/01/2020 tarihli 9.440,00 TL bedelli faturaya itiraz ettiklerini, davalı tarafından işlerin yerine getirilmemesi nedeni ile 16/01/2020 tarihli ihtarname ile sözleşmenin tek taraflı ve haklı nedenle feshedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.800,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından sözleşmeye konu edimlerin ifa edildiğini, kalan işlerin yapımı için onay ve belirleme gerektiğini, müvekkili tarafından, işveren tarafından verilecek kurumsal yapılanma bilgileri doğrultusunda ofis alanlarına ait yerleşim planlarının kullanım amaçlarına ve fonksiyonlarına göre yeniden tasarlanarak oluşturulması (3.500,00 TL), piyasa araştırması yapılarak malzeme kombinasyonlarının belirlenmesi (2.500,00 TL) ve şirketin kurumsal kimliğine göre konsept oluşturulması (2.000,00) işlerinin yapıldığını, sözleşme ile kararlaştırılan yedi farklı işin onay gerektirmeyen üçünün gereği gibi ifa edildiğini, davacıya 5 çeşit alternatifli sunum hazırlanmasına karşın davacının onay vermediğini ve onaylanmayan imalatlara geçilemediğini, davacının ilk ödemesini belirlenen süreden sonra 04/11/2019 tarihinde yaptığını ve ödeme ile işe başladıklarını, müvekkilinden sözleşmede yer almayan 93,8 m2’lik ek alan için çalışma talep edildiğini, güven ilişkisine dayanılarak ek işin sözleşmeye geçirilmediğini, ek iş için 3 adet alternatifli plan çalışması yapıldığını, çalışmaların mail yolu ile gönderildiğini ve görüşme talep edildiğini, talebin reddedildiğini, iş sahibinin gönderilen alternatifli planlardan birini seçmemesi sebebi ile sözleşme konusu işin ifa edilemediğini, davacının kötü niyetli şekilde kendisini sorumluluktan ve cezai şarttan kurtarmak için müvekkilini sorumlu tutmaya çalıştığını, asıl iradesinin sözleşmeden cayma olduğunu, davacı tarafından ödenen tutarın müvekkili tarafından tamamlanan işlere ilişkin olduğunu
savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, sözleşme, ihtarnameler, taraflar arasındaki yazışmalar dosya arasına alınmıştır.
Davacı tanığı … Mahkememiz huzurunda; “tarafları ben tanıştırdım, neden olduğunu bilmiyorum ancak iç mimarlık konusunda yaptıkları sözleşmede gecikmeler olmuş, sonrasında davacı taraf bana projeyi sunarlarsa uygulamayı yapıp yapamayacağımı sordular, ben mimari projelerin uygulanması işinde çalışırım, sonrasında davacının sunmuş olduğu proje üzerinden işi tamamlayıp teslim ettim, başkaca bir bilgim yoktur, davacı taraf bana davalının projeyi verdiğini ancak işin geciktiğini söyledi, ben de davalıyı arayarak sorduğumda, üzerinde çalışıyoruz, diyerek cevap verdiler ancak ayrıntısı hakkında bir bilgim yoktur,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … Mahkememiz huzurunda; “Davacı şirkette koordinatör olarak çalışırım, taraflar arasında tadilat projesi konusunda anlaşılmıştır, projeyi bekledik ancak gelmedi, yanlış hatırlamıyorsam 2019 sonunda sözleşme yapıldı 5-6 ay bekledikten sonra işler yapılmayınca davacı kendisi yapmaya başladı, peşinat verilip verilmediğine ilişkin bir bilgim yoktur, davalıların ön çalışma yapıp yapmadığını bilmiyorum, başkaca bir iş için anlaşılıp anlaşılmadığını bilmiyorum ancak davacının sahibi …genellikle ofiste olurdu,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … Mahkememiz huzurunda; “Davalı şirkette iç mimar olarak çalışıyorum, davacı ile 2019 yılı Kasım-Aralık öncesinde anlaşma yaptık, sözleşmeyi daha sonra imzaladık, çalışma planımız şu şekildedir, önce konseptler belirlenir, müşteri onayı alındıktan sonra diğer işlemler yapılır, davacıyı birkaç kez iş yerimize çağırarak onay almak istesek de vakti olmadığını, gelemeyeceğini sözleyerek bizi reddetti, kendisine beş adet konsepti gönderdik ancak dönüş alamadık, bu nedenle de işin kalanı yapılamadı, hatta davacı yanındaki ofisi de almak istediğini beyan etmişti, buna ilişkin çalışma yaptık, kendisine gönderdik ancak buranın ödemesini alamadık, bu kısma ilişkin herhangi bir sözleşme yapmamıştık, tasarımları gönderdikten sonra telefonla ulaştığımızda firmamızın sahibi …ile görüştüğünde, bunlar nasıl tasarım, bunları benim kızım dahi yapar, bunlar çok amatörce diyerek firmamızı da küçük düşürdü, konuşmalar sırasında yanlarında olduğum için bunlara şahitlik ettim,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı …talimat mahkemesi huzurunda; “Ben 2016 yılı ile 2020 temmuz ayı arasında davalı şirkette iç mimar olarak çalıştım, davacı şirket ile …’da davacıya ait işyerinin projesinin çizimi konusunda 7-8 maddelik bir sözleşme imzalandığını biliyorum, sözleşme bedelinin net olarak hatırlamamakla birlikte 18.000,00-20.000,00 TL civarında olduğunu hatırlıyorum, şirketin sözleşmeler kapsamında yarı ücreti peşin aldığını kalan bakiyeyi de iş bitiminde aldığını biliyorum, peşin olarak 8.000,00 TL – 10.000,00 TL alındığını biliyorum net rakamı bilmiyorum, peşin ödeme alındığı için işe başlamıştık proje kapsamında yerleşim planı, malzeme kombinasyonu, elektrik planları, döşeme planları, konsept oluşturma, 3 boyutlu görsel hazırlama konularından sözleşme imzalanmıştı, biz yerleşim planı malzeme kombinasyonu ve konsept oluşturma konularında hazırlık yaptık, davacı şirket yetkilisine görüşmeye çağırmak amacıyla telefon edildiğini ve mail atıldığını biliyorum, görüşme talep etmemize rağmen davacı şirket yetkilisi çok yoğun olduğunu belirterek, görüşme taleplerini erteledi, biz kendisine mail atarak hazırlamış olduğumuz çalışmaları alternatifli olarak gönderdik, görüşmeye davet ettik, davacı şirket yetkilisi ofise gelerek bizimle görüştüğünde kendisi bizden başka alternatifler çalışmamızı istedi, bunun üzerine başka alternatifler çalışarak kendisine mail attık, şirket yetkilisi “bu ne biçim plan bunu kızım da çizer” tarzında söylemlerde bulundu. Biz yapmış olduğumuz çalışmaların onayını alamadığımızdan bu çalışmalar baz alınarak yapılması gereken elektrik planları, döşeme planları ve 3 boyutlu görsel hazırlama konularında çalışma yapamadık, biz yapmış olduğumuz çalışmaların onayını almak için davacı şirket yetkilisini arayıp sorduğumuzda kendisi bize siz zaten geç kaldınız bu işi zaten yapmayacaksınız paramı geri verin tarzında söylemlerde bulunduğunu biliyorum, sonrasında onay verilmediği için iş tamamlanmamıştı, yapılan ödemenin geri iade edilip edilmediğini bilmiyorum, ancak yapılan işin karşılığı zaten ödenen para kadardı, sözleşme kapsamında olmayan 100 m2 lik bir başka alanın da yerleşim planı, konsept oluşturma çalışmalarını alternatifli olarak yapmıştık, bu ek işlere ilişkin herhangi bir ücret alınmadığını biliyorum, çalıştığım şirket sahibinin güvene dayalı bu yönde işleri olmaktaydı” şeklinde beyanda bulunmuştur.
İç mimar ve nitelikli hesap bilirkişisinden oluşan bilirkişi heyeti 20/04/2022 tarihli raporunda özetle, davacı şirket tarafından davacı şirkete sözleşme konusu işlere ilişkin mail atılarak değerlendirme beklenmesine karşın davacı şirket tarafından maillere geri dönüş yapıldığını gösterir bir kayda dosya içeriğinde rastlanılmadığı, tamamlanmadığı taraflarca iddia ve ikrar edilen işlerin davalı şirket tarafından davacının dahli olmadan ifa edilebilecek işlerden olmadığı, bu nedenle de davacı şirketin üzerine düşen edimlerini ifa etmemesi nedeni ile davalı şirketin edimlerini ifa edemediği düşünülmekle bu hususta hukuki taktir ve değerlendirmenin Mahkemeye ait olacağı, davalı şirket tarafından tamamlandığı iddia edilen işlere ilişkin bedel 9.440,00 TL olarak hesaplanmakla bu tutar davacı tarafından yapılan 10.800,00 TL’lik ödemeden tenzil edildiğinde davacının davalıdan alacaklı olduğu tutarın 1.360,00 TL olabileceğini bildirilmiştir. Taraf itirazları üzerine bilirkişi heyetinden alınan 13/02/2023 tarihli ek raporda kök rapordaki beyanlarını tekrar etmişlerdir. Kök ve ek rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
DEĞERLENDİRME:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ödemenin işin yapılmadığından bahisle istirdadı istemine ilişkindir.
Taraflar arasında sözleşme yapıldığı ve 01/11/2019 tarihinde sözleşme gereği 10.800,00 TL ödeme yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, sözleşme uyarınca tarafların edimini usulüne uygun ve zamanında yerine getirip getirmediği, sözleşmenin haklı nedenle feshedilip edilmediği, davacının yaptığı ödemenin iadesinin gerekip gerekmediği, davalının ifada bulunup bulunmadığı ve varsa bedeli hususlarından kaynaklanmaktadır.
Sözleşmenin “Ödeme” başlıklı 5. maddesinde sözleşmeye konu iş bedeli KDV hariç 20.000,00 TL olarak belirlenmiş, 25/10/2019 tarihinde 10.000,00 TL ve 25/11/2019 tarihinde 10.000,00 TL ödeneceği kararlaştırılmıştır.
“İşin Süresi” başlıklı 6. maddesinde, işin başlangıç tarihi 25/10/2019, işin bitiş tarihi 25/11/2019 olarak belirlenmiş, sözleşmenin beşinci maddesinde belirtilen ödemelerin gecikmesinden kaynaklanan nedenlerle işin durdurulması veya yapılmasının aksaması halinde geçecek süreler sözleşmenin bitiş süresine ilave edileceği kararlaştırılmıştır. Bu hale göre ödeme tarihi gözetilerek işin işin bitim tarihinin 01/12/2019 olarak kabulü gerektiği değerlendirilmiştir. İşin süresinde tamamlanmaması haline ilişkin sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.
Sözleşmenin 4. maddesinde yapılacak işler;
“-İşveren tarafından verilecek kurumsal yapılanma bilgiler doğrultusunda ofis alanlarına ait yerleşim planlarının kullanım amaçlarına ve fonksiyonlarına göre yeniden tasarlanarak oluşturulması,
-Plan yerleşimi ve ihtiyaçlar doğrultusunda elektrik, anahtar priz yerlerinin belirlenmesi ve ıslah hacimlerde tesisat akslarının gösterilmesi,
-Piyasa araştırılması yapılarak malzeme kombinasyonlarının belirlenmesi,
-Seçilen malzemeler doğrultusunda zemin planlarının oluşturulması ve metrajlarının belirlenmesi,
-Şirketin kurumsal kimliğine göre konsept oluşturulması,
-Belirlenen konsept doğrultusunda aşağıda belirtilen mekanların 3D iş mekan tasarımının ve prezentasyonunun yapılması; giriş, fuaye, makam odası, toplantı salonu, ofis bölümleri, müdürü odaları,
-Onaylanan iç mekan tasarımları ve konsept doğrultusunda tavan planlarının oluşturulması,” olarak belirtilmiştir.
Taraflar arasındaki inkar edilmeyen yazışmalardan anlaşıldığı üzere, davalının 09/12/2019, 10/12/2019, 14/12/2019, 21/12/2019 ve 27/12/2019 tarihlerinde yapılan işe ilişkin mail yolu ile bilgi verdiği, her ne kadar sözleşme süresi dolmuş ise de, işin geç yapıldığına, bu yönde ihtarda bulunulduğuna veya yazışma tarihlerine kadar bu nedenle sözleşmenin feshedildiğine ilişkin davacı tarafça ispata elverişli delil sunulmadığı, davacı tanıklarının da sözleşmeden sonra 5-6 ay işin yapılmadığına ilişkin beyanlarının dosya kapsamındaki delillerle örtüşmediği gözetildiğinde geç teslimden söz edilebilecek ise de işin tamamen yapılmadığından söz edilemeyeceği, geç teslime bağlanan bir yaptırım bulunmadığı ve buna ilişkin hakların kullanıldığına ilişkin delil bulunmamakla iş bedelinden indirim yapılmasına da yer olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafça hazırlanan projelerin davalı tarafından sunulduğu ve bilirkişilerce değerlendirildiği, davalı yanın davacının onayını gerektirmeyen üç kalem işi tamamladığı, diğer işlerin ise davacı işverenin onayı ve belirlemesi sonucunda tamamlanabileceği, ancak davacının bu yönde iddia ve delili bulunmadığı, kalan işlerin bu nedenle tamamlanamadığı, bu hale göre davalının ifa ettiği edimlerin bedeline hak kazandığı kanaatine varılmıştır.
Davalı her ne kadar sözleşme dışı ek iş yapıldığını iddia etmiş ise de, bu yönde bir sözleşme ve ispata elverişli delil bulunmadığı gibi, ödemenin sözleşmede belirlenen miktarda yapılması karşısında ödemenin sözleşme dışı işlere ilişkin olduğunun kabul edilmesinin de mümkün bulunmaması karşısında bu savunmaya itibar etmek mümkün olmamıştır.
Bilirkişiler tarafından belirlendiği üzere, davalı tarafça tamamlanan işler, işveren tarafından verilecek kurumsal yapılanma bilgileri doğrultusunda ofis alanlarına ait yerleşim planlarının kullanım amaçlarına ve fonksiyonlarına göre yeniden tasarlanarak oluşturulması, piyasa araştırması yapılarak malzeme kombinasyonlarının belirlenmesi, şirketin kurumsal kimliğine göre konsept oluşturulması işleri olup sözleşme gereği bedelinin 9.440,00 TL olduğu, yapılan ödeme gözetildiğinde davacı tarafından fazla yapılan ödeme miktarının 1.360,00 TL olduğu ve davacının davasının bu miktar üzerinden sübut bulduğu ve kabulü gerektiği, davalı daha önce temerrüte düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren fazi talebinin yerinde olduğu kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1.360,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 179,90 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 4,54 TL’nin karar kesinleştiğinde istek halinde davacı yana iadesine,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin kabul red oranına göre belirlenen 190,17 TL’sinin davalıdan, bakiye kısmın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 1.360,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.200,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 2.042,00 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 294,19 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 179,90 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 82,00 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre belirlenen 70,19 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı değer itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/05/2023

Katip …. Hakim …
¸¸ ¸¸